Kayıt Ol

A Short Film About Killing

Çevrimdışı Sophié

  • ***
  • 836
  • Rom: 13
    • Profili Görüntüle
    • Sinek Alkışı
A Short Film About Killing
« : 16 Ağustos 2009, 13:38:42 »

Tür: Dram  / Suç
Yönetmen: Krzysztof Kieslowski
Senaryo: Krzysztof Kieslowski , Krzysztof Piesiewicz
Görüntü Yönetmeni: Slawomir Idziak
Müzik: Zbigniew Preisner
Yapım: 1988, Polonya , 84 dk.

Oyuncular

Miroslaw Baka (Jacek Lazar), Krzysztof Globisz (Avukat Piotr Balicki), Jan Tesarz (Taksi Şoförü Waldemar Rekowski), Zbigniew Zapasiewicz (Przewodniczacy Komisji), Barbara Dziekan (Bileterka), Aleksander Bednarz (Kat), Jerzy Zass (Naczelnik), Zdzislaw Tobiasz (Hakim), Krystyna Janda (Dorota)
Toplumdan son derece kopuk bir hayat süren Jacek, insanlarla iletişim kurmakta zorlanan bir insandır. Bir gün bindiği bir taksinin şoförünü öldürür ve yakalanarak mahkemeye çıkartılır.


Görünüşte, cinayeti tamamen sebepsiz yere işlemiştir. Lehine olabilecek de tek bir delil dahi yoktur. Avukatlık belgesini yeni kazanmış idealist avukat Piotr, bütün bu alehte durumlara rağmen Jacek'in savunmasını üstlenir. İdealizm mi gerçekler mi galip gelecektir? Tüm yaşananlar sonucunda, 'soğukkanlı bir şekilde idam emri veren sistemin de, sıradan katillerden bir farkı var mı?' sorusu tüm ağırlığı ile ortada durmaktadır.

Polonya'nın ve dünya sinema tarihinin en usta sinemacılarından olan Krzysztof Kieslowski'nin en unutulmaz filmlerinden olan A Short Film About Killing, aşk üzerine olan çalışması A Short Film About Love ile arka arkaya çekildi. On Emir'den hareketle yola çıktığı on kısa filminden ikisini bu şekilde uzun metrajlı olarak filmleştiren yönetmen, bu filmi ile sadece ölümü değil, toplumsal değerleri de sorguluyor.



Bu o kadar harika bi film ki o kadar harika. Buram buram varoluşçuluk kokmakta kendisi. Öldürme ve hayatın anlamsızlığı üzerine yapılmış. Yalnız kabul etmeliyim ki biraz sıkıcı zira konuşmalar falan fazla doğal.

Gerçekten spoiler :P
Spoiler: Göster
Bi kaç yerde de geçtiği gibi taksicinin öldürülme sahnesinin o kadar uzun sürmesi insanı mahveder ekran karşısında şekilden şekle girersiniz bitsin artık lan diye. O sahneyi atlamadan dayanırsanız siz tam bi mükemmelsiniz benim gözümde, ben de atlamadım :P. Yine o sahnenin sonlarına doğru adamın kafasının taşla ezilmesi olayının kamera açısı öyledir ki sanki taşı sizin kafanıza vuruyomuş gibi gelir.

Yine filmdeki idam sahnesi de aynı derecede öldüğünüzü hissettirir.

Derken daha fazla şeyapmıyım en iyisi. İzleyin öyle konuşalım kafası.


too much sugar 
tb