Kayıt Ol

Anime ve Manga tecrübeleriniz, fikirleriniz

Çevrimdışı tetsuo

  • *
  • 37
  • Rom: 1
  • true pain true peace
    • Profili Görüntüle
Ynt: Anime ve Manga tecrübeleriniz, fikirleriniz
« Yanıtla #45 : 29 Mart 2015, 17:26:56 »
Neredeyse 1 sene ara verdikten sonra son 1 haftada yarıda bıraktığım serilerden Naruto'yu tamamladım, One Piece'de de güncele geldim. Son bir gündür de Bleach'e devam etmeye başladım. Şu an 107'deyim, hiç animesini izlemeden mangasına başladığım için baya bir yolum var günceli yakalamak için. Ama sayılar su gibi gidiyor. Bunda Tite Kubo'nun çokça eleştirilen 'boş sayfa'larınında etkisi var. Diğer serilerin aksine bir sayfada dakikalarca kalmak zorunda olmadan ilerleyebiliyorum. Hala devam etmekte olduğum seriler:

D.Gray-man 61
Drifters 10  (Hellsing'in manga-kası tarafından üretilen bir seri)
Hajime no Ippo 471 (sanırım gerçek anlamda hikayesini en sevdiğim seri)
Hunter x Hunter 63 ( baya okumam gereken sayı var ama malum hiatus mevzusundan dolayı yakalamakta zorlanacağımı sanmıyorum .) )
One Punch-Man 7
Shaman King 139 (bir nevi inat oldu, bitirmekten başka yolu yok)
Shamo 93 (okuduklarım arasında en uçlarda gezen seride bu. 98 yılından beridir devam eden seri geçtiğimiz ocak ayında bitmiş ben bu uzun sürelik aradayken)
Sun-ken Rock 8

ayrıca Akira ve Berserk'de okuduklarım arasında ama onlara uzun bir süre dokunamayacağım. Bunlardan sonra okumayı düşündüğüm seriler:

Bakuman
All You Need Is Kill
Haikyuu!! (geçtiğimiz senenin en çok satan 3. mangası ve bir voleybol mangası bakalım nasılmış )
SKET Dance
Gintama
Yu Yu Hakusho
Attack on Titan
ve Naoki Urasawa'nın mangaları
It was me, waiting for me, hoping for something more...

Çevrimdışı Blonde

  • *
  • 27
  • Rom: 0
  • Hobbit+Lotr+HP
    • Profili Görüntüle
    • Blog'um
Ynt: Anime ve Manga tecrübeleriniz, fikirleriniz
« Yanıtla #46 : 01 Temmuz 2015, 17:02:25 »
Animeleri hep merak etmişimdir. Bu zamana kadar sadece iki tane anime izledim. Janggeum's Dream ve Junjou Romantica. Bendeki biraz üşengeçlik :D
.may we meet again

Çevrimdışı -Kötü karakteR-

  • **
  • 157
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Anime ve Manga tecrübeleriniz, fikirleriniz
« Yanıtla #47 : 30 Ekim 2015, 20:45:21 »
Şimdi upuzun bir liste yapacağım hazır mısınız :P

Death Note
Vampire Knight
Naruto ve Naruto Shipuuden
Bleach
One Piece yalnıza mangadan takip ettim o yüzden sayılır mı bilmiyorum :D
FMA Brotherhood
Code Geass
Elfen Lied
Black Lagoon
Katekyo Hitman Reborn
Basilisk
Shingeki no Kyojin
Akame ga Kill
Accel World
Durarara!! ikinci sezonunu da izlemekteyim.
Tokyo Ghoul ve Root A sı.
Kuroko no Basket ve tüm sezonları.
Kuroshitsuji
Owari no Seraph
Sekai-ichi Hatsukoi

Unuttuğum bir iki tane olabilir buradakilerden bazılarını son anda hatırlayıp yazdım ;D
En son Sekai ichi Hatsukoi'yi hala bitirmedim ondan sonra da yeni anime planlarım var 8) Anime aşktır <3


Çevrimdışı Celebhol

  • **
  • 215
  • Rom: 8
    • Profili Görüntüle
Ynt: Anime ve Manga tecrübeleriniz, fikirleriniz
« Yanıtla #48 : 03 Mayıs 2017, 01:33:54 »
Anime ve manga ilginç bir kültür. Kültür diyorum ama bunu bir üstünlük belirtmesi gerektiğinden dolayı kullanmıyorum. Batının "comics" dediği çizgi romanları nasıl kendisi içinde bir alt-kültür ise, anime&manga da öyledir ama işin altında biraz daha fazlası vardır. Sonuçta, mangaların tarihi epey eskiye uzanıyor.

Bu tür, dıştan bakıldığında çok yabancı ve deli dolu gelir, ki kimi açılardan da öyledir. Japonların hayal gücü değişiktir ve bu kendisini, anime&manga alanında gösterir. Bulutların üstüne uygarlık kurmuş, onları taş gibi işleyen kişiler, konuşan ve size bağıran kapı kulpları vs. pek çok şey vardır. Aynı zamanda, kan ve vahşetle dolu olanları da mevcuttur. Bunların yanısıra, felsefi derinliğe sahip yapımlar da vardır. Örneğin, bütün vahşetine rağmen, Berserk gibi. Ghost in the Shell de, çok güzel bir örnektir buna. Live action dediğimiz, klasik anlamıyla bildiğimiz filmlerin aksine, bu alanda efektleri oluşturmak daha kolaydır fakat anime üretiminin ucuz olduğu zannedilmesin. Milyonlarca dolar yatırılan animeler var. Bu sebeple de, endüstrinin büyük bir sorunu var çünkü arz-talep gereği, izlenen ve ürünleri satılan seriler yapmak gerekiyor. Pek çok manga vardır ama bunların animeye aktarılanları daha azdır. Mangalar da bu arz-talebe tabii olsa da, anime endüstrisinde baskı çok daha yoğundur.

Şöyle açıklayayım. Bir anime stüdyosunun sahibisiniz ve orijinal işler yapmak istiyorsunuz ama her sanat alanında olduğu gibi, bunlar fazla para getirmiyor. Para getirenler ne? Animenin ürünlerini sattıran seriler; figüranlar, çantalar, kalemler vb. (merchandise denilen şey) ürünleri sattıracak seriler çünkü asıl gelir kaynağı burası. Peki, o zaman ne tarz animeler yapmalısınız? Daha basit ve daha sığ şeyler. Animelere uzak birisine, bu, dışarıdan yine de çok orijinal fikirler gibi gelebilir ama bu alt-kültürün içinde, öyle değildir. Örneğin, tamamen atıyorum, yemek yapmanın ölüm kalım meselesi olduğu ve yaptığı yemeklerle, dünyayı spagetti canavarından kurtaracak bir gencin hikayesini yazarsınız. Bunu, "gizli" bir yöntem ile yapmaktadır. Kulağa farklı geliyor, değil mi? Anime endüstrisi içinde o kadar da farklı değildir bu tarz bir senaryo. Peki bu senaryoyu satmak için ne yaparsınız? Çözümü basit. Sığ, stereotiplerden oluşan karakterler yaratırsınız ve onları seksüelize ederek, figüranlarını satarsınız. Zira, Japoncada otaku denilen, İngilizcesi nerd, Türkçesi inek olan bir kitle vardır. Bildiğimiz anlamıyla bir ineklik değil, bir saplantı durumudur bu otakuluk. Bu otakular, bir seriye saplandılar mı, bir çok ürününü satın alırlar ve ne ilginçtir ki, çoğu, bu sığ serilere saplanırlar. Anime endüstrisinin en büyük sorunu budur.

Sorunundan yeterince bahsettim ama animeleri çok sevdiğim için, bu kadar rahatsız olduğum bir durum bu. Yoksa, çok güzel yapımlar var. Miyazaki'nin filmlerini azıcık animeyle alakalı olan herkes duymuştur. Bunun dışında, Samurai Champloo ile Edo dönemi Japonya'sına gider ve samurayların oldukça ilginç bir yorumlamasıyla, o dönemin geçiş kültürünü solursunuz. Ghost in the Shell ile, bilim-kurgunun doruklarına çıkar ve oldukça detaylı hazırlanmış bir kurguda ilerleyen aksiyonun yanısıra, teknolojinin etik yanlarını da sorgular, hatta ayakları oldukça yere basan bir politik dünya görüşüyle karşılaşırsınız. Monogatari serileri ile, sosyallik ve dünyadaki yeriniz hakkında, hiç düşünmediğiniz bakış açılarına şahit olursunuz. Berserk ile, karanlıkla dolu, vahşetin hüküm sürdüğü bir dünyada bile umudun ve isyanın varlığını görürsünüz. Code Geass ile, entrikalarla dolu, makyavelist bir dahinin seferine şahit olursunuz. Barakamon ile, aptalca gülersiniz ve içiniz ısınır. Koe no Katachi ile, yaptığı yanlışı düzeltmeye çalışan bir zorbanın çilesini görürsünüz.

Verilebilecek örnekler çok ama çok fazla. Sığ animeler çok fazla olabilir ama çok sağlam hikayelere sahip animeler de epey bir var. Çocukluğumda Megaman, Pokemon vb. ile başlamıştım animeye. Hayatım boyunca, hiç bir zaman ayrılmadı. Ben değiştikçe, izlediklerim de değişti. Kimi zaman, kahkahalar attım, kimi zaman kötü bir günümde tek neşe kaynağı oldu, kimi zaman bana bir şeyleri sorgulattı, kimi zaman sadece iyi kurgulanmış bir hikayeye şahit oldum. Animelerin benim için her zaman özel bir yeri oldu, öyle olmaya da devam edecek.