Kayıt Ol

Dead Can Dance

Çevrimdışı Lucilla Clarté

  • ****
  • 935
  • Rom: 5
    • Profili Görüntüle
Dead Can Dance
« : 10 Temmuz 2008, 04:08:21 »


İrlanda kökenli Avustralyalı iki müzisyen olan Brendan Perry ve Lisa Gerrard tarafından 1981 yılında kurulan Dead Can Dance grubu, Yakın ve Ortaçağın karanlığında kalmış müziklere günümüzün ritm ve enstrümanlarıyla yeniden yaşam verdi.

Grup şarkılarında işlediği efsaneler, sembolik ve gotik temalarla, Perry’nin elinde yeniden hayat bulan eski enstrümanları kullanarak kimi zaman gothic rock kimi zaman da Ortadoğu’ya kayan melodileri kullanıyordu.

Gerrard ve Perry’nin atalarının müzik ve dillerine yeniden hayat verme çabası şarkılarında İngilizce’nin dışında eski Katalan ve Briton dillerine de yer verdi.

Lisa Gerrard’ın kendi bilinçaltına güvenerek atalarının müziklere tamamen kendi duyguları ile çıkardığı Kelt dilini çağrıştıran seslerle eşlik etti. Bir nevi artık dillerini anlamadığı ve duyamadığı ataları ile duyguları ile yeniden bağlantı kurmaya çalıştı. Grubun en ünlü şarkılarından biri olan Cantara böylesi bir seslenişin ürünü. Perry ise pastoral atalarına olan ve gittikçe de büyüyen ilgisini Toward the Within albümünde seslendirdiği I Am Stretched on Your Grave (Senin Mezarına Uzatıldım) adlı şarkıyla anlatıyor:

Senin mezarına uzatıldım
Ve sonsuza kadar orada kalacağım
Ellerinde ellerimde olduğu sürece
Ayrılmayacağımızdan eminim
Benim elma ağacım, aydınlığım

Grup ilk albümünü 1984 yılında aynı isimle çıkardı: Ölüler Dans Edebilir. Perry bu isimle ilgili 'Ölüleri dans ettiriyoruz, çünkü ölüye dirilik katmayı; diriye ölülük vermeyi düşündük grubu oluştururken' demişti. İlk önceleri çoğu müziksever deneysel bir müzik ile karşı karşıya olduklarını düşündü. Aslında bu Perry ve Gerrard için geçerli olabilirdi. Zira Perry klasik eğitim görmüş sonra punk rock grupları ile çalışmış bir müzisyendi. Gerrard’ın durumu da çok farklı sayılmazdı. Fakat ikilinin yeni tarz denemesi Perry’nin olağanüstü kompozisyon yeteneği ve Gerrard’ın teatral vokal yeteneği ve zekası büyük bir başarıyla sonuçlandı. İlk albümde A Passage in Time (Zamanda bir Geçit), The Fatal Impact (Ölümcül Etki) ve Carnival of Light (Işık Karnavalı) şarkıları büyük beğeni kazandı. Perry ve Gerrard ilk albümleriyle belli bir elit müziksever kitleye ulaşmayı başardı.

Ancak DCD en büyük sükseyi Within the Realm of a Dying Sun (Son Ölen bir Güneşin Krallığında)» adlı üçüncü albümüyle yaptı. 1987’da yayınlanan albüm bir anda bağımsız müzik listelerinin zirvesine tırmandı. DCD’nin ünlü Cantara ve Xavier şarkıları ilk defa bu albümde yayınlandı. Bu albümde ayrıca sadece üç şarkının İngilizce sözleri vardı. Diğer şarkılar ise Lisa Gerrard’ın atalarının dilinde yani eski Kelt dili, Briton ve Gal dillerine benzer seslerin Orta ve Yakınçağ melodileriyle örtüşmesinden ibaretti. Ölen bir Güneşin Krallığında albümü ile DCD barok müziği çağrıştıran, mistik ancak anı zamanda romantik, modern ve mistik bir karışıma imza attı.

last fm.