Kayıt Ol

Cam Kule - Robert Silverberg

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Cam Kule - Robert Silverberg
« : 11 Kasım 2014, 15:43:24 »

Hem bir bilimkurgu devi olan, hem de fantastik edebiyata da imzasını atan Robert Silverberg’ün yeni bir kitabının dilimize kazandırıldığını duyurmaktan mutluluk duyuyoruz!

O, Isaac Asimov ile Nightfall kitabında birlikte yer almış bir usta. O, Dünyalı İstilacılar’ı yazarak insanoğlunun yayılmacı politikasını uzaya taşıyarak eleştirmiş bir insan. O, Gece Kanatları’nda bilimkurgu ve fantastiği harmanlayarak içimizi ısıtan bir hikaye anlatmış bir isim. Ama en çok da, zihinlere sızma yetisini kaybetmekte olan bir insanı anlattığı İçeriden Ölmek adındaki muazzam ve edebi yanı o denli güçlü eseriyle aklımıza kazınmış bir yazar.

Bilimkurgu camiasınca övgülere layık bulunan bu yazarımız, defalarca kez Hugo ve Nebula Ödülleri’ne aday olmuştur. Bir kısmını kazanmış, ama bir o kadarında aday olarak kalmıştır. Yine de neredeyse her eseriyle adaylar arasına adını yazdırmıştır. Belki de bu camiada en çok adaylık ondadır.

Bu defa dilimize kazandırılan eserinin adı Cam Kule ve Silverberg’ün bizi düşündürecek yeni soruları var.

Alıntı
İnsanı insan yapan nedir? Bir rahim yerine tankta doğmak dışında insanlardan farkı olmayan androidler insan olarak görülebilir mi? Bir insan 23. yüzyılda nasıl Tanrı’ya dönüşür, özellikle Tanrı olduğunun farkında değilse?

Robert Silverberg çok katmanlı romanı Cam Kule’de, tüm servetini, hırsını, umudunu ve tutkusunu yeryüzünden sonsuzluğa uzanan bir kule dikmeye adayan Simeon Krug’u iki farklı açıdan ele alarak anlatıyor: İnsan Krug ve Tanrı Krug. Androidler aracılığıyla insan hakları ve köleliği bize tekrar düşündürten bu kitap, modern çağ efendiliğinin getirdiği çürümeye karşı bir eleştiri niteliği taşıyor.

Cam Kule, gözü yükseklerde olan insanlığın, çamura saplanma öyküsü…

İthaki Yayınları etiketiyle raflardaki yerini alan eserin çevirmenliğini Sönmez Güven, editörlüğünüyse Laika Yayınları’ndan tanıdığımız Egemen Görçek üstlenmiş. Künye bilgilerine buradan ulaşabilirsiniz.

Robert Silverberg’ü çok bekledik. Ama beklediğimize değecek gibi görünüyor.

Çevrimdışı Lordmuti

  • ****
  • 1123
  • Rom: 35
  • Time is a drug. Too much of it kills you.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Cam Kule - Robert Silverberg
« Yanıtla #1 : 15 Kasım 2014, 18:41:00 »
İlk Silverberg kitabım Cam Kule oldu. Bilim kurgunun bilimsel yönü yanında insanlığın sosyal ve ahlaki çatışmaları da kitap içinde önemli bir yer kaplıyor.

Edebi dil, etkileyici anlatım ve asıl hikayenin yanında verilmek istenen mesajın işlenişi açısından oldukça başarılı. Yazarın diğer kitaplarını da bu anlatım gücünü gördükten sonra okumayı düşünüyorum.

Girişi ve gelişmesi çok güzel olsa da olayların nihai sonucu gösterilmeden kitap bitiyor. Kitabın daha bilimsel tarafını oluşturan olaylar hakkında(koskoca kulenin dikilmesini sağlayan ve burada spoiler vermemek için anlatmayacağım "şey" başta olmak üzere) hiçbir şey öğrenmiyoruz, sosyal çatışmanın da sadece başlangıcını görüyoruz ve daha ne oluyor diyemeden kitap puf diye bitiyor.

Böyle sonu net bağlanmamış kitapları/filmleri/oyunları vs. bitirdikten sonra genellikle hayal kırıklığına uğramış hissederim.(Çok nadir olarak gerçekten başarılı bulduklarım da oluyor.) Bu "sonunu bağlamadan okuyucunun/izleyicinin takdirine bırakma" tekniğinden pek hoşlanmıyorum anlayacağınız üzere.

Cam Kule'de de maalesef aynı şeyi yaşadım. %100 objektif bakabilseydim 9 vereceğim kitaba bu nedenle 8 veriyorum. Sonu bu kadar muğlak olmasa ve bir 50-100 sayfada olayların nasıl sonuçlandığını da anlatsa benden helal bir 10'u kapardı.



İmparator olmayı canım kolay mı sandın?
Dünyaya kazık çaktım duyulsun adım.

Çevrimdışı magicalbronze

  • *
  • 4075
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
Ynt: Cam Kule - Robert Silverberg
« Yanıtla #2 : 15 Kasım 2014, 20:17:39 »
Okumak için sabırsızlanıyorum! Şu an elimde bulunmasına rağmen bir takım işleri yoluna koyduktan sonra, ara vermeden okuyup bitirmek istiyorum.

Yakın zamanda kitap hakkında hazırlayacağım yorum da yine bu başlık altında yerini alacak.
"Her neyse sahip olunan, doğar ve ölür.
Bu nefsi müziğin içinde sıkışmış herkes
İhmal eder ölümsüz aklın harikalarını."
- William Butler Yeats, "Sailing to Byzantium "

Çevrimdışı LegalMc

  • ****
  • 1215
  • Rom: 33
  • Unimpressed was his default state.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Cam Kule - Robert Silverberg
« Yanıtla #3 : 09 Aralık 2014, 14:32:42 »
Henüz kitabın yarısındayım ama:

Yüce Silverberg'e şükürler olsun.

O kadar doğal, o kadar rahat yazıyor ki hayran olmamak elde değil. Bilimkurgu yazarken sadece bilimkurgu anlatmıyor, insanlık her zaman ön planda anlattıklarında. Yanlışlarımız ve hırslarımız sayfalardan yükselip "Şimdi diğer yanağını çevir" diyor sürekli. Cam Kule de aynı bu ritimde, Silverberg yine bize bir şeyler göstermeye çalışıyor. "Neden?" diye sorgulatıyor kitap sürekli, içeriden içeriden öldürüyor bizi.

Daha çok Silverberg okumak istiyorum, belki oralarda bir yerde İçeriden Ölmek'ten daha güzel bir kitabı vardır diye. Geri kalan kitapları da bir ana önce çevrilmeli ve Türk okuru arasında daha yaygınlaşmalı.
Yaşasın!
Ne kadar da ideolojik yaklaşıyoruz birbirimize.

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Cam Kule - Robert Silverberg
« Yanıtla #4 : 14 Aralık 2014, 11:07:59 »
Kitabı bitirmek için dün gece geç saatlere kadar oturdum. Başından kalkamadım. Bitirdiğimdeyse tatmin olmuş bir ben vardı.

Silverberg, sen nasıl bir yazarsın? Sen tut yaradılış mitini ve işçi - iş veren sorununu bir bilimkurguda birleştir. Bu iki birbirinden farklı konu böyle kısa bir kitapta nasıl bir araya gelir? Bir Yahudi olarak orada yazdıklarından hiç mi korkmadın? Ama tabii ki korkmadın! Bir bilimkurgu yazarını yazmaktan kim, nasıl alıkoyabilir?

Cam Kule beklentilerimi sonuna kadar karşılayan bir kitap oldu. Satır aralarını eşelemekten büyük mutluluk duydum. İyi ki çevrildi, iyi ki okuduk.

Ancak hızımı alamadım. Oturup üzerine uzun bir inceleme yazdım. Başta bir yorum olarak başlamıştım, sonra baktım ipin ucu yorum olmaktan kaçıyor, bir incelemeye dönüşüverdi. Böylesi daha iyi sanırım, böylece bu kitabı daha çok kişi duyar ve okur.

Robert Silverberg Cam Kule'de iyi bildiğimiz kusurlarımızı yüzümüze vurmaktan hiç geri durmuyor. Üstelik bunların hepsini durmadan yükselen bir kulenin gölgesinde yapıyor.

Çevrimdışı Grayswandir

  • ***
  • 815
  • Rom: 14
  • You may have heard of me.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Cam Kule - Robert Silverberg
« Yanıtla #5 : 16 Aralık 2014, 17:58:25 »
Spoiler: Göster
Onlara, Haydi, okyanusa geri dönelim, yine balık olalım, böylesi daha kolay, diyorsunuz. Belki onların yarısı, belki yarıdan da fazlası bunu kabul etmeye hazır ama birileri de var ki, Deli olmayın, diyecekler. Artık balık olamayız. Biz insanız. Böylece geri dönmeyecekler. Tırmanmaya devam edecekler.


Muhteşem bir kitap. Henüz bitirmedim, ama bu kadarına bile sığdırabildikleri "ben bu yazarı bu zamana kadar nasıl kaçırmışım" dememe sebep oldu.

Bitirdikten sonra gelen edit: Sonunun bağlanmamış olması bende de aynı rahatsızlığı yarattı. İşin bilimkurgu kısmını sosyal ve ahlaki çatışmalar için bir iskelet olarak görmeyi başaramadım maalesef, epey merak ediyordum ne çıkacağını. Böyle kalmamış olsaydı keşke, zira bir hikayenin sonunun açık bırakılmasını ben de pek sevmiyorum. Çok başarılı bir kitap olmasını engellememiş bu tabii ama bitirdikten sonra buruk bir tat bırakmadı değil. Kitabın geri kalanına yakışmayan bir son olduğunu düşündüm açıkçası.
In the beginning the Universe was created.
This has made a lot of people very angry and been widely regarded as a bad move.

#hayır

Çevrimdışı Elendil_XX

  • ***
  • 504
  • Rom: 6
    • Profili Görüntüle
Ynt: Cam Kule - Robert Silverberg
« Yanıtla #6 : 19 Şubat 2015, 01:24:51 »
Beklentilerimi fazlasıyla karşılayan, muhteşem bir eser Cam Kule.

Silverberg ile ilk defa İçeriden Ölmek adlı eşsiz kitabıyla tanışmış, inanılmaz hayal gücü ve kurgu yeteneğine hayran kalmıştım. Cam Kule’yi okuduktan sonra ise kendisine olan hayranlığım katlanmış durumda. Silverberg, gerçekten de işini iyi bilen bir yazar.

Bu kitapta yine bir çok konuya değinmiş Silverberg. Yaradılış, ırkçılık, inanç meselesi, adalet ve eşitlik mücadelesi…İnsanlar ve androidlerin bakış açısından "tanrı" kavramını sorgulatıyor bize ve "insanlık" olgusu üzerinden bizim nasıl bir yaratık olduğumuzu yüzümüze tokat gibi çarpıyor. “Rahimden doğanlar” ve “tanktan doğanlar” şeklinde insan ve android ayrımı yaparken, yöneten ve yönetilen sorununa değiniyor. Ayrıca sarsılan bir inancın, toplumda yaratabileceği yıkım ve değişimlere tanık oluyoruz. Özellikle tanrı ve insan Krug karakterinin kitabın bir kaç yerinde "insanlığın" yaradılışını ve amacını anlattığı bir bölüm var ki kesinlikle muhteşem ve etkileyici.
Spoiler: Göster
Finale doğru tanrıları tarafından terk edildiğini düşünen androidlerin davranışlarında ki değişim ve içlerinde ki “insancıl” duyguların öfke şeklinde dışa vurumuna tanık olduğumuz bölümler kitabın en çarpıcı bölümleri…

Kitabın bilimkurgu yönünün de oldukça tatmin edici olduğunu düşünüyorum. Dev Cam Kule inşası, zihinler arası değişim, dünyayı büyük bir köy haline getiren transmatlarla yolculuk. Hepsi de yazarın müthiş hayal gücünden çıkma harika şeyler. Tanrı ve işveren Krug karakteri ve android Thor Watchman karakteri başta olmak üzere karakterler de çok canlı ve ilgi çekici. "Bazı şeyler tam olarak açıklanmıyor" gibi yorumlara rastladım ama bence yazar bizim hayal gücümüze bırakmış bazı şeyleri. Zaten anlatmak istediğini gayet güzel bir şekilde anlatıyor. O açıdan sonunun da tam olarak bağlanmamış olduğunu düşünmüyorum. Kendi adıma gayet tatmin edici ve etkileyici bir finaldi.

Okuması hem keyifli, hem de Silverberg-vari karanlık bir atmosfer de okurken düşündüren bir eser Cam Kule. Bilimkurgu seven herkese öneriyorum, pişman olmayacaksınız.

Daha çok Silverberg kitabının çevrilmesi ve okumamız dileğiyle.
Bu kitabı okumamızı sağlayan ithaki yayınlarına ve Krug'a şükürler olsun! :D

Çevrimdışı nyks

  • *
  • 17
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Cam Kule - Robert Silverberg
« Yanıtla #7 : 16 Aralık 2015, 01:44:41 »
Ben sonunu beğendim.

Spoiler: Göster
Çoğu zaman açık uçta biten kitapların ardından bende de bir tatminsizlik olur ama bu roman tam olması gerektiği gibi bitmiş.

Çevrimdışı Oliver_

  • **
  • 216
  • Rom: 4
    • Profili Görüntüle
Ynt: Cam Kule - Robert Silverberg
« Yanıtla #8 : 22 Şubat 2016, 18:52:00 »
Gece Kanatları'nı bitirdikten sonra uzun uzun ne okuyacağımı düşündüm. Tekrar bir Silverberg kitabı okumak istiyordum ama hemen değil. Zaten bende üç kitabı var, bu kadar beğenmiş iken hepsini birden okuyup daha sonra bu muhteşem yazardan uzak kalmak istemiyordum. İçimden "En iyisi üç dört ay sonra Cam Kule'yi okuyayım, daha sonra da İçeriden Ölmek'e başlarım. Hem o zamana kadar yeni kitabı gelir." dedim ve on dakika sonra Cam Kule'ye başladım.

Kitap kısa bir evrim bilgilendirmesi ile başlıyor. Tabii pratik zekam ile hemen "İnsanlar balıktan geliyorsa neden şimdiki balıklar insan olmuyor?" dedim ve evrimi çürütmenin vermiş olduğu gurur ile kitabı okumaya devam ettim. Şaka bir yana kurgunun yanında verilen bu tür kısa bilgiler çok hoşuma gidiyor.
Benim ilk dikkatimi çeken şey yazarın dili oldu. Stephen King okuyanlar bilir. King her türlü konuda yazabilir ama sabit bir dili vardır, okuduğunuz zaman "Evet, bunu King yazmış." diyebilirsiniz. Ancak Silverberg Cam Kule'de dilini inanılmaz bir şekilde değiştirmiş. Gece Kanatları'ndan sonra yazarın ismi silinmiş bir şekilde bu kitap bana verilseydi kitabın Silverberg'e ait olduğunu tahmin edemezdim. Gece Kanatları'nın dilini ne kadar masalsı ve güzel bulduysam da Cam Kule'nin dili daha akıcıydı.

Karakterlerin duyguları muhteşem aktarılmış. Krug çok heyecanlı ve sabırsız biri. Yazar o kadar güzel yazmış ki Krug heyecanlanırken ben de heyecanlandım, sinirlendiği zaman "Adamı sinirlendirmeyin ulan." diye çıkıştım kitaba. Androidlerin bölümleri de en az Krug kadar iyiydi. Dinlerini, düşüncelerini, siyasi kimliklerini kendi ağızlarından duymak güzeldi.

Kitabın sonu hakkında olumsuz yorumlar okuyunca beklentimi düşürmüştüm ama beklediğim gibi çıkmadı. Gayet yerinde bir sondu.
Spoiler: Göster
Zaten önemli olan Krug'un hayalleriydi, yıldızlara ulaşabilme isteğiydi. Krug arzu ettiği biçimde olmasa da yıldızlara doğru yol aldı. Bundan sonra androidler ne yapmış ne etmiş önemli değil bence.
Yalnız androidlerin isyanı benim çok zoruma gitti. Adam sizi yaratmış, sevmiş, en önemli projesinde size yer vermiş ama kıymet bilmeyip ihanet ettiniz. Adam Tanrı olmak istemiyor, bu neyin zorlaması? Oturup konuşulup olay çözülebilirdi bence.
Umarım yıldızlara kavuşursun Krug.
[spoiler]Sözlükteki "seksin abartılmış bir balon olması" konusunu Watchman'in açtığına dair haklı şüphelerim var.  ;D

[/spoiler]

Çevrimdışı Bay_Karamsar

  • ****
  • 865
  • Rom: 12
    • Profili Görüntüle
Ynt: Cam Kule - Robert Silverberg
« Yanıtla #9 : 10 Nisan 2016, 21:14:09 »
Kitabın en güzel yaptığı şeylerden biri, insan ile android arasındaki farkı tamamen yok edip; insan olmanın anlamının, kitabın başındaki metindeki gibi devamlı ileri gitme fikrine bağlamasıydı.

Spoiler: Göster

İnsan toplumunun dünyevi zevklere gömülü hayatı ile Androidlerin kısırlıklarının da etkisi ile bireysel refahları adına, Krug'un onları insanların konfor seviyesine çıkartacağı umutları; ilerlemesi durmuş bir medeniyetin sinyallerini vermekte.  Watchman sonu dünyeviyete bağlı bir inançla; Oğul Krug ise elindekilerin verdiği sarhoşluk ile bu toplumun birer üyesi. Yaşlı Krug ve belki de şu Sendikacı Android ise bu topluluğa yeni amaçlar verebilecek kişiler.

Krug ile Watchman'nden özellikle bahsetmek gerek tabii. Eylemleri "acizlik" hislerine dayalı. Ama gel gelelim, hissettikleri bu ortak duygu, ikiliyi, birbiri ile zıt denebilecek eylemlere teşvik ediyor. Krug, "Uğraşmaz isen elde edemezsin." mantığında hareket ederek kendine amaçlar belirlemekte iken; Watchman, varoluşunu ve mükemmelliğini onaylatmak için kaderini Krug'a bağlamış, "Beklersen talih kuşu kafana konar." mantığında. Watchman'in, Lilith ile olan ilk cinsel deneyiminde kendini zayıf hissetmesinin sebebi de gene mükemmel yaratıma sahip olduğu inancı. Krug'un aksine, karaya çıkmaktan korkan balık. Ve bu balık, kendini zorlaya zorlaya ilahi konuma oturtuğu gücün asıl irfanı ile çarpılınca, klasik mitoloji karakterlerinin yaşadığı bilinçsel dönüşümünü yaşayamıyor. Arzuladığı, sandığının aksine, insan olmak değil, insan lükslerini tatmak ne de olsa.


Üstüne konuşulacak çok hoş yanlar var ama yaz yaz bitmez.

Not: Onca övdüm de, hoşlanmadığım bir nokta da oldu.

Spoiler: Göster

Lilith'in, Oğul Krug'a yaptığı aşağılamayı karakterine aykırı buldum. Tabii, kitabın sonunda, androidlerin büyük kısmı, bilimin yıkıcı yönü, teknolojinin şeytanlarına dönüştürülüyor. Ama bunun altını çizmek için Lilith'in, Oğul Krug'un yardım isteğine donuk bakışlar ile karşılık vermesini yeğlerdim.


Bu arada, Dünyalı İstilacılar'dan aklıma geldi; sanırım Silverberg, kadın karakterleri biraz daha hikaye katalizörü olsun diye kullanıyor.