Kayıt Ol

Ve Tanrı Kadını Yarattı

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ve Tanrı Kadını Yarattı
« : 15 Ağustos 2012, 17:59:06 »

Ve Tanrı kadını yarattı.

Yarattı ki sevilsin diye. Onu hiç utandırmadım. Benliğime katarak sevdim kadını, ondan ötürü sevdiğim gibi her yaratılanı. Uğruna uzak diyarlara uzandım, yollarına kanlı aşk şarkıları yazdım. O bir kere gülsün diye ben bin kere öldüm. Gözünden akan tek bir gözyaşı damlası için cehennem ateşlerini dünyaya saldım. Azap çukurlarında kuruttum ıslak yanaklarını. Kanlı ellerimin arasında avuttum hüzünlü varlığını. Onun adına yediğim darbelerle ezilmiş omzuma yatırdım okşanmayı bekleyen başını. Yastıkta bıraktığı her bir saç teli için tapınaklar diktim, şu her atışında adını haykıran gönlümde.

Tanrı kadını yarattı, ben ona tapayım diye.

Rüyalarımda günaha girdim sıcak bedeniyle. Bazıları için şarap kadar kırmızıydı o. Güneş kadar sarıydı kimine göre. Benim içinse acı kahve kadar esmerdi. Oysa ben ne şaraplarla sarhoş olmaya niyetliydim, ne de güneşe yakın uçup kör olmaya. Kanatlarımı da, gözlerimi de bir güneş uğruna feda etmedim. Aklımı kırmızı şaraplarla bulandırıp onu düşünmekten aciz düşürmedim. Sadece koyu tenindeki kadınsı kokuyla mest olmak istedim.

Onu ağlatanları onun için ağlattım, sırf şu dünyada benden başka kimse ona dokunamasın diye. Al dudaklarından kopacak iki kelime uğruna sırat köprüsünün kıl kadar ince geçitlerinde yürüdüm. Düştüm, parçalandım, ruhumu sattım, öldüm. Ve bir daha öldüm ki her defasında onu sevecek ruhlara susamış kızıl elleri beni diriltsin diye.

Kıyamet kapıyı üç kere çaldı bir gece vakti. Birincisinde onu, ikincisinde beni çağırdı. Sıcak göğsünde sattığım ruhumdan arınmış bedenim, ama hala daha ona tapan bir benlikle bekledim üçüncüsünün gelişini. Tükenmiştim belki, ama bende bunu kabul edecek akıl yoktu.

Kıyamet kapıyı üçüncü kez çaldı.

Ölüm bizi ayırana dek…

Yalan.

Ölüm bizi kavuşturan şeydi.

[*]Bu yazıda acımasız eleştirilerini sakınmayan berre'ye sonsuz teşekkürler.[/*]

Çevrimdışı emuk

  • **
  • 226
  • Rom: 3
    • Profili Görüntüle
Ynt: Ve Tanrı Kadını Yarattı
« Yanıtla #1 : 15 Ağustos 2012, 18:05:53 »
Çok beğendim, tebrikler. Sırf kafiye olsun diye anlamsız cümlelere yer vermemişsiniz; her cümle içinde güzel anlamlar barındırıyor ve üstüne şiirsel diliniz aldığımız zevki ikiye katlıyor.

Tebrikler tekrar. Böyle yazılarınızı daha çok görmek isteriz :)
"A.Ö. 352 yılında, Mishamont ayının yirmi altıncı günü, Neraka şehrindeki Takhisis tapınağı yıkıldı. Ejderha kraliçe dünyadan sürüldü, orduları yenilgiye uğratıldı.

Bu zaferin onurunun büyük bir kısmı, ışığın güçleri için cesurca savaşmış olan mızrak kahramanlarına verildi. Ancak tarih kaydetmelidir ki; karanlıkta yürümeyi seçmiş bir adam olmasaydı, ışık kaybetmeye mahkum olurdu."

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Ve Tanrı Kadını Yarattı
« Yanıtla #2 : 15 Ağustos 2012, 18:09:25 »
Yorumladığınız için çok teşekkür ederim. Okurken ağızda buruk bir tat, ama aynı zamanda şiirsel bir serinlik bıraksın istemiştim. Yorumunuza bakarak size bunu sağladığımı düşünüyorum :).

Buraya bana ilham veren şarkıyı da koymalıydım belki. Ama biraz kelimelerin gücüne güvenmek istedim.

Tekrar tekrar teşekkür ederim :). Umarım anlık ilhamlar yine beni böyle yazılara götürür.

Çevrimdışı HighLord

  • **
  • 244
  • Rom: 5
  • Dragonborn
    • Profili Görüntüle
    • Kotalılar Vakfı
Ynt: Ve Tanrı Kadını Yarattı
« Yanıtla #3 : 15 Ağustos 2012, 18:13:50 »
Müthiş bir yazı. Şiirsel dili beni o kadar etkiledi ki kendimi üzüntüden içim burkulurken buldum.

Bir yazıdan ilk defa bu kadar etkileniyorum. Kaleminize, yüreğinize sağlık !

Çevrimdışı TheSpell

  • ***
  • 826
  • Rom: 16
  • Dovie'andi se tovya sagain.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Ve Tanrı Kadını Yarattı
« Yanıtla #4 : 15 Ağustos 2012, 18:15:31 »
Çok güzel olmuş bu yazı yahu. Emuk'un da dediği gibi, boş kafiyeli sözler yerine oldukça hoş şiirsel anlatımlar katmışsın yazına. Umarım Fırtınakıran'dan bu tür yazıları daha çok okuyabiliriz :)

Eline, kalemine sağlık.

Çevrimdışı Berre

  • ****
  • 1340
  • Rom: 34
  • Güle güle fermuar!
    • Profili Görüntüle
Ynt: Ve Tanrı Kadını Yarattı
« Yanıtla #5 : 15 Ağustos 2012, 18:23:32 »
Şimdiiii, öncelikle gerçekten çok beğenerek ve severek okudum. Ama itiraf edeyim yazının kendisinden çok o kelimelerin arasına saklanmış  göndermeleri sevdim. Gerçi bunu hep yapıyorsun ama buradaki çok farklı olmuş. Bir erkeğin duyduğu aşkı kadının gözünden anlatmak, anlatırken de aşkın aslında nasıl bir şey olduğunu göstermek apayrı bir şey. İnsanların bazı şeyleri ağızlarında sakız etmesine güzel bir karşılık hatta bir başka deyişle bir başkaldırı olmuş. İyi ki de olmuş!

Ayrıca ben teşekkür ederim böylesine duygu dolu kelimelerini benimle paylaştığın ve fikrimi aldığın için. Umarım her daim böyle güçlü başkaldırılar okuruz senden. :)

Ellerine sağlık. ^^

Not: Oradaki "her"i hala düşünüyorum ya. o.O

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Ve Tanrı Kadını Yarattı
« Yanıtla #6 : 15 Ağustos 2012, 18:33:49 »
Çok, çok, çok teşekkür ederim her birinize. Hele ki tıkandığımı düşündüğüm şu günlerde yorumlarınız ilaç gibi geldi :). Ama en çok da fikirlerinizi paylaşttığınız için teşekkür ederim ^^.


Not: Oradaki "her"i hala düşünüyorum ya. o.O

Çaktırma, çaktırma >.>. Ben de hala ordayım. Ama alternatifi gelmiyor aklıma.

Çevrimdışı Raisor

  • ***
  • 793
  • Rom: 15
    • Profili Görüntüle
Ynt: Ve Tanrı Kadını Yarattı
« Yanıtla #7 : 15 Ağustos 2012, 19:13:04 »
Yalnız ben bir erkek olarak, bir bayanın kadını bir erkek gözüyle bu şekil aksettirebilmesine çok şaşırdım. "Bir erkeğe göre kadın bu mudur?"un cevabını mı verdin, "Bir erkeğe göre bir kadın bu mu olmalıdır?"ın mı cevabını verdin, bilemedim şimdi, ama ellerine sağlık.

Zor gerçekleştirilebilecek bir şeyi gerçekleştirdin ve ben çok beğendim efendim. ^^
Vahşet her yanda ulu orta sergilenirken,

Sevişmek için saklanmak zorunda kaldığımız bir Dünyada yaşıyoruz.

-John Lennon.

Çevrimdışı Madam Vio

  • **
  • 376
  • Rom: 16
  • "Each thing I show you is a piece of my death."
    • Profili Görüntüle
Ynt: Ve Tanrı Kadını Yarattı
« Yanıtla #8 : 15 Ağustos 2012, 19:16:12 »
Mükemmel bir yazı. Kısa, vurucu, iç burkucu. Tarzım olan yazılara çok nadir rastlıyordum forumda, bu paylaşımı da Fırtınakıran'ın kaleminden okuyunca hem şaşırdım hem pek bir sevindim.

Gerçekten büyük haz aldım. Hatta bilgisayarıma kaydettiğim eserler arasına kattım, bir defa daha sindire sindire okuyacağım. İlham perini de linklemeni isteyeceğim senden, artık özelden mi olur nereden olur bilemem istiyorum yani. u_u İyi günler, iyi akşamlar, saygılar.

Çevrimdışı mit

  • *
  • 5536
  • Rom: 96
  • Kronik Anakronik
    • Profili Görüntüle
    • Yorgun Savaşçı'nın Günlüğü
Ynt: Ve Tanrı Kadını Yarattı
« Yanıtla #9 : 15 Ağustos 2012, 21:34:39 »
Ne desem bilemiyorum.

Daha ilk satırından itibaren ruhumu saran deli hüzünden mi bahsetmeliyim yoksa bir erkeğin duygularını bu kadar, bu kadar başarılı ve bu kadar sağlam yansıtmandan dolayı  duyduğum şaşkınlıktan mı? Çok derin, çok anlamlı ve feci derecede iç burkucu bir yazıydı. Gerçekten seven bir erkeğin gizli duygularını kaleme almışsın gibi... O kadar derine batıyor kelimelerin...

Çok ama çok beğendim. Ayakta alkışlıyorum efendim.
Jackal knows who you are,
Jackal knows where you are.
Try to hide if you dare.
Do your best, i don't care.

Çevrimdışı LegalMc

  • ****
  • 1215
  • Rom: 33
  • Unimpressed was his default state.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Ve Tanrı Kadını Yarattı
« Yanıtla #10 : 15 Ağustos 2012, 22:40:55 »
Abla... N'aptın ya?
Yaşasın!
Ne kadar da ideolojik yaklaşıyoruz birbirimize.

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Ve Tanrı Kadını Yarattı
« Yanıtla #11 : 16 Ağustos 2012, 01:38:32 »
"Bir erkeğe göre kadın bu mudur?"un cevabını mı verdin, "Bir erkeğe göre bir kadın bu mu olmalıdır?"ın mı cevabını verdin, bilemedim şimdi, ama ellerine sağlık.

"Bir erkeğe göre kadın bu mudur?" sorusunun kendimce cevabıydı aslında :).

Gerçekten büyük haz aldım. Hatta bilgisayarıma kaydettiğim eserler arasına kattım, bir defa daha sindire sindire okuyacağım. İlham perini de linklemeni isteyeceğim senden, artık özelden mi olur nereden olur bilemem istiyorum yani. u_u İyi günler, iyi akşamlar, saygılar.

Bu yazıdaki ilham perimi özel mesajla ilettim *-*.

Daha ilk satırından itibaren ruhumu saran deli hüzünden mi bahsetmeliyim yoksa bir erkeğin duygularını bu kadar, bu kadar başarılı ve bu kadar sağlam yansıtmandan dolayı  duyduğum şaşkınlıktan mı? Çok derin, çok anlamlı ve feci derecede iç burkucu bir yazıydı. Gerçekten seven bir erkeğin gizli duygularını kaleme almışsın gibi... O kadar derine batıyor kelimelerin...

Raisor'un da değindiği malum konuyu bir süredir deniyorum aslında. İlk defa başarılı bulduğum bu karşı cinsten bakış açısını kışın gerçekleştirmiştim. Evet, onu hiç piyasaya çıkarmadım :P. Yine de böyle olmasını seviyorum. Asla yaşayamayacağım duyguları kısacık bir anda, sadece birkaç satır arasında görmek çok ilginç bir his. Eğer karşıcinsim olan sizler bunu başarılı buluyorsanız (ki her defasında şaşırıyorum buna) daha da isteyebileceğim bir şey yok :). Zoru seviyorum sanırım, biraz da bundan kaynaklanıyor bu. Ama şu yazı için şunu söyleyebilirim ki, oturup tekrar okuduğumda yazıdaki eril karakteri aslında hem erkek hem de kadın bakış açısından yazdığımı gördüm. Belki herhangi bir kadına aşık herhangi bir adam o ama, aynı zamanda pek çok kadın tarafından kendisine adanmasını isteyecek davranışlar sergileyen de biri.

Abla... N'aptın ya?

Yazları oluyor öyle, ben de bilmiyorum :D. Bu yaz geçen yazki kadar üretken olamadım, yazdıklarım içime sinmiyor diye dövünürken bugün patladım en sonunda.


Her şey bir yana, burada bu yazıyı öven herkese sonsuz teşekkür ederim. Muhteşem demişsiniz, harika demişsiniz, utandırmışsınız beni. Tekrar tekrar bakıyorum da şu övgüleri hakkıyla kazanabilmiş mi emin olamıyorum. Elbette takdir okurun. Sizler bu yazıyı bu şekilde nitelendirmeye layık gördüyseniz bana laf düşmez.

Raisor, Madam Vio, İhsan abi ve Asilkan, tekrardan teşekkür ederim :).

Çevrimdışı KoyuBeyaz

  • ********
  • 2753
  • Rom: 59
  • Rasyonalist dominant.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Ve Tanrı Kadını Yarattı
« Yanıtla #12 : 17 Ağustos 2012, 04:12:30 »
Geç kalmış bir yorum sözüm var.

Legal'in N'aptın? sözüne katılıyorum. N'aptın? Ne yaptıysan güzel yapmışsın, hoş yapmışsın, eğer mümkünse bir daha yap. Olmuş çünkü. Mükemmelin üstüne çıkmış diyemem ama ilham verici, düzenli, duygulu, müthiş olmuş. Hem de epey zor bir bakış açısından, epey zor bir yazı olmasına rağmen olmuş. Ruhu vermişsin gerçekten, en çok etkileyen de bu oldu.

İnce göndermeleri ayrı bir sevdim özellikle. Yazıyı sadece duygu yüklü bir dışavurum olmaktan çıkarıp derinlik katmışlar. Öyle de güzel yerleştirilmiş ki ilk seferde okuyunca göze çarpmayacak olsa bile orada bir şeyler olduğunu sezdiriyor. Dikkatli okuyana ilk seferde çarpar elbet ama bu ikinci kez dönülmeyecek demek de değil. İnce ve yerinde olmuş, senin yazılarında daha önce de olduğu gibi. Çok takdir ettim özellikle buradakileri.

Ha 10 üzerinden 10 mu, değil. Zaten hiçbir şey 10 üzerinden 10 olmuyor ama nedenini de kendime göre söyleyeyim, eleştirisiz kapatıp ayıp etmeyeyim. Dilin ne kadar yazıya uygun olsa ve bazı yerlerde gerçekten şiirsel bir hale bürünse de çok ufak takılmalar var. Hızı düşürüp hızlandıran şeyler, küçük tümsekler. Şimdi örnek ver desen yapamam, o kadar yetkin değilim herhalde bulamadım çünkü. Ama arada kaynayan bir şeyler var, o kesin. Tabi bu yazının geneline gölge düşüremeyecek kadar küçük olduğundan kolayca göz ardı edilebilir ve ediliyor da. Edilsin de zaten. Onun dışında diyebileceğim bir şey yok gerçekten, olmuş çünkü.

Sana bu şekilde yazdıran şarkıya saygı duydum bir de. İlham verici olmuş derken de şaka yapmıyordum. Gerçekten ilham verdi, hem de epey güzel verdi. Ha son olarak esmer ablaya saygılar ve sevgiler yolluyorum.

Boşuna mı yaz yaz yaz! diyormuşuz sana, hı? :P
Uzay elbisemle kavgaya hazırım.

Çevrimdışı estarriol

  • **
  • 163
  • Rom: 10
    • Profili Görüntüle
Ynt: Ve Tanrı Kadını Yarattı
« Yanıtla #13 : 17 Ağustos 2012, 10:57:52 »
Katıldığım son radyo programında bir cümle beni bayağı düşündürmüştü. "Şerefsizleşen" (Bana göre :P) kadın yazarlar için sen "... bu insanların yazım tarzı yüzünden onları okuyan erkekler de hayatlarında karşılaştıkları kadınların böyle kimseler olduğunu düşünüyor." demiştin. Bu söz bence değerliydi. Edebiyatın değerini yitirmesi yahut değerlenmesinden de değerliydi. Çünkü "insan" olabilme davasına dair bir endişe barındırıyordu.

Bu yazıda da aynı inceliği görmek ayrı bir etkileyiciydi. Sanki unutulmuş bir iki fenomene gerçek kıymetini tekrardan bahşetmeyi istiyormuşsun gibi geldi okuyunca. Her bir değer ayrı güzel bir dokunuşla ifade edilmişti, bu sebeple akıcı da olmuştu. Cümleler ağdasız değildi, ama akıcılığı koruyacak kadar kısaydı. Şiirsel bir dil kullanmanla ilgili olarak, hikayenin özüyle uyuşması itibariyle bence iyi bir seçim olmuş demek gerekir. Sonuç olarak okurken kafasında ejderhalara kafa tutuyor, gemiye kafa atıyor. Sanırım böyle etkileyici olmasının bir sebebi de içerikle üslubun iyi uyuşmuş olması. Çok güzel bir öykü olmuş, ellerine sağlık.

Benim ufak eleştirim, yazıdaki bazı güzelliklerin kaybolduğu yönünde olacak. Bazen bir cümleyi kapatırken öyle bir söz söylemişsin ki okumayan çok şey kaybedecek, ama gerçekten farkedilmeleri kolay olmadı benim için. Öyküyü bir defa okudum beğendim, ikinci okuyuşumda daha çok beğendim, ama belki benim okuyuşumla ilgili bir durumdur bu.

20 lerinde olup da bu öyküde yazılanlara katılmamak zordur sanıyorum. Umarım bizim için uzun süre (şöyle kırk elli sene) bu böyle devam eder.

Spoiler: Göster
Bu arada fark ettim de, şu son dört cümleden

Alıntı
Kıyamet kapıyı üçüncü kez çaldı.

Ölüm bizi ayırana dek…

Yalan.

Ölüm bizi kavuşturan şeydi.

bir flash fiction hikaye çıkarmış. :) Güzel de olurmuş.

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Ve Tanrı Kadını Yarattı
« Yanıtla #14 : 17 Ağustos 2012, 13:34:02 »
Mükemmelin üstüne çıkmış diyemem ama ilham verici, düzenli, duygulu, müthiş olmuş.

Ha 10 üzerinden 10 mu, değil. Zaten hiçbir şey 10 üzerinden 10 olmuyor ama nedenini de kendime göre söyleyeyim, eleştirisiz kapatıp ayıp etmeyeyim. Dilin ne kadar yazıya uygun olsa ve bazı yerlerde gerçekten şiirsel bir hale bürünse de çok ufak takılmalar var. Hızı düşürüp hızlandıran şeyler, küçük tümsekler. Şimdi örnek ver desen yapamam, o kadar yetkin değilim herhalde bulamadım çünkü. Ama arada kaynayan bir şeyler var, o kesin. Tabi bu yazının geneline gölge düşüremeyecek kadar küçük olduğundan kolayca göz ardı edilebilir ve ediliyor da. Edilsin de zaten. Onun dışında diyebileceğim bir şey yok gerçekten, olmuş çünkü.

Mükemmelin üzerine çıkmak çok büyük bir söz olduğu kadar bir yazar için büyük de bir iddia. Yazının 10 üzerinden 10 olmaması ve mükemmelin üzerine çıkamamasının nedeni aynı aslında. Ben bir usta değilim. Harika ya da muhteşem dediğinizde bu beni çok mutlu eder, ama kusursuzluk konusunda durur düşünürüm. O bakımdan kusursuzluğu/mükemmelliği geçmenin benim adıma mümkün olacağını elbette düşünmedim.

Bahsettiğin takılmaları yazıyı dönüp dönüp okuduğum her seferde[*]Bayağı bir okudum[/*] maalesef ben de görüyorum. Üstelik -sanırım yazarı olduğum için- nerelerde sorun var diye bunun cevaplarını da veriyorum. Birkaç cümle var gözüme takılan, atsam atamıyorum, satsam satamıyor. Dün iki-üç kez yazıya tekrar bakıp onların yerlerini neyle doldurabilirim diye düşündüm. Şimdilik alternatiflerini bulamadım. Yine de onlar da ortadan kalksınki daha temiz olsun diye düşünmeye devam ediyorum.

Beğenin, ama özellikle de eleştirin için çok teşekkür ederim.

Boşuna mı yaz yaz yaz! diyormuşuz sana, hı? :P

Hep aynı kişi diyor aslında :P. Hı?

Katıldığım son radyo programında bir cümle beni bayağı düşündürmüştü. "Şerefsizleşen" (Bana göre :P) kadın yazarlar için sen "... bu insanların yazım tarzı yüzünden onları okuyan erkekler de hayatlarında karşılaştıkları kadınların böyle kimseler olduğunu düşünüyor." demiştin. Bu söz bence değerliydi. Edebiyatın değerini yitirmesi yahut değerlenmesinden de değerliydi. Çünkü "insan" olabilme davasına dair bir endişe barındırıyordu.

İki adım öne çık, alnından öpeceğim. Ne diyim bilemedim. Yazıyı yazarken çok gerilerde yatan ve bilinçaltımdan sızıntılarla harmanlanan bu "nedenin" gözünü çıkarmışsın. Şaşırdığım kadar mutlu da oldum doğrusu. Sanırım benim frekansa doğru kaydın bu yorumu yazarken :). Açıkçası kimseden böyle bir tespit ya da önsezi beklemedim. Ben bile fark etmedim belki de yazarken. Bu yazdığını görünce mini aydınlanma yaşadım gerçekten.

Ufak eleştirin için şunu diyim, o kısmı çok sorun olarak göremedim ben. Bazen semboller ve göndermeler çok derine gömülüdür ikincide görürsün, bazen de ilk okuyuşta yakalarsın. Bu kişinin yazma tarzıyla alakalıdır diye düşünüyorum. Eğer ikinci kere kendini okutuyorsa zaten amacına ulaşmıştır ve okuyucu da ilkni özümseyerek -senin de yaptığın gibi- yeni okumadan gözden kaçanları görebilir. Ha ama diyorsan ki, "Bazı kısımlar var ki daha önde olmalı. Böyle heba oluyor.", bak ona lafım yok. Bu açıdan hiç bakmamıştım.

Ben de yorumun için bir yorum yapmak istiyorum. Çok akıcı bir yorum olmuş :D. Okurken gayet ahenkli, amaca yönelik, konudan sapmayan ve bir şekilde ilginç bir kurgusallığı var gibiydi. Garip :P. Ama bu yorumun akış diyagramı hoşuma gitti. Algoritmanı seç öyle gel. [*]Cesur bir denizci misin?[/*]

Spoiler: Göster
O bölümün kısalığı flash fictiona'a yetmiş sanki *-*. Abov.