Kayıt Ol

Farkına Varılamayan Ayrıntılar

Çevrimdışı TheWaLL

  • **
  • 67
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
    • X Sonsuza Giderken
Farkına Varılamayan Ayrıntılar
« : 07 Temmuz 2011, 14:03:29 »
    Aynı yerde ve aynı zamanda bulunan farklı iki insanı iki kişi yazıyoruz. Ben Tayfun adlı karakteri yazıyorum bi arkadaşım Kadir adlı karakteri yazıyor. Yorumlarınızı esirgemeyin :)


     Bölüm 1

     Pişmanlık Kokusu (Tayfun)    

     ” Bu b.ktan kokuda ne! ” Tayfun yıllar önce yüzüstü bıraktığı ailesini ararken aklından geçen tek şey buydu. Koku başka bir şey düşünmesine engel oluyordu. Oysa düşünmesini gerektiren bir çok etken vardı çevresinde. Yerdeki cesetler, harabeye dönmüş evler, çığlıklar… O ise bütün bunları görmezden gelerek, dehşete düşmüş bir şeklilde sadece koşuyordu. Hayatta kalmayı başarmış az sayıda insan vardı ve onlar da perişan haldeydi. Kendisinin neden sadece birkaç sıyrıkla kurtulduğuna anlam veremiyordu. Bunları sonra düşünürdü. Şimdi biran önce eski eşini ve çocuklarını bulmalıydı. Ailesinin, daha doğrusu eski ailesinin yaşadığı mahalleye geldiğinde karşılaştığı manzara pek de farklı sayılmazdı. Bu ev de tıpkı ötekiler gibi harap olmuş vaziyetteydi. Enkaz arasında eski eşini ve çocuklarını bulmak için var gücüyle arıyordu ama çabaları sonuçsuz kalıyordu. Hayır, yoktular. Artık pes etmişti. Kokuyu artık almıyordu. Bir sigara yaktı. “Şimdi tamamen b.ka battım” diye düşünürken taşların arasında kıpırdayan bir el gördü. Hemen koşup taşların arasından eski eşini çıkardı. Yüzü tanınmayacak haldeydi ama bu mavi gözleri nerede görse tanırdı. Gözleri yarı kapalı biçimde ona bakıyordu. ” Yanımızda olman için bir felaket olması mı gerekiyordu?”. Son nefesini vermeden önce ağzından çıkan son kelimelerdi.

     Hafızanın Etkisi (Kadir)

Anımsadıkları arasında zihnini en çok meşgul eden “Patlama”. Bir taraftan büyükçe bir alanı kaplayan alevler hatrına geliyor. Bir taraftan sesler hala daha yankılanıyor. Bunların yanı sıra yanında bulunan ailesini, arkadaşlarını merak ediyor “Halbu ki aynı yerdeydik.Beraberdik.Nasıl oldu da yoklar şimdi..Sanırım .. öl…..” Olanları düşünmeyi bırakıyor ve nerede olabileceğine yoğunlaşıyor. ” Nehire nasıl ulaştım? Buraya daha önce gelmiş miydim? “
Bedeninde o büyük patlamaya kıyasla ufak tefek çizikler var. Ayağa kalkmaya yelteniyor fakat takati kalmamış. Sendeliyor… Direnmeye çalışsa da yüz üstü toprak zemin ile buluşuyor. Alnının sızlamasıyla, elini uzatmak istiyor. İşte o sıra ufak çiziklerin elinin (kopması) yanında gittikçe küçüldüğünü görüyor. Zeminde saatlerce bekliyor, düşünüyor,düşlüyor …

http://xsonsuzagiderken.wordpress.com/
Chief, I can't take it no more.

Çevrimdışı Black Helen

  • ***
  • 782
  • Rom: 15
    • Profili Görüntüle
Ynt: Farkına Varılamayan Ayrıntılar
« Yanıtla #1 : 07 Temmuz 2011, 14:10:10 »
Neden bu konuyu iki ayrı yere de açtığınızı sorabilir miyim acaba? Bir yazının yeri ya Gezginler kamarasıdır - ki buraya uzun soluklu öyküleri veya devamlı yazılarımızı koyarız - ya da Düşler Limanının kendisidir. İkisine birden koymuyoruz yazılarımızı. Birinden birini seçmeniz gerekli.

Kurallar'a bir göz atın lütfen.
Spoiler: Göster

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Farkına Varılamayan Ayrıntılar
« Yanıtla #2 : 07 Temmuz 2011, 14:16:37 »
Diğer konunuz silinmiştir.

Çevrimdışı TheWaLL

  • **
  • 67
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
    • X Sonsuza Giderken
Ynt: Farkına Varılamayan Ayrıntılar
« Yanıtla #3 : 07 Temmuz 2011, 14:18:21 »
Tabiiki sorabilirsiniz. Konuyu önce buraya açtım sonra dediğiniz gibi uzun soluklu olan yazıların Gezginler kamarası'nda bullunduğunu öğrendim ve oraya da aynı konuyu açtım. Moderatore burdakini silebileceğini söyledim. Ama siz ordakini silmişsiniz. Şimdi bunu oraya taşıyabilir miyiz?
Chief, I can't take it no more.

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Farkına Varılamayan Ayrıntılar
« Yanıtla #4 : 07 Temmuz 2011, 14:20:15 »
Tabiiki sorabilirsiniz. Konuyu önce buraya açtım sonra dediğiniz gibi uzun soluklu olan yazıların Gezginler kamarası'nda bullunduğunu öğrendim ve oraya da aynı konuyu açtım. Moderatore burdakini silebileceğini söyledim. Ama siz ordakini silmişsiniz. Şimdi bunu oraya taşıyabilir miyiz?

Uzun soluklu yazılardan öte, Gezginler Kamarası günce tarzında olan yazılar içindir. Yazınızı okuduğum kadarıyla bu bir hikaye, günce değil. O nedenle şu anki bulunduğu yer en uygun. Bu başlık altından diğer bölümleri yayınlamaya devam edebilirsiniz.

Çevrimdışı TheWaLL

  • **
  • 67
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
    • X Sonsuza Giderken
Ynt: Farkına Varılamayan Ayrıntılar
« Yanıtla #5 : 07 Temmuz 2011, 14:23:06 »
Peki teşekkürler :)
Chief, I can't take it no more.

Çevrimdışı TheWaLL

  • **
  • 67
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
    • X Sonsuza Giderken
Ynt: Farkına Varılamayan Ayrıntılar
« Yanıtla #6 : 10 Temmuz 2011, 22:00:18 »

Bölüm 2

Belirsizlik Kötüdür (Kadir)

   Kendine geldiğinde,farkına vardı ki terk etmek istediği yer cennetmiş. Çünkü gece fazla ürkütücüydü. Ne kadar süredir baygın olarak yatıyordu bunu dahi bilmiyordu. Etraf o kadar sessizdi ki Soluk alıp vermesini işitebiliyordu. Sessizlik karanlığın yanında daha dost canlısı gözüküyordu ona. Karanlık etrafı görmesini engelliyor, ürkmesini sağlıyordu. Buradan nasıl kurtulacağına dair planlar yapmak istese de her an biri saldıracakmış hissi kuracağı plana odaklanmasına engel oluyordu.Tek çare zamanın olabildiğince hızlı akıp bir an önce geçmesini sağlamak, sabahı görmek.
   Neyse ki gene uykuya dalmıştı ve sabah olmuştu. Sanki farklı bir yerde uyanmıştı. Karanlık yerini aydınlığa bırakmış, sessizlik yerine kuş cıvıltıları hakim olmuştu. Artık düşünmeye başlayabilirdi: "Buradan kasabaya nasıl ulaşabilirim?" Kasabaya ulaşmaktan çok isteği; bir umut ailesini,arkadaşlarını canlı bulabilmekti. Bu isteği umuduyla birleşince güçlenmiş, yaraları iyileşmiş gibi ayağa kalktı, yürümeye başladı. İleriyi fazla seçemese de, ileride ne olduğunu bilmese de yavaş adımlarla yolunu çizmekteydi. Adımlarının yanı sıra onu oraya çeken aslında hissettikleriydi.
   "Kimse yok mu?" Gaipten sesler duymaya başladığını düşündü. İlerledikçe ses daha yakından geliordu. Adımlarını hızlandırdı fakat yaraları çabuk yorulmasına neden oluyordu bunun için durup dinlenmeye karar verdi. Kendine geldiğini hissettiğinde tekrar yola koyulunca fark etti ki az önce ki sesi daha işitmiyordu. "Yaşadıklarım galiba görülmeyen hasarlar verdi vücuduma." Bu düşüncelerle umudunu yitirmeden,ileriyi tam göremeden yürümeye -yeni başlayan bebek edasıyla - yavaş adımlarla ilerliyordu. Yaklaşık on dakka ara vermeden yürüdükten sonra aynı sesi işitti "Kimse yok mu? Burada hayatıma son vermek istemiyorum!"

Günah Çıkartma (Tayfun)
    
   Kaderi günahlarıydı, günahlarıysa hastalığı... Hayatı boyunca onu umursayan tek kişi kollarında can vermişti. Kulaklarında o son kelimeler çınlıyordu. " Yanımızda olman için bir felaket olması mı gerekiyordu? " Kürek tutan ellerini bir titreme aldı. Başını ellerinin arasına aldı ve sessizce ağlamaya başladı. " Uyuşturucu batağına batmışken nasıl yanınızda olabilirdim" sözlerini duyacak kimseler yoktu yanında. "Keşke hakettiğin koca olabilseydim." Gece, sağnak yağmurun altında yürürken bunları düşünüyordu. Keşkelerin onu bir yere götürmeyeceğini bildiği halde bunları düşünmekten kendini alamıyordu. Kızının yıllar önce ona söyledikleri geldi aklına. "Senin gibi bir babam yok benim." Yaşama amacı kalmamıştı artık. Patlamada binlerce insan hayatını kaybetmişken onun gibi koca ve baba olmayı yüzüne gözüne bulaştırmış bir madde bağımlısının hayatta kalmış olması adil değildi. Uyuşturucuya duyduğu özlem de artıyordu. Kaç gündür kullanmıyordu? üç gün? bir hafta? Artık böyle yaşayamayacağını kabullendiğinde uçurumun kenarına gelmişti. Atlayacaktı ve böylelikle bu sonsuz acısına son vermiş olacaktı. Hastalığından kurtulacaktı. Kendini acısını dindirecek ölüme bırakmak üzereyken bir sesle donakaldı. " Yapma! "

http://xsonsuzagiderken.wordpress.com/
Chief, I can't take it no more.