Kayıt Ol

Hayaller ve Korkular

Çevrimdışı Marius

  • ****
  • 1109
  • Rom: 31
  • poor misguided fool
    • Profili Görüntüle
Hayaller ve Korkular
« : 14 Mayıs 2010, 17:42:21 »
Dört duvar arasında oturuyordu adam.  Bomboş odada bir sandalyeye oturmuş, pencereden dışarıya bakıyor, yağmuru izliyordu. Şıp şıp şıp…  Biliyordu ki yağmur damlaları gibi onunda sonu geliyordu. Hep bunu istemişti belki ama yolun sonunu görmekten korkmaya başlamıştı.

Şıp… Şıp… Şıp… Eli gıdıklanıyordu…

“Bunu neden yaptın!? Korkuyorsun…” dedi camdaki yansıması.
“Korkmuyorum!” dedi kendisi.
“Ölmekten değil, yaşamaktan korkuyorsun…” dedi yansıması

Şıp… Şıp… Şıp… Hava ne kadar soğuktu böyle?

“Hani bir aşkın vardı? Senin ölümüne ne kadar üzülecek hiç düşündün mü!” dedi yansıması.
“Platonik dediğim aşkı bu yüzden seviyorum… Kimse benim için üzülmeyecek, kimse arkamdan yas tutmayacak… Arkamda bırakacağım hiç bir şeyim yok.” dedi kendisi.
“Hayallerin, ümitlerin… Bunlara ne olacak? Peki ya ‘BANA’ ne olacak? Seninle yitip gitmek zorunda mıyım!” dedi yansıması.
“Sen bensin, bende sen… İçimden ne kadar çabuk çıkarsan kendini o kadar çabuk kurtarırsın…” dedi kendisi.

Şıp… Şıp… Şıp… Vücudu uyuşuyordu adamın.

“Söylediğim hiç bir şey seni bu işten geri döndürmeyecek değil mi?” dedi yansıması.
“Hiç bir şey…” dedi kendisi.
“Peki onun için bile yaşamaz mıydın?” ve camda adamın tek aşkının görüntüleri oynaşmaya başladı. Kahverengi saçlar, beyaz ten, her zamanki güler yüz… “Ben gidiyorum… Seni hayal kırıklığına uğratacak bir şey duymak ister misin?” dedi yansıması.
“Sence umurumda mı?” dedi kendisi.
“O seni seviyordu. Bunu ikimizde biliyoruz! Korkağın teki olmasaydın onunla mutlu bir hayat bile yaşayabilirdin ama hayır! Sen her şeyden korktun! Çocukluk zamanlarında en yakın arkadaşını o şişko kabadayı çocuk dövüyordu hatırladın mı? Senden nasıl da yardım istemişti… Sense korkup kaçmıştın! Ya okul zamanları? O serseri çocuklar camı kırdıklarında seni tehdit edip suçu üstüne atmışlardı, sense korkup onlara tek bir laf bile etmemiştin! Sen hep aynı sendin! Sen her zaman korkar ve kaçardın! O seni seviyordu! Gözlerine bakıp tek bir şey demeliydin ‘Seni seviyorum!’… O senin onu sevdiğin gibi seviyordu ama sen… reddedilmekten bile korktun… Senin içinde olmaktan bıktım artık… Bu gerçek bir elveda artık. Ben gidiyorum... Elveda…” dedi yansıması.
Adam hala camdaki görüntüye bakıyordu…

Şıp… Şıp… Şıp… ve bileğindeki son kan damlası da yere düşerken tek bir laf bile etmedi.
After I count down, three rounds, in hell I'll be in good company.

Çevrimdışı Wanderer

  • ****
  • 1501
  • Rom: 28
  • Uzun günler ve hoş geceler dilerim.
    • Profili Görüntüle
    • Blog Sayfam - Yolsuz Yolcu
Ynt: Hayaller ve Korkular
« Yanıtla #1 : 14 Mayıs 2010, 17:46:51 »
Vaovv... Biraz daha uzasa ağlayabilirdim ! Demek korkmuş ha... Bir kere cesaret etseydi belki de yenerdi korkaklığını ha ne dersin  ?

 Bilmiyorum... Hüzünlü bir hikaye gerçekten... Hele de karşılıksız aşklar direk ilgi alanıma giriyor Marius...

Ellerine sağlık gerçekten hüzünlendim...
May the force, be with you.

Çevrimdışı Black Helen

  • ***
  • 782
  • Rom: 15
    • Profili Görüntüle
Ynt: Hayaller ve Korkular
« Yanıtla #2 : 14 Mayıs 2010, 17:48:54 »
vay canına. Çok iyi, çok iyi. Lezzetli bir öykü.İşlenen konu çok iyi yansıtılmış. Betimlemelerin çok oturaklı ve doğal. Ellerine sağlık.
Spoiler: Göster

Çevrimdışı Marius

  • ****
  • 1109
  • Rom: 31
  • poor misguided fool
    • Profili Görüntüle
Ynt: Hayaller ve Korkular
« Yanıtla #3 : 14 Mayıs 2010, 17:55:10 »
Vaovv... Biraz daha uzasa ağlayabilirdim ! Demek korkmuş ha... Bir kere cesaret etseydi belki de yenerdi korkaklığını ha ne dersin  ?

 Bilmiyorum... Hüzünlü bir hikaye gerçekten... Hele de karşılıksız aşklar direk ilgi alanıma giriyor Marius...

Ellerine sağlık gerçekten hüzünlendim...

Korkular bir çok şeyi yapmamıza engel olurlar. Korkularımız yüzünden önümüze gümüş tepsiyle getirilen yemekten bir kaşık bile alamayız. Bu da öyle bir korkuyu anlatıyor işte...

Şu an çok garip bir haldeyim ve birşeyler yapmak istedim. Biraz uzaklaşmak istedim. Bende yazdım ve böyle birşey çıktı ortaya... Teşekkür ederim aNTiSePTiK.

vay canına. Çok iyi, çok iyi. Lezzetli bir öykü.İşlenen konu çok iyi yansıtılmış. Betimlemelerin çok oturaklı ve doğal. Ellerine sağlık.

Teşekkür ederim black_helen. Beğenmenize çok sevindim.
After I count down, three rounds, in hell I'll be in good company.

Çevrimdışı Bardes

  • **
  • 210
  • Rom: 13
    • Profili Görüntüle
Ynt: Hayaller ve Korkular
« Yanıtla #4 : 15 Mayıs 2010, 01:01:08 »
Cesaret, yetmese de gerekiyor bazen.

Etkileyici bir yazıydı bu. Yağmurun sesiyle başlayan cümleler de özet niteliğindeydi sanki. Sadece onları okuyunca da bir anlam bütünlüğü var, güzeldi.

Eline sağlık. :)

Çevrimdışı hanne

  • **
  • 326
  • Rom: 4
  • maybe one day...
    • Profili Görüntüle
Ynt: Hayaller ve Korkular
« Yanıtla #5 : 19 Temmuz 2010, 18:33:38 »
Gözlerine bakıp tek bir şey demeliydin ‘Seni seviyorum!’…

O kadar kolay olmasa gerek..........
....Sanki bir erik ağacına çıkmıştım da orada üzüm yiyordum  ama bahçe sahibi gelince cevizleri neden yediğimi sormuştu....

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Hayaller ve Korkular
« Yanıtla #6 : 14 Eylül 2010, 16:22:25 »
Aynadaki yansımayla konuşan bir insan kurgusu nedense hep hoşuma gitmiştir. Kendi iç hesaplaşmasını, sadece aynada yüzyüze yapabiliyor insan sanırsam.

Özeleştiriyi yapmak için ölümün kapıya dayanması ya da kişinin ölüme kapıyı sonuna akdar açması gerekiyor bazen.

Güzeldi ama beni rahatsız eden, neden Düşler Limanı'ndaki her öykünün sonunda karakter mutlaka ölüyor? Burada okuduğum hemen hemen tüm öykülerde karakterler intihar ediyor :).

Karakter ölümlerine son ;D!

Ellerine sağlık, gayet güzel bir yazıydı. Etkileyici yanını da unutmamak gerek.