Genel olarak güzel bir etkinlik oldu. İlk bölümde Ahmet Ümit'i kaçırdık, onun için bir şey söyleyemeyeceğim ama diğer konuşmacıların biraz sıkıcı kaçtıklarını söylemem mümkün. Altay Öktem'in şiddetin topluma karşı nasıl uygulandığına ve verilmesi gereken karşı şiddetin boyutuna değindiği konuşması dikkatimi çekti ilk bölümde.
İkinci bölüm ise Murat Menteş'in bomba bir girişiyle başladı. Kafasına rengarenk bir maske takıp, seyircilerden birinin kafasına silah dayadı ve şiddeti tanımlaya girişti. Ayakta yaptığı eğlenceli, ufak tefek esprilerle süslü konuşması sanıyorum etkinliğin en iyi kısmıydı. Zaten ben de kendisini görmek için gitmiştim diyebilirim. Şiddeti tanzim etmek temalı konuşması diğer konuşmacıların bakış açılarından biraz farklıydı. Belki Orkun Uçar'ınki biraz yakındı.
Erol Çelik güzel şeylerden bahsetti ama bir radyocu olmasına rağmen kağıttan okuması hoş değildi tabi. Sevin Okyay yine çoğu kimsenin bilmediği şeyleri anlattı, tatlı kadın, bulunduğu yere neşe katıyor ^^
Orkun Uçar ise bildiğimiz Orkun Uçar, Kurgudan Gerçeğe diye bahsedecekti sanki. Ama onun yerine konuşmasının %90'ında kendi tanıtımını yaptı. Diğerlerine göre eğlenceli ve özgün bir konuşmaydı ama Ego akıyordu yine.
Bir de konuşmasının sonunda "Ben şimdiye kadar bana şiddet uygulama diyen bir kadınla sevişmedim." dedi. Bunun üzerine çıkışta, Ka-Der mensubu olduğunu düşündüğüm bir kadın, şiddetle üzerine yürüdü ve "Sen kendini adam mı sanıyorsun" tarzında çıkıştı. Ah, işkilli feministler.
En son da Aleksandra Ivanof çok güzel bir şarkı söyleyerek şiddet arzumuzu zayıflattığını iddia etti. O sırada aklımdan onunla ilgili başka şeyler geçiyordu.
Çıkışta da Onat Bahadır ile takıldık biraz. Şeker gibi başka bir yazarımız daha kendisi ^^
Sonuç olarak Murat Menteş'e olan ilgimin bir kat daha artmasını sağlayan bir etkinlik oldu.