(http://vignette3.wikia.nocookie.net/stormlightarchive/images/e/eb/Surgebinders.jpg/revision/latest?cb=20141103012851)
Her birinin tarikatini ve guclerini biliyoruz. Ama Turkceye nasil cevrilir artik
Jasnah - Elsecaller (teleport ve ruhdokumu)
Shallan - Lightweaver (Isiktan cisim yaratma ve ruhdokumu)
Kaladin - Ruzgarkosan (Yercekimi ve baglama/adhesion)
Renarin - Truthwatcher (Isiktan cisim yaratma ve Buyume/Ilerleme)
Dalinar - Bondsmith (Baglama/adhesion ve gerilim)
Lift - Edgedancer (Buyume/Ilerleme ve surtunme)
Bu bilgilerin kitabin sonunda falan veriliyo olmasi lazimdi, aksam bakayim.
Restares, Gavilar Amaram bunlar aynı gruptan gibi gözüküyor, Amaram yokelçileri getirmeye çalışıyor gibiydi , bu grubun amacı buysa parshendilerin Gavilar'ı öldürmesi çok daha mantıklı oluyor. Benim asıl merak ettiğim Adolin Akıla sen kendi yaşındaki kadınlara git dediğinde Akılın verdiği cevaptan anladığım üzere kendi gezegeninden bir kadının yüksek ihtimal pare sahibinin Roshar'da bulunduğu, kim merak ediyorum. Yeri burası değil ama hazır bulmuşken sorayım, Sissoylu 3'ü okumadım ama parelerin büyü kaynakları oldukları söylenmişti, peki bu Miraç Kuyusunda toplanan gücün kaynağı da gezegendeki parelerden biri mi?
Kozmerin temelini oluşturan şey binlerce yıl önce parçalandığı açıklanmış olan Adonalsium. Adonalsiumun tanrısal güçlere sahip bir varlık yada güç olduğu söyleniyor. Neden yada kim tarafından parçalandığı bilinmiyor. Ama parçalandıktan sonra bu gücün 16’lık bir tayfa ayrılıp her birinin bir insan tarafından üstlenildiğini biliyoruz. Bu 16 varlık daha sonra gittikleri yada yarattıkları gezegenlerin tanrıları oluyorlar.
Hoid, Kozmer evreninin en ünlü karakteridir. Tüm Kozmer kitaplarından çok kısa bile olsa görünür. Genelde ana karakterlere bir şekilde yardım eder ama bunu çok girift yollardan yapar. Hoid’in tüm gezegenlerde görülmesinin ve her zaman büyük olayların çevresinde ortaya çıkmasının kendine ait sebepleri var.
Esas ilginç olan şeyse Hoid’in Kozmerin çıkış gezegeninin(Yolen) yerlisi olması. Hoid, Adonalsium parçalanırken oradaydı, parelerin güçlerini üstlenen insanları tanıyordu ve bazıları arkadaşıyken bazıları düşmanıydı. Adonalsium ile ne bağlantısı olduğu yada parçalanmada herhangi bir müdahalesinin olup olmadığı henüz bilinmiyor. Bu kadar uzun süre yaşamasının sırrı da bilinmiyor ama bazı teorilere göre değişik dünyaların büyü sistemlerini kullanabiliyor.
Bu kadın da Dalinar'ın karısı ve Adolin'in annesi çıkacak kesin. Böylece Kholin ailesindeki herkesin Parlayan çıkmasının sebebi açıklanmış olacak :) Bakın kesin böyle çıkacakRestares, Gavilar Amaram bunlar aynı gruptan gibi gözüküyor, Amaram yokelçileri getirmeye çalışıyor gibiydi , bu grubun amacı buysa parshendilerin Gavilar'ı öldürmesi çok daha mantıklı oluyor. Benim asıl merak ettiğim Adolin Akıla sen kendi yaşındaki kadınlara git dediğinde Akılın verdiği cevaptan anladığım üzere kendi gezegeninden bir kadının yüksek ihtimal pare sahibinin Roshar'da bulunduğu, kim merak ediyorum. Yeri burası değil ama hazır bulmuşken sorayım, Sissoylu 3'ü okumadım ama parelerin büyü kaynakları oldukları söylenmişti, peki bu Miraç Kuyusunda toplanan gücün kaynağı da gezegendeki parelerden biri mi?Kozmerin temelini oluşturan şey binlerce yıl önce parçalandığı açıklanmış olan Adonalsium. Adonalsiumun tanrısal güçlere sahip bir varlık yada güç olduğu söyleniyor. Neden yada kim tarafından parçalandığı bilinmiyor. Ama parçalandıktan sonra bu gücün 16’lık bir tayfa ayrılıp her birinin bir insan tarafından üstlenildiğini biliyoruz. Bu 16 varlık daha sonra gittikleri yada yarattıkları gezegenlerin tanrıları oluyorlar.
Hoid, Kozmer evreninin en ünlü karakteridir. Tüm Kozmer kitaplarından çok kısa bile olsa görünür. Genelde ana karakterlere bir şekilde yardım eder ama bunu çok girift yollardan yapar. Hoid’in tüm gezegenlerde görülmesinin ve her zaman büyük olayların çevresinde ortaya çıkmasının kendine ait sebepleri var.
Esas ilginç olan şeyse Hoid’in Kozmerin çıkış gezegeninin(Yolen) yerlisi olması. Hoid, Adonalsium parçalanırken oradaydı, parelerin güçlerini üstlenen insanları tanıyordu ve bazıları arkadaşıyken bazıları düşmanıydı. Adonalsium ile ne bağlantısı olduğu yada parçalanmada herhangi bir müdahalesinin olup olmadığı henüz bilinmiyor. Bu kadar uzun süre yaşamasının sırrı da bilinmiyor ama bazı teorilere göre değişik dünyaların büyü sistemlerini kullanabiliyor.
Hoid verdiği cevapta, benim yaşıtım sadece 1 kişi var ve onunlada pek anlaşamıyoruz diyordu. Yukardaki Yafeshan'ın derlemesinden, bu kişinin Adonalsium parçalanırken orada olan ve 16 pareden birini alan bir kadın olduğu sonucu çıkıyor.
Adolin Akıla sen kendi yaşındaki kadınlara git dediğinde Akılın verdiği cevaptan anladığım üzere kendi gezegeninden bir kadının yüksek ihtimal pare sahibinin Roshar'da bulunduğu, kim merak ediyorum. Yeri burası değil ama hazır bulmuşken sorayım, Sissoylu 3'ü okumadım ama parelerin büyü kaynakları oldukları söylenmişti, peki bu Miraç Kuyusunda toplanan gücün kaynağı da gezegendeki parelerden biri mi?Hoid/Akil'in bahsettigi kadin cok buyuk ihtimalle Cultivation(Turkcesini bilmiyorum) paresinin sahibi. Bu parenin sahibinin kadin oldugu biliniyor. Odium tarafindan daha parcalanmadi, muhtemel aralarinda baska seyler donuyor. Bu parenin sahibi ile insanlar garip hediyeler veren eski buyu olarak bahsedilen Gecegozcusu arasinda bir baglantida var. Bir nevi Firtinababa seviyesinde ama farkli bir spren oldugu dusunuluyor.
Skadrial adı o mektupta hiç geçmiyor ama Sel'in geçtiğini hatırlıyorum, iki parenin Sel'e gittiği yazıyordu yine burada da.
Şimdi benim iki sorum var:
Birincisi, kitabın sonundaki eklerde Işıkörüyle ilgili olarak Sel'deki karşılığından farklı olarak diye bir şey geçiyordu, bunu görünce aklıma direkt olarak Raoden'in bir illüzyonla kendini normal şekline ve bir Dula'ya dönüştürmesi geldi, ki Shallan da benzer şeyler yapıyor. Kaynakların aynı olduğunu biliyorduk ama ilk defa iki ayrı gezegenin büyü sistemleri hakkında bir ilişki kurulduğunu görüyorum, bu konuda neler düşünüyorsunuz?
İkincisi, bu biraz genel bir soru olacak ama, Şimdi biz ilk kitapta Galladon'u, Demoux'u ve o adını bilmediğim karakteri gördük ya hani, ama Sissoylu'da şu an bir zaman atlaması var, yaklaşık 300 yıl kadar. Ancak böyle bir şey Elantris'in ikincisinde bu kadar çok olmayacak sanırım ama Demoux'u görmemizden yola çıkarak soruyorum, sizce Fırtınaışığı serisi Çağların Kahramanı'ndan sonraki bir Skadrial zamanına parelel bir yerde mi gidiyor yoksa On Yedinci Pare grubu ölümsüz olabilir mi? Fazla uçuk bir soru oldu. :)
Ama evet, Dalinar'ın karısının fazlasıyla gizemli olduğunun hepimiz farkındayız, altından bir şey çıkabileceğini şu an fark ediyor olmam da ayrı bir şey. :DDalinarin karisi ve gizemli eski buyu konularina 3. kitapta yer verilmesini umuyoruz.
Elçiler bunca zamandır Rosharda yaşıyorlar mıydı? Eğer öyleyse neden Parlayanların düşüşü ve Hıyanetle alakalı hiçbir şey yapmadılar? Tanavastın öldüğünü biliyorlar mı? Szethle konuşan adam Adalet Elçisi ise demek ki diğerleri de yaşıyor yani. Gerçi adam diğerlerine göre daha aktif duruyor, Semadeşenleri tekrar kurmuş adam, Helaran falan da katılmış onlara.Evet biri haric elcilerin hepsi Roshardaydi, yeminlerini bozup dunyada kaldilar, son kalan ise olup iskence dunyasina gonderilmisti. Neden sonraki olaylara mudahele etmedikleri bilinmiyor ama yeminle ilgili yaptiklarinin parlayanlarin gorevlerini terketmesiyle ciddi bir baglantisi oldugunu dusunuyorum.
Heleran'ın bu kadar basit bir şekilde öldürülmüş olması da kötüydü. Sen bir Semadeşen'sin daha tam olarak Rüzgarkoşucusu olmamış birinin saldırmasıyla ölüveriyorsun..Semadeşenler kurulmuş ama parlayan şövalye değiller sadece elçinin emrinde çalışan normal adamlar ve verdiği kılıçlarla güç kazananlar var. Adam sprenlerle bağı olanları öldürüyor Issızlık gelmesin diye, kendi adamlarını mı sprenlerle bağı olanlardan seçecek? Helaran çoğu paretaşıyanın yaptığı gibi Kaladin'i hafife almış olabilir.
Ya açık konuşmak gerekirse ben Gaviların yokelçileri geri getirmeye çalıştığını düşünmüyorum, yoksa Dalinar neden onun ülküsünü gerçekleştirmek için bu kadar çabalasın? Ayrıca o diyagramı Gavilar değil Taravangian zekasının süper ötesi olduğu bir gün kendisi yazmıştı. Ve sanırım Moash da bunun içine çekilecek. Arasözlerdeki kaç kişi asıl hikâyenin içine dahil olacak merak ediyorum doğrusu. Ve bu arada Jezrien'in bir kızı mı varmış? :O Kitaplarda açıklanmayan daha neler var merak ediyorum doğrusu. :)
Issizlik gelisi ve Parlayanlarin ortaya cikmasi arasinda bir baglanti var. Ne oldugunu cozemedik ama kesinlikle var. Bu baglantinin elcilerin yemini bozusuyla ilgisi de var. Hepsinin dugumu ilk kitapta gavilarin szethe verdigi siyah kure olabilir. Bunun bir cesit anti-firtinaisigi oldugu konusunda onemli isaretler var.O siyah küre neydi unuttum ama ara sözde yerde kayabilen bir hırsız anlatılmıştı. Hatta onu öldürmek için benim semadeşenler olarak tahmin ettiğim tarikattan biri çocuğun içindeki fırtınaışığını çekmişti. Dediğinin bununla ilgisi olabilir.
Diagramdaki o sayili sifreler 17. shard forumunda cozuldu. Taravangianin planlari hakkinda dehset ipuaclari veriyor. Adam istedigi zaman parlayanlari tekrar dagitabilecek bilgiye sahip. Ayrica onun gavilai manipule ettigini de dusunuyorum.
3. Kitap icin kisa bir on okumada Dalinarin gencliginde nasil bir zipir savasci oldugu da anlatiliyor. Adam tam savas delisi.
Q: Are the Parshendi of Odium?
A: Not originally.
Q: Are the Parshendi of Cultivation?
A: Not originally.
Q: Are the Parshendi of Honor?
A: No
Fırtınaform sebep olur
Bir Rüzgar ve yağmur fırtınasına,
Gücünden korkun, Gücünden sakının.
Tanrılar getirecek geceyi onun gelmesiyle, Kan kırmızı sprenler zorla bağlanmış.
Sonundan korkun, sonundan sakının.
Dinleyici Rüzgarlar Şarkısı, 4. kıta
İnsanlarımızı suçladılar.
Kaybedilen topraklar için.
Daha önce üstünü örten şehir,
Doğudakileri başarısızlığa mı uğratmıştı.
Biliniyordu kaynağı gücün, halkımızın yazıtlarında...
Değildi suç bu toprakları parçalayan bizim tanrılarda.
Sprenlere ihanet getirdi bizi buralara.
Dalgalayı vermişlerdi insan mirasçılara,
Fakat kimse bilmezdi en sevdikleri kimler, bizden önce.
Şaşırtmadı onları geri çevirmemizi bunu
Tanrılarımıza adamıştık son günleri
Ve topraktan heykelleri döktük, değiştirdiler bizleri.
Sprenler bize ihanet etti, derinden hissedildi.
Zihinlerimiz dünyalarının içindeydi.
Bu verdi bize formları, hatta daha da fazlasını
Talep ettiler en akıllı sprenlerin bazıları,
dediler devam edemeyiz insanlara ödünç verdiğimiz şeye,
Sandık ki, biz özüz onlar et bu bedene. (Not: Ne kadar güzel bir çeviri olmuş şu son satır yahu ^^)
Fakat elde değil karışmamak,
Dalgalar bize ait sonuca bakarsak.
Sözler verildi ve tutulmasının zamanı geldi.
Anladık mı davranışların sonucunu?
Bize sahip olsalar bile değil cevaba,
Ama cüret edebilir miyiz onları tekrardan almaya.
Tanrılarımız bir ruhun parçalarından doğdu,
İçlerinden birisi başa geçmenin yolunu buldu,
Anladı bütün diyarları yok et, garazla.
Onun spreni, onun hediyesi, onun bedeli.
Fakat geceformları haber verdi gelecekten,
Bir şampiyon meydan okuyacak. Bozulup öcünü alma uğruna.
Geçmişte pashen veya Parshendilerin Parlayan şövalye olmasına izin verilmiyordu. Her ihtimale karşın bu durum değişebilir. Söz vermiyorum
Parshendiler Roshar dunyasinin yerlileri, onlar gibi insan disi akilli baskalari da var. Insanlar baska bir yerden geliyorlar zaten. Kendi dini doktrinlerinde de oyle yaziyor. Temel oalrak parshendilerin yokelci olmadiklarina bende inaniyorum. Sprenlerin ihaneti sonrasinda parshendiler Odium paresi tarafindan kullanilmis masum bir irk bence de.
Belki cok onceden parlayanlara benzer gucleri vardi ama bilinen insan tarihinde bunun goruldugunu sanmiyorum. Hem sprenlerin parlayanlari ortaya cikarmasi Elcilerin guclerini taklit etmelerinden geliyor.
Bence parshendiler ve sprenler bu gezegende parelerin gelmesinden cok once vardi. Adonalsiumun bizzat kendisinin parcalnmadan once bu gezegenden gectigini biliyoruz.Bu durumda spren ve parshendiler buyunun en orjinal formu tarafindan beslenmis oluyor sanirim.
Adonalsium bilinçli bir varlık mı? Bazı röportajlarda parçalanmak,bazı röportajlarda öldürülmek(kill, emin değilim tam) şeklinde geçiyor sanki. Bütün Kozmer kitaplarını okumadığım için röportajları tam okumadım ama, öyle mi?
Kralların Yolu'na dönelim. Dalinar'ın Hıyanet Günü'nü gördüğü görüdeyiz :
Bu görüde benim ilgimi çeken en önemli nokta göz renklerinden garip şekilde bahsedilmiş olmasıydı. Parlayan Sözler'de hatırlarsanız Kaladin Parlayan'a dönüştükten sonra gözlerinin rengi değişmişti. Fakat Hıyanet Günü'ne ait olan görüde önce Shinovar'lı gibi açık tenli bir Parlayan Şövalye'yi görüyor. Sonrasın da ise kendi sözleriyle devam edelim " Adam döndü, bir Alethi gibi derisi bronzlaşmış ve saçları koyuydu. Gözleri en solgunundan maviydi. Hatta doğal olmayan bir şekilde solgundu; irisleri neredeyse beyazdı." Bölümün devamında Parlayanlar'ın her ırktan olduğundan bahsediliyor ve sonlanıyor.
Buradan çıkarttığım sonuç şu ; Göz rengi Parlayanlar için belirleyici bir özellik değil. Bu aklımızda kalsın.
Parshendi'ler savaş formundayken kendi zırhlarını vücutlarından çıkartabiliyorlardı. Hatta Kaladin bu zırhları sökerek Köprü Dört için bir savunma sistemi kurmuştu. Pare Zırh'larında bu şekilde bir oluşum olabileceği bana çok mantıklı geliyor. Pare Kılıç'larının ölü sprenler olduklarını biliyoruz. Parshendi'ler savaş formundayken kılıç yaratabildiklerine dair hiç bir şey duymadık. Bu da düşüncemi güçlendiriyor.
Bu kıtada ise Sprenlerin yaptıkları şeyin Parshendilerin açısından ihanet olarak yorumlandığı. Ve Sprenler'in kendileri için ne kadar önemli olduğu. Aynı zamanda Parshendiler Sprenler ile bağ kurdukları zaman Shallan ve Jasnah gibi Shadesmar ile bir şekilde iletişime geçebiliyorlar.
Neyse şimdi biraz teoriyi toparlayıp bitireyim. Parshendiler hiç bir zaman Yokelçiler olmadılar en azından tamamen bir ırk olarak. Yani Parshmenler ve Parshendiler evcilleştirilmiş Yokelçiler değiller.Bu kısımda tamamen aynı fikirdeyim :)
Parshendiler Hıyanet Günü görevlerini terkeden Parlayanlar'dı. Sprenlerin kendilerine verdiği gücü insanlara da vermeye karar vermesinden sonra onları terk ettiler. Pare Zırhları büründükleri formun eseri, Kılıçları ise terk edip ölüme bıraktıkları sprenler. Sprenler ile çok daha fazla varlık paylaşan Parshendiler görevlerini bıraktıktan sonra fiziksel değişime uğradılar. Uzun süre acı, yalnızlık ve dışlanmışlık yaşadıktan sonra son kalanları Harap Ovalar'a yerleşti Urithiru'nun varlığını sürdürdüğü alana. Pare Kılıçlarına sahip olamayıp , Urithiru'ya geçen kapıyı açamasalar bile orada huzur buldular.
Dogrudur. 3. Kitapta gecebekcisini bizzat gorme ihtimali cok yuksek bu arada.
Dogrudur. 3. Kitapta gecebekcisini bizzat gorme ihtimali cok yuksek bu arada.
Aşağıdaki linkte akıl ile ilgili çokça spoiler olan bir sayfa var. İncelemek istersen https://coppermind.net/wiki/Hoid
Bir asker olması ve Szeth'den önce bayağı pratik yapması sebebiyle saçma bir sahne değil bence.sorun gökyüzünde bu kadar ustaca çivileme yapmasında saçma olan kısmı o Szethi diğer paredarlardan daha güçlü yapan kısmı çivilemeleri kaladin daha ne kadar çivileme yaptı ki bu işin üstadını gökyüzünde haşat ediyor.
Bir asker olması ve Szeth'den önce bayağı pratik yapması sebebiyle saçma bir sahne değil bence.sorun gökyüzünde bu kadar ustaca çivileme yapmasında saçma olan kısmı o Szethi diğer paredarlardan daha güçlü yapan kısmı çivilemeleri kaladin daha ne kadar çivileme yaptı ki bu işin üstadını gökyüzünde haşat ediyor.