Gönderen: DarLy OpuS - 02 Şubat 2008, 21:38:07
(http://i363.photobucket.com/albums/oo79/kayiprihtim/riftwar/buyucu-cirak.jpg)
BÜYÜCÜ – ÇIRAK
Huzurun hâkim olduğu Adalar Krallığı’ndaki bir sınır karakolu olan Crydee’de, bir öksüz olan Pug, büyücü ustasının yanına çırak olarak verilir -ve iki dünyanın yazgısı sonsuza dek değişir. Esrarengiz yabancılar istilaya başlarken Krallık’taki huzur aniden bozulur. Pug da çatışmanın orta yerine sürüklenecektir, ancak o ve savaşçı arkadaşı Tomas için bilinmeyene yolculuk daha yeni başlamıştır. Tomas, kadim bir uygarlığın vahşi erk mirasını devralacaktır. Pug’ın kaderi ise onu zaman ve uzamda açılan bir gedikten geçirerek yeni ve yabancı bir büyünün olağanüstü güçlerinde ustalaşma yoluna götürecektir.
“Epik bir öykü… Fantazya yazınının gelişimine önemli bir katkı…” Washington Post
“Yıllardan sonra yazılmış en iyi fantazya serisi. Yazarını, Tolkien’in tahtına çıkartıp, orada oturtmayı sağlayacak denli başarılı bir eser.”
Dragon
“Epik bir öykü… Fantazya yazınının gelişimine önemli bir katkı…” Washington Post
“Yıllardan sonra yazılmış en iyi fantazya serisi. Yazarını, Tolkien’in tahtına çıkartıp, orada oturtmayı sağlayacak denli başarılı bir eser.”
Dragon
(http://i363.photobucket.com/albums/oo79/kayiprihtim/riftwar/buyucu-usta.jpg)
BÜYÜCÜ – USTA
Bir zamanlar Midkemia gezegeninde, bir büyücünün yanına çırak olarak verilmiş, bir öksüz olan Pug, büyü marifetiyle açılan bir gedikten geçerek dünyalarına gelen, savaşçı bir ırk olan Tsuranilere esir düşmüştü. Orada bir köleyken, Tsurani toplumunda büyük saygı gören Yüceler Meclisi’nce gücü fark edilir ve ona yeni bir ad verilir -Milamber. Meclis’in elinde, saklı güçlerini kullanmayı öğrenecek, bir eşi daha olmayan, kudretini iki dünyadan alan bir büyücü olacaktır.
İki dünyaya da ait olan Milamber, bir taraftan eski sahipleri Shinzawailerin savaşı sona erdirmek için giriştikleri entrikalara destek çıkacak, bir taraftan da zamanın kendisinden bile eski olan bir düşmanla girişilen mücadelede yerini alacaktır.
İki dünyaya da ait olan Milamber, bir taraftan eski sahipleri Shinzawailerin savaşı sona erdirmek için giriştikleri entrikalara destek çıkacak, bir taraftan da zamanın kendisinden bile eski olan bir düşmanla girişilen mücadelede yerini alacaktır.
(http://i363.photobucket.com/albums/oo79/kayiprihtim/riftwar/gumusiken.jpg)
GÜMÜŞDİKEN
Krondor Krallığı’nda neredeyse bir yıldır huzur hüküm sürmektedir. Ancak bir gün, Hırsızlar Loncası’nın en genç ve yetenekli üyelerinden Eliuzun Jimmy, bir çatının üzerinde,
Krondor Prensi’ni öldürmeyi amaçlayan bir Ölüm Loncası üyesine rastlar.
Suikast girişiminden Jimmy’nin yardımıyla kurtulan Arutha’yı, daha zor günler beklemektedir; düğün günlerinde Prenses Anita zehirli bir oka hedef olur. Arutha onu kurtarabilecek tek şey olan Gümüşdiken’i bulmak için yollara düşer.
Bu yolculukta Arutha ile sadık yoldaşları, her adımda büyüyen bir tehlikeyi göğüslemek zorundadırlar. Büyücü Pug ise Arutha’nın canına kasteden gücü ararken, en derin korkularının bile ötesinde bir düşmanla karşılaşır…
Krondor Dünyasından Gediksavaşları Efsanesi
“Yıllardan sonra yazılmış en iyi fantazya serisi. Yazarını, Tolkien’in tahtına çıkartıp, orada oturtmayı sağlayacak denli başarılı bir eser.”
Dragon
Krondor Prensi’ni öldürmeyi amaçlayan bir Ölüm Loncası üyesine rastlar.
Suikast girişiminden Jimmy’nin yardımıyla kurtulan Arutha’yı, daha zor günler beklemektedir; düğün günlerinde Prenses Anita zehirli bir oka hedef olur. Arutha onu kurtarabilecek tek şey olan Gümüşdiken’i bulmak için yollara düşer.
Bu yolculukta Arutha ile sadık yoldaşları, her adımda büyüyen bir tehlikeyi göğüslemek zorundadırlar. Büyücü Pug ise Arutha’nın canına kasteden gücü ararken, en derin korkularının bile ötesinde bir düşmanla karşılaşır…
Krondor Dünyasından Gediksavaşları Efsanesi
“Yıllardan sonra yazılmış en iyi fantazya serisi. Yazarını, Tolkien’in tahtına çıkartıp, orada oturtmayı sağlayacak denli başarılı bir eser.”
Dragon
(http://i363.photobucket.com/albums/oo79/kayiprihtim/riftwar/sethanonda-karanlik.jpg)
SETHANON’DA KARALIK
Midkemia’da şer bir rüzgar esmektedir. Kara birlikler Adalar Krallığı’nı ayaklar altında çiğneyerek uğursuz büyülere köle etmek üzere toplanmıştır. Düzen ile Kaos arasındaki nihai savaş, Sethanon adlı kentin yıkıntıları arasında başlamak üzeredir.
Milamber olarak da bilinen büyücü Pug’ın zamanın şafağına doğru, yüreklere korku salan, tehlikelerle dolu yolculuğunu yaparak bin dünyanın yazgısını değiştirmek üzere kadim ve dehşet verici Düşman’la karşı karşıya gelmesinin zamanıdır artık…
Milamber olarak da bilinen büyücü Pug’ın zamanın şafağına doğru, yüreklere korku salan, tehlikelerle dolu yolculuğunu yaparak bin dünyanın yazgısını değiştirmek üzere kadim ve dehşet verici Düşman’la karşı karşıya gelmesinin zamanıdır artık…
Gönderen: magicalbronze - 04 Şubat 2008, 12:30:49
Gönderen: Anita - 01 Haziran 2008, 23:07:33
Gönderen: DarLy OpuS - 02 Haziran 2008, 18:28:23
Gönderen: karus - 04 Temmuz 2008, 12:40:10
pug cok hostu
ve de
Spoiler: Göster
Gönderen: Hurin - 07 Ağustos 2008, 12:49:12
Gönderen: magicalbronze - 13 Ağustos 2008, 18:23:18
Bir şeyde söylemek istemiyorum çünkü ne söylersem spoiler olacak gibi. Pek büyü yoktu diyeyim ama.. :D
Gönderen: DarLy OpuS - 13 Ağustos 2008, 18:26:31
Üff bunun için Yerdeniz 3'ü yarıda bırakmam gerekti ama değdi. İlk kitap bitti ama neler oldu neler. Biraz kopukluk yaşadım fakat tavsiye eden arkadaşımız Darly ve sponsor olarak bana destek sağlayan Hurin bunun ikinci kitapta çok iyi bir şekilde telafi edileceğini hatta kopukluğu hatırlamayacağımı söylüyolar.
Bir şeyde söylemek istemiyorum çünkü ne söylersem spoiler olacak gibi. Pek büyü yoktu diyeyim ama.. :D
Büyünün babası şimdi başlıyor, dur hele. Doğru yoldasın abim... :P
Gönderen: magicalbronze - 16 Ağustos 2008, 19:02:38
Spoiler: Göster
Gönderen: Hurin - 16 Ağustos 2008, 19:45:35
Gönderen: DarLy OpuS - 17 Ağustos 2008, 16:16:36
Gönderen: magicalbronze - 21 Ağustos 2008, 14:09:59
Gönderen: Hurin - 30 Ağustos 2008, 16:12:05
Gönderen: magicalbronze - 01 Eylül 2008, 09:17:51
Gedik Savaşları Efsanesi
* Büyücü Çırak (1982)
* Büyücü Usta (1982)
* Gümüşdiken (1985)
* Sethanon'da Karanlık (1986)
Gedik Savaşları'nın Ardından
* İhanet (1998)
* Kiralık Katiller (1999)
* Tanrıların Gözyaşı (2001)
Gedik Savaşları Dünyasından
* Asilkan Prens (1989)
* Kralın Korsanı (1992)
Yılan Savaşları Efsanesi
* Karanlık Kraliçenin Gölgesi (1994)
* Tüccar Prens'in Yükselişi (1995)
* İblis Kralın Öfkesi (1997)
* Kırık Tacın Parçaları (1998)
Türkçe'ye Çevrilmemiş Kitapları
İmparatorluk Üçlemesi
* Daughter of the Empire (1987)
* Servant of the Empire (1990)
* Mistress of the Empire (1992)
Legends of the Riftwar
* Honoured Enemy (2001)
* Murder in LaMut (2002)
* Jimmy the Hand (2003)
Conclave of the Shadows
* Talon of the Silver Hawk (2002)
* King of Foxes (2003)
* Exile's Return (2004)
Darkwar Saga
* Flight Of The Nighthawks (2005)
* Into a Dark Realm (Not Released)
Hemen bir örnek vereyim. "Gedik Savaşları Dünyasından" serisi "Gedik Savaşları'nın Ardından" serisinden önce yazılmış. Bende Tanrılar'ın Gözyaşı kitabını bitirmek üzereyim bu arada diğer serinin ilk kitabının tanıtımına bir göz attım. DL kokusu seziyorum bu kitapta ya da biz yanlış bir sıralama ile okuyoruz.
Gönderen: DarLy OpuS - 01 Eylül 2008, 14:33:55
Gönderen: Hurin - 14 Eylül 2008, 17:17:35
Gönderen: Hurin - 05 Kasım 2008, 13:20:38
Gönderen: magicalbronze - 05 Kasım 2008, 16:14:25
"Yılansavaşları Serisi"ne başlayacağım günü sabırsızlıkla bekliyorum.
Gönderen: Hurin - 18 Kasım 2008, 17:53:13
Gönderen: Nefertari - 01 Ocak 2009, 13:47:34
Gönderen: DarLy OpuS - 01 Ocak 2009, 13:51:16
Seriyi aldım.. Tüm harçlıklarımı versemde.. İlk 2 kitabı (ki 4 kitap :P) 15 tatilden önce bitirmeyi planlıyorum..
Hayırlı olsun, güle güle oku. :P
Gönderen: magicalbronze - 07 Şubat 2009, 15:21:22
Gönderen: magicalbronze - 06 Mayıs 2009, 10:47:22
Maalesef ama maalesef beni hayal kırıklığına uğratan bir dörtleme oldu. Gelen tüm olumlu eleştiriler dahilinde oldukça hevesli bir başlangıç yaptım fakat ne yazık ki aradığımı bulamadım.
Seriye katılan yeni kişiler ki başta Eric, Roo, Miranda, Jimyy, Dash, Arutha, Greylock gibi gibi karakterler keyifli olsa da Gediksavaşları'ndan aldığım o zevki bu kitaplarda bulamadım. Kralın Korsanı bile daha iyiydi gibime geliyor.
Feist kendine gıcık etmek için mi yapıyor bilmiyorum ama ikide bir sevilen karakterleri öldürmesi ve gerçek anlamda aşırıya kaçması artık canımı sıktı. Üçüncü ve dördüncü kitapların sonu harici hiç bir şey ilgimi çekmedi ve dördüncü kitabı yarısında bırakmamak için iradem ile büyük bir mücadeleye giriştim.
Şu ana kadar hiç bir kitabı bu kadar güçlü bir arzuyla bırakmayı dilememiştim. Eğer bırakırsam biliyorum ki bir daha o kitabı elime almayacaktım. Zorladım kendimi ve okudum, en azından okuduğuma sövmedim. Sonu iyi gibiydi çünkü Pug, Tomas, Nakor gibi karakterlerin daha ön planda olması bakımından.
Kısacası tekrar edeceğim şekilde hayal kırıklığına uğradım. Böyle olumlu eleştiriler ışığında daha hareketli daha sürükleyici bir yazı beklerdim. Umarım İmparatorluk Üçlemesi'de bu şekilde olmaz.
Gönderen: DarLy OpuS - 06 Mayıs 2009, 18:39:37
Gönderen: CaptainJarlaxle - 14 Ağustos 2009, 12:59:15
Gönderen: DarLy OpuS - 14 Ağustos 2009, 16:43:27
Gönderen: Blind - 03 Eylül 2009, 17:42:39
Gönderen: Deadman107 - 14 Kasım 2009, 20:27:35
Gönderen: alper - 08 Temmuz 2010, 16:47:04
Gönderen: magicalbronze - 14 Temmuz 2010, 17:58:44
bence bir karakter öldüğünde yazara gıcık oluyorsak bu iyi bir şeydir, yazar güzel bir iş başarmıştır..
Aslında bir bakıma doğru bir bakıma yanlış. Doğru çünkü eğer ki yazar senin istediklerinin - senin düşündüklerinin farklı bir şekilde kurguyu sürdürebiliyor ve seni duygusal olarak herhangi bir şekilde etkileyebiliyorsa güzel bir şeyler başarmıştır.
Fakat Feist özellikle Yılan Savaşları Efsanesi serisinde bu durumu o kadar çok abartmıştı ki, en sevdiğin karakteri saçma sapan bir nedenden dolayı öldürmesi ile artık o sinirlenme durumu çok farklı bir yerlere varıyordu. Zaten bir seriyi bu kadar çok uzatıp "yılan" hikayesine döndürmesi ile bu tür saçmalıkların olacağı belliydi.
Daha sonraki serileri okumadım, toparlar mı bilemiyorum. Ön yargılı da davranmak istemiyorum. Fakat şu anlık Feist'in yapmış olduğu artık komediye varan kıyımlar ile ne yazık ki serinin o ilk saygınlığı şu anda bende bulunmuyor...
Gönderen: nutrimatik - 20 Temmuz 2010, 00:52:08
midkemia'da geçen maceralar ortaçağdaki derebeylik avrupasını anımsatır bir havadaydı. kelewan'da geçen bu seri ise shogunların, samuraiların japonyasını akla getiriyor.
Gönderen: C.one - 19 Ağustos 2010, 23:07:27
Gönderen: alper - 19 Ağustos 2010, 23:53:33
ilk 4 kitabını bir çırpıda okuduğum muazzam ötesi seri. kesinlikle okunmalı. Verilen paranın ve zamanın kesinlikle karşılığını verdiğini düşünüyorum. Her gördüğüm insana bu seriyi tavsiye ediyorum. veriyorum okusunlar öğrensinler:)
Benim gibi biri daha :)
Gönderen: grikunduz - 22 Eylül 2010, 09:26:33
Gönderen: Hurin - 22 Eylül 2010, 12:07:42
Gönderen: magicalbronze - 22 Eylül 2010, 12:22:41
İhanet'e direk başlarsan epey kötü olur. Çünkü o zamana kadar karakterlerin başından geçen olaylarda bihaber olursun daha sonra Gediksavaşlarına döndüğünde zevk almazsın.
Olayların akışına göre gitmen tavsiye olunur. İlk kitapları okumazsan seriden pek tat alamazsın.
Gönderen: grikunduz - 22 Eylül 2010, 13:05:21
Gönderen: oksijen - 25 Ekim 2010, 19:30:01
Gönderen: emuk - 13 Kasım 2010, 14:08:24
Gönderen: alper - 13 Kasım 2010, 16:36:04
pug ın anne babası kim?
Spoiler: Göster
Gönderen: emuk - 14 Kasım 2010, 00:14:41
Gönderen: alper - 14 Kasım 2010, 12:13:35
Hayatında bu kadar yer etmiş kelimelerden sıkılıpta kendi özüne ait bir şeyler duymak istemiş ve sevmemiş olabilirsin saygı duyarım.
Eliuzun Jimmy'e gelirsek o becerileri abartılmış değilde şans konusunda biraz abartılmış bir karakter evet. Yalnız şöyle bir şey de var, fantastik açıdan hangi Rogue(Hırsız, Suikastçi) sınıfı karaktere bakarsan hepsinde bir şans faktörü vardır. Bu karakterlerde heyecan seviyesini yüksek tutmak her zaman zevklidir. Kapıya gittiğinde kapının açılıp açılmayacağını bilmemek, tuzakta zehir var mı yok mu kestirememek, hançeri iri yarı bi adama saplayınca yere mi yığılacak yoksa pis pis gülüp "Şaka mı lan bu" diyecek ?... Her şeyin arkasındaki soru işaretleri şans ve heyecan faktörünü devreye sokuyor. Abartılmış karakter arıyorsan Macros, Tomas, Pug, ne güne duruyor. :) Tüm kitapları okumadığını kestirebiliyorum, hepsini okusaydın James'in ilerde biraz durulduğunu görebilirdin.
Kişisel tavsiyem, abartılmış karakterlerden ve kraliyet ünvanlarından haz etmediğine göre sana benim de şu aralar okuduğum İhsan Oktay Anar'dan Puslu Kıtalar Atlası'nı (http://www.kayiprihtim.org/forum/puslu-kitalar-atlasi-304hsan-oktay-anar-t4727.0.html) tavsiye edebilirim. Okumuş olma ihtimalin yüksek aslında ama okumadıysan mutlaka oku, hoşuna gidecektir.
Spoiler: Göster
Gönderen: emuk - 14 Kasım 2010, 20:38:53
Spoiler: Göster
Bence Macros bölümünde yanılıyorsun.Çünkü binlerce yıl yaşamış birinin Bilgeliğini ve Büyüsünü artırma fırsatı pek çok kez olacaktır.Pug konusunda da sana katılmıyorum çünkü tolkien amcamızında dediği gibi, "Yazarın dünyasında olan şeyler doğrudur."yazar demiş ki pug da üstün büyü gücü var.Demiş ki valherular dağıtır.bunlar o dünyada doğrudur.Ama jimmy e sen bir insansın demiş.Aruthaya sen bir insansın demiş.
Sanırım senle şu cümlemde anlaşamadık."bir de eli uzun jimmy karakteri abartılmış bayağı.sonuçta o bir insan ve yaptıkları şeyler akıl almaz." burda jimmy nin yeteneğine lafım yok.sadece "hırsızlık yeteneğiyle" hırsızlık dışında yaptıkları akıl almaz demek istiyorum.
Gedik savaşları serisinden bahsediyorsan 4 kitaplık, onu okudum.
Ayrıca kitap tavsiyen için teşekkürler en kısa zamanda okuyacağım.
bir de sana özel bir soru sormak istiyorum.pug ın anne babası kim? ;D
Gönderen: alper - 14 Kasım 2010, 20:59:13
Pug ile ilgili ipucu verdim aslında üstteki mesajda, öksüzdür o, ömerdir, cikdir.
Gönderen: Hurin - 14 Kasım 2010, 23:20:40
Spoiler: Göster
Dük düşeş gibi kullanımlar konusunda;
"Adalar Krallığı" basit bir şekilde Batı Avrupa Krallıklarını temsil etmekte benim gözümde. Bu yüzden bu kullanımların ast üst ayrımı konusunda kullanılmasının gayet mantıklı olduğunu düşünüyorum.
Gönderen: emuk - 15 Kasım 2010, 00:24:46
Demişsinki dük düşes ingiltere de kullanılır bunda da kullanılması mantıklıdır.Yalnız bir şeyi atlıyorsun:Fantastik kitaplar farklı bir evrendir, dünyadır, mantık düzenidir.Bir fantastik romanın kalitesini belirleyen şey Yaşadığımız Dünya dan asgari seviyede kalıp taşımaktır.Ne kadar çok hayal gücü, okadar kalitedir.Zaten tolkien amcamın dünyada sevilmesi bu sebeptendir.Çünkü adam farklı bir dil, farklı ırklar, farklı inançlar ve farklı bir tarih koymuştur önümüze.Beni uyuz eden de, feist neden hükümdarlık mevkilerini Dünyamızdan hazır alıyor da kendi bir sistem yaratıp işleri daha kaliteli bir hale getirmiyor.Umarım daha iyi anlatabilmişimdir.
Gönderen: Hurin - 15 Kasım 2010, 00:38:41
Aslında bir frp oynu ile başlayan Feist'in romanlarında ülkelerin temsili olduğunu zaman içerisinde anlayabilirsiniz. Kesh İmparatorluğu bana bariz bir şekilde Osmanlı İmparatorluğunu çağrıştırmakta, Tsuranni'ler Japonlarla nerdeyse aynı olmakta ve Adalar Krallığı ise Batı Avrupa Krallıklarına örnek olmaktadır. Hatta bir şehir devleti vardı romanlarda geçen adını unuttum şimdi gelenekleri ve görenekleriyle Fransızlara çok benzemekteydiler. Bu sebepten dolayı neden almasın? Politik-Kurgu romanı olarak geçen bu seride olayların bir yerden gerçek hayatla ilişkili olması elbette önem arz etmektedir.
Gedik Savaşlarını şu forumda konuşabilmenin kıymeti paha biçilemez.
Gönderen: emuk - 15 Kasım 2010, 01:35:43
Kendin de dedin her ülkenin temsili kitapta var diye.İşte benim canımı sıkan noktada bu.Neden kendi bir ırk bulup veya millet, onların gelenklerini göreneklerini işlemiyor yahut dinlerini, sosyal durumlarını?Alıntı yapması -hadi yaptın bir de o dük barones gibi terimleri kullanması benim son damlamdı diyebilirim.Dediğim gibi ben fantazide asgari gerçeklikleri severim.Sizin takdirinize de saygı duyarım.
Gönderen: Hurin - 15 Kasım 2010, 13:27:08
Sen bitter çikolata seversin, ben sütlü çikolata severim başka birisi fındıklı sever diğeri Antep Fıstıklı sever. Herkesin beğenileri, istekleri farklıdır. Feist'te kendine göre bir Dünya yaratmıştır ve bizlere Politik-Kurgu dalıyla çok ilginç bir eser vermiştir. Kendi ırkını yaratmamış diyorsun ancak bunu yapmak genelde zordur ve çok derin bir bilgi birikimi ister. Yoksa Eragon'da olduğu gibi Yüzüklerin Efendisi taklidi ırklar görürüz. Ancak Feist hem senin okuduğun kitaplarda hemde sonradan okumayı düşündüğün kitaplarda kendisine göre bir hikaye örgüsü ve farklı ırklar yaratmış ve bunları da çok güzel kullanmıştır, ancak zamanı geldiğinde.
Okuduğun 4 kitap bir destanın satır başıdır. Hikayenin devamını okursan seni nasıl bir hikaye örgüsü beklediğini göreceksin. Ayrıca her yazarı Tolkein ile karşılaştırmak bence adil değil. Bilgi birikimi ve deneyimi ile Tolkein diğer yazarlara göre farklı bir yeri vardır benim için. Ayrıca her yazarı yaşadığı zamana ve duruma göre değerlendirmek gerekir.
Gönderen: alper - 15 Kasım 2010, 13:50:29
Gönderen: Fırtınakıran - 15 Kasım 2010, 20:10:24
Gönderen: Hurin - 15 Kasım 2010, 20:14:37
Gönderen: Fırtınakıran - 15 Kasım 2010, 20:16:49
Evet haberimiz var lakin spoiler verecek bir şey yazmadık Clorus, ben yada emuk. Pug bunu yaptı şunu yaptı demiyoruz, aksine okuyacak olan insanları heyecanlandıracak ipuçları veriyoruz.
Gezegenler güzel bir örnek gibi geliyor bana. Okuyucuyu heveslendirmek harika ama okuyucuyu bazı şeyleri kitaplardan öğrenmesini de sağlamak lazım.
Gönderen: Hurin - 15 Kasım 2010, 20:20:44
Gönderen: nutrimatik - 22 Kasım 2010, 21:00:51
Gönderen: Anita - 13 Ocak 2011, 16:12:15
Gönderen: Artyom - 02 Nisan 2011, 20:18:56
Gönderen: mit - 09 Ağustos 2011, 09:47:19
Gönderen: dekadans - 13 Ekim 2011, 22:26:43
Gönderen: emuk - 23 Aralık 2011, 03:13:23
Gönderen: Hurin - 23 Aralık 2011, 11:45:50
Gediksavaşları Efsanesi (http://www.kayiprihtim.org/forum/gediksavaslari-efsanesi-t1319.0.html)
Spoiler: Göster
Krondor Serisi (http://www.kayiprihtim.org/forum/gediksavaslari-ardindan-krondor-serisi-t9217.0.html)
Spoiler: Göster
Buraya kadar Arutha ConDoin dahil olmak üzere ana karakterler aynı devam etmekte.
Yılan Savaşları Efsanesi (http://www.kayiprihtim.org/forum/yilan-savaslari-efsanesi-t9219.0.html)
Spoiler: Göster
Gölgeler Meclisi (http://www.kayiprihtim.org/forum/golgeler-meclisi-t9221.0.html)
Spoiler: Göster
Şu anda dilimize çevrilmekte olan seriler;
Darkwar Saga (http://www.kayiprihtim.org/forum/darkwar-saga-t11506.0.html)
Spoiler: Göster
Buraya kadar olan serilerde Pug, Miranda, Nakor ana karakter Tomas yan karakter olarak bulunuyor.
Bunlar haricinde dilimize çevrilmeyen kitapları şunlardır.
Legends of the Riftwar (http://www.kayiprihtim.org/forum/legends-of-the-riftwar-t11505.0.html)
Spoiler: Göster
Bu seride sadece son kitap Lord James (Uzunel Jimmy) ile alakalı.
Demonwar Saga (http://www.kayiprihtim.org/forum/demonwar-saga-t11507.0.html)
Spoiler: Göster
Bu seride Pug, Tomas, Nakor, Miranda ana karakterler.
Gönderen: emuk - 26 Aralık 2011, 16:50:14
Krondor serisi açıkçası gedik savaşları serisinin tadını vermedi. Gerçi henüz ilk kitabını okudum krondor un. Ama ben gediksavaşları ayarında birşey bekliyordum ve biraz hayal kırıklığına uğradım.
diyeceğim şu ki; devam kitaplarında veya serilerinde gediksavaşları serisi ayarında olan var mı?
Gönderen: Hurin - 26 Aralık 2011, 16:55:48
Gönderen: - 27 Aralık 2011, 14:56:41
Gedik Savaşları Efsanesi: Büyücü Usta'ya geçtim. Büyücü Çırak hakkında söyleyecek çok şey var, ama bu seriyi bitirdikten sonra genel olarak konuşmayı tercih ettiğimden lafı fazla uzatmıyorum. Ama Büyücü Çırak, beni şimdilik yeterince tatmin etti. Hikayenin nasıl gelişeceğini az çok tahmin ediyor olsam da, heyecanla okumaya devam ediyorum.
Gümüşdiken, başında azıcık, çok azıcık sıkabilir fakat okuduğuna değecektir. :)
Gümüşdiken, başında azıcık, çok azıcık sıkabilir fakat okuduğuna değecektir. :)aksine hiç sıkılmadan, büyük heyecanla okudum ve dün gece bitirdim kitabı. Feist'le ilgili ufak bir detay söyleyeyim. Fantastik Kurgu yazarlarının çoğu, çok iyi başladıkları hikayeleri vasat sonlarla bitirirken ve hikaye zirvede başlayıp yavaş yavaş sıkıcılaşırken, Feist'te tam tersi gerçekleşiyor. Çok vasat bir hikaye olarak başlamıştı Gedik Savaşları, ama tansiyonu giderek yükseldi ve Gümüşdiken'le zirve yaptı.
Şimdi Sethanon'da Karanlık'a geçtim. Serinin son kitabı. Umarım yükseliş burda da devam eder diyorum ki kitabın ilk bölümü bile şimdiden beni heyecanlandırmaya yetti.
Gönderen: dekadans - 27 Aralık 2011, 16:42:16
Gönderen: LegalMc - 27 Aralık 2011, 16:59:28
Gönderen: magicalbronze - 27 Aralık 2011, 17:14:24
Bu alıntılardan ne sonuç çıkarmamız gerekiyor?
Konuyla ilgili bilgiye buradan (http://www.kayiprihtim.org/forum/sss-sikca-sorulan-sorular-t6698.0.html;msg114192#msg114192) ulaşabilirsin.
Gönderen: dekadans - 27 Aralık 2011, 18:13:08
Gönderen: Arthur515 - 15 Nisan 2012, 12:03:10
Gönderen: LegalMc - 15 Nisan 2012, 12:49:24
Gediksavaşlarına en yakın zamanda başlayacağım önce taht oyunlarını ve gümüş damarları nı bitirmem gerekkk. lanet sınavlar yüzünden okuyamıyorum zaten :(Boşluk bulduğunuz anda okuyun derim ben. İlk kitap biraz sıkabilir yalnız, yılmadan devam edin. Oldukça dolu ve güzel bir seri.
Gönderen: zekican5 - 15 Nisan 2012, 14:58:19
Gönderen: Arthur515 - 15 Nisan 2012, 16:38:58
Gediksavaşlarına en yakın zamanda başlayacağım önce taht oyunlarını ve gümüş damarları nı bitirmem gerekkk. lanet sınavlar yüzünden okuyamıyorum zaten :(Boşluk bulduğunuz anda okuyun derim ben. İlk kitap biraz sıkabilir yalnız, yılmadan devam edin. Oldukça dolu ve güzel bir seri.
bu çeşit gelişmeli ilerlemeli eserlere bayılırım birde fantastik edebiyatda işin içine girince hiç sıkılacağımı düşünmüyorum :)
Gönderen: TheSpell - 01 Temmuz 2012, 20:11:00
Gönderen: Wanderer - 01 Temmuz 2012, 23:55:22
Gönderen: Elendil_XX - 01 Eylül 2012, 00:07:26
Gönderen: TheSpell - 01 Eylül 2012, 13:12:59
Gerek bu forumda gerek internetteki diğer forumlarda ki yorumları okuduktan sonra bu seriyi kesinlikle almam gerektiğini düşündüm ve idefix'den "Gediksavaşları Efsanesi 4 kitap takım" halinde %50 indirimli şekilde sipariş verdim.Umarım hayal kırıklığına uğramam ama yorumlara bakılırsa uğramayacağım gibi gözüküyor...
Emin olun hayal kırıklığına uğramazsınız. Ben de aynı kampanya ile aldım ve süper kitaplar, bir süreliğine ara verdim şu an.
Gönderen: Ereinion - 15 Eylül 2012, 20:36:50
Gönderen: - 19 Eylül 2012, 15:00:05
Gönderen: Daarlan Gardan - 19 Eylül 2012, 15:11:48
sadece ilk dört kitabı okusam, diğerlerini okumasam çok şey kaybetmiş olur muyum?Sadece Büyücü: Çırak ve Büyücü: Usta'yı okusanız bile hiçbir şey kaybetmezsiniz. Kendi içerisinde öyküsünü tamamlanıyordu hatırladığım kadarıyla. Her eser uzatıldıkça kabak tadı vermeye başlıyor. Yine de ''ben tam olarak okudum,'' demek istiyorsanız ilk dört kitabı okumalısınız.
Gönderen: Denaro Forbin - 17 Ekim 2012, 03:50:53
2 kitabın da tek bir sayfasında dahi sıkılmadım. Gayet akıcı bir seri. Nedendir bilmiyorum ama Feist'e karşı bir sempati de oluştu bende.Yer yer Tolkien'den etkilenmeler gözüme çarpsa da, konu gayet özgün. Özellikle 4.kitap Sethanon'da Karanlık'ı okumak için sabırsızlanıyorum fakat sırada Gümüşdiken var.
Gönderen: zekican5 - 17 Ekim 2012, 20:27:59
Henüz ilk 2 kitabını okudum Gediksavaşları'nın. Şimdilik başka kitaplar okumak için ara verdim, bir süre sonra devam edeceğim.İlk iki kitapta Pug'u anlattığı için pek sıkılmıyorsun ama sonradan iş siyaset savaş girince biraz daha basit bir hal almaya başlıyor.Yine de Pug'u okumak bile gayet zevkli ;)
2 kitabın da tek bir sayfasında dahi sıkılmadım. Gayet akıcı bir seri. Nedendir bilmiyorum ama Feist'e karşı bir sempati de oluştu bende.Yer yer Tolkien'den etkilenmeler gözüme çarpsa da, konu gayet özgün. Özellikle 4.kitap Sethanon'da Karanlık'ı okumak için sabırsızlanıyorum fakat sırada Gümüşdiken var.
Gönderen: Ryld Argith - 17 Ekim 2012, 21:30:11
Gönderen: TheSpell - 28 Ekim 2012, 22:19:14
Şimdilerde o kitabı yeniden elime aldım ve ne kadar çok şey kaybettiğimi gördüm. Ursula K Le Guin'in Yerdeniz'i gibi, Büyücü Çırak ve Usta kitapları da "büyüme" üzerine işlenmiş, Yalnızca Pug'ın değil, Tomas'ın da büyüyüp gelişmesini, filizlenmesini görüyoruz kitaplarda.
Gümüşdiken'e şimdilik başlamayacağım ancak onun ilk dört kitap arasında en iyi olduğunu söyleyenler var. Umarım doğrudur :)
Gönderen: nohackmove - 31 Ekim 2012, 01:44:13
İngilizce pdf sine ulaştım ama bilgisayardan okunmuyor. Bana kitap gerekiyor.
İmla kurallarına uyalım lütfen. - Editör
Gönderen: - 26 Aralık 2012, 15:44:57
Gönderen: Hurin - 26 Aralık 2012, 20:36:10
Merhaba arkadaşlar Deli Tanrının Öfkesi adlı sıradaki kitabın çevirisi ne zaman çıkacak?
İngilizce pdf sine ulaştım ama bilgisayardan okunmuyor. Bana kitap gerekiyor.
İmla kurallarına uyalım lütfen. - Editör
Kitabın ne zamana çıkacağı ile ilgili kesin bir bilgi yok.
Empataid tabi ki zevkler farklıdır, sevmemiş olabilirsin. Ancak neden vasat bulduğunu biraz daha irdeleyip bizi aydınlatırsan çok mutlu oluruz.
Gönderen: Vega - 12 Ocak 2013, 14:32:16
Aslında ilk iki kitaba baktığımızda gayet hoştu. Olay örgüsü iyiydi. Milamber gayet sevilesi, hoş bir karakterdi. Üçüncü kitapta seriden koptuğumu hissettim. Çünkü beni seriye bağlayan büyüden fazlasıyla uzaklaşılmış, prensler krallar gibi şahıslar üzerinde yoğunlaşılmıştı.
Milamber'in bir anda bu kadar güçlü olduğunu farketmesini ise hoş bulmadım. Çünkü bir anda tanrısal güçlere kavuşan insanları pek sevmiyorum. Raistlin bir istisna tabii, ama o gücünü elde etmek için pek çok fedakarlıkta bulunmuştu. Çok fazla çalışmıştı. Oysa burada her şey bir sepet içinde Milamber'in kucağına düşüyor. Fazlasıyla winner fazlasıyla güçlü fazlasıyla kusursuz buluyorum onu.
Bir de olay aslında gayet maddi şekilde ilerlerken -yani tabii büyü vardı, Thomas'ın zırhı vardı, tayf vardı ama yine de bu kadar tanrısal değildi. Sonra bir baktım rahibeler rahipler türemiş, tanrıların diyarına yolculuk edilmeye başlanmış, paralel evrenlere yola çıkılmış. "Höee" oluyor insan okuyunca, afallıyor. Ya da en azından bana olan bu.
Serinin sadece ilk dört kitabını okumuş biri olarak yorumum bu yönde. Belki ileride seriye devam ederim ama şimdilik çok da okunası olduğunu düşünmüyorum.
Gönderen: Denaro Forbin - 21 Şubat 2013, 22:00:17
Gönderen: Anita - 07 Mart 2013, 16:12:49
Gönderen: Ryld Argith - 07 Mart 2013, 18:14:31
Gönderen: nohackmove - 07 Mart 2013, 19:20:46
Gönderen: Anita - 08 Mart 2013, 11:34:43
Gönderen: damondred - 14 Nisan 2013, 18:54:10
Gönderen: Ryld Argith - 25 Nisan 2013, 21:47:34
Spoiler: Göster
Gönderen: Hurin - 03 Haziran 2013, 17:56:44
Şuan Sethanon'da Karanlık'tayım. Hayatımda okuduğum en iyi kitaplardan. Ama kitabın 150 küsürlü sayfalarındayım ve öyle bir şey oldu ki... (spoiler)Spoiler: Göster
Spoiler: Göster
Gönderen: Ryld Argith - 03 Haziran 2013, 18:40:43
Abi kitabı onu yazdıktan yaklaşık 1 gün sonra dayanamayıp bitirdim. Şuan sınavlarımın bitmesini bekliyorum bitince kaldığım yerden (Tanrıların Gözyaşı'ndan) devam edeceğim.Şuan Sethanon'da Karanlık'tayım. Hayatımda okuduğum en iyi kitaplardan. Ama kitabın 150 küsürlü sayfalarındayım ve öyle bir şey oldu ki... (spoiler)Spoiler: GösterSpoiler: Göster
Eliuzun Jimmy'ye hayranlığım hiç azalmıyor :D
Gönderen: E0nwe - 04 Haziran 2013, 13:06:27
Gönderen: Telchar - 12 Temmuz 2013, 22:33:54
Gönderen: Ryld Argith - 12 Temmuz 2013, 23:59:13
İnsanı tatmin etmeyen bir yanı var bence. Kötü mü, hayır. Sanki, en çok sevdiğiniz yemeği tuzsuz yemek gibi. Olaylar (yada kitaplar) arasında ilişki sanki zorlama olmuş. Karakterleri büyütüp geliştirip pat diye bırakıveriyor.
Bence yazar yenilikçi bir tutum sergilemek istemiş. Çünkü tahminimce Raymon E. Feist fantastik kurguda diğerlerine göre daha çok üstüne düşülen husus olan bir grubun maceralarından uzaklaşıp yeni bir tarz yaratmayı hedeflemiş. Yani yazarın amacı bir krallığın tarihini ve ona şekil veren insanları (bunu biraz daha arka planda tutup) anlatmak. Ben yazarın hayal gücüne ve planlamasına şaşmadan edemiyorum. Seriye başladığımda tüm serinin sadece ilk 2 kitaptaki olaylarla ilgili olacağını düşünmüştüm. 2. kitabın sonunda kendimi "Nasıl yani, bitti mi şimdi?" demekten alıkoyamadım. Bu yüzden hayranım yazara. İnsanların kafasındaki fantastik kurgu olgusuna yeni bir dal ekletti. :)
Sonuç olarak alışırsanız gerçekten de seveceğinizi düşünüyorum. Yazar farklı bir tarz benimsediğinden ben de bir süre alışamadım. :D
Not: Yazarın karakterleri bırakmasına alıştım lakin yazardaki bu katletme huyunu sevmiyorum bende :D
Gönderen: - 13 Temmuz 2013, 03:04:28
İnsanı tatmin etmeyen bir yanı var bence. Kötü mü, hayır. Sanki, en çok sevdiğiniz yemeği tuzsuz yemek gibi. Olaylar (yada kitaplar) arasında ilişki sanki zorlama olmuş. Karakterleri büyütüp geliştirip pat diye bırakıveriyor.
aynen katılıyorum. gediksavaşlarını bir türlü sevememişimdir. olaylar hep sıradan, karakterler hep yüzeysel, diyaloglar yapay..
gediksavaşlarını seven insanlardan korkarım. zaten insan anlayamadığı şeylerden korkar.
Gönderen: TheSpell - 13 Temmuz 2013, 03:09:46
İnsanı tatmin etmeyen bir yanı var bence. Kötü mü, hayır. Sanki, en çok sevdiğiniz yemeği tuzsuz yemek gibi. Olaylar (yada kitaplar) arasında ilişki sanki zorlama olmuş. Karakterleri büyütüp geliştirip pat diye bırakıveriyor.
Gediksavaşları serisi hakkındaki düşüncelerimi bir bir yazmışsın resmen.[*]I couldn't agree more :3[/*]
Gönderen: Telchar - 14 Temmuz 2013, 11:35:44
İnsanı tatmin etmeyen bir yanı var bence. Kötü mü, hayır. Sanki, en çok sevdiğiniz yemeği tuzsuz yemek gibi. Olaylar (yada kitaplar) arasında ilişki sanki zorlama olmuş. Karakterleri büyütüp geliştirip pat diye bırakıveriyor.
Bence yazar yenilikçi bir tutum sergilemek istemiş. Çünkü tahminimce Raymon E. Feist fantastik kurguda diğerlerine göre daha çok üstüne düşülen husus olan bir grubun maceralarından uzaklaşıp yeni bir tarz yaratmayı hedeflemiş. Yani yazarın amacı bir krallığın tarihini ve ona şekil veren insanları (bunu biraz daha arka planda tutup) anlatmak. Ben yazarın hayal gücüne ve planlamasına şaşmadan edemiyorum. Seriye başladığımda tüm serinin sadece ilk 2 kitaptaki olaylarla ilgili olacağını düşünmüştüm. 2. kitabın sonunda kendimi "Nasıl yani, bitti mi şimdi?" demekten alıkoyamadım. Bu yüzden hayranım yazara. İnsanların kafasındaki fantastik kurgu olgusuna yeni bir dal ekletti. :)
Sonuç olarak alışırsanız gerçekten de seveceğinizi düşünüyorum. Yazar farklı bir tarz benimsediğinden ben de bir süre alışamadım. :D
Not: Yazarın karakterleri bırakmasına alıştım lakin yazardaki bu katletme huyunu sevmiyorum bende :D
Dediğin gibi bilmediğimiz/alışmadığımız bir tür ama kitaplar arası bağ olmadığı konusunda ısrarlıyım. Kralın Korsanı' na kadar 9 kitabıda okudum ama işte bir şeyler eksik. Mesala Harry Potter' daki kurguya hayranımdır. Birinci kitapta Harry' nin görünmezlik pelerini Dumbledore' daydı, yedinci kitaba geldik ve neden aldığını öğrendik. Pug Hayat Taşı' nın bir çok kullanımını bulduğundan bahsediyor ama sonra mevzudan ses çıkmıyor. Yada Rylnn Skrr (doğru yazamadım galiba) kasesinin bir çok gücü olduğunu fark ediyor ama bir şey öğrenemiyoruz. Devlet/Krallık sırrı gibi koruyup bize bile söylemiyor mu :D
Gönderen: Ryld Argith - 14 Temmuz 2013, 11:59:16
Gönderen: Hurin - 15 Temmuz 2013, 06:42:07
Gönderen: Kote - 16 Temmuz 2013, 23:50:23
Gönderen: Hurin - 03 Ekim 2013, 17:05:08
Gönderen: Cauthon - 28 Mayıs 2015, 11:11:06