Kayıp Rıhtım Arşiv Forum

Kurgu Güncesi => Kurgu İskelesi => Konuyu başlatan: Acmert - 26 Ekim 2012, 02:59:39

Başlık: Gizlinin Tek Şahidi
Gönderen: Acmert - 26 Ekim 2012, 02:59:39
Bölüm Bir

“Bıraktığın gibi buradayım,” dedi kadın sarı saçlarını kulağının arkasına atarak. “Yalnız değilsin, yanındayım.”

Yerde yatan adam ağzından bir kan baloncuğu çıkartarak gülümsedi. Ölüm her an onu ele geçirebilecekmiş gibi görünüyordu. Ellerini tutan kadının sanki onu bırakacağından şüphe edermiş gibi sıkıca tuttu. Ardından elindeki kâğıdı kadının avuçlarının arasına bıraktı. Kadın merak etme dercesine bir bakış attı ona. “Be-” dedi adam ancak boğazından hırlamaya benzeyen bir ses çıktı. Ağzından çıkan kan çenesindeki sakalı ıslatıyordu.

“Şşt,” dedi kadın adama. “Konuşup kendini yorma.” Kadının gözünden bir damla adamın sakallarına düştü. Adam son bir kez daha gülümsedi. Ardından kadının tutmadığı elini hafifçe kaldırıp işaret parmağı ile kitaplığı gösterdi. Kadın o yöne baktı ancak bir şey anlayamamış görünüyordu. Tekrar adama döndüğünde adamın gözleri artık tavana bomboş bakıyordu. Kadın acılı bir şekilde çığlık attı. Daha sonra adamın yüzünü göğsüne bastırarak ağlamaya başladı.

Bir süre o halde duran kadın artık kalkması gerektiğini fark etti. Burada daha fazla durması mantıklı değildi. Adamın aslında ne demek istediğini merak ederek kitaplığa doğru yürüdü. Kitaplık pırıl pırıldı. Adamın hayatta en önem verdiği şeyleriydi onlar. Boş vakitlerini çoğu zaman burada geçirirdi. Fakat kitaplar kadına hep itici gelmişti. Buna rağmen bir kereliğine, adamın hatırına kitaplarına bakacaktı. Elindeki kâğıdı yandaki çalışma masasının üzerine bıraktı.

Adamın en çok sevdiği kitap sorulduğunda Tellar İmparatorluğu Tarihi isimli kitabı söylerdi. Yüzyıllar önce yıkılmış Tellar İmparatorluğunun şanlı tarihini hep ilgi çekici bulmuştu. Kitabı araladı. İlk sayfasında, kitabın isminin ve altında yazarların bulunduğu sayfa, en üstte Seni bu kitaptan daha çok seviyorum yazıyordu. Kadının yaşlı gözlerinden bir damla daha düştü yanaklarına.

Düzenli bir şekilde bulunan kitaplarının arasında adam en çok tarih kitaplarıyla vakit geçirirdi. Çünkü tarihe inanılmaz bir ilgi duyardı. Diğer bir önemli dal da Bilim Kurguydu onun için. Bu dalda yazılmış tüm kitapları okumuştu. Hatta uzun bir süredir Tarih ve Bilim Kurgunun iç içe bulunduğu bir kitap yazıyordu kadının bildiği kadarıyla. Adamın masasına doğru yürüdü. Çalışmalarına bakmak istiyordu. Hatta bitirmeye yaklaşmışsa kendisi de tamamlayabilirdi. Çünkü adam ona kitabın sonunu anlatmıştı.

Adamla geçmişleri çok uzun zamana dayanıyordu. İlk kez Muher Adasında tanışmışlardı. Adam oradaki özel okullarda okuyan, muhtaç öğrencilere Tarih hakkında bilgi vermek için gitmişti adaya.  Kadın da orada öğretmenlik yapıyordu. Adam konferansı düzenlemek için kadından yardım almıştı. Adam kadına göre oldukça yaşlı da olsa, çok iyi anlaşmışlardı. Konferansın ardından adam sıklıkla gidip gelmişti adaya. Birlikte zaman geçiriyor ve öğrencilere sıkça yardımda bulunuyordu. Bu hali adamın yaşının getirdiği dezavantajı yok etmişti kadın için.

Adam konuşmalarında kadına sürekli çalışmalarından bahsediyordu ancak asla kitabının konusu hakkında bir ipucu vermiyordu. Kadın da zamanla bunu doğal karşılamaya başlamıştı. İkisi çok iyi anlaşıyordu. Birbirlerini çok iyi tanıyorlardı bir zaman sonra. Artık hayatlarını birleştirme vakti gelmişti. Ancak klişelerdeki gibi bir telefon mesajı ile adamın evli olduğu ortaya çıkmıştı. Kadın adama bir kez daha onu görmek istemediğini söylemişti.

Adam onu kaybetmeyi göze alamazdı. Çünkü âşık olmuştu. Kadını buna ikna edebilmesinin hiçbir yolu yoktu. Yani, o öyle sanıyordu. Çaresizce kadına ulaşmaya çalışmıştı adam. Ve kadın adama son bir kez konuşma şansı vermişti. Adam ise kadını derinden etkileyen bir hareket yapmıştı. Kitabının sonunu söylemişti. Bu noktadan sonra, kadına iğrenç gelen yasak ilişki artık o kadar da iğrenç gelmiyordu...

Düşüncelerini toparladı ve yapmakta olduğu işe devam etmeye başladı. Bilgisayarın başına geçti ve uyku halinde olan bilgisayarı açtı.

Parola? Serap.

Bilgisayar açıldı. Ana ekranda üç tane klasör bulunuyordu. İncelemeler, Araştırmalar ve Kitap. Kadın kitap klasörünün üzerine gelerek farenin sol tuşuna iki kez tıklattı.  Ekranda açılan klasörün altında bu klasörde otuz tane dosya olduğu yazıyordu. Demek ki kitap tamamlanmıştı. Çünkü adam ona kitabının otuz bölüme sahip olacağını söylemişti. Kadın “Bölüm Bir” adlı dosyaya girdi ve okumaya başladı.

“Yıllardan 1451…
Günlerden hangisi olduğunu bilmiyorum. Kapalı, demir parmaklıklarla kaplı bir odadayım. Son günlerim, bu kapalı odanın taşının soğuğunu tenimde hissederek geçti. Ölüm beni bekliyor…”


Bölümü sonuna kadar okudu kadın. Heyecanlanmıştı bir anda. Çünkü kitabın bu kadar gerçekçi olmasını beklemiyordu. Bu kitabı yayınlatacaktı ancak öncelikle buradan gitmeliydi. Yarın herhangi bir yayıncıyla konuşabilirdi.

 Şimdiden çok vakit kaybetmişti bile. Burada güvende değildi. Dizüstü bilgisayarın kapağını kapatıp koltuk altına koydu. Ardından çalışma masasının altından aldığı çantaya koyup çantayı kapattı. Daha sonra adama son bir kez baktı. Yanına gidip elini tuttu. Bir süre içinde unuttuğu acıları bir anda tekrar gelmişti. Adamın alnını öpüp, göz kapaklarını kapattı ve alelacele odadan çıktı. İki katlı büyük evin en alt katına indi ve inerken yanan tüm ışıkları kapattı. Daha sonra asansörlerin olduğu bölmeye geldi. Bir parola yazdı ve garaja indi.

Burası aslında var olmayan bir yerdi. İlginç ancak var olmayan bir yerden var olan bir yere geçiş kapısı sayılıyordu. Bunu kadın bile bilmiyordu. Onun için sadece basit bir garaj idi burası. Arabasının anahtarını takıp hızlıca varlığa doğru sürdü kadın.

Ancak odadan çıkarken arkasında bir şey bıraktığını unutmuştu.
Başlık: Ynt: Gizlinin Tek Şahidi
Gönderen: Tardis - 26 Ekim 2012, 04:15:01
Gece gece çok iyi geldiğini belirtmem lazım öncelikle. Olaylar ve düşünceler üzerine yazılması çok hoş bir hava vermiş ancak keşke biraz daha betimleme olsaydı başta. Onun dışında eleştirilecek başka bir şey yok kanımca. Kadının ne unuttuğunu merak ettim :D
Başlık: Ynt: Gizlinin Tek Şahidi
Gönderen: Acmert - 27 Ekim 2012, 13:58:49
Gece gece çok iyi geldiğini belirtmem lazım öncelikle. Olaylar ve düşünceler üzerine yazılması çok hoş bir hava vermiş ancak keşke biraz daha betimleme olsaydı başta. Onun dışında eleştirilecek başka bir şey yok kanımca. Kadının ne unuttuğunu merak ettim :D


Kadının ne unuttuğu öykünün içinde mevcut. Basit bir başlangıç yaptım. Deneme amacıyla yazdığımı söyleyebilirim. Devamını yazacağımdan da emin değilim. :)