Kayıp Rıhtım Arşiv Forum

Kurgu Güncesi => Kurgu İskelesi => Konuyu başlatan: Atacan - 23 Ekim 2013, 16:50:34

Başlık: Tanışma
Gönderen: Atacan - 23 Ekim 2013, 16:50:34
Şarjöründe insan dişi taşıyan bir ölüm makinesiyle çığlık çığlığa etrafına zulüm tüküren bir zavallının hayattaki yegâne hobisinin bozuk sokak lambalarını onarma uğraşı olması beni gayet tedirginleştirmişti. Aynı zamanda fazla işlek olmayan bir caddenin gecenin karanlığıyla örttüğü bir kaldırımında dizlerimin üstüne çömelerek pusuya yattığım on beş dakika sonrası vücudum göğsüme kadar uyuşmuştu ve yorgun düşmüştü. Kardeşim o cehennem kurdunun az sonra geleceğini fısıldadı ve bana birkaç dakika daha tahammül süresi verdi belirsizliğin ortasında silahımın doluluğunu kontrol ederken ve beyaz “lanet” mezarlığı elbise niyetine giymişçesine belirdi.
Leş, kan, kemik ve sirke kokuyordu.
Kafatasındaki oyuklara göz bulamaması, onu bozuk lambayı bulmaktan çok az alıkoymuştu. Hiç beklemediğim bir hızla sadece biraz gevşeterek yanmasını engellediğim ampulü taşıyan sokak lambasına tutundu ve kolunun ürettiği metal kemik çarpışması bir sesle sokrana sokrana tırmanmaya koyuldu. Babamın silahını, içimdeki “merminin yaratığın bedeninin hangi noktasında etkili olabileceği”ne dair söyleşe gelen tartışmalara rağmen alışkanlıkla yaratığın beynine doğrulttum(tabi varsa).Kardeşimin çabukça gerdiği yaydan kopan birkaç molekülün kokusunu aldığım an,yaratık ince dişlerini iletken ampule değdirmişti ve şans eseri bir elektrik kaçağının tatil merkezi olagelmişti.O an istemsizce elimdeki tabanca patladı ve kardeşim,sanırım yayın nişangahını yaratığın elektrikle beslenebileceğini düşünerek lambaya kaydırdı.Havada oluşan birkaç patlama sonrası yaratık gülmeyi ağlamaya özdeşleştiren bir sesle yere yapıştı ve ardından uzun süren bir misafir ziyareti sonrası kalkan misafir misali yerden kalktı.Kardeşimin ikinci oku yaya gerdiğini görmek beni çevreleyen korku hattının zayıflamasına neden olmasa da, yaratığı çapraz ateşe tutabilme fikriyle geriye ve sola gitmemi sağlamıştı.Yaratık,gülmeyle karışık psikopat bir kahkahayla sendeleye sendeleye ağır merminin kafasından ayırdığı büyük parçaya aldırmadan üzerime doğru geliyordu.Tabancadaki diğer mermileri kullanma fikrinin olumsuz etkiler yaratacağı gün gibi ortadaydı ve ben, sırtım ve arkamdaki dükkanın duvarı burun buruna gelene dek geri çekildim.Yaratık sahip olduğu birkaç ses telini titreştirmeye başladı.
“Baba adammışsın, beni o enerji çıkmazından kurtardın!”Gerçekten de direkte asılı kalan kafa parçası halen daha çarpılıyordu. Yaratık bana  sarılmak istediğini söylediğinde kardeşimin fırlattığı ok, yaratığın birkaç kaburgasını darmadağın  etmişti ama yaratık umursamazca bana sarıldı, ve sarıldığı süre boyunca üzerine eklenen ve kemiklerini parçalayan okları adeta algılamadı. Sarılma faslı bittikten sonra gözlerinin olmayışının kendi molekül dizilimimi fark etmeyeceği anlamına gelmediğini ve yapılan iyilikleri unutmayacağını belirterek ayrıldı.Yaratık, giderken kardeşimin ok atmamasını emreden bir hareket yaptım ve kardeşim bana merakla baktı:
“O lanetolası katili görmezden mi gelelim diyorsun? Ve böylece önüne geleni biçsin öyle mi?”
“Ben polis değilim,ayrıca ırkımızdan kimse, tarafından öldürülmedi.”
Yayını kılıfına soktuktan sonra hafif sırıtarak ekledi.”Haklısın. Bırakalım da “insanlar” biraz kendi sorunlarıyla meşgul olsunlar.”

Başlık: Ynt: Tanışma
Gönderen: duhan - 25 Ekim 2013, 17:11:04
bunu söyleyecek en son insanlardan biriyim belki ama virgül kullanmadığın için cümleleri bitirmeye çalışırken nefes nefese kaldım.

ilginç bir hikaye. tasvirler kullandığın dil etkileyici. başarılı bir anlatı olmuş.
Başlık: Ynt: Tanışma
Gönderen: Atacan - 28 Ekim 2013, 18:46:38
yorumunuz için teşekkür ederim. virgül yerine çoğu zaman "ve" bağlacını kullanmayı uygun gördüm ama yeterli akıcılığı sağlayamadım sanırım :|