Kayıp Rıhtım Arşiv Forum
Kurgu Güncesi => Tartışma Platformu => Konuyu başlatan: serhan1310 - 10 Şubat 2014, 17:54:22
-
merhabalar sızce fantastık bır romanda ıkılı ılıskıler ne kadar detaylı anlatılmalı.tolkıen gıbı yazarlar hıc kullanmazken satıs rekoru kıran taht oyunlarında oldukca detaya ınılmıstır. Forum aılesı olarak sızce bu sınır ne olmalı
-
Az olsun öz olsun. Zaman Çarkın'da misal, detaya fazla girmeden çok yerinde betimlemelerle olay anlatılmıştır, çok da yerinde olmuştur kanımca.
-
Aşk olacaktır elbet ama olaya gereksiz seks karışında iş fantazyadan fanteziye dönüyor kanımca. Gittiler odaya de bitsin değil mi, ne diye ayrıntıya giriyorsun?
-
Az olsun öz olsun. Zaman Çarkın'da misal, detaya fazla girmeden çok yerinde betimlemelerle olay anlatılmıştır, çok da yerinde olmuştur kanımca.
Katılıyorum. Bir yerden sonra insanı boğar hale geliyor. Mutlaka sevenler de vardır bu tür durumları ancak ben çok fazla detaylandırılmasından hoşlanmıyorum çünkü bir noktadan sonra hikayeden koptuğumu hissediyorum.
-
Fantastik eserlerde bir sınır olması gerektiğini birçok fantastiksever onaylayacaktır diye düşünüyorum. Genel okuyucu kitlesi , fantastik eserler için, farklı bir dünyanın görsel şölenine ve içerisinde meydana gelen maceralara tanıklık etmek istediğinden, cinsellik vurgusunun abartılmaması gerektiğini savunabilir,ki benimde savunduğum budur. Flört ve aşk olmalı hatta birazcık müstehcenliğe kaçılmalı ; sonuçta bunlar okuyucuyu sempatik duygulara boğan taraflardır.
Lakin benim bakış açıma göre hunharca bir cinsellik çerçevesi konunun bambaşka tarafa çekilmesine olanak sağlar ve dikkatimi dağıtır. Bu tür bir ihtiyacın aşk kitaplarınca giderilmesi bence en mantıklısıdır.
Taht Oyunları'nda ise cinsel içerikli sahneler geldiğinde konudan normal olarak sapılıyor ve açıkçası bu beni soğutuyor. Konusu sağlam olan bir yapıtta o sahneler benim gözümde kısmen gereksizdir. Ama ; "Yatak odası muhabbeti" deriz genellikle her şeyin açık açık konuşulduğu yere. Eh normal olarak Taht Oyunları'nda da bazı yerlerde bu durum geçerli oluyor. Diğer sahnelerde de duruma hakim olduğumuz için biliriz ki karakterlerin cibilliyetsizliklerine alıştığımızdan normale yakın bir davranış olarak düşünmeye başlarız.
Ve Taht Oyunları'nın diğer fantastikler gibi olmadığını da göz önünde bulundurmamız gerekir. Bir tarih havası var onda. Tarih bilgisi göz önüne alındığında da haremlik,seyranlık sahnelerin olmadığı bir yapım görmek; sanki o kurgunun atmosferinin gerçekçiliğini yitiriyormuş gibi bir düşüncenin hakim olmasını sağlamaktadır. Yada genel kanı bu yöndedir.
-
Ben bu konuya biraz daha geniş bir çerçeveden bakıyorum.
Evet, fantastik kitaplarda farklı dünyalara yelken açarız belki ama onlar da en az dünya kadar gerçeklerdir kendi içlerinde. Yani cinsellik olmasın demek, kendi dünyamızı da sansürlemek anlamına gelir kanımca.
Yani demem o ki, farklı bir dünya dahi olsa, orada da erkekler ve kadınlar var ve hatta çocuklar var. Cinsellik olmasa çocuklar olmaz, e çocuklar olmasa, kurgu eksik kalır, kurgu eksik kaldığı zamansa hikaye sekteye uğrar.
Atıyorum sadece ejderhalarla dolu bir dünyayı yazan bir yazarın elbette cinsel içeriklerle herhangi bir işi olamaz. Fakat konu Orta Dünya da olsa, Westeros da olsa, Zaman Çarkı ve diğer fantastik evrenler de olsa, kadın ve erkeğin olduğu her yerde cinsellik mübahtır. Ama çok, ama az, cinsellik şart. O olmazsa, dünya kusursuz olsa dahi bir puan keserim ben.
Kitaplarda bu tip bölümlerden rahatsızlık duymamakla birlikte, cinselliğin olmadığı kitapları da keyifle okuduğumu hatırlıyorum. Nihayetinde yazarın fikrine de saygı duymak gerek.
Ama bence olmalı.
-
South Park'tan ayıplı ama konuyla alakalı bir şarkı, uyarmadı demeyin bak cinsel içerikli diyorum: http://www.youtube.com/watch?v=yqstFs1MKvE
Bence amaç x'i anlatmak olmadıkça x'i anlatmaya gerek yok.
Nasıl ki kabız olan bir karakteri anlatırken yaptığı işi ince ince detaylarıyla şöyle tuvalete gitti böyle ıkındı diye anlatmıyorsak, herhangi bir x konusunda da bu böyle olmalı. Hiçbir yerde olmasın seks, lanet gelsin size de demiyorum; olması gereken yerde anlatırsın. Her bölüme bunu okuyucunun gözüne sokacak şekilde koymak gereksiz, kurgu açısından seksin önemli olmadığı bir anda ille de bunu detaylandırmadan anlatılabilir bu durum.
Büyünün çok önemli olduğu bir fantastik evrende büyü türlerini, nasıl büyü yapıldığını detayıyla anlat; elini salladı avada kedavra dedi oldu deme tabii. Büyücülerin epik savaşı sırasında alakasız bir yerde seks yapmaya başlarlar ve büyüyü detaylandırdığın kadar seksi anlatırsan ben bundan hoşlanmam yazar kardeş.
Ama seks satar. Bu nedenle amaç seksi anlatmak olmasa bile kitaplara seks girmeye başladı, dizilerde zaten seks (ve vahşet) sahneleri aldı başını yürüdü. Popüler kültürün istediği bu, kültürü üretenler de müşterilerine istediklerini veriyorlar.
Buz ve Ateşin Şarkısı'nda da GRRM'nin seks sahnelerini abarttığını düşünüyorum ben. (Sırf bu nedenle dizinin ilk bölümünden sonrasını izlemedim.) Yazılı seks okumak istesem gider Grinin Elli Tonu, Aşka Uyandım, Sabaha Kadar Ateşli, Anne Ben Nekrofil Oldum vs. isimli kitapları alırım Martin; ne yapayım seni.