150 € para Kalın siyah palto Şapka Casio kol saati Glim S60 Pistol ve susturucu [28 mermi] Kendi dairenin anahtarı Üzerinde müşterinin telefon numarası yazan not kağıdı Samsung SL280 cep telefonu 2 farklı anahtar Cesetten alınan not kağıtları
Oyuncu: Vega
Yaş: 24
Fiziksel Görünüş: Sarışın, kehribar gözlü. Yapısı zayıf, zarif. Ama biraz kol kası var. Orta boylu. Sırtında radyasyon(?)dan kalma yara izleri var. Traşlı. Yakışıklı. Zihinsel Kimlik: Narsist
Meslek: Ajan
Durum Göstergesi
Açlık: Uygun Susuzluk: Uygun Yorgunluk: Uygun Hastalık: Özel Durum I: Özel Durum II: Moral: İyi Yoldaş:
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 19 Mart 2011, 00:27:21
Giriş - Kırmızı Hedef
23 Aralık 2049 - 21:43 Coslada - Madrid
Leonardo derme çatma bir binanın giriş kapısında bekliyordu. Burada bulunma nedeni binanın üçüncü katında oturan orta yaşlı bir adamla ilgili bilgi toplaması gerektiğiydi ve adamın her gece bu saatlerde evden çıktığını ve Madrid'in ortasındaki parka gittiğini biliyordu. Orada biriyle buluşuyordu ve buluştuğu kişiyi üç gecedir yakalamayı başaramamıştı Leonardo. Gerçi umrunda da olmazdı normalde, eğer işi kendisine veren kişi 5000 € gibi uçuk bir teklif yapmamış olsaydı. Yapması gereken belliydi; adamın buluştuğu kişiyi bul, takip et ve girdiği yeri öğrenip baskın yap. Alman gereken tek bir eşya var; turuncu bir ilaç kutusu. Geri getir, ve 5000€ yu cebine indir. Son dönemdeki çulsuzluğunu düşünürse, bu iş ona ilaç gibi gelmişti.
Cebindeki para azalmıştı, yaşadığı küçük dairesi son bombardımanın ardından yıkılmak üzere olan bir binada olduğundan daha iyi bir yere taşınmak istiyordu. Madrid belki de dünyanın en güvenli şehirlerinden biriydi şu anda, fakat böyle bir zamanda binası başına yıkılarak ölmek istemiyordu. Kafasını kaldırıp yukarı baktığında takip ettiği adamın dairesinin ışığının sönmüş olduğunu gördü. İşte başlıyordu.
Şu an yokuş yukarı giden dar bir sokakta, beş katlı bir apartmanın kapısının önündesin. Sokağın iki yanı apartmanlarla çevrili, yolun kenarına birkaç araba park etmiş, çöp tenekeleri vs. var. İki tane sokak lambası aydınlatıyor sokağı, onlar da belli saatler arası yanıyor ve deneyimlerinden bildiğin kadarıyla saat 22:00 da hepsi sönecek.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 19 Mart 2011, 15:06:59
Apartmanlardan birinin girişine saklanarak adamın gelmesini bekliyorum. Bir yandan da neden bu işin bu kadar önemli olduğunu düşünüyorum. Altı üstü bir ilaç kutusu. Acaba extazi falan mı? Hmmm. Duvara iyice sokulup adamın beni görmesini olabildiğince engelliyorum. Olduğum yerden de sokağa göz gezdiriyorum. *Çevreyi Tara*
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 19 Mart 2011, 17:02:17
Etrafta olağandışı herhangi bir şey göremiyorsun. Sıradan bir sokak, sıradan araçlar, sıradan yığılmış çöpler ve sıradan bir sokak kedisi. Kısa bir süre yanındaki bina ile diğerinin arasındaki küçük çıkıntıda saklandıktan sonra gözlediğin apartmanın kapısının açıldığını görüyorsun. Paltolu, yüzü şapka ile kapanmış bir adam sokağa çıkıyor ve çevreye şöyle bir göz atıyor, derken sokak lambaları da sönüyor birden. Adam olduğu yerde durup bir sigara çıkarıyor cebinden ve hızlıca yakarak yokuş aşağı yürümeye başlıyor ağır ağır. Görüş mesafen ışıklar söndüğünde oldukça düşüyor, adamla aranda biraz fark açılırsa onu kaybedebileceğinden korkuyorsun. Öte yandan gitmekte olduğu yeri de biliyorsun, en azından üç gündür aynı yere gidiyor.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 19 Mart 2011, 17:13:02
Yerimden yavaşça çıkıp sessiz adımlarla adamı takip ediyorum. Arabalara yakın duruyorum ki eğer arkasına dönerse saklanabileyim. Geceleri yürürken pek çok kişi arkasına bakar sürekli. En az iki dakikada bir. Özellikle şimdiki gibi tehlikeli dakikalarda; ohooo. Biliyorum çünkü bayağı deneyimim oldu.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 19 Mart 2011, 21:40:40
Adam uzunca bir süre yürüyor şehir merkezine doğru. Öyle ki parka vardığında üçüncü sigarasını içmekte. Şehrin merkezindeki büyük parka en büyük kapısından giriyor. Bu park Madrid'in tam göbeğinde, BİRLİK Anıtı ismindeki bir anıta ev sahipliği yapan ve Akdeniz Birliği kurulduktan sonra kurulmuş bir park. Şu an geceleri evsizlerin yattığı, gündüzleri ise sıkı bir şekilde korunan bir 'barış' temsili olarak görülüyor.
Adam geniş parkın içinde biraz yürüdükten sonra kuzeydoğu köşesine ilerliyor ve büyük bir ağacın altındaki bir bankta uyuyan evsiz bir adamın dibine girerek eliyle adamı dürtüyor. Evsiz'in kafasını kaldırıp adama baktığını ve apar topar ayağa kalkarak ortamdan kaçtığını görüyorsun. Adam banka rahatça kuruluyor ve dördüncü sigarasını yakarak bekliyor.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 19 Mart 2011, 22:34:20
Orta yaşlı bir adamdan niye kaçsın ki bu evsiz? Bir şeyler dönüyor ve ben bunları bilmiyorum. Lanet olsun! Yerimde hafifçe kıpırdanıp izlemeye devam ediyorum.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 20 Mart 2011, 00:47:19
Üç gündür buluştuğu uzun boylu ve saçlarını at kuyruğu şeklinde bağlayan adam görünüyor kısa bir süre sonra. Sakince yürüyerek gelip banka oturuyor ve yanındaki adamın yüzüne bile bakmadan cebinden birşey çıkarıp uzatıyor. Ne olduğunu göremiyorsun.
''Bu sonuncuydu.'' dediğini duyuyorsun. Takip ettiğin adam kendisine uzatılan şeyi alıp saymaya başlıyor. Yüklü miktarda nakit olduğunu fark ediyorsun bunun. Saymayı bitirdiğinde cebinden turuncu renkli silindir şeklinde bir kutu çıkarıyor ve adama uzatıyor. ''Sizinle iş yapmak benim için bir zevkti.'' diyerek ayağa kalkıyor ve uzaklaşmaya başlıyor. At kuyruklu adam kutuyu içine baktıktan sonra cebine atıyor ve ayağa kalkıyor. Belinden bir silah çıkardığını görüyorsun, arkası dönük gitmekte olan adama doğrultuyor ve iki el ateş ediyor. Susturucu sesin yayılmasını engellerken, takip ettiğin adam ne olduğunu anlayamadan yere yığılıyor.
Bir ağacın arkasındasın ve banka yaklaşık 10 metre uzaktasın. Yerinden çıktığın anda ateş eden adamın seni görebileceği bir konumdasın. Ölen adam ise yaklaşık 4 metre uzağında, hemen önünde sayılır.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 20 Mart 2011, 14:11:36
Turuncu şişe... At kuyruklu heriften almalıyım onu mutlaka! Silahıma susturucu takıp adama nişan alıyorum. Ateş!
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 20 Mart 2011, 14:26:10
Susturucuyu takana kadar adam uzaklaşmaya çoktan başladığı için ateş ettiğinde senden yaklaşık 30 metre kadar uzakta kalıyor ve isabet ettiremiyorsun. Fakat adam kendisine ateş edildiğini fark ediyor ve bir an arkasına baktıktan sonra hızla kaçmaya başlıyor. Parkın arka girişine doğru koşuyor ve oldukça hızlı. Ceset hala yakınında.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 20 Mart 2011, 14:28:49
Cesedin ceplerini hızlıca karıştırıyorum.
Eğer turuncu şişelerden yoksa adamın peşinden koşmaya başlıyorum. Koşarken bir el ateş ediyorum.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 20 Mart 2011, 15:00:37
Adamın cebinde kutu yok fakat bir miktar para ve not kağıtları ile iki anahtar var. Adamın üzerine hızlıca bakıyor olsan da kaçan adam çoktan köşeyi döndü ve hızla kaçmaya devam ediyor. Havanın karanlık ve sokak ışıklarını yanmadığı düşünülürse görüşünden çoktan çıktı, ne var ki hala parkın arka girişine ulaşamamış olduğunu sanıyorsun.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 20 Mart 2011, 15:10:51
Cebindeki herşeyi alıyorum. Arka girişe doğru yönelip hızla koşuyorum.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 20 Mart 2011, 15:49:59
Arka girişe kadar var gücünle koşmana rağmen adamı etrafta göremiyorsun. Ceset ile çok vakit kaybettiğin için adam çoktan parkın kapısından çıkıp kaçmıştır diye düşünüyorsun ister istemez. Kapıya vardığında parkın dışında çıkıp etrafa baksan da adamdan hiç bir iz yok.
Bulunduğun yer parkın çıkışı. Önünde devasa bir şantiye alanı var ve tellere çevrilmiş, tellerin çeşitli yerlerinde tabelalar bulunuyor. Sokak oldukça geniş, kenarlara park etmiş araçlar var. Şantiye alanının sağı ve solu iki sokakla ayırlmış durumda ve çevre 4-5 katlı apartmanlar ile dolu durumda. Adamın nereye gitmiş olabileceği hakkında herhangi bir fikrin yok şu anda.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 20 Mart 2011, 16:44:18
Oraya buraya koşmak boşuna zaman ve vakit kaybettirir. Cebimdeki ne olduğu belirsiz anahtarları şıngırdatıp ölen adamın evine gidiyorum. Büyük ihtimalle bunlardan birisi onun anahtarıdır. Ve büyük ihtimalle o evde turuncu şişelerden vardır.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 20 Mart 2011, 18:01:02
Adamın evine geri geliyorsun. Apartmanın giriş kapısının kilitli olduğunu görüyorsun, elindeki anahtarlardan birinin buraya ait olduğunu tahmin ederek içeriye girmeyi başarıyorsun. Adamın dairesinin bulunduğu üçüncü kata çıktığında pis bir koridor karşılıyor seni. Dışarıdan gördüğün pencerenin 14 numaralı kapının arkasındaki daireye ait olduğunu hatırlayabiliyorsun.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 21 Mart 2011, 16:04:29
Burnumu kırıştırıyorum. 14 numaralı kapıya diğer anahtarı sokmaya çalışıyorum.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 21 Mart 2011, 22:09:28
Kapıyı ne kadar zorlasan da açılımyor, belli ki anahtar bu kapıya ait değil. Apartmanın koridorundasın, 14 numaranın sağında tek bir kapı; 13 numara var. Solunda ise iki kapı daha var, 15 ve 16 numaralar. Arkandaki sırada ise 11, 10, 9, 8 numaralar var.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 21 Mart 2011, 22:11:07
Anahtarı tüm kapılarda tek tek deniyorum.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 22 Mart 2011, 01:02:54
Sırayla denemeye başladığında daha ilk zorladığın kapıdan sorun çıkıyor. Anahtarı çevirmeye çalışmanla çıkan tıkırıtlar dairede yaşayan kişiyi rahatsız etmiş olacak ki kapıyı açmaya çalışırken elin bir an boşta kalıyor, kapı içeri doğru açılıyor. İçeriden üzerinde sabahlığı ile orta yaşlı bir adam çıkıyor, bir elini arkasında tutuyor ve saklamaya çalıştığı sopayı görebiliyorsun. ''Ne istiyorsun be!?'' diye bağırıyor yüzüne tükürür gibi.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 22 Mart 2011, 18:07:04
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 22 Mart 2011, 18:15:36
''Bas git şerefsiz herif'!'' diyerek seni itiyor tek eli ile ve kapıyı yüzüne kapatıyor. Geriye 8, 9, 10, 11, 13 ve 16 numara kaldı.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 22 Mart 2011, 19:01:47
Numarayı bırakıp kaldığım yerden devam ediyorum. Tabii bu sefer ihtiyatlıyım. Kulağımı kapılara dayayıp kimse var mı diye bakıyorum.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 23 Mart 2011, 16:18:39
13 numaralı kapıyı denediğinde anahtar bir klik sesi ile dönüyor ve kapı ardına kadar açılıyor. İçeri girdiğinde buranın küçük ve sıradan bir daire olduğunu görüyorsun. Öyle ki pencrenin dibinde eski bir koltuk, arkasında küçük bir masa ve sandalye, masanın üzerinde yarım bırakılmış bir sandviç ve birkaç A4 kağıt, odanın diğer köşesinde küçük bir televizyon, duvara yaslı büyükçe bir kitaplık ve yerde desenleri kirden görünmez hale gelmiş bir halı var. İki kapı var, ikiside açık. Biri tuvalete diğeri ise yatak odasına açılıyor. İlk bakışta garip bir şey görünmüyor.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 23 Mart 2011, 16:23:46
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 23 Mart 2011, 16:27:54
Dağınık küçük bir yatak, çekmecesiz bir komidin, ufak bir dolap ve üzerinde rastgele fırlatılmış iki kirli gömlek, küçük bir çöp kutusu ve içinde boş laboratuvar tüpleri bulunan küçük bir koli. Odanın duvarları açık yeşil ayrıca.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 23 Mart 2011, 16:35:42
Komodin ve dolapları karışıtıyorum.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 23 Mart 2011, 16:37:06
Kirli çamaşırlar, bir çift ayakkabı, elbise askısı. Elle tutulur bir şey yok.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 23 Mart 2011, 16:41:26
Bir küfür savurup dolaba tekme geçiriyorum. Yatağı ters yüz ediyorum. (Bir şey bulamazsam) cebimden adamın notlarını çıkarıp bakıyorum.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 23 Mart 2011, 17:34:44
Attığın tekme ile birlikte bir çatırtı duyuluyor dolaptan. Yastığı kaldırdığında küçük bir bıçak buluyorsun yastığn altında, fakat yatağı ters yüz etmene rağmen başka bir şey çıkmıyor. Not kağıtlarına gelince;
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 23 Mart 2011, 17:47:48
Çalışmalar? Burada bir yerde belgeler olmalıydı. Salona geçip A4'leri karışıtırıyorum. Kitaplığa falan bakıyorum bir defter veya el yazması bulmak için.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 23 Mart 2011, 18:03:59
A4 kağıtlarında işe yarar herhangi bir şey bulamıyorsun lakin hepsi boş görünüyor. Ayrıca etrafta ne kalme var ne benzeri bir şey. Kitaplıkta ise çeşitli ansiklopediler, kimya ve biyoloji ile ilgili kalın kitaplar ve psikolojik gerilim tarzı farklı farklı romanlar görüyorsun. Yalnız dikkatini bir şey çekiyor ayrı olarak, kitaplığın altında bir ıslaklık var, yerler kaygan.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 23 Mart 2011, 18:50:54
Parmağımı bu sıvıyla ıslatıp kokluyorum.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 23 Mart 2011, 22:17:37
Yoğun bir sıvı, açık maviye kaçan bir rengi var. Ağır bir kimyasal kokusu var sıvıda. Ayrıca sanki kitaplıktan yayılıyor gibi görünüyor. Sıvının ne olduğunu tam kestiremiyorsun fakat bir çeşit kimyasal olduğunu anlayabiliyorsun.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 25 Mart 2011, 19:45:04
Elimi şöyle bir savurup bir raftaki kitapların hepsini yere deviriyorum. Sonra bir rafı daha, bir rafı daha... Tüm kitaplar yerde. Merakla kitaplığa bakıyorum. *Etrafı Tara*
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: KoyuBeyaz - 12 Nisan 2011, 13:33:16
Kitapların içinde tarih kitapları, ansiklopediler, çalışma kağıtları, kimya ve biyoloji ile ilgili çeşit çeşit kitapların ciltleri ve bazı kalın defterler var. Yaklaşık 40 tane kitap var irili ufaklı. Kitaplar yere düştükçe kitaplık sallanmaya başlıyor. Pek sağlam görünmüyor, ayrıca oldukça hafif bir tahtadan yapılma ve duvara tutturulmamış. Üzerine devrilecek gibi sallanıyor.
Başlık: Ynt: Leonardo Marco Segreto
Gönderen: Vega - 12 Nisan 2011, 18:21:51
İhtiyatlı bir şekilde geri kaçıyorum.
(eğer devrilmezse) Sert kapaklı bir kitapla kanırtarak kitaplığı yere düşürüyorum.