Kayıt Ol

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Konular - Alorka Greenleaf

Sayfa: [1] 2 3
1
Güncel / Darth Vader Başka Bir Galakside!
« : 03 Ocak 2012, 23:18:16 »
Yüzüklerin Efendisi'nde Gandalf, Star Wars'ta Darth Vader karakterlerinin savaş sahnelerini canlandıran kılıç ustası hayatını kaybetti.

İngiliz Eskrim Akademisi, Bob Anderson'un, yeni yılın ilk gününde 89 yaşında hayata veda ettiğini açıkladı.

"Yıldız Savaşları" üçlemesi ve "Yüzüklerin Efendisi" serisindeki savaş sahnelerinde rol alan Bob Anderson, 1952 yılında Olimpiyat Oyunları'nda eskrim dalında İngiltere'yi temsil etmişti.

David Prowse'ın oynadığı Darth Vader karakterinin dövüştüğü sahneleri asıl canlandıranın Anderson olduğu biliniyor.

Anderson, "Rusya'dan Sevgilerle", "Zorro Efsanesi" ve "The Hobbit" filmlerinde de kılıç ustası veya eğitmeni olarak çalışmıştı.
_CNN Türk_

2
Düşler Limanı / Çerçeve ve Cam ve Düşler
« : 03 Ocak 2012, 22:55:11 »
Çerceve ve Cam ve Düşler
   Ne kadim bir kapıdır pencere! Kuru kuru pencere nedir diye anlatmak değil niyetim. Lakin illa kurusu da olsun istersen şöyle derler: Önceleri evlerinde sıcaktan bunalanlar deldiler evlerinin duvarlarını. Tabi yetmedi insanlara sıcak bölgeler. Soğuklara taşındılar. Bu sefer de ışık istediler. Yine deldiler duvarları. Ama "Işık olsun, soğuk olmasın." dediler. Ve o duvardaki boşlukları örtmeye başladılar. En nihayetinde pencereler yerleşti hayata.
   Fakat bir de başka türlüsü vardır. Pencerenden uzaklara bakarsın ve dalarsın düşlere. Kağıdı kalemi alırsın düşlerine ve çizersin kendi hayalini. Açsan tokluk istersin. Hüzün varsa zihnini kaplayan eğer, mutluluk serpersin üzerine. Ya da en basitinden buğulanmışsa camlar, adını yazarsın parmaklarınla. İstersen yanına bir kalp ile başka bir isim.
   Belki de Bill Gates de bakıyordu penceresinden bir gün. Düşlerindeki kağıda önce bir pencere çizdi. Sağ üst köşesine bir çarpı işareti koydu. Sonra da yetmedi tek pencere ve çoğalttı onları. Ardından ortalığı kasıp kavuran pencereler yayıldı tüm dünyaya. Bilgisayarlar için işletim sistemi kurdu. Milyonlarca insan o pencerelerle dünyayı dolaştı. O, penceresinden bakarken düşlerine bir pencere çizdi ve onu asla unutturmayacak pencereleri oldu.
   Peki senin penceren hangi düşlere açılıyor? Hiç sordun mu bunu kendine? Eğer hala yoksa çervelenmiş camın, yazık ediyorsundur kendine. Havasız kalırsın. Boğar seni kendi nefesin. Körleşir ışıksız kalan gözlerin. Hiç bir rengi farkedemezsin. Ne kuş cıvıltıları duyarsın, ne de çığlıkların ulaşır başkalarına. Peki kalbinin istedikleri? Onlar nasıl çıkar ortaya? Ruhun kalmışsa penceresiz, nereden akarlar?
   Sakın mahrum etme kendini bu güzellikten. Cilası dökülmüş olsun tahta çerçevesinin. Plastik olsun ya da. İstersen de pembe panjurları olsun. Hiç önemli değil, kırık olsun camları. Ama mutlaka olsun.. Bazen arkadaşlarınla bak oradan, bazen de sen bak onunkinden. Birlikte dalın düşlere. Kederlen. Sevin. Bazen masum hayaller kur. Bazen de çılgın fikirlerle parıldasın gözlerin. Bir tane yetmezse yenisini aç. Aç pencereni ve kur düşlerini.


"Penceremden Düşler" temalı bir yarışma için yazdım. Yazıyı bitirdikten sonra fark ettim ki resim, şiir ve öykü kategorileri var. Bunu öyküden sayarlar mı bilmiyorum. Ama bence güzel bir şeyler yazdım bu sefer. :) Lütfen okuduktan sonra yorumlarınızı eksik etmeyin. Hatalarımı ya da önerilerinizi gerçekten bilmek isterim. Düzenler öyle yollarım. :)

3

Upirlerin Fısıltısı-Çağan Dikenelli
Peki siz hiç Osmanlı'yı Fantastik ve Polisiye ile harmanlanmış, çizimlerle renklendirilmiş bir şekilde okudunuz mu?  Benim çok ilgimi çekti ve en kısa sürede alacağım.

Tanıtım Videosu
Vimeo
YouTube

Konu
Bir Tahtezzemin Hafiye Teşkilatı Macerası

17. yüzyıl başları... Konstantiniyye. Şehrin altını köstebek geçitleri gibi sarmış arkaik tüneller. Mantığın ötesinde garip olaylar. Binbir türlü upir, yaratık, arkaik dönem ırkları, zamana bir virüs gibi sızmış mistik aktörler. Hafıza kapsülleriyle dimağ sahibi edilip casuslukta kullanılan biçare hayvanlar.

Türlü hükümet meseleleri, hinlik, cinlik, espiyonaj ve baş edilemeyen gaipten sürüyle iş.

Acayip hallerin bertaraf edilmesi için Yaftalı İbrahim Paşa tarafından gizlice kurulmuş bir büro: Tahtezzemin Hafiye Teşkilatı. Teşkilatın civanperver dedektifleri mübarek Şeker Efendi ve Devşirme Sahab. Yumruğu balyoz, tükürüğü kurşun eski arkebüzcü Kadırgalı Bekir.

Saaf-ûl Sahrları, Kih'in doğuş kitabını, bilim ademleri tarafından yaratılmış nice mekanik aparatı, Deli Derviş Aybaba'yı, Ubeydi'nin arsız cinlerini ve Konstantiniyye sınırlarında vuku bulan nice garip şeyi daha önce duymadıysanız bu sizin değil, bugüne kadar Osmanlı Devleti'nin yeraltı arşivini, mistik korkuların kuma yazılan notlarını ortaya çıkarmaktan korkanların suçudur.

Çağan Dikenelli'den bu kez, 17. yüzyıl İstanbul'unda geçen fantastik bir polisiye roman.

Abdülcanbaz gibi bir çizgi roman fenomeninin izinden giden ve Tenten gibi büyük örneklerden beslenen Şeker Efendi ve Devşirme Sahab serisinin ilk kitabı olan "Upirlerin Fısıltısı"nda, Dikenelli, okurlarını bir yandan mistik ve korku dolu bir yandan da komik ve naif bir yapıyla buluşturuyor. Egemen Avdan'ın çizimleri ise kitabın atmosferini güçlendiriyor. (Tanıtım Bülteninden)


4
Sinema / Yahşi Doğu Geliyor...
« : 05 Ekim 2011, 23:53:21 »
İlk filmde Osmanlı İmparatorluğu'ndan Doğu hediye götürmek üzere yola çıkmışlardı. Hediye bu sefer Doğu'ya, Çin İmparatorluğu' na gidiyor. 2012 de sinemalarda denebilir.

*Cem Yılmaz yaz sonunda çekimlere başlayacağını açıkladı. Ama çekimlerden önce biraz malzeme toplamak, biraz da Çin kültürünü öğrenmek üzere önümüzdeki günlerde, yeni barıştığı sevgilisi Cansu Dere ile birlikte Çin'e bir seyahat yapacak. Ayrıca Cem Yılmaz'ın yeni filmi Yahşi Doğu'da oynaması için Uğur Yücel'i ikna ettiği biliniyor. Yahşi Batı'dan alışık olduğumuz Ozan Güven ve Özkan Uğur da her zamanki gibi kadroda. [Milliyet]

Biraz eski bir haber ama idare yeni haber bulamadım. Bulunca eklerim Ya da bulan olursa eklese güzel olur. :)

5
Kurgu İskelesi / Kommageneli Hizmetkarın Günlüğü
« : 19 Eylül 2011, 18:39:45 »
Kommageneli Hizmetkarın Günlüğü

Mitoloji, Tarih, Savaş, Aşk, Gerçek, Hayalgücü.

Önsöz

        Ben Demogri. Bir çocuktan yaşlı, evlilik için henüz çok gencim. Ailemi II. Sames dönemindeki kıtlıkta kaybettim. Kralın oğlu I. Mitridat tarafından saraya alındım. Konuşmayı bile bilmeyen bir bebekmişim. Saray çamaşırcıları tarafından büyütüldüm. Daha sonra saray aşçısı Sagescuir' in yanına verildim. Sages her gün kral için lezzetli yemekler yaparken ben de ona yardım ediyorum. Yemeğin pişirilmesine, sofranın kurulmasına, servislerin yapılmasına ve bulaşıkların yıkanmasına yardım ederim. Kısacası mutfakta görevli bir hizmetkarım.
        "Yeryüzü sonsuzdur." der Katib' in yardımcısı Commidius. En yakın dostumdur. Aslında tek arkadaşımdır. Okuma yazmayı Katib öğretmişti ikimize. Bahsettiği sonsuz yeryüzünün belki de en güzel krallığında yaşıyorum. Kommagene Krallığı' nda. Soğuk Günler' de başken Samosat' ta yönetilir krallık. Sıcak Günler' in gelmesiyle de yazlık başkent Arsemia' ya taşınırız. Arsemia' yı daha çok seviyorum. Kral odası, Katib odası ve mutfak Arsemia' daki Yeni Kale' de yer alıyor. En güzeli de Yeni Kale' den Değirmenbaşı Deresi' ne gizli ve kestirme bir yol var. Ben ve Commis çoğu zaman bu yoldan Değirmenbaşı' na gideriz. Orada balıklar gibi yüzmek gerçekten de keyif verici. Tabi yıkanan çamaşırcı kızları gözetlemekse daha da keyifli.
        Toprak Halkı daha çok madencilik, biraz tarım ve çok az da hayvancılıkla uğraşır. Altın, gümüş ve sedir ağacından tahtalar krala vergi olarak verilir. Toprak ekilip de hasat zamanı gelince hasat yapılır. Ürün Nemrut zirvesinde, Tanrıların önünde üçe ayrılır. İlk pay Nemrut' ta gündoğumuyla birlikte yakılır. Yakılan ürünler gözden kaybolarak tanrılara ulaşır.
        İkinci kısım krala sunulur. Bu kısım Sages içindir. Sages bu ürünlerle askerleri doyurur. Güzel ürünler olursa da krala ayrılır. Tabi kralın kendi hayvanları ve tarım alanları da var.
        Son kısım ise Toprak Halkınındır. Soğuk Günler boyunca insanlar bununla yaşar.

Rehber
Anlaşma
Olimpiyat Ateşi _ Krallık Güvende

Savaş
Yenilmezler _ .....

Son
..... _ .....

6
Sinema / Karayip Korsanları
« : 11 Eylül 2011, 23:02:23 »

~Siyah İncinin Laneti~
IMDB Puanı: 8.0/10
Yapım: 2003 ~ ABD
Tür: Aksiyon, Fantastik, Macera, Savaş,
Yönetmen: Gore Verbinski
Oyuncular: Johnny Depp, Orlando Bloom, Keira Knightley,
Senaryo: Ted Elliott, Terry Rossio, Stuart Beattie, Jay Wolpert
Yapımcı: Jerry Bruckheimer, Mike Stenson, Chad Oman, Pat Sandston, Bruce
Hendricks, Paul Deason

Görüntü Yönetmeni: Dariusz Wolski
Müzik: Hans Zimmer, Klaus Badelt, Craig Eastman
Devamı...
KarayipKorsanları.com

~Ölü Adamın Sandığı~
IMDB Puanı:7.3/10
Yapım:2006 ~ ABD
Tür: Aksiyon,  Fantastik,  Gizem,  Komedi
Yönetmen: Gore Verbinski
Oyuncular:Johnny Depp,  Orlando Bloom,  Keira Knightley
Senaryo: Ted Elliott,  Terry Rossio
Yapımcı: Jerry Bruckheimer,  Mike Stenson,  Bruce Hendricks
Görüntü Yönetmeni: Dariusz Wolski
Müzik: Hans Zimmer
Devamı...
KarayipKorsanları.com
~Dünyanın Sonu~
IMDB Puanı: 8.7/10
Yapım:2007 ~ ABD
Tür:Aksiyon, Fantastik, Macera
Yönetmen: Gore Verbinski
Oyuncular:Johnny Depp, Orlando Bloom, Keira Knightley,
Senaryo: Ted Elliott, Terry Rossio, Stuart Beattie, Jay Wolpert
Yapımcı: Jerry Bruckheimer, Mike Stenson, Chad Oman, Bruce Hendricks
Görüntü Yönetmeni:Dariusz Wolski
Müzik: Hans Zimmer
Devamı...
KarayipKorsanları.com



~Gizemli Denizlerde~
IMDB Puanı:
Yapım:2011 ~ ABD
Tür:3 Boyutlu, Aksiyon, Fantastik, Komedi, Macera, Romantik
Yönetmen: Rob Marshall
Oyuncular:Johnny Depp, Penélope Cruz, Geoffrey Rush, Mackenzie Crook
Senaryo: Ted Elliott, Terry Rossio, Stuart Beattie, Jay Wolpert
Yapımcı: Jerry Bruckheimer, Gore Verbinski, Ted Elliott, Terry Rossio, Barry H. Waldman, Chad Oman, Mike Stenson, John Deluca
Görüntü Yönetmeni: Dariusz Wolski
Müzik: Hans Zimmer
Devamı...
KarayipKorsanları.com


Özet
Hafif üçkağıtçı fakat bir o kadar da sevimli Kaptan Jack Sparrow’un (Johnny Depp) korsanlık yaşamı, düşmanı kurnaz Kaptan Barbossa’nın (Geoffrey Rush), gemisi Siyah İnci’yi çalmasıyla altüst olur. Bu da yetmezmiş gibi Kaptan Barbossa, Port Royal kasabasına saldırır ve belediye başkanının güzeller güzeli kızı Elizabeth’i (Keira Knightley) kaçırır. Kızı kurtarmak ve Siyah İnci’yi yeniden ele geçirmek amacıyla Elizabeth’in çocukluk arkadaşı Will (Orlando Bloom) ve Jack güçlerini birleştirirler. Will’in bilmediği ise lanetli bir hazinenin Barbossa’nın kaderini nasıl değiştirdiği ve onu ve mürettebatını nasıl sonsuza kadar ölümsüz olarak yaşamaya mahkum ettiğidir.







Özet
Düzenbaz ve üçkağıtçı korsan Jack Sparrow’un, hayalet gemi Uçan Hollandalı’nın efsanevi korsanı Davy Jones’a kan borcu vardır. Sparrow, bu borcunu ödemediği takdirde sonsuza kadar onun kölesi olarak yaşayacaktır. Bu durumdan kurtulmanın tek yolu ise Ölü Adamın Sandığı’nı ele geçirmek ve böylelikle de Davy Jones’u kontrol edebilmektir.












Özet
Will Turner ile Elizabeth Swann, Kaptan Jack Sparrow’u, Davy Jones’un sandığındaki akıllara zarar tuzaktan kurtarıp özgürlüğüne kavuşturmak adına çaresizlik içinde Kaptan Barbossa ile ittifak yaparlar. Doğu Hindistan Ticaret Şirketi’nin kontrolü altında olan Davy Jones’un ürkütücü görünümlü hayalet gemisi The Flying Dutchman, dünyanın bütün denizlerini kasıp kavurmaktadır.
İhanet, vefasızlık ve dönekliğin kol gezdiği vahşi denizlerde yelken açan korsanlarımızın yolu egzotik Singapur’a düşer. Burada kurnaz Singapurlu korsan Sao Feng ile kafa kafaya gelirler. Dünyanın sonu tabir edilen uzakdoğu okyanuslarındaki nihai savaşta terazinin dengeleri ortadadır. Korsanların her biri sadece kendi hayatının ve kaderi için taraf olmakla kalmayacak; aynı zamanda özgürlük sevdalısı korsan yaşam tarzının geleceğini kurtarma mücadelesi verecektir.







Özet
Kaptan Jack Sparrow'un (Johnny Depp) yolu geçmişinden gelen bir kadınla (Penelope Cruz) kesişiyor. Jack hem aralarındakinin aşk olup olmadığından, hem de kadının efsanevi Gençlik Çeşmesi’ni bulmak için kendisini kullanan acımasız bir sahtekar olup olmadığından emin olamıyor. Kadın onu korkunç korsan Karasakal’ın (Ian McShane) gemisi Kraliçe Anne’in İntikamı’na binmeye zorlayınca, Jack kendini Karasakal’dan mı yoksa geçmişinden gelen bu kadından mı daha fazla korktuğunu bilmediği beklenmedik bir maceranın içinde buluyor.










Show TV' nin Yaz Süprizi-Doktorlar Komedi Dans İkilisi işkencesi nedeniyle "bi güzellik yapalım" diyerek filmleri yayınlaması üzerine tekrar aşık oldum. Bana kalırsa Dünya' nın en iyi 2. filmi[TÜM SERİ OLARAK]. İzlenmesi şart.
edit: Öncekine göre harika bir çalışma. :) nir iki üçük değişiklik kaldı. onları da sonra. :)

7
Harry Potter / PotterTube
« : 19 Temmuz 2011, 13:25:42 »
Harry Potter videolarını burada paylaşsak da saklasak. :P İlki benden;

Harry Potter in 99 Seconds (Güzel bir müzikal :D Eğlenceli :D )

8
Müzik / YAŞAR
« : 20 Nisan 2011, 13:00:41 »
Tam Adı: Mehmet Yaşar Günaçgün
Doğum: 5 Nisan 1970 (Adana)
Meslekler: Şarkıcı ,Şair, Aktör
Çalgılar: Vokal, Gitar
Albümler;
Divane (1996)
Divane Remixes (1997)
Esirinim (1998)
Masal (2001)
Masal Remixes (2002)
Sevdiğim Şarkılar (2003)
Sevdiğim Şarkılar Remixes (2003)
Hatırla (2005)
Sevda Sinemalarda (2007)
Dem (2008)
Eski Yazlar (2010)
Denizin Tuzu (2011)


Hayatı;
Babası Mustafa Erdal, Adana'lı; annesi Mukaddes Leyla, Tarsus'lu olduğundan kendini Çukurovalı olarak tanımlar. İlkokulu Adana İsmet İnönü, ortaokul ve lise eğitimini şimdilerde kapanmış olan Adana Özel Yeni Lisesi'nde (Yeni Kolej) tamamladı. Müzikle ilk tanışması Yeni Kolej birinci sınıfta okul orkestrasına girmesi ile başlamıştır. 1987 yılında Marmara Üniversitesi İşletme Fakültesi'ni kazanarak İstanbul'a gelir ve şiirle ciddi olarak ilgilenmeye başlaması bu döneme rastlamıştır. 1991 yazında kurduğu küçük bir grup ile tatil aylarında Mersin sahillerindeki yazlık sitelerde küçük çaplı konserler vermiştir. Şarkılarını İstanbul'da söylediği ilk yer Moda semtindeki Hanbar adlı bir mekandır. Burada iki yıldan fazla çalmıştır. Marmara Üniversitesi'nden mezun olduktan sonra, İstanbul Üniversitesi'nde Uluslararası finans dalında yüksek lisans yapmıştır. 1994 yılında Ankara Mamak'ta 239. kısa dönem olarak askerliğini tamamlamıştır. ...
Devamı(vikipedi)->

Bazı Şarkılar;
Sevda Sinemalarda
Denizin Tuzu
Aldanırım
Masal
Gözler Aynı Sen

Not;
Sanatçı Pazartesi 22:00' da, TRT FM' de birbirinden güzel şarkılarını canlı okuyor. Farklı konuklarda oluyor tabi. Bence cenlı canlı en güzel okuyan bu sesi kaçırmayın.

9
Düşler Limanı / Neden kitap okumuyoruz?
« : 28 Mart 2011, 22:41:13 »
Okul Dergisi için yazdığım bir yazıyı paylaşmak istedim. Biçimlendirmeyi de bu şekilde düşünüyorum. Öneri de beklerim hani.


KİTAP OKUMUYORSUN

BUNU DA OKUMA!

Neden kitap okumuyoruz?

Kitap okumuyorsun. Neden? Sıkıcı. Yorucu. Zor. Aslında bu yazıyı da okumamalısın. Başlık “Okuma!” diyor. Ama okuyorsun. Neden? Çünkü merak ediyorsun. Okurken zevk alıyorsun. “Acaba ne diyor bu?” derken kaptırıyorsun kendini, bırakamıyorsun.

İnsanların kitap okumamalarının nedeni bazı okurlar. Öğrencilerin okumama sebepleri ise büyük ölçüde öğretmenler. Daha doğrusu “Ben okuyan birisiyim. Kitaptan anlarım. Kitap okumak istiyorsan bana danış!” demeleri. Saçma! Aynı zamanda okumaya çalışanlar da hata sahibi. Evet. Biziz sorumlu, biziz sorunlu. Seçimlerimiz hatalı. Yanlış da yönlendirince kitap nakavt. Seçimler genelde hatalı. Okumaya yanlış yerden başlıyoruz, başlatılıyoruz.

Çevrenizde ve hatta belki kendinizde çok sık görmüşsünüzdür. Kitap deyince hemen devreye sokuluyor 100 Temel Eser. Okumaya çalışanların eline verildi; entrika, dram, vs. dolu bir kitap. Ya sonra? “Sıkıldım.”, “Yoruldum.” “Kitap okumak istiyorum hocam, yardımcı olur musunuz?” dedi öğrenci. “Tabi ki (Suratta şeytani bir sırıtış) Al sana Tolstoy! Al sana Balzac! Al sana…” Hop dedik! Ne oluyor? Ansiklopedi yok muydu? Okumaya yeni yeni başlayanlar nasıl okuyacak onlar? Tabi ki onları sevebilecekler de var. Ama bunlar az. Eğer çok olsaydı herkes kitap okurdu. 6 kişiye bir kitap yerine 1 kişiye 6 kitap düşerdi.

Durun! Umutlar tükenmesin! Burada devreye Fantastik Edebiyat girer. Sahne Bilim-Kurgu’ nundur! Polisiye, Korku, Gerilim şaha kalkar! Bunlar ki insanlarda merak uyandırır. Okuyanı kendine çeker. Kitap eline yapışır insanın.

Köylü bir çiftçi çocuğu. Ejderha yumurtası bulunca Ejderha Süvarisi olan kahramanımız büyü dolu savaşlara girer; Eragon. Daha önce hiç duyulmamış canlılar. Nefes kesen savaşlar. Kardeşlik. Bağlılık. Dünyadaki tüm edebiyatçıları ikiye bölen dev bir üçleme; Yüzüklerin Efendisi. Genetiği değiştirilen adam sürekli kimden, niçin kaçıyor? Tepki. Çözülmesi çok zor cinayetler zinciri. Çok farklı teknikler. İnanılmaz bir neden, müthiş bir son; Koloni. Zengin bir aktör. Ölüler tarafından rahatsız edilen oğlu. Onu korumak için her şeyi yapan bir koruma. Yüz. Uyuşturucu bir hayatı nasıl darmadağın eder? Bağımlı bir arkadaş grubu maddeye ulaşmak için neler yapabilir? 16 yaşındaki bağımlı erkek kendisine ve sevgilisine uyuşturucu bulabilmek için kendini pazarlar mı? Eroin-Christina F. Üç nokta…

Bunlar sadece birer örnek. Kahta İlçe Halk Kütüphanesinde bunlar, benzerleri ve bunlardan farklı binlercesi var. BEDAVA Git. Bak. Elinde evir-çevir. Ortadan bir cümle oku. Kapağına bak. Beğenmezsen daha çok var raflarda. Mutlaka başlayıp bitirmelisin diye bir kural da yok. Sadece dene. Bunu da yapamıyorsan bu dergiyi birine ver. Elinde harab olmasın.

10
Filmler / Boğaçhan Sözmen (Aragorn) Röportajı
« : 03 Şubat 2011, 17:34:33 »
   

Yüzüklerin Efendisi' nde Aragorn karakterine ses veren Boğaçhan Sözmen röportajı için sorular sizden geldi. Katılımınız için sizlere, röportajı kabul eden değerli sanatçıya teşekkür ediyoruz.

Sorular Boğaçhan Sözmen' e Gönderildi.
 
Canlandırdığı diğer karakterler;
Disney  TARZAN (Tarzan)
Disney Aladdin (Cin)
Chicken Run "Tavuklar Firarda" (Rocky)
Lord of The Rings "Yüzüklerin Efendisi" (Aragorn)
King Kong (Jack Black)
CTW (Mavi Evdeki Ayı)
Cartoon Networks (Johnny Bravo)
Charrlie's Choclate Factory "Çarli'nin Çikolata Fabrikası"
(Bütün umpa lumpalar ve tüm şarkılar)
RedKit Batıya Hücum (Film) (Red Kit)
Sevimli Canavarlar(Fungus)
Susam sokağı (açıkgöz[grover] ve sayıların kontu [count])

Sorular;

Spoiler: Göster

*Nasıl başladı bu güzel serüven? [lotr.frodo]
+1979 ya da 80 yılıydı. Bir Ankara Radyosu programını 23 Nisan için babamın da aralarında bulunduğu müzisyenlerin çocukları sunsun istenince ilk defa mikrofonla tanıştım. Ardından 1982 yılında TRT Ankara Radyosu Çocuk Kulübünün sınavlarına girdim. Burada oyunculuk, diksiyon, fonetik, seslendirme, mikrofon teknikleri, radyo – tv programcılığı, sunuculuk vb. Kınularda eğitim alarak çalışmaya başladık. Başlangıç o başlangıç...

*Sizin için önce oyunculuk mu geliyor yoksa seslendirme sanatçılığı mı? [Erymnys]
+Elbette oyunculuk. Seslendirme, oyunculuk olmadan yapılamayacak, hatta oyunculuk eğitimi yoksa cür'et bile edilmemesi gereken bir iştir bence.

*Fantastik Kurgu'ya karşı olan hisleriniz nelerdir? Başka bir fantastik film seslendirmesinde daha bulunmak ister misiniz? [Elendil]
+Fantastik kurgu ya da daha gündelik yapımlar; tümü için hissim aynı galiba. Sözü olan, samimi, üzerinde çalışılmış yapımlar önemli benim için. Ama bir yanda romanından başlayarak çok düşünülmüş, çalışılmış “Yüzüklerin Efendisi”, “Harry Potter” gibi yapımlar varken, kimse sadece yüksek bütçeli ve teknolojik olan ama altı boş, “Pocahontas”tan bu yana hiç değişmeyen senaryosuyla beni aptal yerine koyan “Avatar” gibi yapımları Fantastik Kurgudur diye sevmemi beklemesin. Sıcak ve samimi bir Zeki Alasya – Metin Akpınar filmini ona tercih edebilirim.
Fantastik filmlerin seslendirmelerinde bulunmak konusuna gelirsek; elbette isterim. Hele biz oyuncuların “Dişi rol” dediğimiz yoruma ve tiplemeye açık güzel karakterler olursa...

*Rollerinizi veya seslendirmelerinizi hangi kriterlere göre seçiyorsunuz?Ne tarz karakterler hoşunuza gider? [azuroth]
+Daha çok kriterlere göre beni seçiyorlar. Bizim rol dseçmek gibi büyük bir lüksümüz yok. Ancak Yaptıklarım, deneyimlerim ve becerilerim sayesinde ilginç, zorlu ve eğlenceli çalışmalarla sık sık karşılaşıyorum. Zor, renkli bir çalışmada öncelikle akla gelen isimlerden biri olduğumu görüyorum. Bu da beni mutlu ediyor.

*Bir karakteri canlandırırken onun rolüne bürünür müsünüz? Ruh olmadan seslendirme olmaz diyebilir miyiz? [fırtınakıran]
+İç dünyada bir karşılığı olmadan oyunculuğun hiçbir alanı samimi olamaz. Ama seslendirmede öncelik orijinal yapımdaki oyuncunun yapmak istedikleridir. Yani, ben nasıl hissedersem edeyim, onun o role nasıl büründüğü ile sınırlıyım

*Çizgi film seslendirmek nasıl bir his? Çizgi film karakterlerini seslendirmeyi film karakterlerine göre daha mı ya da daha mı az seviyorsunuz? Tercihiniz filmden mi yoksa animasyondan yana mı olur? [fırtınakıran]
+Animasyon yapımların özelliği, gerçek oyuncular bulunmadığı ve duygular yaşayan bir insanın yüzü ile bedeninde görülemediği için ses oyunculuğunun bu duyguları desteklemek için daha büyük, daha güçlü olması gereğidir. Bu açıdan zamana zaman daha özgür ve eğlenceli hale gelebiliyor. Başka birinin oynadığı bir filme dublaj yapmaktansa animasyon seslendirmeyi tercih edebilirim. Hele dış kaynaklı değil de, sıfırdan yapılacak bir proje ise. O zaman oyunculuk tercihleri tamamen bana kalacaktır.

*Aragorn karakterini canlandırırken kendinizi onunla özdeşleştirebildiniz mi? Aragorn' u hissedebildiniz mi?[Gilderoy]
+Oyuncunun ve yönetmenin yazarın yazdığı doğrultuda yarattıkları karakteri anlamaya ve onu Türkçe ifade etmeye çalıştım.


*Sizin Aragorn'a karşı bakış açınız nedir? Sesinizle can verdiğiniz bu karakter hakkındaki şahsi düşüncelerinizi alabilir miyiz? [fırtınakıran]
+Aragorn kral bir abimiz. Üçlemede esas kızı da, tahtı da kapıyor. Severek izliyoruz kendisini. Şaka bir yana elbette romanda da, filmde de belli değerlerin vurgulandığı “iyiler” diyebileceğimiz karakterlerden biri olarak insani değerler ve bunlar için mücadele edilmesi fikrinin simgesidir.

*Aragorn seslendirmesini yaparken en çok hangi replikleri severek seslendirdiniz? [Ectoras]
+Elfçe konuştuğu replikleri sevdim. İlginçti.

*Seçme şansınız olsaydı, Yüzüklerin Efendisi' nde başka hangi karakteri seslendirmek isterdiniz? [grikunduz]
+Hiç düşünmedim. Ama Gollum çok ilginç bir deneyim olabilirdi.

*Çevrenizden nasıl tepkiler alıyorsunuz? "Aa! Aragorn!" ya da "Johnny?!" diyenler hiç oldu mu? [lotr.frodo]
+Zaman zaman böyle şeyler yaşayabiliyorum. Ama ben seslendirme yaptığım karakterlerin aslına uygunluğu çok aradığım içini doğal olarak aynı hançereden çıkmanın dığında karakterlerin birbiriyle ve benim günlük konuşmamla çok benzerliği olduğunu sanmıyorum. Ancak çok meraklı ve dikkatli izleyici ayırt edebiliyor. Ama “Sesiniz tanıdık geliyor” gibi tepkiler oluyor elbette.

*En sevdiğiniz seslendirme çalışmanız hangisi? [simkalaba]
+Sanırım Disney'in “Alaaddin” filmindeki Cin karakteri diyebilirim. Orijinalini Robin Williams gibi dev bir seslendirme sanatçısı aktörün konuştuğu bu karakter hızlı değişimleri, tipten tipe girmesi, olağaüstü renkleriyle hem çok zevkliydi, hem de bence yapılmış en zor seslendirme işlerinden biriydi. Çıkan sonuç da beni epeyce mutlu etmiştir.

 *  Seslendirme sanatçısı olmak isteyen gençlere bir öneriniz ve tavsiyeniz var mı? [mit]
+Oyuncu olsunlar. Oyunculukla ilgileri yoksa hiç yanaşmasınlar. Sonra dili çok iyi bilen bir oyuncu olsunlar. Bu bir meslek. Hobi ya da heveslilerin kendini tatmin edeceği bir alan değil. Bu mesleğin gereklerini yerine getiren başarılı da olacaktır.




11
Genel Kültür / Subliminal Mesajlar
« : 07 Aralık 2010, 16:26:59 »
Bu konuda Viki şöyle diyor;
Subliminal mesaj başka bir objenin içine gömülü olan bir işaret ya da mesajdır ve normal insan algısı limitlerinin altında kalmak, o anda farkedilmemek üzere tasarlanmıştır. Subliminal mesajlar insanın bilinçli dikkati tarafından farkedilemezler ancak bu mesajların insan bilinçaltını etkiledikleri ileri sürülmektedir. Subliminal teknikler reklamcılık ve propaganda alanlarında sıklıkla kullanılmaktadır. Bu tekniklerin amaçları, etkililiği, kulanım sıklığı konuları tartışmalıdır. Ve şüphelidir.

Bunu ilk duyduğumda tuhaf geldi. İşin içine Yüzüklerin Efendisi de girince "yuh!" dedim. Yorum yapamıyorum gerçekten. Sizlerin yorumlarınız karşısında aydınlanacağım inşallah. ;D

Benim dikkatimi çeken kısım Tek Yüzük ve Coca-Cola reklamı. Yani sözde insanları bu filmi izleyecek. Bilinçaltına Coca-Cola yerleşecek. Hep Coca-Cola alacak.
Spoiler: Göster


Şu videoda da bir başkan adayı sözde kendi tanıtımını yapıyor. Yani bu sayede o aday bilinçaltına yerleşecek ve herkes ona oy verecek. :P ;D


İşte diğer örnekler. (Aceleye geldi. Daha sonra eklemeler yapacağım. Harry Potter da falan da varmış. )

DİKKAT! +18 GÖRÜNTÜLER İÇERİR!
Spoiler: Göster
Kuzuların Sessizliği Film Afişi;

Zoom yap evladım;


Bir Coca-Cola Reklamı. Bu olay anlaşılınca afişi hazırlayan işten çıkarılmış ve afişler toplanmaya başlamış. Fakat bunun Coca-Cola tarafından yapıldığı da söyleniyor.


Bir sigara markası. Cinsel organ teması işlenmiş bir afişi. Amaç: Halkı azdırmak galiba. :S


McDonalds tabelası. Yine cinsellik...


Disney' in bir çizgi filmi. Aslan Kral. Yıldızlarla SEX yazılmış;


Bir çizgi film daha.  Çıplak kadını görebildiniz mi?


Buyrun bir banknot;



12
Harry Potter / Harry Potter || Soru&Yardım
« : 19 Kasım 2010, 10:44:04 »
Harry Potter ile ilgili sorularımızı soruyoruz bilenler cevaplıyor. :)



İlk soru benden;
Büyücüler normal silahlarla ölmüyorlar mı? Yani şimdi Zümrüdü Anka Yoldaşlığı eline Sniper ları, Kaleşnikof ları falan alıp da dalmaz mı Ölüm Yiyenlere? Kafam karıştı şimdi  :hıö  :)

13
Eğlence & Mizah / Düz Adam S A M İ [+16]
« : 15 Kasım 2010, 15:54:43 »
Karikatürist Cihan Ceylan tarafından tasarlanmıştır. Benim için Yiğit Özgür' ün karikatürlerinden sonra en iyi karikatürlerdir. (Erdil de 2,5 uncu sırada. ;D ) Bir kaç tanesini paylaşayım. Sizlerden de bekliyorum.
Not: Biraz küfürlü ama çok komikler kanımca. ;D
Spoiler: Göster










14
Düşler Limanı / Bir ses mi duydun yoksa?
« : 31 Ekim 2010, 16:24:37 »


     Renkli bir kutu. Capcanlı. Küçük bir çocuk beliriyor. Gözünde dipsiz bir korku kuyusu. Ama umut yüklü titrek bir ışık da var. Yaslandığı duvar çırılçıplak. Ve buz gibi. Başından göğe bir demir yığını uzanıyor. Sert, ürkütücü ve soğuk bir görüntüye sahip. O demiri ateşleyecek, küçük çocuğun gözlerinde ki ışığı dünyanın nihayetine kadar söndürecek minik bir parça demir daha.
     Minik demir parçasının üzerinde titreyen bir parmak. Belki o parmak sevgi yüklü  şarkılar yazan bir kalem tutmayı hayal etmişti. Ya da tozlu bir tebeşiri tutmayı. Ya da... Ya da...
     Renkli kutu karardı ve söndü. Kirli pencere açıldı. Oda hafiften aydınlandı. Karşıda bir kaldırım var. Kaldırımın kirli taşları üstüne bir çöp yığını bırakılmış. Hayır, hayır!.. Çöp değil. Büzüşmüş bir yaratık var orada. Evet, evet... Bir insan. Yaşlı bir insan. Sanki dünyayı omuzlarında taşımış da o yüzden böyle çökmüş. Ezilmiş. Yıkılmış.
     Derin, kasvetli, umutlu, yorgun bakışlar. Donuk gözler. Hayatının kadını sağ tarafında, hemen önünde oynayan sevimli torunlar, duvarda eski bir düğün fotoğrafı... Böyle bir görüntü hayal etmiştir büyük ihtimal o gözler. Ya şimdi? Sağında kırık ve paslı bir sokak lambası, önünde birbirlerine küfrederek eğlenen ama onu hiç fark etmeyen çocuklar, duvarda yırtık bir kağıt parçası. Üzerinde on altı yaşlarında, güzel mi güzel bir kızın ve kocaman harflerle "KAYIP" yazısının olduğu bir kağıt parçası. Görebildikleri ancak bu kadardı o eski gözlerin.
     Pencere kapandı. Perde çekildi. Loş bir ışıkla doldu içerisi. Etraf sessiz. Birden bir ses! Üstünüzdeki lambalar mı konuşuyor yoksa? "İn misin, cin misin? Çık ortaya!" Peki ne dedi o ses? Bir şeyler mırıldandı. Evet, evet... Şöyle dedi; Bir hayalim var benim. Hıh! İçinizdeki sestir o. Gözlerinizi kapatıp başınızı yukarı kaldırın ve bir kaç saniye öylece kalın. Tamam değil mi? Geçti. Boş verin... (!)


15
Yüzüklerin Efendisi / Balroglar
« : 24 Ekim 2010, 20:11:17 »
Balroglar


Kimdirler
Maia ırkından, ölümsüz, ateşten ve gölgeden yaratılmış bir Orta Dünya İblisleridir. Birinci Çağ da ve sonrasında Ejderhalardan sonra en çok korkulan yaratıklardır. Melkor' un hizmetkarlarıdır.

Özellikleri
Yeleleri akan ateşten ve alev kusan burunları vardır. Kolları ve bacakları devasa bir şekilde kıvrılabilir. En güçlü silahları ise çok dilli ateş kırbacıdır. Balrog ırkının en ünlü üyesi Balrogların Efendisi ve Angband'ın Yüksek Komutanı Gothmog'dur.

Nasıl ortaya çıktılar
Balrog' lar son savaştan kaçıp kendilerini yerin fersahlarca altına gömdüler. Ancak güneşin üçüncü çağında Cüceler Moria' da "tüy kadar hafif, ejderha derisi kadar dayanıklı" bir maden olan Mithril' i keşfetti. Madene ulaşmak için yerin derinliklerine ulaşmaya çalıştılar. Fakat bu sırada bu iblisi de serbest bıraktılar.

Sonları nasıl oldu
Balroglardan geriye sadece bir tane kalmıştı. O da Yüzük Savaşı sırasında Gandalf tarafından yok edildi. Son Balrog  Troll'leri ve Orc' ları etkisi altına alıp Moria' daki tüm Cüceleri yok etti. İki yüz yıl boyunca hüküm süren Balrog  Khazad-dûm Köprüsünde Gandalf tarafından Zirakzigil' in zirvesinden aşağı atılarak yok edildi. Fakat bu savaş sırasında Gandalf da ağır darbeler aldı ve öldü. ( Ancak daha sonra verilen görevi tamamlaması için Eru Ilúvatar tarafından geri gönderildi.)

Orta Dünyada Balrog öldürmüş olan 4 Kişi
Spoiler: Göster
Gandalf

Feanor

Ecthellion

Glorfindel



Vikipedi' den yararlanılarak hazırlanmıştır.[*]Kopyalamadım. Özet geçtim.[/*]

Sayfa: [1] 2 3