Kayıt Ol

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Konular - Nefertari

Sayfa: [1] 2 3 ... 6
1
Sinema / Gattaca
« : 13 Kasım 2009, 21:19:03 »
Mükemmel 1997 yapıtı bana göre..


Tür : Bilim Kurgu / Dram / Gerilim
Yönetmen : Andrew Niccol
Senaryo : Andrew Niccol
Görüntü Yönetmeni : Slawomir Idziak
Müzik : Michael Nyman
Yapım : 1997, ABD , 101 dk.


Oyuncular

Ethan Hawke (Vincent Freeman) , Uma Thurman (Irene Cassini) , Jude Law (Jerome Eugene Morrow) , Gore Vidal (Müdür Josef) , Xander Berkeley (Dr. Lamar) , Jayne Brook (Marie Freeman) , Elias Koteas (Antonio Freeman) 
 

Bu filmde bu da mantıksız denilebilecek hiçbirşeyin olmadığı söylemek isterim.

Öncelikle film genetik üzerineymiş. Yeni doğan bebeklerin hemen hayat standartları çıkartılıyor ve iyi bir kariye yada kötü bir hayatın onları beklediği daha ilk dakikalardan anlaşılıyor.

Karakterimiz için de kötü hayat şansına çıkmıştır. Ancak Gattaca'da temizlik işçisi olacaktır. Ama Gattaca'da birileri kendine merdiven aramaktadır. Ve Vincent bu merdivenlik görevinin aldığı kan ve başka genetik bilgilerle iyi ilerletir.

Bazen ikinci olmayı kabul etmekte gerekir.


Dipnot: Yalnız değişimi benzetemeyebilirsiniz.

2
Sinema / Vampirlerin Şafağı (Frostbite)
« : 14 Temmuz 2009, 15:02:12 »
Spoiler: Göster



Henüz 17 yaşında bir genç kız olan Saga ve doktor olan annesi Annika yeni bir şehre taşınırlar. Genetik tıp konusunda uzman olan Annika bu şehirdeki hastanelerden birisinde iş bulmuştur. Saga güneşin bulutların arasından yüzünü göstermediği bu kente alışmakta güçlük çekerse de okulda tanıştığı tuhaf arkadaşı Vega sayesinde kendine yeni arkadaşlar edinmeye başlar. Saga ve annesi için her şey yoluna girmiş gibi gözükse de, annesinin çalıştığı hastanede bir şeyler ters gitmektedir. Kısa süre içinde herkesin kanını donduran şüpheli ölümler ve kazalar yaşanmaya başlanır. Genetik bir hastalığın tedavisi için kullanılan ilaçların yanlış bir ele geçmesi ile işler iyice çığrından çıkar. Gözün kar ve buzdan başka bir şey görmediği bu karanlık şehir korkunç bir sır gizlemektedir.
   
Yönetmen :  Anders Banke
Senaryo :  Daniel Ojanlatva
Oyuncular :  Petra Nielsen, Grete Havnesköld, Emma Åberg, Jonas Karlström, Måns Nathanaelson
Filmin Türü :  Korku, Komedi 
Orijinal Adı :  Frostbite
Yapımcı Firma :  Cinepost Studios
Yapım Yılı :  2005
Yapım Ülkesi :  İsveç
Orijinal Dili :  İsveç
Filmin Süresi :  83 dakika
Resmi Sitesi :  http://www.frostbiten.se 
Dağıtıcı Firma :  Bir Film
Vizyon Tarihi : 30.06.2006


3
Duyurular / Kayıp Rıhtım 2. Zirve [Şimdilik İptal]
« : 26 Ocak 2009, 21:11:11 »
Günler geçti ve o büyük gün geldi.. Kayıp Rıhtım 2. Zirve geldi çattı.

Sitede kaynaştık bir de reel hayatta kaynaşalım dedik. 08.02.2009 Pazar günü saat 11:00'da Kadıköy Rıhtım (Eminönü İskelesi önünde (lütfen Beşiktaş'a gitmeyin) )'da buluşuyoruz. Buraya seçme sebebimiz Kayıp Rıhtım - Kadıköy Rıhtım (uydurdum :D) olması... Buluşmaya herkes davetlidir.

Gelenler gününden 3 gün önce bana özel mesaj atarlarsa sevinirim.Dönüş saati veremiyoruz. Aklıma yeni fikirler geldikçe başlık güncellenecektir.. Sizinde fikirlerinizi bekliyoruz.

4
Müzik Haberleri / Eurovision'da SOAD Yok.
« : 10 Ocak 2009, 20:55:51 »
Star Tvde detay haber olarak çıktı. Ne kadar gerçek bilemem. Ama menajerleri doğrulamış diye de bir dedikodu var. Neyden mi bahsediyorum. SOAD Eurovision' katılmıyor. Neden çünkü Eurovision Kurulu siyaset amaç içeren şarkıları kabul edemeyeceğini belirtti. Böylelikle Ermenistan'da grupla katılmamaya karar verdi. (Sanırım birde Türkiye'yle maçtan sonra aralarındaki buz dağları biraz erimiş, tekrar çıkmasını istemiyorlarmış)..

5
Müzik Haberleri / Eurovision Şarkımız Belli Oldu!
« : 02 Ocak 2009, 19:16:08 »
Eurovision şarkımız belli oldu.

Hadise - Düm Tek Tek

http://www.vidivodo.com/229176/hadise-dum-tek-tek

6
Diğer Fantastik Eserler / Momo - Michael Ende
« : 01 Ocak 2009, 13:55:46 »
Momo karşısındakileri, aptal insanların bile alına parlak düşünceler getirtecek şekilde dinlerdi... Momo'nun yanında oynanan oyunlar başka hiçbir yerde oynanamazdı.
Yaşanılan gün içinde çok büyük bir sır vardır. Bu büyük sır zamandır. Onu ölçmek için saatler ve takvimler yapılmıştır, ama bunlar hiçbir şey ifade etmez. Herkes çok iyi bilir ki, bazen bir saatlik süre insana ömür kadar uzun gelirken, bazen de göz açıp kapayıncaya kadar geçip gider. Çünkü zaman, yaşamın kendisidir. Ve yaşamın yeri yürektir.

Bu gerçeği hiç kimse duman adamlardan daha iyi bilemezdi. Bir saatlik, bir dakikalık, hatta bir saniyelik yaşamın değerini hiç kimse onlar kadar iyi ölçemezdi. İnsanların zamanı üzerine planlar kuruyorlar. İnce hesaplarla hazırlanmış planlar.

Yaptıklarından kimsenin haberdar olmaması onlar için çok önemliydi. Büyük kente yerleşip halkın arasına karışırken hiç dikkat çekmemişlerdi. Hiç kimse farkına bile varmadan adım adım ilerliyor ve insanlara egemen oluyorlardı.

Zamanınızı çalıyorlar sevgili dostlar, kendi istekleri uğruna sizi kandırıyor ve zamanınızı çalıyorlar... ama Momo ve çocuklar sizi uyarıyor... Ey insanlık, dinle ve anla!.. Onikiye beş kaldı... Aç gözünü, tetikte ol... Hırsız çaldı zamanı. Okuyun ve anlayın... zamanınızı çalıyorlar.

Bitmeyecek Öykü ile çok sevilen Michael Ende'den efsaneleşmiş bir eser daha... Üstelik yine hem çocuklara hem de çocuk kalmaya uğraşan büyüklere...

Kitap tanıtım ve künye bilgileri burada.

Sevgili kitapçımda gezerken Michael Ende konusu açıldı. Bitmeyecek öyküyü okuduğumu söylediğinde Momo'yu da rtavsiye etti. Fantastik mi bilmiyorum. Bilen varsa beni uyarırsa sevinirim..



Yazarın forumumuzdaki diğer eserleri:


-Dilek Şurubu
-Bitmeyecek Öykü

7
1. Yıl / Kayıp Rıhtım'ımız 1 Yaşında!
« : 31 Aralık 2008, 19:02:01 »



Koskoca bir yıl ne de çabuk geçti değil mi? Ne kederlerimiz ne mutluluklarımız oldu. Ama işte ne olursa olsun kocaman bir yıl bize çok çabuk geçti. Belki de hiçbirşey yapamadık bu koskocaman yılda…

 Şimdi sitemizin tarihinden az çok bahsedelim. Okumayı bırakmayın; klasik bir tarih anlatımı olmayacak.

   Bundan 1 sene evvel sitemizin gelmiş geçmiş kurucuları ne yapsakta eğlensek diye düşündüler. Ne yapsakta başımız ağrısıa? Düşündüler, düşündüler. Kendi aralarında tek ortak yönlerinin büyüler, hurafeler :P vb.  yani kısacası fantastik ögeleri içeren herşey onların ortak yönü oldu. Fantastik için ellerinde herşeyleri vardı. Bir tek şey hariç; site.. Sonunda karar verdiler site açmaya.

  Sitenin ilk ismi ‘’Hayal Cini’’ oldu. Birkaç sitenin toplamıydı aslında ‘’Hayal Cini’’.. Koskocaman bir aileydik ilk başlarda. Hayal Cin’imiz maalesef ilk başta fantastik bir site olamadı. Aşk, dedikodu, laklak  vs bilindik bir gençlik sitesi.. Bunu dile getirmek zordu. Dile getirdiğimiz de ise aramızdan o koskoca aileden fireler verdik.

 Olaylar böyle devam ederken fantastik damarımız kabarıyor, kabarıyordu konuşacak kimse yok modlarımız da dahil olmak üzere. Bir toplantı yapalım dedik. Herkesin düşüncelerini o toplantıda ben dile getirdim. Yani hadi hepsi benim düşüncem olsun, herkes onayladı :P Ve biz yine bu toplantıda fireler verdik. Magicalbronze (tek adam), Amras Ringeril, Mls hp, Lucilla, Sophie, Herr Mannelig sadece sitede kaldı. Şöyle bir bakınca güzel bir kadroya benziyor.

 Kurucularımızdan sadece Magicalbronze kalmıştı. Tek adam olmuştu işte. Tek adam, tek adam olduğunu bilmeden tek adam olmuştu. Sitemize bir çok taşlama geldi diğer kurucularla tartışmalar yapıldı ve Hayal Cini o gün bitti.

 Şimdi gördüğünüz üzere bunlar sadece 6 ay içinde olan  olaylar. Koskoca yılımız yarısı ne kadar gergin geçmiş.Şimdi yazıyı okurken bunlar için mi bu kadar okudum diyorsunuz ama biraz daha devam edelim. Yazı uzun, çünkü 1 senemizi anlatıyoruz..

 Yeni adımızla ‘’Kayıp Rıhtım’’ ile başladık fantastik sevgimizi sizlere ulaştırmaya. Gece, gündüz durmadan düşünüyorduk ne yapsakta mutlu olsak?Öncelikle bir tema lazımdı bize. Hemen Magicalbronze tema yaptı.

 Ama olmadı. Gün boyu mesaj çekilmiyor diye güldüler arkamızda. Hayır arkadaşlarım oldu. Kayıp rıhtım fantastik sitesi oldu. Kayıp rıhtımda dedikodu, laklak fantastikte yapıldı. Kayıp rıhtımda amacımıza ulaştık.

 Hurin meselesine gelince siteye başkalarından çok emeği geçerken bir takım çirkin benzetmeler çok ayıp kaçtı. Sonuçta siteye herkesten daha çok yardımı dokundu. (Bunu tartışmayalım, ben gözümle gördüm)

 Sonra koskoca bir aileyken daha büyüdük. . Şimdi Kayıp rıhtım istediğimiz gibi gibi gitmekte. Ama kimlerin sayesinde? SİZ üyelerimizin sayesinde. Sizlere bizleri yalnız bırakmadığınız için minnetarız.


 Buraya kadar okuduğunuz için çok ama çok teşekkür ediyorum. Bugüne kadar bir yanlışımız olduysa size karşı affınıza sığınıyoruz. Ve bu yeni yılımızda bir çok süprizlerle sizleri şaşırtacağız.

 Unutmadan sitede şimdi olmasalarda (Hezarfen, Micheal Evans, VampireLLa, Legolas, Jejune, Spectre, Sifaus, Mithrandir, Barty Jr. ve şimdi hatırlayamadığımız niceleri..) emeği geçen herkese çok teşekkür ediyoruz.

8
Liman Kütüphanesi / Beğendiğiniz Alıntılar
« : 23 Kasım 2008, 16:01:36 »
Yüzyüze bakınca, aynam,
Sakin bir havuzdaki yansıma.
Ne olurdu o görüntüyü yerleştirebilseydim
Sahip olduğum bu yüze.
Ne olurdu sokabilseydim o lekelenmemiş yüreği
Kendi göğsüme.

Drizzt'in Guenhwyvar için düşünceleri gibi bişey. Unutulmuş diyarlar anayurt sayfa 184

Hiçbir şey, değerini gerçekten anlamadan önce yitirdiğimiz bir şeyin, bir kimsenin boşluğu kadar yanamaz yüreğinizde.

Unutulmuş diyarlar Anayurt sayfa: 257

Sizde beğendiğiniz sözleri yazın.Benden daha devamı gelecek.

9
Sinema / Issız Adam.
« : 17 Kasım 2008, 20:48:33 »
Spoiler: Göster


Yönetmen: Çağan Irmak
Oyuncular: Cemal Hünal, Melis Birkan, Yıldız Kültür, Şerif Bozkurt, Gözde Kansu

Senaryo: Çağan Irmak
Görüntü Yönetmeni: Gökhan Tiryaki
Müzik: Aria
Kurgu: Ruşen Dağhan
Tür: Dram
Süre: 105 dk.
Yapım: 2008 - Türkiye

Gösterim tarihi: 7 Kasım 2008

Modern hayatın yalnızlaştırdığı insanları anlatan, yemekler, anneler, eski şarkılar ve aşk üzerine bir film.

 Alper, 30’lu yaşlarda, kendi restoranının sahibi iyi bir aşçıdır. Hayatının akışı, bir gün Beyoğlu’nun arka sokaklarındaki bir kitapçıya girmesiyle değişir, Ada’yla karşılaşır. Alper, Ada’nın güzelliğinden etkilenir ve Ada’yı takip etmeye başlar. Alper kopamadığı özgür hayatının içersinde Ada’ya yer açtıkça, yaşamının daraldığını fark eder.


10
Sinema / Güneşin Oğlu.
« : 17 Kasım 2008, 20:45:13 »
Spoiler: Göster



Yönetmen: Onur Ünlü
Oyuncular: Haluk Bilginer, Özgü Namal, Hümeyra, Ferit Kaya, Köksal Engür

Senaryo: Onur Ünlü
Görüntü Yönetmeni: Aras Demiray
Müzik: 100 Derece, Doruk Somunkıran
Ses: Nurkut Ozdemir
Tür: Komedi
Süre: 90 dk.

Gösterim tarihi: 7 Kasım 2008

Bütün hayatını bir mucize bekleyerek geçiren Fikri Şemsigil, sonunda bu mucizeyi yaşar... Fakat yaşadığı mucize, düşündüğünün aksine Fikri Bey’in hayatını alt üst eder. Fikri Bey’in ruhu artık, çevresindeki insanların bedenlerine girip çıkmaktadır. Ve sonunda Fikri Bey, bu kez, yıllarca beklediği mucizeden kurtulmak için, gerçeklerin peşine düşmek zorunda olduğunu anlar. Olaylar çığırından çıkmıştır. Peki, karşı apartmandaki komşusu dünyalar güzeli kız ne olacaktır?

11
Sinema / Son Buluşma.
« : 17 Kasım 2008, 20:42:44 »
Spoiler: Göster




Orjinal Adı: Son Buluşma

Yönetmen: Nesli Çölgeçen
Oyuncular: Kurtuluş Savaşı Gazileri, Ömer Küyük, Veysel Turan, Yakup Satar, Gazi Ömer Küyük Ailesi

Senaryo: Nesli Çölgeçen
Görüntü Yönetmeni: Nesli Çölgeçen
Müzik: Nadir Göktürk
Kurgu: Ahmetcan Çakırca
Tür: Belgesel, Tarihi, Dram
Süre: 90 dk.
Yapım: 2007, Türkiye

Konu: Türkiye’nin bağımsızlığı için binlerce insanın şehit düştüğü, genç-yaşlı, kadın-erkek demeden düşmana karşı tek vücut direndiği Kurtuluş Savaşı’nın son tanıkları, Gazi Ömer Küyük, Gazi Yakup Satar ve Gazi Veysel Turan’ın günlük yaşamları ve savaş yıllarına dair anıları SON BULUŞMA’da gözler önüne seriliyor. Çorumlu Gazi Ömer Dede, önce Anıtkabir’i ardından son kalan diğer iki gazi, Yakup Satar ve Veysel Turan’ı ziyaret ediyor, savaş yıllarına dair anılarını paylaşıp birbirleriyle helalleşiyorlar. Tarihe tanıklıklıklarını kendi ağızlarından dinlediğimiz bu üç kahraman gazi, gerçek sinema türündeki belgesel yapım ile ölümsüzleşiyor.

12
Tartışma Platformu / Fantastik karakteriniz nasıl olurdu?
« : 17 Kasım 2008, 20:39:03 »
Bir karakter yaratsanız bu karakter nasıl olurdu?Hangi özellikleri olurdu?Boy kiloda yazıverin :P Tüm ayrıntıları yalnız. Göz rengine kadar..

13
Unutulmuş Diyarlar / Do'Urden Ailesi
« : 17 Kasım 2008, 20:24:33 »
Malice Do’Urden

Do’Urden evinin matronudur.3 kız ve 3 oğlu vardır.Hedefi tüm evlere hükmetme ve Lloth’un en iyi rahibesi olmak.Ama planları Drizzt’i doğurduğundan sonra pek iyi gitmemiştir.Lloth’un güvenini kaybetmiş ve kızı Briza tarafından öldürülmüştür.

Briza Do’Urden

Do’Urden evinin en büyük kızıdır.Annesiyle amacı aynıyken doğal olarak annesinin yerini almak istemektedir.Elinin kesilmesi Drizzt’in hatırasıdır.İyimserlik yönü yoktur.Elinde kırbaçla dolaşır.Erkeklerden tiksinir.

Vierna Do’Urden

Drizzt’le öz kardeşlerdir.İçimde iyimserlik vardır ama dışarı vuramaz.Daha sonraları Lloth’un rahibelerinden biri olur.Bir evin saldırması sonucu o evin himayesine girer.Drizzt’e 10 yıl bakmıştır.İlerleyen sürede okulda çalışmıştır.

Nalfein Do’Urden

Do’Urden evinin en büyük oğludur.Büyücüdür.DeVir evine saldırırken kardeşi Dinin tarafından öldürülmüştür.

Dinin Do’Urden

Nalfein’i öldürdükten sonra en büyük oğul o olmuştur.Drizzt’i sevmemektedir.Tam bir itaakattır.İlerleyen sürelerde okulda çalışmıştır.

Drizzt Do’Urden

Zaknafein’in oğludur ve Zak’ın içinde olan iyimserliği almıştır.Yeraltı yaşamın ona göre değildir.Yani yeraltı yaşamının tabularını yıkmak istemektedir.Büyücü olarak yetiştirilmek istenen Drizzt Zak sayesinde dövüştü olarak yetişir.Çok iyi bir dövüşcüdür.Ve hikaye Drizzt’in masumiyetinin başına getirdikleriyle devam eder :P

Tüm aile neredeyse Drizzt’in düşmanıdır.

Kısaltılmış bilgilerdir.Daha fazla genelleme için Drizzt'in düşmanları konusuna bakabilirsiniz.

Maya Do’Urden hakkında bişey yazmadım.Hatırlamayamıyorum.Kitaplara şöle bir baktım ama sağlıklı olmadı.

Bişeyler eklemek isteyen eklesin.Yanlışlarım varsa affola. (üçlemeyi bitireli 3 yıl oldu da xD)


14
Düşler Limanı / Ölüm~
« : 14 Kasım 2008, 18:27:11 »
Hayat devam ederken güzelce gülüşlerimizin kayboluş sebebidir bazen.Yada hayatın gerçekten boş olduğunu anladığımız zamanlar o kelime hep aklımızdadır.Bazen hep o olmayı isteriz ama onu duyunca ürpeririz.Ölüm hayatımızın bir gerçeğiyken onu her duyumuşta neden ürpeririz?

İşte o mutlu anında geldi sana, bize geldi ölüm.Etraf soğudu sanki, gözlerimiz ise yandı.Tuttuk kendimizi ağlamamak için niçin tuttuk, kim dalga geçecek ki? Sonra bıraktık kendimizi.Düşündük şöyle bir çevremizi ağlarken.Dün kırdığımız biri bugün yanımızda olmayabilirdi belki.Beyinlerde hep bu vardı, peki neden kırmıştık? Ne etrafımızdaki birini kırmak için önemliydi ki? Neden ölsün derdik kızdığımızda? Gururumuz için mi? Öldükten sonra gururumuz yerine geldi mi?

Ölüm etrafımızı sararken yavaş yavaş hayatın aktığını gördük.Ne olursa olsun hayat devam ediyordu.Sadece devam etmeyen, yüreğimizdeki bir parçaydı.


Merve’me…


15
Sinema / Mustafa
« : 29 Ekim 2008, 10:38:26 »


Can Dündar'ın 85 yılı ele aldığı yapıt; Mustafa

Atatürk'ün askeri, siyasi ve insani yönlerini resmi dilin dışına çıkarak anlatma iddiasındaki "Mustafa" filmi bugün Türkiye'de vizyona girecek. 70. ölüm yıldönümünde Atatürk'ü seyirciye yeniden tanıştıracak filmi Can Dündar yazıp yönetti ve müziklerini Goran Bregovic besteledi.
Filmin İstanbul galası, önceki gün Dolmabahçe Sarayı'nda yapıldı.
Can Dündar'ın senaristliğini ve yönetmenliğini yaptığı, Sabancı'nın katkıları ve NTV-KO'MEDYA ortaklığıyla hazırlanan bu belgeselin galasına filmin özgün müziklerini yapan Goran Bregovic de katıldı ve kısa bir dinleti sundu.
Açılışa, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Köksal Toptan ve eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt da katıldı.
Eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Güler Sabancı, Ufuk Uras, Güneri Civaoğlu, Mehmet Ali Birand, İlber Ortaylı, Leyla Umar, Nail Güreli ve Derya Sazak da galaya katılan isimler arasındaydı. Sanat dünyasından ise Yetkin Dikinciler, Gani Müjde, Gencay Gürün, Gülben Ergen, Aysun Kayacı, Levent Üzümcü, Zeki Alasya, Orhan Gencebay, Leman Sam, Sinan Çetin, Mustafa Altıoklar, Nebil Özgentürk, Mustafa Alabora ve Fadik Sevin Atasoy galada hazır bulundu.
 
Özel belgeler yer aldı

Film için özel izinle açılan Cumhurbaşkanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı arşivleri başta olmak üzere, yerli ve yabancı birçok arşivden derlenen Atatürk'ün daha önce görülmemiş fotoğrafları, hatıralarını yazdığı not defterleri, yakınlarına yolladığı çok özel mektuplarından günlüğüne ve elyazmalarına kadar pek çok belge filmde yer alıyor. Bütün bu belgelerle Atatürk'ün kendisini anlattığı bir filme ulaşılıyor.
Çekim ekibi, ciddi bir hazırlık aşamasından sonra Atatürk'ün ayak bastığı Selanik'ten Manastır'a, Şam'dan Berlin'e, Sofya'dan Karlsbad'a kadar her coğrafyaya giderek, doğduğu odadan, öldüğü odaya dek her mekâna girerek onun hayatını yerinde görüntüledi.
Atatürk'ün kendi sesinden çok önemli konuşmalarının yer aldığı "Mustafa"da, kişilik özelliklerini çok net ortaya koyan özel mektuplar oldukça dikkat çekiyor.
Yeni kuşağın okulda öğrendiği klasik bilgilerden ve eski, siyah beyaz görüntülerden sıkılmış olacakları varsayımıyla filmde samimi bir dil ve modern animasyon teknikleri kullanılıyor.

Sayfa: [1] 2 3 ... 6