31
Tartışma Platformu / Ynt: Konusu Açıldı Mı Tavsiye Etmeye Başladığınız Kitaplar
« : 11 Ocak 2017, 22:11:11 »
Sapiens (Yuval Noah Harari) ve Tembellik Hakkı (Paul Lafargue). Herkesin okuyup anlayabileceği, dünyaya ve insanlığa dair bilmeniz gerekenleri ( en azından bir kısmını) özet geçen iki kitap. İkisinde de siyasi olarak katılmadığım yönler bulunmaktadır, fakat bu durum kitapların iyi olduğu gerçeğini değiştirmemektedir.
Bir de aşağıdaki yazı var ki herkesin ama herkesin, ekonomiyi borsa kavramını (Fiddler'ın uyarısı üzerine düzeltilmiştir ) anlamak adına okuması gerekmektedir. Bir Memo Tembelçizer yazısı olduğu için küfürlüdür, ama yine de iyi yazıdır
At ******* Borsası
Bölüm 1:
Bölüm 2:
Benzeri iyi tespitler okumak istiyorsanız: Memo Tembelçizer - Fak
Bir de aşağıdaki yazı var ki herkesin ama herkesin,
At ******* Borsası
Bölüm 1:
Spoiler: Göster
"malesef ekonomiyle aram pek iyi değildir. ne makro anlamda ne mikro anlamda. yani ne bu ***** **duğumun dünyasının nasıl bir ekonomik düzen üzerinde yürüdüğünü keşfedebildim bu güne kadar, ne de bir kişi olarak kendimin nasıl bir ekonomik düzen üzerinde yürümem gerektiğini. velhasıl ****** koyduğumun parası geliyor gidiyor, geliyor gidiyor. çorba parası çıkıyor mu? çıkıyor. ama bilader, yaş olmuş otuz küsur, her otuz küsur yaşına gelmiş kendini bilmez gibi ben de artık kendimi bilmem gerektiğini ve artık tez zamanda zengin olmam gerektiğini anladım. ve kendime bir hedef koydum: önümüzdeki on yıl içinde yüz tane daire edinmeliyim!..
bu fikrimi bir yakinime çıtlattığımda bana dedi ki, en iyi yatırım aracı taksi plakasıymış. allah allah dedim, taksinin plakasının bir hususiyeti mi var? arabayı sarıya boyamakla taksi olunmuyor mu? dedi ki "taksilerin özel plakası var, fiyatı da iki trilyon lira". efendim, bu durum karşısında şaşkınlıktan ***üm öyle bir tavana vurdu ki anlatamam. ben de dedim ki: "e kardeşim, taksi dediğin kaç para kazanır ki iki tirilyonu amorti etsin de para kazandırsın?"... o da bana taksi plakasına bu parayı veren kişinin parayı amorti etmek amacıyla vermediğini, bir süre sonra daha pahalıya satabilmek için verdiğini usul usul anlattı.
işte o an aniden aydınlandım! dünyanın ekonomik düzenini inkişaf ediverdim! bir malın fiyatını ne malın maliyeti belirliyordu, ne de işletince getireceği gelir. sadece tek bir şey belirliyordu: alınıp satılma hareketliliği!.. yani taksi plakasının fiyatı taksi nesenesinin dünyadaki var oluş biçiminden, işlevleri, kullanım alanları, getirileri ve götürülerinden bağımsız olarak, sadece ve sadece bir takım manyaklar tarafından alınıp satılıyor olmaları doğrultusunda belirleniyordu. bir şekilde birileri bir şeyleri alıp satmaya başlamış, o şeyin alınıp satıldığı bir borsa ortamı oluşturmuşlardı. ve o şeyin ne olduğunun önemi yoktu.
yani taksiyi oradan alıp yerine at ***** koysak hiç bir şey farketmezdi. düşünün bir, at ****nın tanesini iki trilyona satsak ve bir yıl sonra üç trilyon olacağını garanti etsek, kim at ***** almaz?.. ha? soruyorum, kim almaz!?.. şimdik etiler'de bir bina kiralasak, kapısına "at ****** borsası" yazsak, memleket çapındaki at ******larını alıp satmaya başlasak, bir at ****** bir yılda yüzde elli kar getirse, taksi plakası manyakları "ıyy, at ******, çok iğraaanç" diye at ***** almıyacaklar mı? at ***** borsası büyüse, memlekette altından çok at ***** bulunsa, amerikan dolarından çok at ****** sirkülasyonu oluşsa, memleket ekonomisi at ***** üzerinde dönmeye başlasa, farzı misal bir soros, bir fukuyama "biz çok düzeyli ve seviyeli iş adamlarıyız" diyerekten at *****ndan uzak mı duracaklar? hayır!.. hepsi koşa koşa at **** borsasının kapısına dayanacaklar! "bize de at ****** satın! biz de at ****** istiyoruz!" diye kıçlarını yırtarak feryad edecekler!
işte o gün ben at ****** borsası binasındaki odamda oturduğum döner koltukla onlara doğru dönerek "***tirin gidin i*neler!" diyeceğim, "yüz tane daire alarak başladığım zenginlik maceramı bütün at *****larını alarak nihayetlendirdim. bütün at *****ları bende, ve hiç birini size satmıyorum!". işte o zaman onlar kös kös evlerine dönecekler. bense dünyanın bütün at *****larının sahibi olarak mutlu bir hayat süreceğim... sürecek miyim?.. tabi ki hayır, ben alım satımı durdurunca at ***** borsası çökecek, at ****ının değeri sıfra düşecek. ben müflis bir spekülatör olacağım, soros moros ise alıp satacak başka bir şey bulacaklar. eşşeğin ***ini alıp satacaklar mesela."
bu fikrimi bir yakinime çıtlattığımda bana dedi ki, en iyi yatırım aracı taksi plakasıymış. allah allah dedim, taksinin plakasının bir hususiyeti mi var? arabayı sarıya boyamakla taksi olunmuyor mu? dedi ki "taksilerin özel plakası var, fiyatı da iki trilyon lira". efendim, bu durum karşısında şaşkınlıktan ***üm öyle bir tavana vurdu ki anlatamam. ben de dedim ki: "e kardeşim, taksi dediğin kaç para kazanır ki iki tirilyonu amorti etsin de para kazandırsın?"... o da bana taksi plakasına bu parayı veren kişinin parayı amorti etmek amacıyla vermediğini, bir süre sonra daha pahalıya satabilmek için verdiğini usul usul anlattı.
işte o an aniden aydınlandım! dünyanın ekonomik düzenini inkişaf ediverdim! bir malın fiyatını ne malın maliyeti belirliyordu, ne de işletince getireceği gelir. sadece tek bir şey belirliyordu: alınıp satılma hareketliliği!.. yani taksi plakasının fiyatı taksi nesenesinin dünyadaki var oluş biçiminden, işlevleri, kullanım alanları, getirileri ve götürülerinden bağımsız olarak, sadece ve sadece bir takım manyaklar tarafından alınıp satılıyor olmaları doğrultusunda belirleniyordu. bir şekilde birileri bir şeyleri alıp satmaya başlamış, o şeyin alınıp satıldığı bir borsa ortamı oluşturmuşlardı. ve o şeyin ne olduğunun önemi yoktu.
yani taksiyi oradan alıp yerine at ***** koysak hiç bir şey farketmezdi. düşünün bir, at ****nın tanesini iki trilyona satsak ve bir yıl sonra üç trilyon olacağını garanti etsek, kim at ***** almaz?.. ha? soruyorum, kim almaz!?.. şimdik etiler'de bir bina kiralasak, kapısına "at ****** borsası" yazsak, memleket çapındaki at ******larını alıp satmaya başlasak, bir at ****** bir yılda yüzde elli kar getirse, taksi plakası manyakları "ıyy, at ******, çok iğraaanç" diye at ***** almıyacaklar mı? at ***** borsası büyüse, memlekette altından çok at ***** bulunsa, amerikan dolarından çok at ****** sirkülasyonu oluşsa, memleket ekonomisi at ***** üzerinde dönmeye başlasa, farzı misal bir soros, bir fukuyama "biz çok düzeyli ve seviyeli iş adamlarıyız" diyerekten at *****ndan uzak mı duracaklar? hayır!.. hepsi koşa koşa at **** borsasının kapısına dayanacaklar! "bize de at ****** satın! biz de at ****** istiyoruz!" diye kıçlarını yırtarak feryad edecekler!
işte o gün ben at ****** borsası binasındaki odamda oturduğum döner koltukla onlara doğru dönerek "***tirin gidin i*neler!" diyeceğim, "yüz tane daire alarak başladığım zenginlik maceramı bütün at *****larını alarak nihayetlendirdim. bütün at *****ları bende, ve hiç birini size satmıyorum!". işte o zaman onlar kös kös evlerine dönecekler. bense dünyanın bütün at *****larının sahibi olarak mutlu bir hayat süreceğim... sürecek miyim?.. tabi ki hayır, ben alım satımı durdurunca at ***** borsası çökecek, at ****ının değeri sıfra düşecek. ben müflis bir spekülatör olacağım, soros moros ise alıp satacak başka bir şey bulacaklar. eşşeğin ***ini alıp satacaklar mesela."
Bölüm 2:
Spoiler: Göster
"efendiiim, bütün at ****larını elde tutup satmayınca alım satımın durması nedeniyle borsanın çöktüğünü daha önce anlatmıştım... bu durum beni pek üzdü. zira hem dünyalığımı düzmek istiyordum hem de at ***ndan vaz geçemiyordum. fakat mevzu üzerine çok düşündüm ve hem bütün at ******larını hiç bırakmadan tutmaya devam etmenin, hem borsayı ayakta tutmanın, ve hem de mevzubahis ******lar üzerinden daha çok para kazanmanın yordamını buldum.
efenim, bunun yolu at *****larını satıyormuş gibi işlem yapmak ve fakat satmamaktır. bu madrabazlığı gerçekleştirebilmek için at ***** mülkiyetini paylaşabilmemiz gerekiyor. yani, bir at ****nın birden fazla sahibi olabilir değil mi? tabi ki olabilir. hatta bin tane, bi milyon tane bile sahibi olabilir. eğer at ******nın mülkiyetini bir milyon hisseye böler ve tek tek satarsak bir milyon kişi tek bir at ***** üzerinde hisse sahibi olabilir. ama bizim amacımız at ******nı gerçekten satmak değil satıyormuş gibi yapmak olduğundan bir miylon hissenin hepsini satmıyoruz. 499 bin tanesini satıyoruz, 501 binini elimizde tutuyoruz. tabi bu 501 bin hisseyi ifade eden tek bir hisse senedini tek bir elimizle tutmamız daha hayırlı olacaktır, çünki diğer elimizde at ***** var. neden at ****** hala biz tutuyoruz? çünki çoğunluk hisse bizde, en büyük hissedar biziz. evet, diğer 499 bin kişi de en az bizim kadar at *** tutmak arzusuyla dolup taşıyor ama bu durum pratikte mümkün değil. pratikte at ****nın denetimi hala bizde.
at *****ını sattık, ama gördüğünüz gibi, el değiştirmedi. dikkatinizi çekerim, şimdiden %50 kar etmiş durumdayız. şimdi efendim, biraz kıyakçılık yapmaya ihtiyacımız var. kıyakçı olaraktan elimizdeki at ***nı kah sıvazlıyor kah sıvazlamıyoruz. at ****ı da kah uzuyor kah kısalıyor. uzadıkça satış değeri yükseliyor, kısaldıkça satış değeri düşüyor. fiyat bu şekilde oynadıkça at ****ndan medet uman hisse sahipleri kah ellerindeki hisseleri satıyorlar kah yeni hisse alıyorlar. biz de fiyatı düşürüp düşürüp piyasadan hisse satın alıyoruz, fiyatı yükseltip yükseltip piyasaya hisse satıyoruz. ve bir elimizde at *****, bir elimizde hisse senetleri, oturduğumuz yerden para kazanıyoruz. peki hisse sahibi keriz kitle neden mevzuya uyanmıyor? çünkü efendim, tek bir at **** yok ki ortada; hatırlarsak bütün at ****larını satın almıştık. bütün at *****ları bizde, her biri için bütün bu işlemleri yapmışız ve her biri birbirinden bağımsızmışçasına fiyat değiştirip duruyor.
ve *****tan medet uman kitle elindeki hissenin değeri düşse bile başka bir at *****nın hissesi değer kazandığı için kerizliği yanlış *****a oynamakta görüyor; genel anlamda *****la iştigal etmekte beis görmüyor. böylece biz de o *****ın hissesini alıp satamazsak bu ****ın hissesini alıp satıyoruz, bu ****ın hissesini alıp satamazsak şu ****ın hissesini alıp satıyoruz. mütemadiyen para kazanıyoruz ve üstelik bütün at ******ları bizde kalıyor!.. işte olay budur!.."
efenim, bunun yolu at *****larını satıyormuş gibi işlem yapmak ve fakat satmamaktır. bu madrabazlığı gerçekleştirebilmek için at ***** mülkiyetini paylaşabilmemiz gerekiyor. yani, bir at ****nın birden fazla sahibi olabilir değil mi? tabi ki olabilir. hatta bin tane, bi milyon tane bile sahibi olabilir. eğer at ******nın mülkiyetini bir milyon hisseye böler ve tek tek satarsak bir milyon kişi tek bir at ***** üzerinde hisse sahibi olabilir. ama bizim amacımız at ******nı gerçekten satmak değil satıyormuş gibi yapmak olduğundan bir miylon hissenin hepsini satmıyoruz. 499 bin tanesini satıyoruz, 501 binini elimizde tutuyoruz. tabi bu 501 bin hisseyi ifade eden tek bir hisse senedini tek bir elimizle tutmamız daha hayırlı olacaktır, çünki diğer elimizde at ***** var. neden at ****** hala biz tutuyoruz? çünki çoğunluk hisse bizde, en büyük hissedar biziz. evet, diğer 499 bin kişi de en az bizim kadar at *** tutmak arzusuyla dolup taşıyor ama bu durum pratikte mümkün değil. pratikte at ****nın denetimi hala bizde.
at *****ını sattık, ama gördüğünüz gibi, el değiştirmedi. dikkatinizi çekerim, şimdiden %50 kar etmiş durumdayız. şimdi efendim, biraz kıyakçılık yapmaya ihtiyacımız var. kıyakçı olaraktan elimizdeki at ***nı kah sıvazlıyor kah sıvazlamıyoruz. at ****ı da kah uzuyor kah kısalıyor. uzadıkça satış değeri yükseliyor, kısaldıkça satış değeri düşüyor. fiyat bu şekilde oynadıkça at ****ndan medet uman hisse sahipleri kah ellerindeki hisseleri satıyorlar kah yeni hisse alıyorlar. biz de fiyatı düşürüp düşürüp piyasadan hisse satın alıyoruz, fiyatı yükseltip yükseltip piyasaya hisse satıyoruz. ve bir elimizde at *****, bir elimizde hisse senetleri, oturduğumuz yerden para kazanıyoruz. peki hisse sahibi keriz kitle neden mevzuya uyanmıyor? çünkü efendim, tek bir at **** yok ki ortada; hatırlarsak bütün at ****larını satın almıştık. bütün at *****ları bizde, her biri için bütün bu işlemleri yapmışız ve her biri birbirinden bağımsızmışçasına fiyat değiştirip duruyor.
ve *****tan medet uman kitle elindeki hissenin değeri düşse bile başka bir at *****nın hissesi değer kazandığı için kerizliği yanlış *****a oynamakta görüyor; genel anlamda *****la iştigal etmekte beis görmüyor. böylece biz de o *****ın hissesini alıp satamazsak bu ****ın hissesini alıp satıyoruz, bu ****ın hissesini alıp satamazsak şu ****ın hissesini alıp satıyoruz. mütemadiyen para kazanıyoruz ve üstelik bütün at ******ları bizde kalıyor!.. işte olay budur!.."
Benzeri iyi tespitler okumak istiyorsanız: Memo Tembelçizer - Fak