Kayıt Ol

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Mesajlar - Oliver_

Sayfa: [1] 2 3 ... 15
1
Fısıltılar-Dean R. Koontz

Yazarın gerilimi verme şekline hayran kaldım. Sanki karakter benmişim gibi hissediyorum. Çoğu bölümü tedirgin olarak okudum. Daha önce bir tane Koontz kitabı okumuştum ama pek ilgimi çekmemişti. Bu hem olay hem de dil olarak çok hoşuma gitti.

2
Uzak, elden düşme bir boyutta, düz olsun diye tasarlanmış bir astral düzlemde, kıvrım kıvrım yıldız-sisleri dalgalanarak aralandı... Sonra cinayetler başladı.

Büyünün Rengi - Terry Pratchett

Çok hoşuma gitti. Oturdum kitaplığımın karşısına, teker teker uygulayacağım. Tam vize zamanı güzel bir uğraş oldu.  :D

3
Muhtemelen kötü bir editörlük örneği... Tabii eğer karakter "düşünmüyor," direkt konuşuyorsa. Bazı yazarlar karakterin iç sesini, düşüncelerini tek tırnak (') arasına alma ya da italik yazma gibi atraksiyonlara girmiyor, bu da kafa karışıklığına sebep oluyor. Ama konuşuyorlarsa... o zaman kötü. Direkt editörlük hatası. Görüp düzeltmeleri gerekirdi.

Direkt konuşuyorlar. Ama editörlük hatası olarak düşünmüyorum. Çünkü uzun konuşmalarda bile aynı şey var. Bu kadar hata yapılabilir mi? Kitaptan küçük bir bölüm atıyorum, daha iyi anlaşılacak dediğim.
http://i.hizliresim.com/R0kaVZ.jpg

4
Doğan Kitap'tan çıkan baskısını okuyorum ve bir şey dikkatimi çekti. Bazı konuşmalar tırnak işareti içerisine alınırken bazıları alınmamış. Direkt sanki paragraf devam ediyormuş gibi konuşmaya başlıyorlar. Spoiler yememek için kitap hakkında yazılanları da okumadım. Acaba bu özel bir durum mu yoksa Doğan Kitap tırnak işaretini kafasına göre mi kullanıyor? 

5
Yukarıda sorulmuş ama cevap gelmemiş. Robert Silverberg kitapları gelecek mi? Birde Leviathan Uyanıyor ve Caliban'ın Savaşı kitaplarının kapakları yenilecek diye görmüştüm bir yerde. Üçüncü kitap ile uygun olacakmış. Doğru mu?

6
Aklıma gelen ilk kitap Gülün Adı oldu. Uzun zamandır kitaplığımda olmasına rağmen bir türlü başlayamıyorum.

Seri olarak ise Dresden Dosyaları'nı söyleyebilirim. Aslında buna başladım ama devam edemiyorum. İlk iki kitabı çok güzeldi ancak devamı çıkmayacağı için devam etmedim. İngilizcemi geliştirirsem devam edeceğim.

7
Düş Hançeri - Robert Jordan

Zaman Çarkı serisi benim gözümde 7. kitaptan sonra düşüşe geçmişti. Özellikle 10. kitabı okumak eziyet gibiydi. Ancak Jordan Düş Hançeri'nde ilk kitaplardaki formunu yakalamış. Aynı heyecanla okuyorum. 200 sayfam kaldı ama bitmesin diye yavaş yavaş okuyorum.

8
Aile bağlarıyla olacağını sanmıyorum ama Stephen King bu. Kendini serinin içine karakter olarak ekleyen adam her şeyi yapar.
Yalnız verdiğiniz linkteki bağlantıları okudum da okurken bazı önemli bağlantıları kaçırmışım. İyi oldu bunları bilmem.

Kendisi mi?  Hangi romanında ve nasıl yaptı bunu?
Kara Kule serisinde yaptı. Nasıl yaptığını söylemeyeyim spoiler olabilir.

9
Aile bağlarıyla olacağını sanmıyorum ama Stephen King bu. Kendini serinin içine karakter olarak ekleyen adam her şeyi yapar.
Yalnız verdiğiniz linkteki bağlantıları okudum da okurken bazı önemli bağlantıları kaçırmışım. İyi oldu bunları bilmem.

10
Tepki, Kujo,Buick 8 ve Cep'in Kara Kule ile hiçbir bağlantısı yok diye hatırlıyorum. Ejderhanın Gözleri'nde ise karakterlerin isimleri Kara Kule ile aynı ama hiçbir bağlantı yok. Maça Kızı'nı seriyi bitirdikten sonra okumanız daha mantıklı olacaktır.
https://en.m.wikipedia.org/wiki/Stephen_King_works_related_to_The_Dark_Tower_series
Bu linkte bağlantılı oldukları yazıyor. Nasıl bağlı olduklarını spoiler yememek için okumadım ama bağlantılı deniyor. Birde neden Maça Kızı'nı sonraya bırakmam daha iyi olur?
Hepsini okumam üzerinden uzun süre geçti ama hiçbir bağlantı yok diye biliyordum. Demek kaçırmışım.
Maça Kızı'nda serinin son kitabındaki bir karakter ile ilgili bir şey oluyor.
Edit: Şimdi Buick 8'in bağlantısını okudum da Ejderhanın Gözleri'yle aynı bağlantıya sahip. Sadece isim benzerliği.

11
Tepki, Kujo,Buick 8 ve Cep'in Kara Kule ile hiçbir bağlantısı yok diye hatırlıyorum. Ejderhanın Gözleri'nde ise karakterlerin isimleri Kara Kule ile aynı ama hiçbir bağlantı yok. Maça Kızı'nı seriyi bitirdikten sonra okumanız daha mantıklı olacaktır.

12
Tartışma Platformu / Ynt: Fantastik Kitaplar gereksiz mi?
« : 16 Şubat 2017, 23:56:16 »
Fantastik kitapları zaman kaybı görüp önermezken büyük ihtimalle klasik eserlerin okunmasını istiyordu öğretmeniniz. Bir kurguyu böyle yererken başka bir kurguyu önermek çok komik. Ben fantastik romanlardan da klasik romanlardan da aynı tadı alıyorum ve aralarında büyük bir fark göremiyorum. Aynı zamanda zevk aldığımız bir şeyi zaman kaybı olarak görmekte yanlış. Maalesef bazı öğretmenler bu tür sözlerle insanı sinir edebiliyorlar. Takmamak lazım.

13
Başka Kurgular / Sezgin Kaymaz - Lucky
« : 16 Şubat 2017, 23:48:43 »
"Lucky, o sırada sitenin bahçesini, siteyi Batıkent'e bağlayan caddeden ayıran bahçe duvarına doğru füze hızıyla gitmekteydi. Kim görse, duvara çarpacak derdi, ama tabii ki öyle bir şey olmadı. Sanki havada fren yaptı it! Sonra zarif bir iniş yaptı donmuş toprağa. Hiç kaymadı ayakları. Aynı zarafetle olduğu yerde yüz seksen derece döndü. Kendisini çağırıp duran adama bakarak boynunu eğdi, donup kurumuş çimlere burnundan sıcak hava püskürttü, sağ patisiyle bir boğa gibi eşeledi durduğu yeri."

Lucky adlı muzır bir Doberman sayesinde ve kaderin cilvesiyle yolları kesişen insanların hikâyelerini anlatıyor Sezgin Kaymaz. İnsanın ağzından köpeği anlatmakla kalmayıp köpeğin gözünden de hayatı izlememize imkân tanıyor. Muhabbeti bol, neşesi de hüznü de eksik olmayan bir roman


Sezgin Kaymaz uzun zamandır merak ettiğim bir yazardı. Her siparişimde bir kitabını almak istiyordum ancak son anda yerine başka kitap alıyordum. Sonunda Lucky kitabını alarak yazara başladım. Hakkında o kadar fazla övgü dolu yorum vardı ki büyük bir istekle kitaba başladım. Anladım ki aldığı her övgüyü sonuna kadar hak ediyor.  
  
Kitap Kemalettin'in Lucky'i sahiplenmesiyle başlıyor. O yeni patronuyla birlikte yeni bir hayata doğru yol alırken bizde Lucky'nin yaşamını, etrafındaki insanları, daha önce neler yapıp şu an nelere sebep olacağını okuyoruz. Kitap tek bir karakter üzerinden gitmiyor.  Epeyce  karakter bulunuyor ve hepsinin ayrı bir hikayesi var. Ben hepsini sevdim –Ali Memet hariç- ancak en çok Kemalettin ve Buse'yi sevdim. Aralarındaki diyaloglar çok hoşuma gitti.  

Dediğim gibi her karakterin ayrı bir hikayesi var ve yazar bu hikayeleri o kadar güzel bir şekilde işliyor ki her hikayeyi ayrı bir merakla okuyorsunuz. Bu yüzden hiçbir karakterin hikayesinde sıkılmadım.  

Yazarın değişken bir dili var. Bir bölümde şiveli konuşmalar ağırken diğer bölümde eski kelimelerin bol olduğu diyaloglara rastlayabiliyoruz. Ben en çok şiveli bölümleri okurken zorlandım. Bildiğim kelimeler farklı şekilde kullanıldığı için kendi bildiğimi değil de yazılanı okumaya gayret ediyordum. Bu da yavaş okumama neden oldu. Yine de yazarın dili çok akıcı.  Sadece bayağı argo kelime kullanıldığını söylemeliyim. Bu tür şeylerden hoşlanmayanlar uzak durmalı.
 
Özellikle yazar duyguları çok güzel bir şekilde işlemiş. Bir sayfada kahkaha atarken öbür sayfada gözlerim yaşarıyordu.
  
 Normalde sevdiğim kitapları öneririm ama bu sefer basit bir "alıp okuyun" demek doğru gelmiyor. Kendi edebiyatımız içerisinde böyle kaliteli bir romanın okunmaması ya da bilinmemesi büyük kayıp olur.  Elinizde varsa hemen ilk sıraya koyun yoksa da hemen sipariş etmelisiniz. Eminim  pişman olmayacaksınız.

14
Tartışma Platformu / Ynt: Neden Spoiler Verilir?
« : 15 Şubat 2017, 23:04:20 »
Tabii ki kitap hakkında küçük bilgiler insanı merak ettirebilir ancak benim bahsettiğim bu değil. Ben direkt şu karakter öldü şeklindeki spoilerı örnek verdim. Herhangi bir karakterin öleceğini bilmenin insanı kitaptan soğutacağını düşünüyorum.

15
Sezgin Kaymaz - Lucky
İlk defa bir Sezgin Kaymaz kitabı okuyorum. Hakkında o kadar fazla övgü dolu yorum vardı ki hemen Lucky'i alıp başladım. Sadece 200 sayfa okudum ama şimdiden aldığı övgüleri hak ettiğini gösterdi.

Bir sayfada kahkaha atarken öbür sayfada gözlerim doluyor. Çok etkili ve değişken bir dili var. Şive ağırlıklı konuşulurken eski kelimelerin bol olduğunu bir dile geçildiği oluyor. Her karakterin apayrı bir hikayesi var ve hepside çok ilginç.

Sezgin Kaymaz için şimdiden favori Türk yazarlarım arasına girdi diyebilirim.

Sayfa: [1] 2 3 ... 15