''Ocağın içindeki köz halindeki odunlar, odanın diğer bölümlerini karanlıkta bırakacak şekilde, gölgeyi besleyen bir ışık yayıyordu. Ben, pencerenin kenarına oturmuş dışarıyı seyrederken, bir köylünün telaşı ve yağmurdan kaçışı komik gelmeye başlamıştı bana.
Sonbahar, hüzün ve sarıyı getirmişti etrafımıza. Yazın son demlerini de götüren güz yağmurları, içimizi ürpertmeye başlamıştı. İnsanlara şaşmamak elde değildi. Sadece karınlarını doyuracak kadar çalışmak, tarlalarda uğraşmak ve gece evlerine çekilmek için yaşıyorlar sanki. Yanlarında yükselen ormana hiç ehemmiyet vermezlerdi. Korkarlardı daha çok. Ben bile, sadece kenarında kıyısında dolaşmışımdır, içine girmemişimdir.
Her sene bu mevsimde, gönlüm kaçma isteğiyle dolup taşar. Dışarıdaki dünyayı tanımak, nerde ne var bilmek isterim. Ama en önemlisi ailemi bulmak isterim... Annem, ben daha hatırlamazken, babamın bana söylemediği bir sebepten dolayı ormana girip geri dönmemiş. Ama babam, uzunca süre bu hüzne dayandı... Lakin ben 15imdeyken;
“Oğul ben gidiyorum” dedi.
Gözlerimde hüzün, yüreğim burkulmuştu. Ama ''dur''diyemedim. Çünkü biliyordum, gidecekti... Anneme olan sevgisi, onu özleyişi, sessizliği, onu da o ormandan geçirecekti. Ve kim bilir hangi gölgeye dalacaktı.
“Dayanamıyorum oğul!” Seni bırakamazdım öyle çocuk başına ama şimdi gitmem gerek artık. Yetiştir kendini, kendine bak. Ben anneni alan gölgeyi bulmaya gidiyorum. Bu kılıcı da al, o yiğit kadını yolundan, geri dönüşünden alıkoyan neyse, ona kılıç işlemez zaten...” dedi ve arkasına bakmadan gitti...
Ben şimdi 23 yaşındayım ve aynı ormana bakıyorum. Kanımdan gelen bir şey mi yoksa, sadece sonbaharın hep yüklediği bir anlık his mi bilmiyorum ama gitmek istiyorum. Ne yapmalıyım ki?''
Evet arkadaşlar, öyküyü buraya kadar ben yazdım, gerisini beraber tamamlayalım istiyorum. Bunu hikayenin giriş bölümü olarak düşünebilirsiniz. Katılmak isterseniz, Yazılarınızı bana özel mesaj olarak atın ve ben bu yazıları düzenleyip, kendi yorumumu da katarak ikinci bölümü yayınlayayım. Yazılarınız hikayeye uygun olmalıdır ki üçüncü bölümü yayınlarken zorluk yaşamayalım. Yazılarını gönderen arkadaşlara mesaj yoluyla, bir sonraki bölümü ne zaman yayınlayacağımı söyleyeceğim. Kim bilir, Belki de koca bir kitabı birlikte yazacağız... Başlığı ise, hikayeyi birlikte yazdığımız arkadaşlarla birlikte kararlaştıralım istiyorum. Şimdiden ilginiz için teşekkürler.