Kayıt Ol

Kestik

Çevrimdışı Dúrgonath

  • ***
  • 680
  • Rom: 13
    • Profili Görüntüle
Kestik
« : 06 Temmuz 2011, 13:18:38 »


Yine o kadın—uzanmış güneşleniyordu—kırmızı mayosuyla, beyaz şapkalı mantar gibi. Zehirliydi belki de—Domatesinin içindeki çekirdekler ezilip büzüldü—Her neyse, gün batıyordu güneş kırmızıydı—gökte ne zamandır domates yetiştiriyorlar ki—Ölmeyi bekliyormuş, gittim yanına oturdum. (Ne yani, yanında ölmek istediğimi bilmiyor muydun?)—Sonra denizden sırtlanlar çıktı koşarak geldiler karaya—karşı kıyıda doğmuşlardı herhalde, savaş zamanı—(Öğrenmiş oldum.)—Ağızları gökdelenler kadar açıldı dişleri vardı paratonerler kadar uzun ben de yıldırımlar kustum üstlerine—onlar da daha çok büyüdüler—gök domatesi genişledikçe genişledi—uzay gemileri gelip içinden geçtiler. Sonra sırtlanlar yollarına yollandı biz de konuşmaya devam ettik ne olacaktı bu dünyanın hali mesela—aynı konuşmaları aynı yerlere döndürüp duruyoruz zaten, bizim mesleğimiz bu—parası da iyi—yüzyıllardır bu iş böyle. Romalılar yıkılırken de biz vardık, Romus ve Romulus kurtların memelerini emerken de—(Bilmem, düşünmemeye çalışıyorum) Daha zamanı değil bunların, her şey için çok erken—beni de yasaklarlar mı sence? Böyle durup dururken ayaklarımız kendi başlarına sahil şeridinde dolaşmaya çıktılar nasılsa çok zaman kalmamıştı—parmaklarımla sayabileceğim kadar zaman—gökteki koyunları kırptıklarında kar yağıyor sandık. Jeff Mangum saklandığı delikten çıktı ağlıyordu—işler yolunda gitmiyor—yüzyıllardır böyle—domates çürüdü sonunda, kabuğundan yeşil küfler sarktı. Mezar taşları da devrildiğinde işimiz tamam.

Ağzı—vardı bir şeyler sanırım, tam olarak diş demem ama dişiydi o sonuçta—ezilip büzüldü çekirdekler yer domatesinin içinde—artık kimseye yeterince boş arazi vermiyorlar değil mi?—Bazen iyiler de kazanır değil mi?—Yalnızca bazen.

Kulaklarımdan yakaladı beni şezlongun üzerine çekti—öptüm—öpüştük—uzuvları çürüyüp dökülüyordu sonuçta parmakları kulaklarıma yapışık kaldı. Artık dışarı çıkamıyorum bir peruk takmadan. Yüzyıllardır biriktirdiğim parmaklar—zamanı sayıyorum dedim ya (Bize ayrılan sürenin sonuna geldik)—O biliyor, hayallerimde. Patlayacak, çekilin—geri sayıyoruz—Güve gibiler, ışığa geliyorlar hep. Şimdi nasıl bi ışık olacak—dikkatli izle, bunu kaçırmak istemezsin (Emin olduğunda bana haber ver.)—Duyuyor musun, ceninler kavanozlarını tıklatıyor.

Patla.

Çevrimdışı Amras Ringeril

  • ******
  • 2483
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Kestik
« Yanıtla #1 : 06 Temmuz 2011, 13:33:41 »
Serbest çağrışım yoluyla yazmak sık sık denediğim bir şey ama Yumuşak Makine'deki ya da cut-up'dakiler kadar uç noktalara varmaya çalışıldığında batıyor iş. Tarzın altındaki anlamlar dikkat çekici olabilir elbette. Senin de bunu denediğini ve imgelemler konusunda başarılı olduğunu görmek sevindirdi bir an.
try again fail again fail better

Çevrimdışı Dúrgonath

  • ***
  • 680
  • Rom: 13
    • Profili Görüntüle
Ynt: Kestik
« Yanıtla #2 : 06 Temmuz 2011, 20:06:44 »
Tek seferlik denedim zaten, kübik resimler gibiymiş. Göründüğünden çok çok daha zor.
Tenk yu.