Konu: "Blade Runner" Geri Dönüyor!

[Mr.Sakal]

Film izleme fırsatı buldum. Açıkçası senaryo ve yönetmenlik ve skorlar açısından hayal kırıklığına uğradığım noktalar oldu. Yönetmenlik olarak Sicario'u andıran çekim tarzıyla dolu dolu bir yönetmenlik olmuş fakat filmin büyük çoğunluğu gündüz vakti şehir dışında geçtiğinden ve düz bilimkurgu mekanları olarak adlandırabileceğimiz mekanlar olmasından ötürü- Filmin son üçte birlik kısmı hariç- ve skorların Filmin yapım aşamasında bulunmuş,muhtemelen de yönetmenle birlikte çalışıp sahnelerin ruhuna en uygun ve deneysel müzikleriyle bize eşsiz bir hissiyat hissetirebilecek olan Johann Johannson'ın ekipten gönderilip müziklerin son 1-2 aylık sürede alelacele müzikleri besteleyen Hans Zimmer'a verilmiş olması ortaya başarılı ama eşsiz bir hissiyat vermekten uzak bir albüm ortaya çıkmasına sebep olmuş. Bundan dolayı ilk filmin yarattığı hissiyatın yarısını yaratamıyor her ne kadar ondan çok daha fazla uğraşılmış ve daha ustaca bir sinematografisi olsa da. Ki oldukça güzel düşünülmüş ve başkasının aklına gelmeyecek detaylar olduğunu da belirtmeliyim.

Senaryo olarak ise her ne kadar oldukça güzel olsa da oldukça göze batan bir hata barındırması ve sadece belli kavramlara değinip o kavramları sonuçlandırmak yerine sadece değinmesi sonucu bir üçlemenin sadece giriş filmi olduğunun fark edilmesiyle benim gibi ilk Blade Runner'ın senaryosunun yarattığı etkiyi yaratmasını bekleyen, filmin kendi içinde başlayıp biten bir film olmasını bekleyen biri için hayal kırıklığı oldu. Filmde gerçekten de tamamlandığını hissetiğim kısım Ryan Gosling'in varolma üzerine kurulu dramatik hikayesiydi. Ki oldukça da güzel yazılmış bir hikaye. Aslında burada suç filmden çok bende. Tek başına gayet yeterli olan bir film beklemiştim. Bu yüzden bu konuda filmi suçlamasam da senaryodaki bazı hatalardan dolayı suçlayabiliyorum. Keşke David People gelseydi senaryo kısmına demiştim o zaman.  Öte yandan bir devam filmi çıkmazsa ve senaryo bu haliyle kalırsa oldukça yetersiz ve ilk filme oranla sığ bir senaryo olarak kalır.

Senaryo konusunda övülebilecek başka noktalarda var ama spoiler vermek istemediğimden bu kadar yazmak istedim. Kısacası 8/10'luk gayet başarılı bir devam filmi. Belkide senaryo tamamlandığında ilk filmden çok daha etkileyici bir senaryo olacak karşımızda. O yüzden devam filmlerini merakla bekliyorum.

[yavanna]

Perşembe akşamı gitmeyi planlıyoruz biz de, IMDB'de şaşırtıcı derecede yüksek puan almış. Bu şekilde Türk izleyicileri filtreleyebileceğimiz biz özellik var mı?

[Mr.Sakal]

Perşembe akşamı gitmeyi planlıyoruz biz de, IMDB'de şaşırtıcı derecede yüksek puan almış. Bu şekilde Türk izleyicileri filtreleyebileceğimiz biz özellik var mı?

Ne demek istediğinizi tam anlayamadım.

Bu arada filme Blade Runner Prequel kısa film üçlemesini ve Road to 2049 adlı siteyi okumadan adımınızı dahi atmayın. Kesinlikle şartlar.

[yavanna]

Perşembe akşamı gitmeyi planlıyoruz biz de, IMDB'de şaşırtıcı derecede yüksek puan almış. Bu şekilde Türk izleyicileri filtreleyebileceğimiz biz özellik var mı?

Ne demek istediğinizi tam anlayamadım.

Bu arada filme Blade Runner Prequel kısa film üçlemesini ve Road to 2049 adlı siteyi okumadan adımınızı dahi atmayın. Kesinlikle şartlar.

Burada sansürlü sahneler olduğu söyleniyor, etkisi ne derece bilemiyorum, Türk izleyicilerin görüşlerini belirtebildiği bir platform ya da filtreleme şekli var mı imdb'de, onu soruyorum.

Philip K. Dick hayranı biri olarak, olayın içerisindeyim diyebilirim, o konuda bir problem yok.

[Mr.Sakal]

Perşembe akşamı gitmeyi planlıyoruz biz de, IMDB'de şaşırtıcı derecede yüksek puan almış. Bu şekilde Türk izleyicileri filtreleyebileceğimiz biz özellik var mı?

Ne demek istediğinizi tam anlayamadım.

Bu arada filme Blade Runner Prequel kısa film üçlemesini ve Road to 2049 adlı siteyi okumadan adımınızı dahi atmayın. Kesinlikle şartlar.

Burada sansürlü sahneler olduğu söyleniyor, etkisi ne derece bilemiyorum, Türk izleyicilerin görüşlerini belirtebildiği bir platform ya da filtreleme şekli var mı imdb'de, onu soruyorum.

Philip K. Dick hayranı biri olarak, olayın içerisindeyim diyebilirim, o konuda bir problem yok.

Hiç bilmiyorum,İMDB fazla kullandığım bir site değil.

Sadece size değil diğer izleyecek arkadaşlara da uyarı olsun. Kesinlikle bu yazdıklarımı görmeden filme adım atmayın. Özellikle Blackout kelimesinin Kıyamet diye çevrilmesi gibi sebeplerden ötürü iyice kafanız karışır.

[Mr.Sakal]

Dön ve kaybettiğin müzisyene bir bak Warner Bros. Blade Runner 2049 için olabilecek en uygun seçimdi bana kalırsa. Johann Johannsson'ın gönderilip de yerine Hans Zimmer'ın getirilmesi çok üzücü bir olaydı gözümde. İlk defa Hans Zimmer'ın bir filmin müzisyeni olmasına üzülmüştüm.

https://www.youtube.com/watch?v=GwHLFqo6rhQ&index=13&list=PL9kyXijz6sl7cNSdiPw81BwpAWPTrJIkk

[Bay_Karamsar]

Filmin kurgusu, çekimi süreci ve olası ödülü hakkında bilgiler:

-Filmin ilk kurgusu 4 saati aşıyormuş. Sinemada göstermek için 2 saat 44 dakikaya indirilmiş.

Filmi beğendim. Sinemada gösterilen versiyonun süresini de makul bulmuştum. Ama 4 saati aşan kurguyu izlemek ister miydim, bilemiyorum. Tamam, Blade Runner ismine saygım var. Fakat sinemada gösterilen kurgusundan bile sıkılanlar olabiliyorken, ticari gösterime o kurguyu sokmaya kalkmamaları mantıklı geliyor. Eh, sinema pahalı bir sanat. Bir güne düşen gösterim sayısını da düşünmeli. Seyircinin sabrı da dikkate alınmalı tabii. Bir gün o versiyonu sürülürse izler miyim? İzlerim sanırım. Ev ortamında o uzunluk çekilir. Sonuçta ev sinemasında filmi durdurup-oynatma ve ileri-geri alma seçeneğim var. Ses ve görüntüleri sinemada daha etkileyici duracak bir film için bu hoş değil, kabul. Yine de süre dört saati aşınca, ev sineması akla daha yatkın geliyor.

-Yönetmen Denis Villeneuve, Harrison Ford'lu bir sahneyi çekmeye hazırlandığı sırada Yapımcı Ridley Scott arkasında belirivermiş. Villeneuve çekime hazırlanırken Scott'ın orada olmasıyla daha bir gerilmiş. Sonra dayanamayıp esprili şekilde duruma değinmiş: "Hey, Ridley, en sevdiğin yönetmen kimdi?" diye sormuş Villeneuve. Scott "Ingmar Bergman ve Kubrick." cevabı vermiş. Villeneuve ardından "Ben de Bergman'ı severim. Peki Ridley söylesene, her şeyi ayarlamışken Bergman'ın arkanda olduğunu bilseydin ne hissederdin?" diye sormuş. Scott soruya karşılık kocaman bir kahkaha patlatarak setten ayrılmış.

Öncelikle, "Ey Villeneuve!" demek istiyorum, "Ridley" değil "Sir Scott" diye hitap edecektin! Benim için olaydaki tek falsolu hareketin budur! Ama psikolojini anlayabiliyorum. Başkasının yaptığın işi dikkatle izlemesi acayip stres yapan bir şey. Özellikle bu kişi, rüşdünü çoktan ispatlamış bir isimse daha da ıstırap verir. Ama Sir Scott'ta halden anlayanlardanmış hani. Set tozu yutmuş sonuçta. deneyim sahibi ne de olsa. Ya da gülüşüyle öfkesini mi gizledi? "'Sir' unvanıyla hitap etmesini bilmeyen Kanadalıya film çektirirsen olacağı budur!" tepkisini mi saklamaya çalıştı ? Kim bilir

-Akademi ödüllerinin En İyi Görsel Efekt kategorisinde yarışma olasılığı artmış. Film, 10 isimlik kısa listede kalmayı başarmış. Uyarıda bulunayım, bu liste Oscar adayı listesi değil. Oscar adaylığında yarışacak 5 filmi belirlemek için hazırlanan ön liste.

Bu sene bol efektli çokça gişe filmi uğradı. Bu listeye girmesi bile büyük başarı. Oscar adaylığı için yarışabilir mi? Bunu Akademidekilere sormak gerek.