Kayıt Ol

Tanrılar ve İmparatorlar - (The Currents of Space)

Çevrimdışı estarriol

  • **
  • 163
  • Rom: 10
    • Profili Görüntüle



Yazarı:
Isaac Asimov

İlk basım tarihi: 1952

Ülkemizdeki basım tarihleri: 1954 (Çağlayan Yayınevi), 1984 (Altın Kitaplar Yayınevi)

Bağlı olduğu seri: Galaktik İmparatorluk Serisi


Tanrılar ve İmparatorlar bizi 34500 lü yıllara, yani başkenti Trantor olan o büyük imparatorluğun, galaksinin büyük kısmına hükmediyor olduğu bir çağa götürüyor. Ve hikaye her zamankinden karamsar başlıyor : İmparatorluğa bağımlı olmayan gezegen Sark, Florina adlı gezegeni sistematik biçimde sömürmektedir. Florinalılar uzun zamandır, “kryt” adı verilen bir tekstil hammadesini üretmeye zorlanmaktadır ve halkın çoğunluğu bu uğurda köle-işçiler haline getirilmiştir. Ayrıca Sarkitlerin bununla da kalmayıp Flornianları kendilerine denk olmayan bir ırk olarak görmeleri söz konusudur. Bu yöntem ve hal sayesinde kontrol edilemez biçimde zenginleşen Sark’ı saf dışı bırakma girişimleri sonuçsuz kalmış, bu süreç içerisinde Sark, gücüne güç katmıştır. Florina ise yalnızca kendi yüzeyinde yetişen ve gezegeni kaçınılmaz bir biçimde sömürge haline getiren “kryt” yüzünden çaresiz durumdadır.

İşte bu karanlık atmosferin ortasında bir adamın belirmesiyle gerçek hikaye başlayacaktır: Uzun zamandır Florina'nın işçi toplumuyla beraber yaşamakta olan bir adam... Hafızasını yitirmiş ve kendine yetebilmekte ciddi sıkıntılar yaşayan bu adam, Rik, kendi bilmese de, taşıdığı bilgiyle romanın kilit adamı haline gelmektedir.

Rik, aslında bu gidişata dur diyebilecek bilgi ve yeteneğe sahip, Arzlı bir bilimadamıdır. Ve bir tabula rasa olarak uyandığı bu dünyanın kaderi onun ellerindedir. Tabi önce kim olduğunu hatırlamalı ve neden Florina'da olduğunu keşfetmeli. Zira vakit daralıyor ve tehlike yaklaşıyor. Florina sanıldığından çok daha büyük bir tehlike altında ve sebebini keşfedebilecek yalnızca bir kişi var: Uzamsal Analist Rik...

Diğer İmparatorluk eserleri gibi Soğuk Savaş döneminde yazılmış olan bu romanı İmparatorluk Serisinin kalanından ayıran yanı bana kalırsa sömürgeciliğe göndermeler yapıyor, hatta sömürülen Afrika ülkelerinden yana alenen bir tavır dahi takınıyor olması. Ters bir yaklaşımla bir çeşit Amerikan propogandası yaptığını söylemek bile mümkün. Ama asıl şaşırtan propogandayı "Stars, Like Dust..." adlı romana saklamak için burada bitiriyorum yorumumu.

Yakında ülkemizde de tekrar basılması ve keyifle okumanız dileğiyle.

-Bu hatırladığım gerçekten korkunç bir şey, ama hatırladığım zaman, daima doğru hatırlarım. Bu öğleden sonra aklımda beliriverdi.
-Evet?
-Dünyadaki herkes ölecek. Florina'daki herkes...