Kayıt Ol

Cthulhu'nun Çağrısı - H. P. Lovecraft

Çevrimdışı estarriol

  • **
  • 163
  • Rom: 10
    • Profili Görüntüle
Cthulhu'nun Çağrısı - H. P. Lovecraft
« : 09 Mayıs 2012, 22:10:37 »
Eşlik şarkısı

Bu kitabı okumak bir ayrıcalıktı.

Korkuttuğu için, şaşırttığı için, merak uyandırdığı için, ama en çok da hayatımda tanıdığım en sapık zihinle saatler geçirmeme olanak sağladığı için, bir ayrıcalıktı bu kitabı okumak. Tek başına sapkınlık bir yazarı değerli kılmaz elbette, bu yüzden Lovecraft’ ın, onu alelade bir caniden çok büyük ölçüde farklı kılacak kadar yüksek bir meziyete sahip olduğunu söylemek gerekir.

Bu meziyet, onun, karakteri içindeki her noktayı ayrı birer canavara dönüştürmesine, aklının dehlizlerinde dolaşan her endişeyi bizler için bir kabusa çevirmesine, kısaca Cthulhu mitini oluşturmasına olanak sağlamıştır. Denizler altında bir ölüm uykusuna yatmış, gördüğü düşlerde bize kabuslar hazırlayan Cthulhu, aslında Lovecraft’ ın kendisidir. Annesinin ifadesiyle yüzüne bakılmayacak kadar çirkin bu adam, kendi gözlemleriyle karşılaşılmaya değmeyecek kadar basit ve aciz insanlara en az Cthulhu kadar uzaktır çünkü. Ve bu yalnız ve uzak adamın taşıdığı meziyet, bütün o mesafeyi anlamsız kılacak kadar güçlüdür.

Bu yüzden şaşırılmaması gerekir onun kitaplarında sıkça rastlanabilecek, “Yüce Eskileri çağırdıkları ayinleri için insanları kurban eden zenciler” den yahut “Çarpık suratlı moğol göçmenler” den bahseden satırlar görüldüğünde. Zira herşeyden başka olan bu adamın korkusu, kendinden başka olan herşeye karşı bitmeyen bir teyakkuz halindedir ve asla uykuya dalmayacaktır.

Yalnızlığa olan eğilimi bu raddeye getirmiştir Howard Philips Lovecraft’ ı çünkü. Takıntılı dehası, bize kendi hakkında bu tür ipuçları bırakmıştır, ve onu tanımamız hususunda hayli yardımcı olmuştur. Zira kendi yarattığı evrene bu derece bağlı olması ve onu yalnızca kendi beğendiği haliyle tanıtmak konusunda olan ısrarı, bize amacı doğrultusunda aldığı kararlara yöneltilen eleştirileri pek ciddiye almadığını göstermiştir. Onu tipik bir öykü yazarından farklı kılan birçok özelliği vardır. Hikayelerindeki diyaloglar yok denecek kadar azdır örneğin. Ya da akıl almaz bir canavarı tasvir ederken bir ilkokul çocuğunun mahallenin kuduz köpeğinden bahsedişini dinliyormuşsunuz hissine kapılırsınız. Ve bu yönleriyle çok eleştirilmiştir Lovecraft. Ama karşılaştığı hakarete varan eleştirilere bir an olsun kulak asmamıştır, söylenenler umrunda bile olmamıştır. Tıpkı ölüleri diriltmek üzerine olan saplantısı koyulaştıkça kimseyi dinlemeden mezarların içini boşaltmaya devam eden Herbert West’ in umrunda olmadığı gibi.

Lovecraft öykülerinden oluşan Cthulhu’nun Çağrısı adlı derleme, özellikle bahsedilmesi gereken bir husus bu evreni tanımak isteyenler için. Çünkü bu kitap, aslında evrenin bizim dünyamıza yakın taraflarından başlıyor ve bize uzak olan bu evrenin asıl merkezine doğru devam ediyor. Evrenin köşelerinden başlıyor onu anlatmaya diye düşünüyorum, çünkü bu evrenin merkezinde Yüce Eskiler var.

Ve gerçeklik dediğimiz bu ortak hayale kendimizi fazlasıyla kaptırmış olan bizler, ne R'lyeh'deki evinde düş görerek bekleyen ölü Cthulhu’ dan haberdarız, ne de onu uyandırıp Arz’ a döndürmeyi amaçlayan Cthulhu mezhebinden. “Cthulhu’ nun Çağrısı” ve “Insmouth Üzerindeki Gölge” adlı öykülerin bize bahsettiği gizemler, sahip olan kişilerin ölümüne sebebiyet verebilecek kadar tehlikeli bilgiler çünkü. Karanlığın kalbine yolculuk yapmış kişilerin ağzından anlatılmış bu son hikayelere hazır olmak için kitabın başına doğru dönmek gerekiyor açıkçası.

İlk öyküler bu açıdan daha yakın dünyamıza. Bizim korkularımız onlar çünkü bir bakıma. Sebeplerini bilmediğimiz anomaliler, gözlerimizi kapatabilme şansını bulabildiğimiz endişeler var “Randolpf Carter’ ın İfadesi” nde ve “Yabancı” da. Ardından başkalarının sıradışılıklarından örnekler veriyor anlatıcı bize.

“Erich Zann” ın eşsiz ve kaynağını düşünmenin bile tüyleri ürperteceği müziğini dinlemek bu durumu çok güzel ifade ediyor.  “Herbert West” ile tanışmak da tıpkı önceki öykü bilinmeyene vakıf insanların varlığından haberdar olmak anlamına geliyor, bir fazlayla belki, bu defa konu alınan bir sanatçının müziğe olan tutkusu değil, bir doktorun ölüleri diriltme saplantısı.

Ve hatta “Pickman’ ın Modeli” ni okuduğumuzda başımıza gelen de bu. Buradaki nüans, belki de öykülerin bize ipin ucunu gittikçe daha fazla vermeye başlamasından ibaret. Çünkü “Duvarlardaki Fareler” i okuyunca görüyoruz ki, belki de ipin ucunudan yakalamak isteyen biz değiliz, bizi bağlamaya çalışan birileri var satırların içinde.

Dost Körpe’ nin ustaca seçimleri belki de bu yüzden önemlidir Lovecraft’ ın evreniyle benim gibi yeni tanışan kimseler için. Yaşananları içselleştirmenin bir şekilde mümkün olduğu bu hikayeler, okuyanı hızla içine çekiyor çünkü. Bir an oluyor, hayatınız boyunca dışını hiç görememiş olduğunuz bir şatoda bir başka güne uyanıyorsunuz. Ve yalnız bir adamın kendinden ölesiye korkuşunu yaşıyorsunuz. Bir an oluyor, bir an olsun düşünmenin dahi insanı çıldırtmaya yeteceği varlıklarla anlaşmalar yapıyorsunuz; sadece gerçeğe bir adım yaklaşmak özlemiyle. Ve güçler kazanıyorsunuz. Kah ölümün orkestrasıyla birlikte çalıyor, kah yalnızca korkunun kendisinin hayal edebileceği resimler çıkarıyorsunuz ortaya.

Ama ne olursa olsun, gizeme yeterince vakıf olduğunuza inanamıyorsunuz kitabın sonuna gelinceye kadar. Atalarınızın helak olmasına neden olmuş meraklar uyanıyor içinizde. Kötülüğün onlara musallat olduğu topraklara geri dönüyorsunuz sırf, içiniz sizi oraya çektiği için. Ve başınıza geleceklerden habersiz dalıyorsunuz belki de sonunuz olacak karanlık topraklara.

Unutmadan, eğer uğursuz bir hakikat kendini göstermediyse hala, kitabın künye bilgilerine -umarım- buradan ulaşabilirsiniz.

Spoiler: Göster
Biraz fantezi oldu, denemiş olduk. Tahammül edip okumuş olanlara çok teşekkür ederim.

Çevrimdışı kadri kerem

  • **
  • 68
  • Rom: 3
    • Profili Görüntüle
    • Zemine Kazılı Notlar
Ynt: Cthulhu' nun Çağrısı / H. P. Lovecraft
« Yanıtla #1 : 09 Mayıs 2012, 23:38:57 »
Lovecraft en sevdiğim yazarlar arasında yer alan, cümlelerini cehennemden çaldığını düşündüğüm harika bir yazardır. Tüm öykülerini Dost Kitabevi Yayınları tarafından yayımlanan 3 kitaptan okumuştum. En sevdiğim öyküleri ise şunlardır:

"Charles Dexter Ward Vakası", "Cadı Evinde Düşler", "Herbert West: Diriltici", "Cthulhu'nun Çağrısı", "Inssmouth Üzerindeki Gölge"

Ayrıca İthaki'den çıkan Cthulhu' nun Çağrısı adlı kitap da mevcut bende.
Zemine Kazılı Notlar
http://kadrikeremkaranfil.blogspot.com/

Çevrimdışı Daarlan Gardan

  • ***
  • 722
  • Rom: -1
  • to hell with gatech
    • Profili Görüntüle
Ynt: Cthulhu' nun Çağrısı / H. P. Lovecraft
« Yanıtla #2 : 10 Ağustos 2012, 00:36:14 »
Bazı yazarlar bir kaç sayfada destan yazarlar ya, işte bu kitap, kitaba adını veren öykü en büyük örnek.
Spoiler: Göster
Cthulhu da hala yaşıyor sanırım, güneşin genç olduğu zamanlardan beri kendisi koruyan o taş yarığın içinde.
''Civilizations have the morality and ethics they can afford.''

 — Larry Niven & Jerry Pournelle, ''Lucifer's Hammer''

''These colonies in nature can reach at least two million individuals at a time, last for decades, and occupy a hundred cubic meters of space. It was a wonderful achievement to see a fragment of this world captured all around you, so that you almost had the experience of being inside the ant colony when you were in that room.''

 — Robert Trivers, ''Natural Selection and Social Theory'', p. 162

''... Bu amaç doğrultusunda nükleer santraller hedeflenecekse, yapılması gereken şeyler vardır. Çünkü nükleer elektriğe geçiş bir hobi değil, bir akademik egzersiz hiç değil, temel bilimlerden yaygın endüstriyel alt yapıya açılacak bir uygulamadır.''

Ömer Faruk Ağa Yarman 1993

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Cthulhu' nun Çağrısı / H. P. Lovecraft
« Yanıtla #3 : 06 Ocak 2015, 16:52:55 »
Cthulhu'nun Çağrısı sayısını unuttuğum bir kez daha yeniden basılıyor.

Basılmasına kesinlikle karşı değilim. Kaldı ki kesinlikle tükenen kitaplar arasına girmemeli. Ama kapaklar değişe değişe İthaki'den binbir türlü Cthulhu çıktı :D.

Çevrimdışı Ryld Argith

  • ****
  • 879
  • Rom: 5
    • Profili Görüntüle
Ynt: Cthulhu' nun Çağrısı / H. P. Lovecraft
« Yanıtla #4 : 06 Ocak 2015, 17:05:37 »
Şu an çok sevindim!

Deliliğin Dağlarında ile benzer bir kapakla çıkması Lovecraft'ın eserlerini basmaya devam edecekleri anlamına geliyor! Hatta fazla umutlanacak olursam tüm Lovecraft eserlerini basmaya nmiyetli oldukları anlamını bile çıkarabilirim buradan :D

Çok güzel bir haber :D
"Ben neysem oyum Regene. Sen nasıl ışığın bir parçasıysan, ben de karanlığın bir parçasıyım. Bence biri diğerinden daha iyi veya daha kötü değil"
Kara Dalamar

Çevrimdışı Elendil_XX

  • ***
  • 504
  • Rom: 6
    • Profili Görüntüle
Ynt: Cthulhu' nun Çağrısı / H. P. Lovecraft
« Yanıtla #5 : 06 Ocak 2015, 17:37:00 »
"Deliliğin Dağlarında"nın kapak rengini kırmızı yapıp sürmüşler piyasaya, peeeh!.. :P

Ben de ki baskısının kapağı çok daha şahane. 8)

Hala o eski muhteşem kapaklı versiyonu almak isteyen varsa buraya buyursun. ;D

Çevrimdışı Quid Rides

  • **
  • 399
  • Rom: 17
  • #800000
    • Profili Görüntüle
Ynt: Cthulhu' nun Çağrısı / H. P. Lovecraft
« Yanıtla #6 : 06 Ocak 2015, 17:38:06 »
Yeni kapak hoşuma gitti elimde olmasına rağmen gidip bunu da alacağım. İthakiden tek bir dileğim var eğer H.P.Lovecraft'ın diğer eserlerini de basarlarsa kapakları degistirmemeleri. Nedense sinir oluyorum bu duruma. Kemal Tahir'in kitapları gibi yapsınlar. Kapaklar tek tip olsun.
http://turanmemre.wordpress.com/
Bana dönek demiş itin birisi
Açığım ne imiş sor hele hele

Çevrimdışı mithrandir21

  • **
  • 62
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Cthulhu' nun Çağrısı / H. P. Lovecraft
« Yanıtla #7 : 06 Ocak 2015, 17:53:21 »
Yeni kapak hoşuma gitti elimde olmasına rağmen gidip bunu da alacağım. İthakiden tek bir dileğim var eğer H.P.Lovecraft'ın diğer eserlerini de basarlarsa kapakları degistirmemeleri. Nedense sinir oluyorum bu duruma. Kemal Tahir'in kitapları gibi yapsınlar. Kapaklar tek tip olsun.
Aynı sorun bende de var, yeni kapak tasarımı ile tekrardan basılınca üstümde bi eksiklik hissediyorum ve her seferinde olmasa da tekrardan para harcamak zorunda kalıyorum