Kayıt Ol

Zamanda Zamansız Yolculuklar

Çevrimdışı M.K.Immortal

  • **
  • 290
  • Rom: 2
    • Profili Görüntüle
Zamanda Zamansız Yolculuklar
« : 22 Kasım 2012, 20:17:56 »
Hayatının deneyimini yaşamak üzereydi. Zamanda 3 yıl ileri giderek, gelecekteki kendisini ziyaret etmeye karar vermişti. Suratındaki tebessüm ne kadar heyecanlı olduğunu gösteriyordu. Eli, kapı ziline doğru yaklaştıkça kalbi hızla çarpmaya başlamıştı.

Zile ulaşamadan kapı açıldı. 3 yıl sonraki kendisi sinirli şekilde ona bakarak

“Gir lan içeri!” dedi.

İçeriye girerken ensesine yediği tokat ile neye uğradığını şaşırmıştı. Oturma odasına geçtiğinde, farklı zaman dilimlerinden farklı yaşlarda, 5 tane daha kendisinin de koltukta sıralanmış olarak oturduklarını gördü. En baştaki boşluğa oturdu. Aralarında en yaşlı olanı, iki eliyle ucunu tutup yere dayadığı bastonuna yüklenerek öne eğildi ve dişsiz ağzını şapırdatarak koltuğun diğer ucundaki kendisine seslendi.

“Hoş geldin evladım.”

“Hoş bulduk amca.”

Kapıda onu karşılayan diğer benliği içeri girdiğinde toplam yedi kişilerdi. Ayakta duran ev sahibi, son geleni göstererek konuşmaya başlamıştı.

“Bu da geldiğine göre toplantıya başlayalım. Şimdi hepinize yaş sırasına göre numara vereceğim. Herkes numarasına göre konuşsun. Ben bu durumda 3, son gelen ise 1 numara oluyoruz.”

7 – “Evladım ben kaç oluyorum?”

3 – “Amca sen normalde yedisin ama şu haline bakınca daha çok cennetin yedinci katındaymışsın gibi geliyor.”

7 – “Nasıl?”

3 – “Yok bişi amca yok. Sen takıl kafana göre.”

7 numara hemen yanındaki, elli yaşlarında olan 6 numaraya dönerek

7 – “Nasılsınız? Görüşmeyeli ne var ne yok?” dedi.

6 – “Geçen sene iflas ettim. Hatırlamıyor musun? Sana göre 15 yıl önceydi.”

7 – “Vah vah.”

3 – “Susun lan! Şuraya toplantı yapacağız diye gelmişiz, kadın gününe çevirdiniz ortamı.”

7 yine hafifçe 6’ya eğilerek konuştu.

7 – “Ne kadar da kabaymışım meğer.”

6 – “Değil mi pirim. Gençlik işte nerden nereye gelmişiz azizim.”

3 – “Pirim mi? Azizim mi? Ne oldu lan bana? Ne içiriyorsunuz bana gelecekte hacı?”

4 – “Ya toplantıya başlasak olmaz mı? İki gün önce Ayşe’den randevu kopardım. Ona gitmek için sabırsızlanıyorum.”

3 – “Ne yani, ben yarın Ayşe’den randevu mu alacağım?”

4 – “Evet.”

3 – “Senden önce varırsam benimdir bak karışmam.”

4 – “Abi zaman makinesiyle böyle çakallıklar yapmayacaktık hani. Bekle 3 gün sonra sen de çıkarsın. Milletin hakkını yeme bee.”

3 – “Şaka yaptım şaka. Zaten buraya gelme amacımız, aleti kullanmama kararı almaya yönelik. Şu hale bak yaa, 6 tane daha ben var etrafta.”

2 numara kaşlarını kaldırmış yanındaki 1 numarayı işaret ediyordu.

2 – “Hepsi bunun yüzünden işte.”

Herkes kafasını 1 numaraya çevirmişti. Bir numara neler olduğunu anlamak için zorlanırken, bir anda bütün nefret dolu gözlerin hedefi olmuştu.

5 – “Haklısın. En iyisi 1 numaranın zamanına gidip, zaman makinesini yapmasına engel olalım. Olmaz mı?”

3 – “Ne saçmalıyorsunuz ya? Oldu olacak öldürün bir de kendinizi tam olsun. Lan bir numara makineyi yapmazsa, şimdiki gerçeklik olmaz. Şimdiki gerçeklik olmazsa, onun zaman makinesini engelleyecek biz de olmayız. Yani yine başa sarmış oluruz. Durduk yere paradoksa sokmayın lan insanı!”

6 – “Eee ne yapalım o zaman?”

3 – “Abi benim asıl isteğim, aptal saptal şeylere kullanmayın şu cihazı. Geçende 4 numara geldi şeker bitmiş evinde diye şeker istedi.”

4 – “Ya zaten sonradan fark ettim, şekeri senden aldım diye bitmiş halbuki.”

3 – “Al işte buradan yak. Sırf birbirimize zararız.” 3 numara biraz durup aklına gelen ilk şeyi sordu. “O değil de yarınki Beşiktaş maçı ne oldu?”

4 – “3-1 kaybetmişiz.”

3 – “Hadi ya. Kim atmış golü?”

4 – “Bilmiyorum valla, maçın sonucunu öğrenince izlemedim.”

3 – “E yani ben de izlemem zaten artık.”

5 – “Konuya dönsek olmaz mı?”

3 – “Tamam tamam. Demem o ki, artık birbirimize müdahale etmeyelim. İyice saçma salak birine dönüştük ya. Sizden başka arkadaşım kalmadı. Deli gibi kendi kendime konuşuyorum.”

2 – “E az önce söylediğin sorun olmayacak mı o zaman? Yani şimdiki gerçeklik için yaptıklarımızı yine yapmamız gerekecek değil mi?”

3 – “Evet. Mesela ben bir gün sonra geçmişe gidip 1 fincan şeker isteyeceğim. Üç gün sonra ise şimdiki toplantıya geleceğim.”

2 – “Anladım. Ama normal hayatımıza dokunmayacağız.”

5 numara, 2’ye bakarak

5 – “Sen yine de yarın yolda giderken sana piyango biletini uzatan adamı görmezden gelme. Al bir bilet.” Dedi.

Ortam bir anda değişti. 3 numaranın evindeki eşyalar lüks hale dönüştü ve beş numara yok oldu.

3 – “Haydaa. Adamlara müdahale etmeyin diyoruz siz hala onu alma bunu al diyorsunuz. Piyangoyu tutturmuşum durduk yere.” Beş numaranın olması gerektiği yeri göstererek “Nereye kayboldu bu şimdi?” dedi.

6 – “Parayı bulunca araba aldı kendine. Onla geziye çıkmıştı… Yani çıkmıştım. O yüzden sallamadı toplantıyı.”

3 numara iyice sinirlenmişti. 2’ye dönerek hiddetle bağırdı.

3 – “Olum o bileti alırsan kafanı kırarım senin!”

3’ün konuşması üzerine her şey normale döndü. 5 elinde direksiyon varmış gibi bir anda koltukta belirdi.

5 – “Haydaa. Lamborghini ile sahil turu atıyordum tam da. Nereye gitti şimdi araba?”

3 – “Sus! Parayı bulunca kendini bile tanımaz olmuşsun. Tiksindim lan kendimden, ne çıkarcı, ne ahlaksız herifmişim meğer.”

4 – “Tamam o zaman karar verilmiştir. Kimse kimsenin hayatına karışmasın.” 4 Numara ayağa kalkıp 3’ün yanına gitti ve kulağına eğilerek “Ya hiç param kalmamış. Ayşe’ye rezil olmayalım şimdi sen bana biraz borç versene.”

3 – “Ne geri zekalı adamsın yaa. Benden aldığın para yüzünden paran kalmamış olmasın gelecekte? Al yine de al, demek ki vermişiz sana borç ki param kalmamış… Al zehir zıkkım olsun al.”

7 – “Dört numara evladım. Beni de eve bırakır mısın sana zahmet olmazsa.”

4 – “Amca makineyi bu zamanda bırakma ama. Sonra iyice ortalık karışıyor.”

7 – “Gözlerim görmüyor ki evladım. Geçende kendi zamanıma gidim diye bastım bir şeylere bir baktım cenazemdeyim. Nasıl bilirdiniz muhteremi diye sorduklarına en son canlı bilirdik dedim.”

4 – “Öf ya tamam be amca gel hadi gel.”
Bir numara yerinden kalkıp evden çıkarken suratındaki şaşkınlık ifadesi hiç gitmemişti. Dünyadaki en büyük deneyimin sonuçlarına şahit olmuştu. Zamanda yolculuğun sorumluluğunun farkına varmıştı. Gelecek değiştirilemezdi. Ona yapılan müdahaleler, aslında gerçekleşmesi gereken olaylardan ibaretti.

Evden çıktığında ise geleceğiyle ilgili düşündüğü tek şey vardı.

“Vay be, 65 yaşıma kadar yaşayacağım demek…”

Çevrimdışı estelturin

  • **
  • 143
  • Rom: 3
    • Profili Görüntüle
Ynt: Zamanda Zamansız Yolculuklar
« Yanıtla #1 : 22 Kasım 2012, 21:05:09 »
Giriş biraz damdan düşer gibi olmuş ama sonra acayip sardı.Özellikle diyaloglar çok iyiydi.Ama diyaloglarda derinlikte aramadım değil.Kalemine sağlık.Devamını büyük merakla bekliyorum, inşallah hemen yazarsın :)
İnsan için önüne çıkan bütün yollar yürünebilir yollar ise, o insan artık kaybolmuştur.

Çevrimdışı M.K.Immortal

  • **
  • 290
  • Rom: 2
    • Profili Görüntüle
Ynt: Zamanda Zamansız Yolculuklar
« Yanıtla #2 : 23 Kasım 2012, 17:21:46 »
Can sıkıntısıyla başlanmış, kısa ve eğlenceli olması amaçlanarak yazılmış bir öyküydü sadece. Evet pek derin dialoglar yok ve konuya hızlı girmişim sanırım :)

Zaman ayırıp okuduğunuz ve beğeniniz için teşekkür ederim.

Çevrimdışı grikunduz

  • **
  • 368
  • Rom: 6
  • Est solarus oth mithas
    • Profili Görüntüle
    • HayalGezer
Ynt: Zamanda Zamansız Yolculuklar
« Yanıtla #3 : 23 Kasım 2012, 17:29:16 »
:D İyi güldüm. Orjinal bir hikaye olmuştu.

Çevrimdışı estelturin

  • **
  • 143
  • Rom: 3
    • Profili Görüntüle
Ynt: Zamanda Zamansız Yolculuklar
« Yanıtla #4 : 23 Kasım 2012, 17:43:10 »
Vay arkadaş bende devamını bekliyordum ;D
İnsan için önüne çıkan bütün yollar yürünebilir yollar ise, o insan artık kaybolmuştur.

Çevrimdışı M.K.Immortal

  • **
  • 290
  • Rom: 2
    • Profili Görüntüle
Ynt: Zamanda Zamansız Yolculuklar
« Yanıtla #5 : 04 Aralık 2012, 21:52:12 »
grikunduz; teşekkür ederim yorumun için :)

estelturin; burada davamı olan bir öykü yayınladım ama hala vakit bulup devamını yazamadığım için pek bu tip öykülere girmek istemiyorum. Tek bölümlük olması hem benim hem okuyanlar için iyi olur sanırım :)

Çevrimdışı Aget

  • *
  • 14
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Zamanda Zamansız Yolculuklar
« Yanıtla #6 : 16 Temmuz 2014, 00:09:09 »
Çok güzel bir öyküydü zevkle okudum.Ama zamanda yolculuk çok ağır bir konu.Fena halde kafa patlatmak gerek üzerinde.Eh, haliyle hikayende mantık hataları var.

Örneğin şu şeker alma ve para isteme kısımları.Gerçekten epey güldüm :) , ama sonra farkettim ki mantık hatası var.

4 numaranın 3 numaraya gitmesi için şekerinin bitmesi gerekiyor.Geçmişe yolculuk yapıp kendi şekerini bitirmesi gerekiyor.Şekeri bitmeden 3 numaranın yanına gidemez , 3 numaranın yanına gidemediği için kendi şekerini kendisi bitirmiş olamaz. :ne

2 senelik konuyu hortlattığım için kusura bakmayın bu arada : :xD

Çevrimdışı M.K.Immortal

  • **
  • 290
  • Rom: 2
    • Profili Görüntüle
Ynt: Zamanda Zamansız Yolculuklar
« Yanıtla #7 : 16 Temmuz 2014, 01:33:38 »
Eh, konu zaman yolculuğu olunca "Büyükbaba Paradoksu" nedeniyle her türlü hata çıkması mümkün :D Zaten eğlenceli bir yazı olması amacıyla yazmıştım, umarım amacıma ulaşmışımdır :)

Kusura bakmak ne demek, aksine memnun oldum :) Yorumunuz için teşekkür ederim.

Çevrimdışı bilgeliginalti

  • *
  • 15
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Zamanda Zamansız Yolculuklar
« Yanıtla #8 : 16 Temmuz 2014, 23:01:54 »
en sevdiğim konu başlığı :) zaman yolculuğu üzerine bence netleştirilmiş bir teori üzerinden yargılama makul değil. çünkü bilimkurgu ötesi bir noktada. o yüzden temellendirmesine dair bir eleştirim yok, olmamalı da bence. hikaye güzel ama sanki taşıdığı mesaj çok iyi vurgulanmamış gibi. yani mesajın sondaki "geleceğin değiştirilemezliği" olduğunu düşünerek bunu söyledim. içine zaman girince haliyle karışıklaşıyor hikaye belki de o yüzden netleştirememiş olabilirim. ama konsept güzel :)

Çevrimdışı M.K.Immortal

  • **
  • 290
  • Rom: 2
    • Profili Görüntüle
Ynt: Zamanda Zamansız Yolculuklar
« Yanıtla #9 : 17 Temmuz 2014, 11:14:37 »
Her ne kadar hakkında çok fazla yazmasam da zaman ve zaman yolculuğu konularını ben de severim. Artık kabak tadı verecek kadar çok kurgu söz konusu olunca da, zaman yolculuğunun eğlenceli kısımlarını yazmanın daha güzel olacağını düşünerek bu öyküyü kaleme almıştım. Haliyle son mesaj üzerindeki vurguya fazla odaklanamadığım da bir gerçek :)

Uyarınız ve yorumunuz için teşekkür ederim.

Çevrimdışı bilgeliginalti

  • *
  • 15
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Zamanda Zamansız Yolculuklar
« Yanıtla #10 : 17 Temmuz 2014, 12:03:46 »
eğlenceli kısımları güzel, oraya laf yok. bu arada hazır sırası gelmişken zaman yolculuğuna dair hangi teori sizce akla daha yatkın geliyor. yani zamanın tek bir çizgi üzerinde hareket etmesi mi?(bu büyükbaba paradoksunun olduğu teori) yoksa paralel evrenler, gerçeklikler fikri mi?

Çevrimdışı M.K.Immortal

  • **
  • 290
  • Rom: 2
    • Profili Görüntüle
Ynt: Zamanda Zamansız Yolculuklar
« Yanıtla #11 : 17 Temmuz 2014, 13:38:40 »
Şahsen paralelevren fikrine daha yakınım. Hatta bu konu hakkında (kendimce eklentiler ile daha doğrusu) yazmayı planladığım bir kitap vardı :D

Tek bir çizgi üzerinde düşününce dediğim gibi Büyükbaba Paradoksu nedeniyle olay kilitleniyor. Tabi pararlelevrenler arasındaki yolculuklar da kestirilemez, aynı evrene tekrar yolculuk söz konusu olamaz veya geri dönerken yolculuğun yapıldığı tarihin sonrasına geri dönmek zorundalığı gibi bir durum söz konusu olmalı (ki benim yazmayı planladığım kitapta bu boşluğu kapatıyordum :P )

Zamanda yolculuk hala teorik bir görüş olduğu için herkesin ortaya attığı düşünce de farklı olacaktır. Kısacası şu ana kadarki fikirlerin hiçbirini tam olarak benimseyemiyorum.

Çevrimdışı bilgeliginalti

  • *
  • 15
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Zamanda Zamansız Yolculuklar
« Yanıtla #12 : 17 Temmuz 2014, 14:00:02 »
takip ediyordunuz sanırım. hikaye için bolca bu teorilerle boğuştum ve paralel evren fikri diğerlerine nazaran daha geniş ve temiz bir alan sunuyor kurgu için. evrenler arası yolculukta tekrar kendi evrenine dönememe fikri de doğru. ancak fiziksel olarak o evrende var olmazsan, sadece gözlemci olabilirsen bu açmazdan kurtulma şansın var.

ama öte yandan şöyle bir yaklaşımla, dinlerdeki kader ve alın yazısı fikrine benzeşen bir teori de çok mantıksız gelmiyor bana. biz zamanın doğrusal olduğuna inanıyoruz ve bir çizgi olarak görüyoruz. zaman bir çizgi olabilir ama bütününe bakabilen bir canlı için zaman yolculuğu paradoksal bir yapı teşkil etmiyor olabilir. şu an bir zaman makinesi yapıp geçmişe gittiğimde jfk'yı yanlışlıkla öldürebilirim ama zaten içinde bulunduğumuz gerçeklikte de jfk ölmüş olduğu için bizim bu sabit zaman çizgimiz kendi içinde tutarlıdır. zaman yolculuğu yapan karakterimiz kendisi farkında olmasa da bu yazgıya itaat ediyor olabilir yani. zamanın bütününe bakan birisi için bu çizginin kendi içindeki etkileşimleri bir bozukluk teşkil etmez. tabii bu katı bir kadercilik çerçevesinde bir yaklaşım. bu durumda zaman yolculuğu fantezisinin temel duygusu olan tarihi değiştirme fikrini yok etmiş oluyoruz ve bir noktada zaman yolculuğu anlamsızlaşıyor.

Çevrimdışı M.K.Immortal

  • **
  • 290
  • Rom: 2
    • Profili Görüntüle
Ynt: Zamanda Zamansız Yolculuklar
« Yanıtla #13 : 17 Temmuz 2014, 15:10:38 »
Bu yaklaşımda olan bir teori de mevcuttu zaten. Geçmişin geleceğe etkisi kadar geleceğin de geçmişe etki ettiği, aslında zamanın bir bütün olduğu, yani akmadığı, sadece belirli bir izin üzerinden geçtiği gibi bir teoriydi; ki birçok bilimkurgu filmi veya kitabında bu konu üzerinden işler. Kader konusu geniş bir tartışma olsa da az çok buna benzerliğinden dediğiniz gibi kader ile bunu açıklamak da mümkün :) Yine de zaman makinesi yapıp da büyükbaba paradoksunu denemeyi düşünmeyen olmayacaktır :D Bu yüzden ikimizin de dediği gibi paralelevren düşüncesi daha gerçekçi geliyor insana.

Bu arada öykünüzde sanırım bu konuya değindiniz. En son 8. bölümü okumuştum sanırım, şu sıralar pek vakit ayıramıyorum yazmaya ve öyküleri okumaya. Şu sıklıktan kurtulunca sizin öykünüzün de devamını okumayı istiyordum. Şimdiden kolay gelsin.

Çevrimdışı bilgeliginalti

  • *
  • 15
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Zamanda Zamansız Yolculuklar
« Yanıtla #14 : 17 Temmuz 2014, 15:29:40 »
evet bu da ana akım bir görüş, ama yine de genel kabul bu yönde değil. daha çok paradoksa yakın bir görüş hakim. karışık ve sadece varsayım düzleminde bir konu olduğu için çok iddialı olamadığımız bir alan. bilimkurgu okurunun düşünüşüne ters bir varsayımla ilerlememek daha sağlıklı olur diye bir de size sorayım istedim :)
Başka teoriler varsa, bence şöyle olmalı yaklaşımları varsa dinlemek isterim.

hikayeye ara vermeniz sağlıklı olmuş aslında, çünkü formatı pek müsait değil parça parça okuma için. ben de bunu göz önüne alıp tamamını düzenleyip yayımladım. artık devamı için okumalara başladım. bütününden yorumları bekliyorum :)