Kayıt Ol

Kitap Yazanlar

Çevrimdışı zamazingo

  • *
  • 1
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Kitap Yazanlar
« Yanıtla #15 : 26 Aralık 2014, 03:21:15 »
şuan bir bilim kurgu yazıyorum ve fantastik bir roman üzerinede çalışıyorum. ocak ayı içinde de muhtemelen ilk kitabım çıkacak. fakat bilim kurgu ve ya fantastik değil. açıkçası garip bir kariyer ilerleyişi olacak benim için.

Çevrimdışı

  • ***
  • 581
  • Rom: 47
  • Hayvan Yemeyelim!
    • Profili Görüntüle
    • http://bulentozgun.blogspot.com/
Ynt: Kitap Yazanlar
« Yanıtla #16 : 26 Aralık 2014, 16:54:57 »
Bende da hi anlamındaki "de"yi ayrı yazmayı bilmiyorum ama 2015'in ikinci yarısında iki bilim kurgu bir fantastik birde öykü derlemem çıkacak. 2016 başındada nehir söyleşim yayınlancak. Şu sıralarda 7 kitaplık weird fantasy serimin yan hikayelerini yazıyorum. Bakalım biraz yoğunluk azalırsa çizgiroman projem var. Foruma çok takılamazsam kusuruma bakmayın.

Çevrimdışı okanakinci

  • **
  • 202
  • Rom: 5
    • Profili Görüntüle
Ynt: Kitap Yazanlar
« Yanıtla #17 : 26 Aralık 2014, 17:27:55 »
Şu an ben de bir bilimkurgu öykü kitabı hazırlıyorum. 10 adet öyküden oluşacak. Aslında bu yıl bitmeden yayımlamayı planlıyordum ama sağlık sorunlarım yüzünden uzadıkça uzadı. Bu iş bazen beni korkutmuyor değil. Çünkü bu memlekette yazmak, yazıp da yayımlatabilmek, hatta en azından olumsuz da olsa bir cevap alabilmek ayrı bir dert.

Yine de yazmak güzel. Hiç kimse okumasa bile güzel. İçindeki zehri böyle akıtıyorsun. Şunu bi aradan çıkarabilsem ondan sonra bambaşka fikirler var aklımda. Bu foruma baktıkça moralim düzeliyor, inancım geri geliyor. Çünkü burada gerçekten okuyan, gerektiğinde destek olan, gerektiğinde eleştirileriyle yol gösteren insanlar var.

Çevrimdışı seabiscuitxx

  • **
  • 60
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Kitap Yazanlar
« Yanıtla #18 : 26 Nisan 2015, 11:00:53 »
İlk kitabım bilimkurgu ve fantastik öğeler içeren bir roman. Önceleri yazmayı denerdim ama ya konunun sağlam olmadığını düşünür bırakırdım ya da yaşam koşullarından dolayı yarım kalırdı. İlk defa kendimi vererek bir sene içinde kitap yazdım. Altı ayda bitti. Kalan altı ayda düzenleme işlemlerini tamamladım. Yayınevlerine gönderdim. Birçoğu biz "Bilimkurgu" basmıyoruz diye geri çevirdi. O zaman kitapların okunmadığını anladım. Çünkü kitabım baştan sona bilimkurgu ya da fantezi değildi ki. Diğer yayınevlerinin kataloglarına baktığımda fazla satılmayan aksiyon romanları vardı. Şansımın olmadığını düşünmeye başladım. Ülkemizde çok satılan türlere bakıyorum. Sıra dışı türlere ilgi oldukça düşük. Siyaset, tarih ve gına getiren sayısız aşk romanları. Bunlar olmasın demiyorum ama en azından aşk romanlarından daha fazla efor sarf edilerek ortaya çıkan eserlerin kıymet seviyesi yukarılarda olmalı.

İkinci kitabıma başladım. Çevremdekilere burada forumdaki arkadaşlara gönderiyorum. Beğenen bir kişi dahi olsa beni mutlu ediyor. Parasal kaygıdan ziyade manevi olarak destek görmek daha önemli bence. Yazdığınız okuyan birisi aklımı başımdan aldın dediğinde servet ödesen kazanamayacağın bir duyguya erişiyorsun.

Tüm yazarları yürekten kutluyorum ve bunu yapacak olanların kutsal bir görevi ifa ettiklerini düşünmelerini istiyorum.
Ölüm sadece başlangıçtır.

Çevrimdışı azizhayri

  • ***
  • 581
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
Ynt: Kitap Yazanlar
« Yanıtla #19 : 29 Mayıs 2015, 08:55:31 »
   Konuya nasıl gireceğimi bilemiyorum. Yazı yazmayı sevenlerin gönlünde bir gün yazdıklarının basılması vardır sanırım. Kitapçıya gittiğinizde elinize aldığınız selüloz ve mürekkep kokan bir eseri kendi eserinizi koklamak istersiniz. İşte o zaman bir adım geriye çekilip tablosunu galeride izleyen ressam gibi olursunuz. Ama bu benim için o kadar uzak bir olasılık ki. Ben birkaç yerden derlediğim kitap bastırmak veya bastıramamak konusunda bulduğum birkaç anekdotu sizlerle paylaşmak istedim…
       Mina Urgan Sineklerin Tanrısı kitabının son sözünde William Golding’in kitabı bastırabilmek için yirmiye yakın yayınevine başvurduğundan söz ediyor.
       Bir başka örnek ise Frank Herbert’ten. Herbert sayısız eleştirmen ve bilimkurgu hayranına ve bana göre bir baş yapıt olan Dune serisinin beşinci kitabı olan Dune’nin Kafirleri’ nin ön sözünde “On ikiden fazla yayıncı bu kitabı baştan reddetti” diyor.
       Birde Üstün Dökmenden alıntılar yapayım. Üstün Hoca Küçük şeyler -2 adlı kitabının “Pinokyo ile benzerliğiniz var mı?” adlı bölümünde şöyle diyor “…Rivayet doğruysa Ernest Hemingway ilk romanı doksana yakın yayınevinden dönmüş Van Gogh tek bir tablosunu bir şişe şaraba satabilmiş. İnsanlar onun resimlerini beğenmiyorlarmış ama o resme devam etmiş. Victor Hugo, kimsenin tanımadığı bir genç olduğu yıllarda ilk romanının taslaklarını bir yayınevine götürmüş, basmamışlar. Genç Hugo yayınevi müdürüne, “Büyük bir fırsatı kaçırdınız. Eğer ilk romanımı basmayı kabul etseydiniz Victor Huga gelecekte bütün eserlerinin yayın hakkını size verecekti” demiş… İbni Sina gençliğinde Aristo’nun bir eserini otuz defadan fazla okumuş anlayamamış, bu kitaba ilişkin bir şerh (açıklama) bulup okuduktan sonra tekrar okumuş ve anlamış.
   Bu konudaki bildiğim en baba eser ise Jack London’a ait; Martin Eden. Kendi hayatından örnekler vererek yazar olma konusunda verdiği mücadeleyi anlatıyor London bu romanında. Tanıştığı zengin bir ailenin kızına yakın olmak için sınıf atlamak isteyen ve bu yolda, okumanın, en geçerli yol olacağını düşünen bir gencin hikayesidir bu. Bir zaman sonra okudukları hakkında değerlendirmeler yapar ve kendisinin daha iyisini yapabileceğini düşünmeye başlar. Yazdıklarını yayınevlerine gönderir ve hayır cevabı alır. Bu hayır cevapları kendisini kamçılamaktadır adeta. Uzun ve yorucu bir mücadeleden sonra kendinden emin olmanın vermiş olduğu haklılık ve azimle nasıl ünlü ve zengin bir yazar olduğunu anlatıyor Martin Eden.
       Yazar olma konusunda hayır cevabı almış ama azminden vazgeçmemiş başka bildiğiniz örnekler var mı?
"İnsanlığın en büyük trajedilerinden biri ahlakın din tarafından ele geçirilmesidir." Sir Arthur Charles Clark