Kayıt Ol

Ölüm Kapısı Serisi - Margaret Weis ve Tracy Hickman

Çevrimdışı Nefertari

  • ****
  • 1517
  • Rom: 6
  • Bla bla böö
    • Profili Görüntüle
Kitaplar okunma sıralarına göre verilmiştir.

Serinin tanıtım ve künye bilgisi için buraya tıklayabilirsiniz.

Ölüm Kapısı Serisi, Margaret Weis ve Tracy Hickman tarafından yazılan ve Türkçe’ye Niran Elçi tarafından çevrilen yedi ciltli bir fantastik roman serisidir. Ana çatışma, soyları insanlardan gelen iki güçlü ırk - Sartanlar ve Patrynler - arasındadır. Serideki olaylardan yüzyıllar önce Sartanlar, çatışmayı sonlandırmak için yeryüzünü dört farklı elementsel âleme ve bir de Patrynleri hapsettikleri beşinci bir dünyaya - Labirent - ayırmışlardır. Sartanlar dört alemin hakimiyetini ele almışlardır fakat kısa bir zaman sonra gizemli bir şekilde iletişimlerini kaybetmiş ve yok olmuşlardır. Yüzyıllar sonra ilk Patrynler, Nexus Lordu denen bir Patryn sayesinde Labirent’ten kaçtılar. Nexus Lordu, diğer dünyalara geçiş yolunu öğrendi ve halkını Labirent’ten kurtarıp diğer dünyaları fethetmenin hayalini kurmaya başladı. Kitaplar, özgür düşünceli Haplo’nun, bir Patryn ajanının diğer dünyalara kaos yaratmak ve onları Lordu’nun fethine hazırlamak için gönderilmesini takip eder. Weis ve Hickman, seri boyunca yedi ayrı fantezi dünyasını ve onlarla birlikte beş büyük ırkın - kitaba özgü Patrynler ve Sartanların ve yaygın fantastik ırklar olan insanlar, cüceler ve elflerin - gelişen kültürlerini oluşturmuşlardır.

Ejder Kanadı  

Spoiler: Göster
Gök Alemi Arianus'ta, insanlar, elfler ve cüceler, kıymetli su kaynaklarını kontrol etmek için savaşıyorlar havada yüzen adaların üzerinde, elf büyülerinin etkisi altında ve devasa ejderlerin sırtında. Ama kısa süre sonra büyü güçleri bu hassas dünyanın kumaşını çözmeye başlar. Bir katil, küçük bir prensi öldürmek için tutulur hem de kralın kendisi tarafından. Bir cüce, halkının inançlarına meydan okur ve onları isyana sürükler. Kötü bir büyücü, Arianus'u hükmü altına almak için yaptığı planı uygulamaya başlar. Gök Alemi'nin çok ötesinde ve Ölüm Kapısı'nda bile hissedilebilecek bir plan.


Elf Yıldızı  

Spoiler: Göster
Nemli Pryan'da, Ateş Alemi'nde, asla batmayan günş ve zengin yağmurlar öylesine engin bir orman yaratmıştır ki, insanlar ve elfler ağaç tepelerinde, cüceler ağaç kovuklarında yaşamaktadırlar. İnsanlar ile cücelerin bitmek tükenmek bilmez savaşları, onlara savaşacak silah satan aristokrat elflere düzenli bir kar ve hammadde akışı sağlamaktadır. Nesiller boyu süren ayrılıklar ve ırklar arasındaki nefret giderilememektedir -efsanevi titanların ellerinde yok olma tehdidi altındayken bile. Zekaları ve bir kehanet dışında pek az şeyle silahlanmış olan bir elf, bir insan ve bir cüce, dünyayı yıkımdan kurtarmak için birleşmek zorundadır.


Ateş Denizi  

Spoiler: Göster
Abarrach. Taş Alemi. Burada, eriyik lavdan bir çekirdeğin etrafında inşa edilmiş yeraltı mağaralarından oluşan çıplak bir dünyada, tüm aşağı ırklar -insanlar, elfler ve cücüler- ölüp gitmiş gibi görünmektedir. Burada, bir zamanların güçlü Sartanları hayatta kalmak için mücadele etmeyi sürdürmektedir. Miras aldıkları nefret yüzünden düşman, zorunluluklar sebebiyle ise yol arkadaşı olan Haplo ve Alfred için Abarrach, Sartanların tarihleri ve soylarının geleceği hakkında, ikisinin de keşfetmeye cesaret edebileceğinden daha fazlasını açığa çıkartabilir.


Yılan Büyücüsü

Spoiler: Göster
Dört dünyada aradıktan sonra, Alfred sonunda Chelestra'da, deniz âleminde halkını bulmuştur. Ama yolculukları ona ihtiyatlı olmayı öğretmiştir, .. ve Alfred kısa süre sonra, ihtiyatlı olmakta haklı olduğunu görür, kendi halkı arasındayken bile.

Alfred'in güvenebildiği tek kişi, gariptir ki, Patryn Haplo'dur.

Ama Haplo'nun lordu, tüm Sartanların düşman olduğunu ilan etmiştir ve Haplo lorduna itaatsizlik etmeye cesaret edemez. Bu iki kişi, şimdi insanların, elflerin ve cücelerin barış içinde yaşamayı öğrendikleri bir yere gelmişlerdir. Tüm âlemleri tehdit eden daha büyük bir tehlikenin farkında olmayan bir Sartan ile Patryn, tüm dünyalar üzerinde hâkimiyet elde etmeye çalışırken düşük ırkların ittifakını bozacaklardır. Birbirlerinden daha eski -ve çok daha güçlü bir düşmanları olduğunu fark eden, yalnızca Alfred ile Haplo olacaktır.


Kaosun Eli

Spoiler: Göster
Nexus Lordu, hizmetkarı Haplo ile Bane olarak bilinen insan çocuğuna, Arianus'ta hakimiyet kurmalarını emrederken, kaos her yere yayılmaktadır. Haplo ve Bane'in eski yoldaşları Alfred ise ölümcül Labirent'e atılmıştır. Usta Hugh ise karanlık görevini tamamlaması için diritilmiştir. Daha da önemlisi, Haplo ile Alfred'in Chelestra'da keşfettikleri kötücül güç kaçmıştır. Haplo'nun efendisi hakkındaki şüpheleri derinleşmektedir. Haplo, Nexus Lordu'na itaat etmek ya da güçlü Patryn'e ihanet edip evrene barış getirmeye çalışmak arasında karar vermek zorundadır.


Labirentte

Spoiler: Göster
Nexus Lordu Xar, Ölümden Dönmüşler ordusundan, gizemli Yedinci Kapı'nın varlığını öğrenir. Bu kapının, içine girenlere dünyalar yaratma gücü bahşettiği söylenmektedir -ve onları yok etme gücü. Yerini yalnızca Haplo bilmektedir -ama bildiğinden haberi yoktur. Eski sevgilisi, Haplo'ya ihanet etmesi ve cesedini getirmesi için gönderilmiştir. Bu arada, katil Usta Hugh da Haplo'nun peşindedir -beraberinde Lanetli Hançer'i taşıyarak. Haplo, eski arkadaşı Alfred ile birlikte Labirent'e sığınır -sakinleri ölüme mahkûm edilmiş bir zindan-bulmacaya.


Yedinci Kapı

Spoiler: Göster
Ölümcül şekilde yaralanmış Haplo kendisini, Lord Xar’ın merhametine kalmış, ölümden de kötü bir kaderle karşı karşıya bulur. Xar, Haplo’yu diriltmeyi planlamaktadır -efsanevi Yedinci Kapı’nın yerini söylemesi için. Haplo’nun en karanlık saatinde, tek kurtuluş ümidi Marit, Usta Hugh ve Alfred’dir. Ama korkunç bir seçim yapmak zorundadırlar: Haplo’yu kurtarmak için yasak Yedinci Kapı’ya girmeleri gereklidir. Eğer bunu yaparlarsa yerini, onu dünyalar üzerinde korkunç bir hükümdarlık kurmak için kullanmak isteyen Lord Xar’ın bulması riskini göze almaları gerekir. Aniden yaşamlarını -ve koparılmış alemlerin kaderini- bıçak sırtında bulurlar. İyi ile kötü arasındaki kıyamet mücadelesinde son perde açılmak üzeredir.


Yazdıklarım kitap arka kapaklarıdır..



Weis ve Hickman'ın forumumuzdaki diğer eserleri:

-Ejderha Mızrağı
-Kahinin Gülü Serisi
-Hükümran Taş Üçlemesi
-Karakılıç
-Ejdergemiler
-Dragonvarld Üçlemesi *not: bu serinin yazımında sadece Margaret Weis yer almıştır.

Çevrimdışı vital

  • *
  • 33
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: ÖLüm Kapısı Serisi
« Yanıtla #1 : 05 Mart 2008, 21:31:51 »
öss ye hazırlanırken son mayıs ayı içinde ilk 4 kitabını birden okumuştum, millet harıl harıl son hazırlıklarını yaparken ben kitap başında alfred'in sakarlığından saçımı başımı yoluyodum :) o derece kaptırıcı bir seridir, tavsiye edilir. ellerine sağlık papatya  ;)


Çevrimdışı Sophié

  • ***
  • 836
  • Rom: 13
    • Profili Görüntüle
    • Sinek Alkışı
Ynt: ÖLüm Kapısı Serisi
« Yanıtla #2 : 03 Nisan 2008, 19:59:07 »
burada görünce tanıtımını da okuyunca merak ettim bugün kütüphaneden aldım :P gerçi henüz başlamadım ama o da olcak umarım :P

too much sugar 
tb

Çevrimdışı Herr Mannelig

  • ****
  • 924
  • Rom: 17
    • Profili Görüntüle
Ynt: ÖLüm Kapısı Serisi
« Yanıtla #3 : 03 Nisan 2008, 20:08:35 »
4. kitaptayım (yılan büyücüsü) margaret ile tracy ikilisinin en bomba serisi, içinde geçen diyaloglar, olaylar, kurgusu karakterleri herşey süper. İç çelişkileriyle boğuşan bir kahraman, saf salak bir diğeri; drizzt gibi şişirilmiş değiller, süper! Ve geçen tüm bu fantastik olaylar çoğunlukla metafor; günümüz dünyasına göndermeler var. Okumayana dalarım! :P
Contraataques muy rabiosos, deberemos resistir; Ay Carmela!



Çevrimdışı DarLy OpuS

  • ********
  • 2766
  • Rom: 35
  • Dansımız Marşandiz
    • Profili Görüntüle
    • Uykusuzluk Kulesi
Ynt: ÖLüm Kapısı Serisi
« Yanıtla #4 : 06 Nisan 2008, 16:46:27 »
Ölüm Kapısı'da çok önemli bir seridir.. Bir başlayamadım ama.. :(

Çevrimdışı Arlinon

  • ***
  • 456
  • Rom: 14
  • Savaş ve Ateş
    • Profili Görüntüle
Ynt: ÖLüm Kapısı Serisi
« Yanıtla #5 : 18 Haziran 2008, 21:07:52 »
İlk kitaptanmıdır bilmem ama ilk kitabı yarılarına doğru bırakmıştım, bi türlü giremedim yavaş yavaş uzaklaştım

Çevrimdışı Anita

  • **
  • 156
  • Rom: 1
  • Milamber
    • Profili Görüntüle
Ynt: ÖLüm Kapısı Serisi
« Yanıtla #6 : 18 Haziran 2008, 21:20:52 »
inşallah alıcam ama şimdi listemde başka kitaplar var önce onlar bitsin.

Çevrimdışı Victor Valistar

  • *
  • 13
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: ÖLüm Kapısı Serisi
« Yanıtla #7 : 25 Haziran 2008, 18:24:41 »
  Okuduğu en sağlam en sürükleyici serilerdendir özellikle büyü kavramı çok etkilemişti beni her kitap ayrı bir dünya falan derler ya bu seride gerçek anlamda öyle :D
We are a legion
Voice of anarchy
This is revolution
Creating new order

One for all
All for one
We are strong
We are one


give me something to kill the pain

Çevrimdışı Anita

  • **
  • 156
  • Rom: 1
  • Milamber
    • Profili Görüntüle
Ynt: ÖLüm Kapısı Serisi
« Yanıtla #8 : 02 Temmuz 2008, 20:34:48 »
1.kitabına başladım 2.sinide bugün aldım .okuyorum. :D

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: ÖLüm Kapısı Serisi
« Yanıtla #9 : 12 Temmuz 2009, 11:54:59 »
Sadece ilk kitabını okudum ama, Ejderha Mızrağı'ndan sonra bir türlü ısınamadım. Aslında yaratılan evrenler ve halkların karakteristik özellikleri çok sağlam. Şimdi düşününce seriye devam etmeliydim. Ağır ve oturaklı bir seri. Okuyucu da iz bırakan türdün. Ayrıca ilk kitapta çok sevidğim bir karaktere de kötü bir şey olmuştu o da soğuttu beni :D.

Spoiler: Göster
Usta Hugh'un ölümü. Güzel bir kiralık katildi o halbuki :P. Hayır bunu Ejderha Mızrağın'da da Sturm'a yapmaları iyice sinirime dokunmuştu, Bir de bu gidine isyan ettim resmen.

Ynt: ÖLüm Kapısı Serisi
« Yanıtla #10 : 12 Temmuz 2009, 15:07:40 »
dove dove okutulmasi gereken bir seridir
ph'nglui mglw'nafh cthulhu r'lyeh wagh'nagl fhtagn

Çevrimdışı Elerki

  • ***
  • 441
  • Rom: 15
    • Profili Görüntüle
Ynt: Ölüm Kapısı Serisi
« Yanıtla #11 : 19 Aralık 2009, 01:01:58 »
Yüzüklerin Efendisi'nden sonra uzun süre fantastik edebiyat çatısı altında kitap okuyamamıştım. Bir gün canıma tak etti, o bambaşka dünyalarda birbirinden farklı karakterlerle olma dürtüsü sağ olsun, Kadıköy'de bir kitabevine girdim. Bana orada önerilen ilk seriyi alacaktım. İyi ki orada çalışan ağabeyi dinlemişim de bu seriye başlamışım.

Yüzüklerin Efendisi ve Zaman Çarkı ile birlikte benim üç büyüklerimden biridir bu seri. Kurgu, bölünen dünyalar; her dünyanın ırklarının o dünyaya göre değişen sosyal yapıları ve tüm bunlardan sorumlu iki zıt -aslında çok yakın, tanrı olduklarını düşünen ırk...

Bunlar dışında 'Haplo' diyorum, 'dövmeler' diyorum, ve Haplo'nun ağzından düşürmediği küfür 'Lanet' diyorum...

:)

Etkisi bende büyüktür...
 
Let the Dragon ride again on the winds of time.

Çevrimdışı mit

  • *
  • 5536
  • Rom: 96
  • Kronik Anakronik
    • Profili Görüntüle
    • Yorgun Savaşçı'nın Günlüğü
Ynt: Ölüm Kapısı Serisi
« Yanıtla #12 : 19 Aralık 2009, 11:08:17 »
İlk kitabını okuyup bırakanlardanım. Fırtınakıran'la tamamen aynı sebeplerden... Karakterlerden hiç birine tam mana ile ısınamadım. Usta Hugh hariç. Cücelerin de alıştığımızın dışında olmasını sevemedim. O yüzden ikinciye başlamadım. Motivasyona ihtiyacım var :)
Jackal knows who you are,
Jackal knows where you are.
Try to hide if you dare.
Do your best, i don't care.

Çevrimdışı Elerki

  • ***
  • 441
  • Rom: 15
    • Profili Görüntüle
Ynt: Ölüm Kapısı Serisi
« Yanıtla #13 : 19 Aralık 2009, 11:44:05 »
mit,

İlk kitap, açıkçası bende de biraz hayal kırıklığı yarattıydı. Hele ki Yüzüklerin Efendisi'nden sonra... Yalnız... 'deus ex machina' denen olayı R. A. Salvatore kadar olmasa da M. Weis ve T. Hickman ikilisi de kullanıyor, bunu hatırlatmamda fayda var. Hani beklemediğiniz anda beklemediğiniz şekilde bir mucize gerçekleşebilir o 'ısındığınız ama yok oluveren karakterler' açısından. :) Spoiler vermeden ne kadar açıklayabilirim bilmiyorum. :D

Haplo'yu daha adam akıllı tanıyamıyorsunuz bile, zira ilk kitapta kendisi çok sonra ortaya çıkıyor. İlerlerseniz seveceğinizden eminim. (Çok iddialı oldu ama ne yapayım, favori karakterlerimden biridir. Pek objektif bakamıyorum. :D)

Daha önceki yorumumda da söylediğim üzere, ırkların sosyal yaşamları, özellikleri, bölünen her dünyada birbirinden çok farklı. Cüceler hakkındaki hayal kırıklığınızın giderileceğini ve 'geg'lerin kendilerinin 'cüce' olduklarını hatırlayacağını söyleyeyim. :)

Bunların dışında, benim favorim Abarrach'ın -toprak dünyasının- ziyaret edildiği üçüncü kitap Ateş Denizi'dir. Gerçi ikinci kitaptan itibaren kaba tabiriyle 'Lan! N'apmış bunlar!' demeye başlıyorsunuz.

İkinci kitapta sizi bir de sürpriz bir karakter beklemekte! Niran Elçi'nin esprisi yüksek çevirisiyle tabir edersem 'deyyus eksi makine'leriyle, metinler arası bağlantıları kullanarak yaptığı monolog-diyaloglarıyla ve en önemlisi 'deliliğiyle' size çok yakın gelecek, önceden tanıdığınız bir karaktere çok benzeyen bir karakter bu... :)

Eğer okumayı azıcık bile istiyorsanız devam edin derim. :)
Let the Dragon ride again on the winds of time.

Çevrimdışı mit

  • *
  • 5536
  • Rom: 96
  • Kronik Anakronik
    • Profili Görüntüle
    • Yorgun Savaşçı'nın Günlüğü
Ynt: Ölüm Kapısı Serisi
« Yanıtla #14 : 19 Aralık 2009, 12:55:16 »
Motivasyon dediğin böyle olur. Bu ellerimdeki kaşıntı, yüreğimdeki pıtırtı heyecan oluyor sanırsam :) Teşekkür ederim Elerki. İkinci bir şans tanıyacağım seriye...

İkinci kitaptaki sürpriz karakterle kimi kastettiğinizi biliyorum sanırım. Bu arada spoiler vermeme konusunda çok kötüsün :P

Okumayı azıcık değil adamakıllı istiyorum artık. Sayende :)

Teşekkürler...
Jackal knows who you are,
Jackal knows where you are.
Try to hide if you dare.
Do your best, i don't care.