Mısır'da okullar yanlızca varlıklı ailelerin erkek çocukları içindi.Çoğu çocuk okula gitmezdi.Bunun yerine ,erkek çocuklara babaları bir meslek öğretir,kızlarsa evde annelerine yardım ederlerdi.Mısırdaki okullar tapınaklara bağlıydi.Erkek çocuklar yedi yaşlarına geldiklerinde okula başlarlardi.Okuma-yazmayi ogrenir ve zamanlarinin cogunu metinleri koplayarak gecirirlerdi.Papirus çok pahalı bir bitki olduğundan çocuklar,kırık çömlek parçalarına yazıyorlar.ögretmenleride yazıcılar oluyordu. 9 yada 10 yaşlarında bir erkek çocuk başka bir okula devam edebilirdi.Burada, mektup ve yasal belgelerin nasıl yazılacağını öğrenirdi.Aynı zamanda,aralarında tarih, edebiyat, coğrafya,din,diller,muhasebe ,matematik,ve tip konularınında olduğu bir dizi alanda eğitim alabilirlerdi.
Tıp Okulu:
Mısır da büyük olasılıkla ,uzman tıp okulları vardı;çünkü mısırlı doktorlar ustalıklarıyla ünlüydüler.Kimi yabancı krallıklarda eğitim vermek üzere diğer ülkelere giderlerdi.
Mısırlı doktorlar bedenin işleyişinden oldukça iyi anlarlardı.Sinir sistemi ve biraz da beyinle ilgili bilgileri vardi.Aynı zamanda kalbinde bir pompa gibi çaliştığını biliyorlardı.Dininde tıpta önemli bir yeri vardı.İnsanlar sıkça,bir tanrıdan şifa dilemeye tapinaklara giderlerdi. Mısırlılar da bir günü 24 saat'e bölmüşlerdi. Zamanı su saatleri kullanarak anlarlardı. Su saatleri iç yanlarına saatlerin işaretlenmiş olduğu kaplardı. İcleri suyla doluydu ve dip taraflarında açılmış ufak bir oluk vardı. Su dışarı akıp boşaldıkça ortaya çıkan, saatleri gösteren numaralar zamanı bildirirdi. Ölçüler yetişkin bir insanın bedenine göre belirlenmişti. Dirsekten parmak uçlarına kadar olan uzunluğa bir 'Kübit' denirdi.Bir kübit, her biri 4 parmak genişliğinde 7 ele bölünmüştü.
Takvimler:
Mısırlılar,yıldız ve gezegenlerle ilgilenmişlerdir.Bu konudaki bilgileriyle çok ayrıntılı takvimler hazirlamışlardır.Bir takvim "Sopdet" adlı bir yıldıza göre oluşturulmuştu. Sopdet'in ufuk çizgisinde her yıl aynı zamanda kaybolduğunu ve bundan 70 gün sonra tam gün doğumundan hemen önce yeniden ortaya çıktıgını fark etmişlerdi. Bu da Nil sularının yükseldiği yıllık su baskınlarının başladığı sırada gerçekleşmişti. Bu tarihi, yılbaşı kabul ettiler.Bir başka takvimse, ay dönümüne göre oluşturulmuştu. Romalılar, Mısır'ı işgal ettiklerinde bundan o kadar çok etkilenmişlerki hemen benimsemişlerdi. Bu takvim Avrupanın her yanında 16.yy a kadar kullanılmıştır.
Mısırlıların çoğu yoksuldu ve sicaktan dolayıda görünüşlerine pek aldırış etmezlerdi. Oysa varlıklı insanlar için görünüşü kurtarmak ve iyi görünmek önemliydi. Yine de, bügünkünün tersine, moda, yaklaşık bin yıl kadar aynı kaldı. Çocukların başı uzun bir örgü arkada kalıcak şekilde traş edilirdi. Bir kadının başlıca giyeceği,iki askılı keten bir giysiydi.Erkekler ise keten etek giyerlerdi. Yaşlı erkekler ise daha uzun etek giyerlerdi. Kimi erkekler ise başlarını traş edip peruk takarlardı. Sandalet ve eldivenler cok özel durumlarda giyilirdi.
Takılar:
Mısırda herkes takı takardı. Varlıklılar, yarı değerli taş ve cam kakmalı, altın ve gümüşten yapılmış parçalar takardı.Daha yoksul kişiler bakır ve çini (bir çeşit cilalanmış seramik) kullanırlardı.
Kozmetik:
Çoğu erkek ve kadınlar yüzlerini boyarlardı. Dudak ve göz boyaları,öğütülerek toz haline getirilmiş madensel tuzlardan yapılırdı. Bu toz kaplara doldurulup yağ ve ya suyla karıştırılırdı.
Ordu:
Yeni krallık dönemi başlamasıyla beraber,akınlar yapma ve bir imparatorluğa sahip olmaisteği ordunun yeniden duzenlenmesi gereklliğini ortaya cıkardı. Atlar ve at arabalaro orduya katıldı. Gönüllü askerler toplanip egitildi,ve ordu genisletildi.Ordu herbiri 4000 piyade ve 1000 at arabali askerden olusan tumenlere ayrilmisti.Her tumene bir tanri adi verilmisti.Tumenlerde ayrica her biri 200 piyadeden oluşan 20 boluge ayrilmisti
Boluklerse,ayni kislayi paylasan 10'ar kisilik birliklere ayrilmisti.Her bir boluge 25 tane cift kisilik at arabasi bagliydi .At arabali askerler,gerek donanimlari,gerekse sahip olduklari yetenek ve egitimlerinden dolayi,ordunun en seckin topluluguydular.Savasta onalr hep on saflarda carpisirlardi.
Eski ve Orta krallik donemlerinde Mısır ordusu,kralin korumalari ve parali askerlerden kurulu ufak bir gucten olusuyordu .İnsanlar acil durumlarda orduya cagrilirlardi ;Fakat cogunun askeri egitimi yoktu.Bu yuzden pek bir ise yaramazlardi.
Resimler ve mezarlarda bulunan nesneler bize,Mısırlıların eğlenmek için neler yaptıklarını gösterir.Tapınaklarda,konusu tanrılarla ilgili oyunlar oynanırdı. Dinsel şenlikler ve geçit törenleride,açık havalarda eğlenmenin yollarından biriydi.
Nehir:
Nil önemli bir spor ve eğlence kaynağıydı. Birçok mısırlı,gününü avlanarak,balık tutarak,yüzerek ve nehrin kıyılarında piknik yaparak geçirirlerdi.Zıpkınla balık avlarlardı.
Suaygırı avı çok tehlikeliydi. Bir tane avlayabilmek için bir çok silahlı adam gerekirdi.
Oyun ve Oyuncaklar:
Mısırlıların, fiş ve tahta çivilerle oynanan çeşitli oyun tahtaları vardı.Günümüze ulaşmış hiç bir oyun kuralı yoktur. Dolayısıyla bu oyunların nasıl oynandığı bilinmemektedir.Çocuklar, fırıldak,oyuncak bebekler ve tekerlekli tahtadan hayvanlarla oynarlardı.
Evcil hayvanlar ve hayvanat bahçeleri:
Mısırlılar,hayvansever insanlardı ve aralarında kedilerin köpeklerin,maymunların ve kazların bulunduğu çeşitli evcil hayvanlar beslerlerdi.Kimi zaman bir köpeğin tasmasi,kopegin sahibi ile beraber gomulurdu.Bazi firavunlarin,degisik hayvanları topladıkları ve hatta kendilerine ait hayvanat bahçeleri bile kurdurdukları sanılır.
Müzikli toplantılar:
Varlıklı Mısırlılar zengin eğlenceler düzenlerlerdi. Şarkıcı, dansçı, müzisyen, hokkabaz ve canbaz grupları tutulurdu.
Ulaşım:
Eski Mısır'da halkın büyük bir bölümü NiL'e yakin yaşadığından,en iyi yolculuk araçları teknelerdi.Nil nehri,güneyden kuzeye dogru eser fakat,ruzgar cogunlukla kuzeyden eser.Bu da,teknelerin akintiyla beraber akis asagi suruklenebilecegi,buna karsilik,eger yelkenlerini acarlarsa,ruzgarin onlari akintinin tersine itebilicegi anlamina gelir.
Mısır tekne Çeşitleri:
-Eski krallık balıkçı teknesi
-Eski çağ yapımı saz tekne
-Mavna...ağır yükleri taşımada kullanılırdı.
-Cenaze tekneleri
Deniz yoluyla Ne kadar uzaklara gittiler?
Mısırlı tüccarlar,deniz yoluyla Doğu akdeniz`deki limanlara ve Kızıldenize giderlerdi.Doğu Afrika'daki Punt'a ulaşanları olmuştur. Oralara, tütsü yapmakta kullanılan çok değerli sakız ağaçlarını aramaya giderlerdi.Tekne ile ulaşım sağlayamazlarsa, insanların çoğu yürümek zorunda kalırdı. Çok varlıklıllar,özel iskemlelerle taşınırlardı. Satıcılar mallarını taşımak için eşek kullanırlardı.
Silahlar ve Egitim:
Mısır askerleri;savas baltasi,gurz,mizrak,kilic,hancer, yay ve ok gibi bircok silah turuyle savasabilir durumda olmaliydi.Bununla beraber her birlik belli bir silahin kullaniminda uzmanlasmaya yonelebilirdi.Genc askerlere,uzun yuruyuslerinde yapildigi,zorlu bir egitim verilirdi
Yeni Krallik ordulari,bir imparatorluk kurma amaciyla olusturulmustu.Dis seferleri cogunlukla firavin yonetirdi.Mısır imparatorlugunun en parlak doneminde,Suriye'den Nil'in dorduncu caglayanina kadar yayilmisti.Mısırlilar,imparatorlugun yayildigi genis ticaret sinirlari icinde ticaret yaparak ve somurgelerinden topladiklari vergilerle zenginlesmislerdi.
Kral Asası Ve Kayantaş Paleti üzerinden Günümüze Mısır Tarihi
Akrep Zekhen ile İki Taclı Narmer:
Coğrafyasına göre biri "Delta" ve diğeri "Vadi" olarak tanımlanan Asaği ve yukarı Mısır, tarih öncesi çağların sonuna doğru, sınırları belirlenmemiş bu yeşil alanlarda kaynaşma süreci içine girmişlerdi. Arkeolojik buluntulara göre Yukarı Mısır'ın dağınık Sepatları merkezi bir yönetim altında birleşme girişimlerinin simgesi akrep olması nedeniyle "Akrep Kral" olarak bilinen Zekhan tarafından başlatıldığı sanılmaktadır. Onun bu çabasını bıraktığı yerden devam ettiren ve sınırları Delta bataklıklarına doğru genişleten diğer kral ise Narmer'dir. Her iki kralda Mısır'ın birliğini kurmakla ünlenen efsanevi Menes'in öncülüğünü yapmışlardır. Bunlardan özelikle Narmer'in Kekhen'deki (Hierakonpolis)mezarinda bulunan kayantastan yapilmis bir adak paletinde,Mısır'in birlesmesi yonunde yaptigi girisimlere ait tasvirler ve basinda her iki ulkenin simgeleri bulunan taci tasidigi gorulmektedir.İlk birlesik tacAsagi Mısır'a ait (Deshret)ile Yukari Mısır'a ait (Hedjet) icice gecirilerek butunlestirilmis,boylelikle iki Mısır cok anlamli bir sekilde birlestirilmistir.
Fayyum A (M.O 4400-3900):
Fayyum Gölünün kuzey kıyılarında bir liderin yönetiminde çiftçi ve avcı aileler yaşamaktaydı.Höyük yamaçlarında sazdan yaptıklari evlerde barınan bu kültür sürecinde Mısır'ın ilk yerleşik halk topluluklarını oluşturdukları görülür.
Merimda(M.O. 4300-3700):
Deltanın Batısındaki Merimda'da yapılan kazılarda çok geniş bir alanı kaplayan 600 yıl süreli bir yerleşim ortaya çıkmıştır.Sırık çatılı evler daha sonra kerpiç oval evlere dönüşmüştür.
EL-Omari(M.O 3700-3400):
Kahire helvan arasındaki Hof vadisi yakınında bulunan bu kültür sürecine ait bir sitede sazdan agaçlardan yapılmış oval barınak kalıntıları bulmuşlardir.Ayrıca elle şekillendirimiş perdahlı kırmızı ve siyah dekorlu çömleklerle kesici ve parçalayıcı el aletleri ve değirmen taşları bulunmuştur.
Ma'adi(M.O 3400-3000):
Çiftçilik ve hayvancılıkla uğraşan yerleşik düzene en fazla uyum sağlamış kültürdür.Tuğla duvarlı mezar tipleri ve Mısır'da bilinen en eski Bakır filizi bulunmuştur.Maadi yerleşimi krallık kültürünün öncüsü olabilicek özellikte bir kültürdür.
Yukarı Mısır Dönemi
Burada gunumuzden yaklasik 6500 yil oncelerine ait 3 kulturel tarih sureci ve bolge belirlenmistir.
Badarian(M.O.4500-4000):
Yukari Mısır'ın Nil Bolgesinde EL-Hammamiya,EL-Matmar,EL-Mostagedda,Erment,Hierakonpolis,Hammamat vadisinde ve EL-Badari de Badarian olarak Tanimlanan kultur sureci bulunuyordu.Bu Bolgedeki ilkel yerlesimlerde hayvan derisinden yapilmis cadirlarda oturan,post ve hayvan derisinden yapilmis giysileri kullanan,avcılıkla gecinen "Semisedentary" insan topluluklari yasamaktaydi.NiL'in dogu yakasinda EL'Matmar ve EL-Etmantieh arasinda ki col kıyısında,bu doneme ait mezarlarda,bu donem kulturunu tanimlamamiza yardim eden silahlar,aletler,tas ve fildisi objeler,hanedanlar oncesi donemde uretilenlerin oncu ornekleri olan kaliteli canak comlek buluntulari ortaya cikarilmistir.
Naqada I (Amratian)(M.O.4000-3500):
Bu surecte, Abydos ve Hierakompolis'de penceresiz oval kulubelerde yasayan daha gelismis topluluk ornekleri ortaya cikiyor.:-):-):-):-)lin az kullanildigi Naqada kultur eserlerinden baslica elde edilenler;uzerlerinde toren,hayvan tasvileri bulunan fildisi cakmaktasi ve bazalt tasindan uretilmis esyalar,elle sekillendirilmis canak comleklerdi.
Naqada II (Garzean) (M.O.3500-3000):
Bu donemin en onemli ozelligi,Yukari Mısır in giderek gelismesi ile kuzey Deltadan gunumuzdeki Nubye bolgesine yapilan gocler ve Abydos'un guneyinde olusan yogun yerlesimlerdir.Iki bolge halkinin kaynasmaya basladigi bu donemde ticaret ve el sanatlari gelisti.Bakir,altin ve gumus madenleri kullanilmaya baslandiuz damli dort kose kerpic evlerin yanisira Hierakonpolis'de bir tapinak insa edildi.Duvar kabartmalari,boyali plasterler yapildi.Gemi ve Hayvan tasvirli canak comleklerin oldukca cok uretildigi Naqada II kulturu suresinde,Nil kıyılarinda uretim faaliyetleri yogunlasti.Erken donemlerdeki bu gelismeler daha sonraki yuksek uygarkigin habercisiydi
Eski KrallıkM.O. (2900-2270)
Eski Mısır Kaynakları ülkeyi birleştiren ilk kral olarak Menes'i kabul ederler.Bu kralla birlikte , Mısır tarihi ve Hanedanlar doneminin basladigi kabul edilir.3000 yil gib cok uzun olan bu surenin ve ardarda gelen yaklasik 31 hanedanin kolay kavranabilmesi icin,Mısır tarihi "eski "orta" "yeni" olmak uzere uc ana , bunlarda kendi icinde ara bolumler ayrilmislardir.Palermo tasi, hanedanlar oncesi donemde 120 kadar kral ismi verir.Mısır Birliginin saglandigi ve 5 hanedanin hukum surdugu bu erken doneme ait siyasi belgeler yeterli olmadigi icin cok buyuk belirsizlik vardirBu donem bazi Hanedan cekismelerine ragmen kuzey ve guneyin birlestirilmesi;firavun denilen hukumdarlarin,monarsik yonetimlerin baslamasi;ilk Yasalarin, Yazinin, Takvimin, Din , Kultur, Sanat bicimlerinin temelini olusturan yuksek duzeydeki Mısır Uygarligin dogusudur.Menes'in kurdugu I. ve II.Hanedan doneminde,onceleri Abydos yakinlarinda oldugu sanilan Tinis kenti yonetim merkeziydi ama daha sonra iki ulkenin tam sinirinda bulunan Memphis kenti onem kazandi. III.hanedanin 2.firavunu Zoser, Sakkara'da basamakli ilk tas piramit grubunu yaptirdi.Bu kompleksin unlu mimari; Mısır Tarihin unlu devlet adami,ayni zamanda hekim,sair,din adami ve bas vezir olan Imhoteptir. IV.Hanedanin kurucusu Snofru dur ki kendisi icin Dashur'da iki piramit ve oluler kompleksi yaptirmistir.Daha Sonra gelen firavunlar Mısır'in Buyuk Giza Piramitlerini yaptiran Keops, Kefren, Mikerinos'dur.Keops,Mısır tarihi boyunca Gunes Tanrisi Ra ile ozdeslestirilmis,yasayan bir tanri olarak algilanmistir. Kefren ise Kendi piramidinin yanina koruyucu Sfenks' i yaptirmistir. Eski Krallik donemi Firavunlari ,Sina yarimadasi ve Nubian'in guney kesiminde guvenli tampon bolgeler ve kendi denetimlerinde ticaret yollari yaptirdilar. Mısır Gemileri Kizildeniz, SOmali ve Dogu Akdeniz adalarina ticari seferlerde bulundular.Lubnan'dan Sedir çami, Afrika'dan fildisi ve degerli taslar ile Sinadan bakir cevheri getiriliyordu.
5.hanedanin son Firavunu Unas'dan sonra firavunlarin denetiminin azalmasi nedeniyle bolgelerin merkezden kopma egilimleri bas gosterdi.
I.Ara Donem (M.O 2270-2100) ve Eski Kralligin Cokusu
Bu donem 4 hanedandan olusmaktadir. Eski Krallik doneminde saglanan birlik,ara donemin baslangicinda ortaya cikan siyasi ve yonetimsel olumsuzluklarla beraber dagilmaya basladi.Otoritesi zayiflayan,onceleri direndilersede zamanla yuksek burokratlar,saray cevresi ve Sepat beyleri kendilerine armagan ve timar olarak verilen genis arazi ve gorevleri,babadan ogula gecen buyuk malikanelere ve makamlara donusturduler.Bu ise giderek merkezden kopma,sorumsuz ve basina buyruk girisimlere neden oldu.Adaletli kamu yonetimi,yerini baskici ve cikarci feodallare birakti.Ardindan Gelen kuraklik,kitlik,yoksulluk,baskici ve anarsi ile birlikte feodallerin toprak kavgalarini onleyemeyen merkezi yonetim parcalandi ve Eski Krallik coktu.Boylece Asagi Mısır'da IX.hanedan,Yukari Mısır'da X.hanedana ait Fİravunlar,ulkenin tumune ve ya kendi bolgelerine egemen olmaya calistilar.
Orta Krallik donemine kadar suren bu olumsuzluklar,ozellikle Yukari Mısır'in giderek Kotulesen durumuna Ragmen,firavunlar geleneksel guclerini ve otoritelerini devam ettirebildiler.Buyuk boyutlu olmasada piramitlerin, mezar ve tapinaklarin yapimi surdu.Ulke Dis guclere karsi Korundu.Ticaret ve dis iliskiler devam ettirildi.
Orta ve Yeni Krallık Dönemi:
1.Ara Dönem (M.O. 2100-1700):
Teb Kokenli,Antef'in (X.Hanedan) yeniden Mısır'da birligi sagladi.Ondan sonra II.Mnetuhotpe,oncelikle daginik ordulari bir bakanlik ve tek askeri sef altinda birlestirerek ulkenin ozlemini duydugu barisi ve huzur ortamini sagladi. XI.hanedanin son firavunu V.Mentuhotpe 'nin olumu veya cikan ic karisikliklar sirasinda darbeyle yonetime el koyan vezir I.Amenemhet XII.hanedani kurdu.50 yasinda iktidari ile alan Kral I.Amenhotep ulke guvenligine ve kalkinmasina cok onem verdi.Karada ve denizde askeri seferler duzenledi.Dis saldirilara karsi "Prens Duvarlari" olarak unlenen kale dizilerini insa ettirdi. Devlet adamlari ve Krallar icin hazirlattigi yonetim kurallari (Amenemhet and Instructions)bu konuda dunyadaki ilk yazili belgedir.O ve ondan sonra gelen firavunlar Giza'nin guneyinde (Listht) denilen siyasi ve askeri yeni bir merkez kurarakulkeyi buradan yonettiler.
Orta Krallık dönemindeki en ilginc durum eski mısır metinlerinde firavunlarin kendilerini "Asagi ve Yukari Mısır krali" olarak ilan ettikleri ve boylece iki ulke ayrimini surekli vurgulamalaridir.Bu vurgulama cografi olabilecegi gibi,ara dönemlerde gorulen bolunmelere karsibir güç ve birlik gosterisi olarak da dusunebilinir.