Kayıt Ol

Eski Mısır Tarihi

Çevrimdışı Legolas

  • ***
  • 810
  • Rom: 7
    • Profili Görüntüle
Eski Mısır Tarihi
« : 12 Ocak 2008, 10:05:56 »
Mısır'da okullar yanlızca varlıklı ailelerin erkek çocukları içindi.Çoğu çocuk okula gitmezdi.Bunun yerine ,erkek çocuklara babaları bir meslek öğretir,kızlarsa evde annelerine yardım ederlerdi.Mısırdaki okullar tapınaklara bağlıydi.Erkek çocuklar yedi yaşlarına geldiklerinde okula başlarlardi.Okuma-yazmayi ogrenir ve zamanlarinin cogunu metinleri koplayarak gecirirlerdi.Papirus çok pahalı bir bitki olduğundan çocuklar,kırık çömlek parçalarına yazıyorlar.ögretmenleride yazıcılar oluyordu. 9 yada 10 yaşlarında bir erkek çocuk başka bir okula devam edebilirdi.Burada, mektup ve yasal belgelerin nasıl yazılacağını öğrenirdi.Aynı zamanda,aralarında tarih, edebiyat, coğrafya,din,diller,muhasebe ,matematik,ve tip konularınında olduğu bir dizi alanda eğitim alabilirlerdi.

Tıp Okulu:

Mısır da büyük olasılıkla ,uzman tıp okulları vardı;çünkü mısırlı doktorlar ustalıklarıyla ünlüydüler.Kimi yabancı krallıklarda eğitim vermek üzere diğer ülkelere giderlerdi.
Mısırlı doktorlar bedenin işleyişinden oldukça iyi anlarlardı.Sinir sistemi ve biraz da beyinle ilgili bilgileri vardi.Aynı zamanda kalbinde bir pompa gibi çaliştığını biliyorlardı.Dininde tıpta önemli bir yeri vardı.İnsanlar sıkça,bir tanrıdan şifa dilemeye tapinaklara giderlerdi. Mısırlılar da bir günü 24 saat'e bölmüşlerdi. Zamanı su saatleri kullanarak anlarlardı. Su saatleri iç yanlarına saatlerin işaretlenmiş olduğu kaplardı. İcleri suyla doluydu ve dip taraflarında açılmış ufak bir oluk vardı. Su dışarı akıp boşaldıkça ortaya çıkan, saatleri gösteren numaralar zamanı bildirirdi. Ölçüler yetişkin bir insanın bedenine göre belirlenmişti. Dirsekten parmak uçlarına kadar olan uzunluğa bir 'Kübit' denirdi.Bir kübit, her biri 4 parmak genişliğinde 7 ele bölünmüştü.



Takvimler:

 Mısırlılar,yıldız ve gezegenlerle ilgilenmişlerdir.Bu konudaki bilgileriyle çok ayrıntılı takvimler hazirlamışlardır.Bir takvim "Sopdet" adlı bir yıldıza göre oluşturulmuştu. Sopdet'in ufuk çizgisinde her yıl aynı zamanda kaybolduğunu ve bundan 70 gün sonra tam gün doğumundan hemen önce yeniden ortaya çıktıgını fark etmişlerdi. Bu da Nil sularının yükseldiği yıllık su baskınlarının başladığı sırada gerçekleşmişti. Bu tarihi, yılbaşı kabul ettiler.Bir başka takvimse, ay dönümüne göre oluşturulmuştu. Romalılar, Mısır'ı işgal ettiklerinde bundan o kadar çok etkilenmişlerki hemen benimsemişlerdi. Bu takvim Avrupanın her yanında 16.yy a kadar kullanılmıştır.
Mısırlıların çoğu yoksuldu ve sicaktan dolayıda görünüşlerine pek aldırış etmezlerdi. Oysa varlıklı insanlar için görünüşü kurtarmak ve iyi görünmek önemliydi. Yine de, bügünkünün tersine, moda, yaklaşık bin yıl kadar aynı kaldı. Çocukların başı uzun bir örgü arkada kalıcak şekilde traş edilirdi. Bir kadının başlıca giyeceği,iki askılı keten bir giysiydi.Erkekler ise keten etek giyerlerdi. Yaşlı erkekler ise daha uzun etek giyerlerdi. Kimi erkekler ise başlarını traş edip peruk takarlardı. Sandalet ve eldivenler cok özel durumlarda giyilirdi.


Takılar:

Mısırda herkes takı takardı. Varlıklılar, yarı değerli taş ve cam kakmalı, altın ve gümüşten yapılmış parçalar takardı.Daha yoksul kişiler bakır ve çini (bir çeşit cilalanmış seramik) kullanırlardı.

Kozmetik:

Çoğu erkek ve kadınlar yüzlerini boyarlardı. Dudak ve göz boyaları,öğütülerek toz haline getirilmiş madensel tuzlardan yapılırdı. Bu toz kaplara doldurulup yağ ve ya suyla karıştırılırdı.

Ordu:

Yeni krallık dönemi başlamasıyla beraber,akınlar yapma ve bir imparatorluğa sahip olmaisteği ordunun yeniden duzenlenmesi gereklliğini ortaya cıkardı. Atlar ve at arabalaro orduya katıldı. Gönüllü askerler toplanip egitildi,ve ordu genisletildi.Ordu herbiri 4000 piyade ve 1000 at arabali askerden olusan tumenlere ayrilmisti.Her tumene bir tanri adi verilmisti.Tumenlerde ayrica her biri 200 piyadeden oluşan 20 boluge ayrilmisti
Boluklerse,ayni kislayi paylasan 10'ar kisilik birliklere ayrilmisti.Her bir boluge 25 tane cift kisilik at arabasi bagliydi .At arabali askerler,gerek donanimlari,gerekse sahip olduklari yetenek ve egitimlerinden dolayi,ordunun en seckin topluluguydular.Savasta onalr hep on saflarda carpisirlardi.
Eski ve Orta krallik donemlerinde Mısır ordusu,kralin korumalari ve parali askerlerden kurulu ufak bir gucten olusuyordu .İnsanlar acil durumlarda orduya cagrilirlardi ;Fakat cogunun askeri egitimi yoktu.Bu yuzden pek bir ise yaramazlardi.
Resimler ve mezarlarda bulunan nesneler bize,Mısırlıların eğlenmek için neler yaptıklarını gösterir.Tapınaklarda,konusu tanrılarla ilgili oyunlar oynanırdı. Dinsel şenlikler ve geçit törenleride,açık havalarda eğlenmenin yollarından biriydi.

Nehir:

Nil önemli bir spor ve eğlence kaynağıydı. Birçok mısırlı,gününü avlanarak,balık tutarak,yüzerek ve nehrin kıyılarında piknik yaparak geçirirlerdi.Zıpkınla balık avlarlardı.
Suaygırı avı çok tehlikeliydi. Bir tane avlayabilmek için bir çok silahlı adam gerekirdi.

Oyun ve Oyuncaklar:

Mısırlıların, fiş ve tahta çivilerle oynanan çeşitli oyun tahtaları vardı.Günümüze ulaşmış hiç bir oyun kuralı yoktur. Dolayısıyla bu oyunların nasıl oynandığı bilinmemektedir.Çocuklar, fırıldak,oyuncak bebekler ve tekerlekli tahtadan hayvanlarla oynarlardı.

Evcil hayvanlar ve hayvanat bahçeleri:

Mısırlılar,hayvansever insanlardı ve aralarında kedilerin köpeklerin,maymunların ve kazların bulunduğu çeşitli evcil hayvanlar beslerlerdi.Kimi zaman bir köpeğin tasmasi,kopegin sahibi ile beraber gomulurdu.Bazi firavunlarin,degisik hayvanları topladıkları ve hatta kendilerine ait hayvanat bahçeleri bile kurdurdukları sanılır.

Müzikli toplantılar:

Varlıklı Mısırlılar zengin eğlenceler düzenlerlerdi. Şarkıcı, dansçı, müzisyen, hokkabaz ve canbaz grupları tutulurdu.

Ulaşım:

Eski Mısır'da halkın büyük bir bölümü NiL'e yakin yaşadığından,en iyi yolculuk araçları teknelerdi.Nil nehri,güneyden kuzeye dogru eser fakat,ruzgar cogunlukla kuzeyden eser.Bu da,teknelerin akintiyla beraber akis asagi suruklenebilecegi,buna karsilik,eger yelkenlerini acarlarsa,ruzgarin onlari akintinin tersine itebilicegi anlamina gelir.

Mısır tekne Çeşitleri:

-Eski krallık balıkçı teknesi

-Eski çağ yapımı saz tekne

-Mavna...ağır yükleri taşımada kullanılırdı.

-Cenaze tekneleri



Deniz yoluyla Ne kadar uzaklara gittiler?

Mısırlı tüccarlar,deniz yoluyla Doğu akdeniz`deki limanlara ve Kızıldenize giderlerdi.Doğu Afrika'daki Punt'a ulaşanları olmuştur. Oralara, tütsü yapmakta kullanılan çok değerli sakız ağaçlarını aramaya giderlerdi.Tekne ile ulaşım sağlayamazlarsa, insanların çoğu yürümek zorunda kalırdı. Çok varlıklıllar,özel iskemlelerle taşınırlardı. Satıcılar mallarını taşımak için eşek kullanırlardı.

Silahlar ve Egitim:

Mısır askerleri;savas baltasi,gurz,mizrak,kilic,hancer, yay ve ok gibi bircok silah turuyle savasabilir durumda olmaliydi.Bununla beraber her birlik belli bir silahin kullaniminda uzmanlasmaya yonelebilirdi.Genc askerlere,uzun yuruyuslerinde yapildigi,zorlu bir egitim verilirdi

Yeni Krallik ordulari,bir imparatorluk kurma amaciyla olusturulmustu.Dis seferleri cogunlukla firavin yonetirdi.Mısır imparatorlugunun en parlak doneminde,Suriye'den Nil'in dorduncu caglayanina kadar yayilmisti.Mısırlilar,imparatorlugun yayildigi genis ticaret sinirlari icinde ticaret yaparak ve somurgelerinden topladiklari vergilerle zenginlesmislerdi.



Kral Asası Ve Kayantaş Paleti üzerinden Günümüze Mısır Tarihi

Akrep Zekhen ile İki Taclı Narmer:

Coğrafyasına göre biri "Delta" ve diğeri "Vadi" olarak tanımlanan Asaği ve yukarı Mısır, tarih öncesi çağların sonuna doğru, sınırları belirlenmemiş bu yeşil alanlarda kaynaşma süreci içine girmişlerdi. Arkeolojik buluntulara göre Yukarı Mısır'ın dağınık Sepatları merkezi bir yönetim altında birleşme girişimlerinin simgesi akrep olması nedeniyle "Akrep Kral" olarak bilinen Zekhan tarafından başlatıldığı sanılmaktadır. Onun bu çabasını bıraktığı yerden devam ettiren ve sınırları Delta bataklıklarına doğru genişleten diğer kral ise Narmer'dir. Her iki kralda Mısır'ın birliğini kurmakla ünlenen efsanevi Menes'in öncülüğünü yapmışlardır. Bunlardan özelikle Narmer'in Kekhen'deki (Hierakonpolis)mezarinda bulunan kayantastan yapilmis bir adak paletinde,Mısır'in birlesmesi yonunde yaptigi girisimlere ait tasvirler ve basinda her iki ulkenin simgeleri bulunan taci tasidigi gorulmektedir.İlk birlesik tacAsagi Mısır'a ait (Deshret)ile Yukari Mısır'a ait (Hedjet) icice gecirilerek butunlestirilmis,boylelikle iki Mısır cok anlamli bir sekilde birlestirilmistir.


Fayyum A (M.O 4400-3900):

Fayyum Gölünün kuzey kıyılarında bir liderin yönetiminde çiftçi ve avcı aileler yaşamaktaydı.Höyük yamaçlarında sazdan yaptıklari evlerde barınan bu kültür sürecinde Mısır'ın ilk yerleşik halk topluluklarını oluşturdukları görülür.

Merimda(M.O. 4300-3700):

Deltanın Batısındaki Merimda'da yapılan kazılarda çok geniş bir alanı kaplayan 600 yıl süreli bir yerleşim ortaya çıkmıştır.Sırık çatılı evler daha sonra kerpiç oval evlere dönüşmüştür.

EL-Omari(M.O 3700-3400):

Kahire helvan arasındaki Hof vadisi yakınında bulunan bu kültür sürecine ait bir sitede sazdan agaçlardan yapılmış oval barınak kalıntıları bulmuşlardir.Ayrıca elle şekillendirimiş perdahlı kırmızı ve siyah dekorlu çömleklerle kesici ve parçalayıcı el aletleri ve değirmen taşları bulunmuştur.

Ma'adi(M.O 3400-3000):

Çiftçilik ve hayvancılıkla uğraşan yerleşik düzene en fazla uyum sağlamış kültürdür.Tuğla duvarlı mezar tipleri ve Mısır'da bilinen en eski Bakır filizi bulunmuştur.Maadi yerleşimi krallık kültürünün öncüsü olabilicek özellikte bir kültürdür.


Yukarı Mısır Dönemi

Burada gunumuzden yaklasik 6500 yil oncelerine ait 3 kulturel tarih sureci ve bolge belirlenmistir.

Badarian(M.O.4500-4000):

Yukari Mısır'ın Nil Bolgesinde EL-Hammamiya,EL-Matmar,EL-Mostagedda,Erment,Hierakonpolis,Hammamat vadisinde ve EL-Badari de Badarian olarak Tanimlanan kultur sureci bulunuyordu.Bu Bolgedeki ilkel yerlesimlerde hayvan derisinden yapilmis cadirlarda oturan,post ve hayvan derisinden yapilmis giysileri kullanan,avcılıkla gecinen "Semisedentary" insan topluluklari yasamaktaydi.NiL'in dogu yakasinda EL'Matmar ve EL-Etmantieh arasinda ki col kıyısında,bu doneme ait mezarlarda,bu donem kulturunu tanimlamamiza yardim eden silahlar,aletler,tas ve fildisi objeler,hanedanlar oncesi donemde uretilenlerin oncu ornekleri olan kaliteli canak comlek buluntulari ortaya cikarilmistir.

Naqada I (Amratian)(M.O.4000-3500):

Bu surecte, Abydos ve Hierakompolis'de penceresiz oval kulubelerde yasayan daha gelismis topluluk ornekleri ortaya cikiyor.:-):-):-):-)lin az kullanildigi Naqada kultur eserlerinden baslica elde edilenler;uzerlerinde toren,hayvan tasvileri bulunan fildisi cakmaktasi ve bazalt tasindan uretilmis esyalar,elle sekillendirilmis canak comleklerdi.

Naqada II (Garzean) (M.O.3500-3000):

Bu donemin en onemli ozelligi,Yukari Mısır in giderek gelismesi ile kuzey Deltadan gunumuzdeki Nubye bolgesine yapilan gocler ve Abydos'un guneyinde olusan yogun yerlesimlerdir.Iki bolge halkinin kaynasmaya basladigi bu donemde ticaret ve el sanatlari gelisti.Bakir,altin ve gumus madenleri kullanilmaya baslandiuz damli dort kose kerpic evlerin yanisira Hierakonpolis'de bir tapinak insa edildi.Duvar kabartmalari,boyali plasterler yapildi.Gemi ve Hayvan tasvirli canak comleklerin oldukca cok uretildigi Naqada II kulturu suresinde,Nil kıyılarinda uretim faaliyetleri yogunlasti.Erken donemlerdeki bu gelismeler daha sonraki yuksek uygarkigin habercisiydi


Eski KrallıkM.O. (2900-2270)

Eski Mısır Kaynakları ülkeyi birleştiren ilk kral olarak Menes'i kabul ederler.Bu kralla birlikte , Mısır tarihi ve Hanedanlar doneminin basladigi kabul edilir.3000 yil gib cok uzun olan bu surenin ve ardarda gelen yaklasik 31 hanedanin kolay kavranabilmesi icin,Mısır tarihi "eski "orta" "yeni" olmak uzere uc ana , bunlarda kendi icinde ara bolumler ayrilmislardir.Palermo tasi, hanedanlar oncesi donemde 120 kadar kral ismi verir.Mısır Birliginin saglandigi ve 5 hanedanin hukum surdugu bu erken doneme ait siyasi belgeler yeterli olmadigi icin cok buyuk belirsizlik vardirBu donem bazi Hanedan cekismelerine ragmen kuzey ve guneyin birlestirilmesi;firavun denilen hukumdarlarin,monarsik yonetimlerin baslamasi;ilk Yasalarin, Yazinin, Takvimin, Din , Kultur, Sanat bicimlerinin temelini olusturan yuksek duzeydeki Mısır Uygarligin dogusudur.Menes'in kurdugu I. ve II.Hanedan doneminde,onceleri Abydos yakinlarinda oldugu sanilan Tinis kenti yonetim merkeziydi ama daha sonra iki ulkenin tam sinirinda bulunan Memphis kenti onem kazandi. III.hanedanin 2.firavunu Zoser, Sakkara'da basamakli ilk tas piramit grubunu yaptirdi.Bu kompleksin unlu mimari; Mısır Tarihin unlu devlet adami,ayni zamanda hekim,sair,din adami ve bas vezir olan Imhoteptir. IV.Hanedanin kurucusu Snofru dur ki kendisi icin Dashur'da iki piramit ve oluler kompleksi yaptirmistir.Daha Sonra gelen firavunlar Mısır'in Buyuk Giza Piramitlerini yaptiran Keops, Kefren, Mikerinos'dur.Keops,Mısır tarihi boyunca Gunes Tanrisi Ra ile ozdeslestirilmis,yasayan bir tanri olarak algilanmistir. Kefren ise Kendi piramidinin yanina koruyucu Sfenks' i yaptirmistir. Eski Krallik donemi Firavunlari ,Sina yarimadasi ve Nubian'in guney kesiminde guvenli tampon bolgeler ve kendi denetimlerinde ticaret yollari yaptirdilar. Mısır Gemileri Kizildeniz, SOmali ve Dogu Akdeniz adalarina ticari seferlerde bulundular.Lubnan'dan Sedir çami, Afrika'dan fildisi ve degerli taslar ile Sinadan bakir cevheri getiriliyordu.

5.hanedanin son Firavunu Unas'dan sonra firavunlarin denetiminin azalmasi nedeniyle bolgelerin merkezden kopma egilimleri bas gosterdi.


I.Ara Donem (M.O 2270-2100) ve Eski Kralligin Cokusu

Bu donem 4 hanedandan olusmaktadir. Eski Krallik doneminde saglanan birlik,ara donemin baslangicinda ortaya cikan siyasi ve yonetimsel olumsuzluklarla beraber dagilmaya basladi.Otoritesi zayiflayan,onceleri direndilersede zamanla yuksek burokratlar,saray cevresi ve Sepat beyleri kendilerine armagan ve timar olarak verilen genis arazi ve gorevleri,babadan ogula gecen buyuk malikanelere ve makamlara donusturduler.Bu ise giderek merkezden kopma,sorumsuz ve basina buyruk girisimlere neden oldu.Adaletli kamu yonetimi,yerini baskici ve cikarci feodallare birakti.Ardindan Gelen kuraklik,kitlik,yoksulluk,baskici ve anarsi ile birlikte feodallerin toprak kavgalarini onleyemeyen merkezi yonetim parcalandi ve Eski Krallik coktu.Boylece Asagi Mısır'da IX.hanedan,Yukari Mısır'da X.hanedana ait Fİravunlar,ulkenin tumune ve ya kendi bolgelerine egemen olmaya calistilar.

Orta Krallik donemine kadar suren bu olumsuzluklar,ozellikle Yukari Mısır'in giderek Kotulesen durumuna Ragmen,firavunlar geleneksel guclerini ve otoritelerini devam ettirebildiler.Buyuk boyutlu olmasada piramitlerin, mezar ve tapinaklarin yapimi surdu.Ulke Dis guclere karsi Korundu.Ticaret ve dis iliskiler devam ettirildi.

Orta ve Yeni Krallık Dönemi:

1.Ara Dönem (M.O. 2100-1700):

Teb Kokenli,Antef'in (X.Hanedan) yeniden Mısır'da birligi sagladi.Ondan sonra II.Mnetuhotpe,oncelikle daginik ordulari bir bakanlik ve tek askeri sef altinda birlestirerek ulkenin ozlemini duydugu barisi ve huzur ortamini sagladi. XI.hanedanin son firavunu V.Mentuhotpe 'nin olumu veya cikan ic karisikliklar sirasinda darbeyle yonetime el koyan vezir I.Amenemhet XII.hanedani kurdu.50 yasinda iktidari ile alan Kral I.Amenhotep ulke guvenligine ve kalkinmasina cok onem verdi.Karada ve denizde askeri seferler duzenledi.Dis saldirilara karsi "Prens Duvarlari" olarak unlenen kale dizilerini insa ettirdi. Devlet adamlari ve Krallar icin hazirlattigi yonetim kurallari (Amenemhet and Instructions)bu konuda dunyadaki ilk yazili belgedir.O ve ondan sonra gelen firavunlar Giza'nin guneyinde (Listht) denilen siyasi ve askeri yeni bir merkez kurarakulkeyi buradan yonettiler.

Orta Krallık dönemindeki en ilginc durum eski mısır metinlerinde firavunlarin kendilerini "Asagi ve Yukari Mısır krali" olarak ilan ettikleri ve boylece iki ulke ayrimini surekli vurgulamalaridir.Bu vurgulama cografi olabilecegi gibi,ara dönemlerde gorulen bolunmelere karsibir güç ve birlik gosterisi olarak da dusunebilinir.



Çevrimdışı Legolas

  • ***
  • 810
  • Rom: 7
    • Profili Görüntüle
Ynt: Eski Mısır Tarihi
« Yanıtla #1 : 12 Ocak 2008, 10:06:09 »
Asya'dan Delta'ya Saplanan Bronz Kılıçlar

II.Ara Dönem - Hiksoslar (M.O 1700-1555):

XII.Hanedanin karanlik bir bicimde ortadan kalkmasiyla,ulke 2.ci defa bir ara dönem ve bolunme surecine girer. XIII.Hanedanin ilk Firavunu Wegaf ve ardillari Yukari Mısır'da Teb Bolgesinde, XIV.Hanedanin guscuz firavunlari,Asagi Mısır'da hukum surmekteydiler.Ancak kendilerini bekleyen acimasiz Asya kokenli Hiksos ayaklanma ve istilasina karsi caresiz kaldilar.

"Hikau" , "Khoswet" , "Amu" , "Seteyu" gibi adlarla anilan Hiksoslar atli savaş arabalari,agir duz bronz kiliclari ile Asagi Mısır'i ele gecirdiler.Ve Deltanin dogusunda olusturduklari Avaris kentinde XV.Hanedani kurdular.Hiksoslar 150 yiL Mısır'da egemen oldular ve zamanla Mısır kulturunden etkilendiler.İlk kez boyle bir isgali yasayan Mısır halki arasinda giderek ulusal duygular ve bagimsizlik egilimleri ortaya cikti.Hiksoslardan kurtulmak icin Teb'li firavun II.Sekenenre-tao'nun Hiksos krali Apophis'e karsi baslattigi savaşi,oglu Kamose devam ettirdi.Onun olumunden sonra kardesi I.Ahmose,Hiksoslari ulkesinden cikartarak Filistin'e oradan da Suriye'ye kadar surdu.

Güçlu Kadın Firavun Hatçepsut, Cengavar III.Tutmosis,Güneşin Hizmetkarı Akhenaton ve Eşi Nefertiti, Tahtı Mezar olan Tutankamon, Güneşin Donattığı büyük Firavun II.Ramses gibi Hükümdarların ve Eski Mısır Tarihinin en Parlak ve ilginç Dönemi


Yeni Krallık (M.O 1555-1090):

I.Ahmose ulkeyi Hiksos isgalinden kurtaran ve XIII. hanedani kurarak yeni bir dönem baslatan firavun oldu.Yaklasik 500 yil boyunca 3 hanedanin hukum surdugu bu uzun dönem "yeniden kurulus" "Amarna" ve "Ramsesler" olmak uzere uc surecten olusur.

Yeni Krallık dönemindeki monarsi ulkede birligi saglamais,Akdeniz'de,On Asya'da,Afrika'da guvenlik ve egemenlik alanlari genisletilmis,yeni ekonomik kaynaklara sahip olmus,tarihindeki en varlikli,en uretlen ve en güçlu konumuna gelmistir.I.Ahmose'nin Rehabilitasyon ve Yeniden yapilandirma sureci ardindan gelen I.Amenhotep ve ozellikle I.Tutmosis, Hiksos isgalinden alinan derslerle On Asya'da Filistini,Afrika'da Nubian ve Sudan'i birer eyalet olarak Mısır'in egemenlik alani icine aldilar. I.Tutmosis oldugunde,iki ayri esinden biri kiz digeri erkek cocugu birbirleri ile evlendiler. II.Tutmosis Thata cikti ama karisi onun yerini aldi. Mısır'in II. kadin firavunu olan Hatçepsut,60 yasinda oldugunde III.Tutmosis uzun sure sabirsizlikla bekledigi yonetimi eline aldi.Mısır Tarihinin en savaşci Firavunu oldu.Kades'e ardarda seferler duzenledi.

Daha sonraki Firavun II.Amenhotep babasinin olusturdugu imparatorluk politikasini surdurmustur.Gize'deki buyuk Sfenks'i kumlardan temizletmis ve ayaklarinin arasina kitabesini koydurtmustur.Hattiler ve Mitaniler ile iyi gecinmis bariscil bir politika izlemistir.

XVIII. Hanedanin bütün firavunlarinin yatirimlarini Teb kenti ve tanrı Amon inanci yonunde yapmalari ve bu olan ustu buyume ve güçlenme karsisinda,diger tanrı inanclari ve kentler ile bunlara bagli rahip ve halk topluluklarini giderek Teb ve Amon inanci Hegemonyasina girmekte ve ya buna zorlanmaktaydi.Bu Hanedanin 9.firavunu IV. Amenhotep bu duruma farkli bir yaklasim gosterdi ve cok tanrıli dinlere karsi tek Güneş'e (Aten) tapti.Teb'i terketerek merkezi colde kurdugu ve adina "Güneşin ufku" anlamina gelen "Akhet-Aten" dedigi yere nakletti.Kendiside "Aten'in hizmetinde"anlami olan Akheneton adini aldi.Mitani kralinin karisi ile evlendi.Guzelli ve zerafetinden dolayi karisinada Nefertiti adi verildi.Ama Tek tanrıli din anlayisi Mısır tarihinde pek uzun surmedi.Firavunun olmesi ile AMon Rahipleri baski ile Cok tanrıli dine geri dondurduler halki.Mısır'da Aten ve Akhenaton adlari silindi.AHkenaton'un ardindan Smenkhare ve Tutankamon basa gectiler.Tutankamon'un cok kucuk yasta olmesi yuzunden onun komutani olan Horemheb yonetimi ele aldi.Kendisininde varis birakmadan olmesi sonucunda ordularinin unlu komutani olan I.Ramses 19.hanedanin ilk firavunu oldu.Ardindan gelen oglu I.seti dönemi boyunca Asyadan gelen saldirilarla savaşti.

Adi "Güneş Tanrısi Ra'nin Donattigi" anlamina gelen eski Mısır'in en buyuk ve en unlu firavunu olan II.Ramses'in basa gecmesi ile Mısır 66 yil surecek olan parlak bir döneme girdi.Bu dönemde Hattilerle savaşan Mısır Kades onlerinde Hattilerle Tarihin ilk yazili antlsmasi olan "Kades Antlamasini" imzaladilar.

Asya sorununu cozen ve ulkesinde güçlu bir yonetim kuran II.Ramses Mimariyede cok onem verdi.kendisi cin Abu-Simbelde iki devasal tapınak,Pelusiac da Pi-ramses adini verdigi yonetim sehrini ve Teb'de Ramesseum olarak bilinen icinde astronomi odasinda bulunan anitsal kompleksi yaptirdi.

II.Ramses'den sonra zayıflayan Mısır Asya'dan gelen istilacılarla uzun sure savaştı.124 yılda 11 Ramses daha firavun olarak Mısır'i yönetti.Yeni Krallık döneminin sonlarina dogru III.Ramses'in sistemi ayakta tutan Gayretlerine karsin ondan sonraki XX. Hanedan yikim ve felaketin habercisi olmustur.Mısır'in 2000 yilda olsuturdugu koklu yapisi ve geleneklerine bagliligi nedeniyle,Bu yikim isiginin sonmesi icin yinede 1000 yil kadar cok uzun bir zaman geccektir.



Mısır'ın Son Bağimsizlik Yüzyılları Geç Dönem(M.Ö 712-670):

Mısır'in eski merkezi güçünü yitirmesiyle icerden ve disardan kisa araliklarla ortaya cikan yerli ve yabanci güçler Mısır yonetimine el koyabilmekteydi.Mısır halki ve ekonomisi buyuk sikintiya dusmustu. XXV. Hanedani Kuran Schabaka,Mısır geleneklerine bagli olarak yonetimi yeniden duzenledi.Kent ve tapınaklarda onarimlar ve yeni eklentiler yaptirdi.Baris ve huzur geri geliyor gibiydi.Oglu SChabataka ve sonraki Firavun Tharka da bu gelistirmeleri surdurdulersede bu defa da Asur tehlikesi kapilarini caldi.



Mısır'da Asur Egemenliği:

Ön asyada giderek güçlenen Asur devleti,Suriye ve Filistin 'i elde etmek için ,uzun yıllardan bu yana Mısır'ın zayiflamasini beklemekteydi.Bu kralligin gucunden cekinen Tharka,Asur'u yipratmak amaciyla oteden beri Asya'da ayaklanmalar ve kiskirtmalar duzenlemekteydi.Asur'un buna yaniti hizli ve sert oldu.Kral Assarhadon 671 yilinda Sina colunu ve Deltayi gecerek Memphis kentine girdi.Yukari Mısır'a gitmesine gerek kalmadan Teblilerde ona bagliliklarini duyurdular.Bundan guclukle kurtulunca Tharka,Assarhadon 'un ulkesine donmesinden sonra yonetimi tekrar ele aldi.Ancak 3 yıl sonra yeni Asur krali Asurbanipal Mısır'a tekrar yurumus bu defa guneye kacan Tharkayi izlemek üzere Teb'e kadar inmiş Amon inancının merkezini yağmalamıştı.

Asurbanipal'ın Mısır'da kalmaya niyeti yoktu.Bu zengin ülkeyi kendisine bağli yöneticilere haraç karşılığı devrederek ülkesine geri döndü.Bunlardan biri olan Psammeth Asur'u tanımadı ve XXVI. hanedanını kurdu.Ardından bu boyunduruğa son vermek amacıyla,Batı Anadolunun güçlu devleti Lidya'dan destek istedi.Lidyalılar ve Mısırlılar Asurluları sürerek onları Mısırdan cıkardılar.Ama yaklaşan bir tehlike daha vardı bu da Perslilerdi.


Mısırda Pers Egemenliği (M.Ö.525-332)

XXVI.Hanedanin V.Firavunu Amasis zamaninda,ulkede refah o kadar artmisti ki,NiL vadilerinin ciftcileri,kentlileri,tuccarlar ve devlet hazinesi zenginlige kavusmustu.Amasis,Karnak'ta Amon tapinagina yeni eklemelerde yaptirmistir.

Doğuda beliren Pers Tehlikesine karşi sınırlarda gerekli önlemleri almasına karşın Amasis'in ölümüyle yerine geçen III.Psammeth Amasis kadar başarılı olamamış Pers istilasına göz yummuştur.Bundan sonra gelen firavunlar hep pers kökenli olmuştur taa ki Nübyeli bir komutan XXXI.sülaleyi kurana dek.Bundan sonrada Pers egemenliği Mısır da kaybolmuştur.



Hellenler ve Yıkılış:

Pers istilasindan sonra Misir'a gelen Büyük Iskender bir fatih bir kurtarici gibi karsilandi.Genc Kral,col ortasindaki Siva vadisinda bulunan Amon rahipleri ve kahinlerini ziyaret ederek tapinakta kutsal Apis bogasi icin kurban kestirdi.Amon inancina olan bu saygisi rahipleri cok etkiledi. ve onu "Amon'un Oglu" olarak bir tanri gibi kutsadilar.

Iskenderin beklenmedik olumunden sonra Misir topraklari onun generallerinden Ptolemaios lara kaldi.Misir ve Hellen geleneklerinin bir sentezi olan yeni bir kultur anlayisi ile Akdeniz ekonomi dunyasi ile yakin bir iliskiye girildi.Bu amacla baskent Memphis den Iskenderiyeye tasindi.Zira bu hanedanin egemenligi somurgecilige dayanmaktaydi.Geleneksel Misir Merkeziyetciligi ile ulkeyi yoneten ve denetleyen Ptolemaioslar'ın Misir a getirdigi en buyuk yenilik Iskenderiyeyi bir ticaret limani olarak gelistirmeleriydi.Bu hanedanin firavunlari guneyde Yukari Misir boyunca uzanan vadi cevresinde geleneksel Misir Mimari tarzinda cok guzel tapinaklarda insa ettirdiler.Bunlardan bazilari bugun bile ayakta kalmayi basarabilmistir.Son kralice VII.KLeopatra ile Misirda Hanedanlar donemi son bulmustur.


Karnak Tapinağı
Dunyada bugune kadar insa edilmis en buyuk ve en dikkate deger dini kompleks olan Amon Tapinagi,modern Luksor kenti yakinlarinda ki Karnak mevkiindedir.Tapinak.Amon rahiplerinin "Cennetin en buyugu,Dunyanin en eskisi"diyerek hergun ilahiler okuduklari,Tanri Amon inancinin merkezi (Nesut-Towi,anlami 2 kentin Tahti)olan Teb Kentinde tarihi bilinmeyen cok eski bir yapi ile baslamis,orta ve yeni krallik donemlerinde yapilan eklemelerle eski misir'in buyuk kompleksine donusmustur
100 donum alana yayilmis olan kompleksin,guney yonundeki 8 hektarlik alanda,yuzey arastirmalari ve kazi calismalari surdurulmektedir.XI.Hanedan doneminde baslatilan,XVIII. ve XX. hanedanlar doneminde tamamlanan buyuk boyutlu yapilarin cekirdegi AMon Tapinagina iki yanindan koc basli Sfenkslerin bulundugu caddeden girilir.Uzerinde yazit ve desen bulunmayan 113m genisliginde ve 15m kalinligindaki buyuk 1.pilondan sonra yuksek duvar ve sutunlarla cevrilmis sagli sollu koc baslikli Sfenkslerin siralandigi buyuk salona gelinir.Sol yanda II.Seti tapinagi,Amon,MutKhons Tnarilari icin uc kucuk sapel ve sagda uc yani Osiris sutunlari ile cevrili avlusu bulunan III.Ramses Tapinagi yer alir.Ortada 25.Hanedanin HAbes kokenli Firavunlarindan Tharka'ya ait koskun 21.m Yuksekligindeki papirus baslikli 10 sutundan birisi ile Amon bas rahiplerinden XXI.hanedan Firavunu Smendes e air buyuk heykel bulunur.Avluya bitisik olan ve XVIII. hanedan firavunlarindan Horemhab'in insa ettirdigi 2.pilon duvarindan gecilerek buyuk Hipostil hole girilir.Buranin yapimini III.Amenhotep baslanmis,I.Seti devam ettirmis ve II.Ramses Tamamlatilmistir.6 donumluk alana yayilmis 15 ve 23m yukseklikte 134 sutunun olusturdugu buyuk Hipostil holden yukari baktigimizda,sutunlari birbirleri uzerine egilip sallanarak,gokyuzune ulasmaya calisan agaclara benzetirsiniz.



3.pilon III.Amenhotep,4.pilon I.Tutmosis tarafindan yaptirilmistir.4.pilon onunde I ve III.Tutmosis'e ait dikili taslardan 1.ayakta(yukseklik 28m. agirlik 143 ton)digerinin parcalariysa avluda yatmaktadir.Buradan itibaren Tanri Amon'a ait kutsal dar ve kucuk mekanlar,giristeki ana aks'in devaminda ardarda dizilirken,sag tarafta guney yonundeki aksta III.Tutmosis ve Hatcepsut'un yaptirdigi pilonlar ve anitsal heykeller ile kutsal gol ve nilometre yer alr.4.pilonun arkasindan III.Tutmosis in yaptirdigi 14 sutunlu kucuk hipostil hol ve Kralice Hatcepsut'a 2 dikili tastan birisi durmaktadir.(29.56m 200 ton agirliginda).5. pilon I.Tutmosis,6.pilon ise II.Tutmosis tarafindan yaptirilmis.Tapinagin sonunda bulunan en ilginc bolum,III.Tutmosis in yaptirdigi buyuk festival tapinagidir.Botanik ve hayvanat bahcesi olarak bilinen bu bolumde,firavunun suriye seferinden donerken getirdigi hayvan bitkilere ait cok guzel kabartmalar islenmistir.Tamami kesme tastan insa edilen Amon kompleksinde,2000 yil boyunca cesitli firavunlar tarafindan eklemeler yapilmistir.Beraberinde pek cok yazit ve tasvirlerin islenmesi bu kompleksi ayni zamanda dunyanin en buyuk ve en eski arsivlerinden biri haline getirmistir.



Luksor Tapinağı
Karnak Amon Tapınagı yakınında bulunan ve görkemli eski Mısır Mimarlığının Nil kıyısındaki en zarif örneklerinden biri olan tapınak ,Yeni Krallık döneminin 9.firavunu III.Amenhotep tarafindan,Eski Mısır Tanrilarının en büyüğü Amon-Ra adına M:Ö XIVçyy da inşa ettirilmistir.Daha sonraları Tutankamon, II.Ramses,B.Iskender,Roma ve Müslüman Araplar Tarafindan cesitli ekleme ve yapilarla günümüze kadar gelmiştir.1885'de başlatılan araştırma,kazı ve restarasyon calışmaları günümüze kadar devam etmektedir.
Tapinağa 24m yükseklikteki pilondan girilir.Pilon cephesinde 4 tane oturan,2si ayakta duran büyük boy6 adet Ramses heykeli bulunmaktaydi.Günümüzde tahtta oturur şeklindeki iki heykel,girisin saginda ve solunda yer alır.Pilon cephesi boydan boya II.Ramses'in zaferlerine ait tasvir ve yazilarla suslenmistir.Pilon'dan sonra II.Ramses olarak bilinen büyük avluya girilir.Burası Kapalı Lotus başlıklı sütünlar ve aralarında yeralan Osiris heykelleri ile cevrilidir.Avlu girisinin saginda,orta krallikdan kalma orjinal ve küçük Teb üçlüsü tapinaği ile sol yanda ve yukarıda yerel bir şeyh tarafından XIII.yy'da inşa ettirilen Abu al-Haggag Camii yer alır.Avludan sonra güney yönünde sapma yaparak koridor şeklinde uzanan açılmis papirüs başlıklı52m yüksekliğinde 14 devasa sütün çift sıra halinde 2.büyük avluya ulaşır.III.Amenhotep'e ait olan bu sütünların üzerine.Tel Amarna'daki Aten inancını terkederek Teb' e gelen ve Amon inancını kabul eden Tutankamon tarafından,bu dönüşümü kutlamak için süslemeler yaptirilmıştır.Buradan Hıpostil hole girilir.32 sütünlu olan bu ilginç bölümden sonra Khonos,Mut ve Adak şapeli,yuvarlak kemerli,freksli,nişli,iki yanında kalsik roma sütün başlıklı girişi olan Roma kutsal mekanı,doğum odası,III.Amenhotep ve Büyük Iskender'e ait dar ve karanlık kutsal mekanlar bulunur.Her yıl Ağustos ayı sonlarinda 15 gün süreyle kutlanan Opet Festivali nedeniyle Karnak Tapınağından törenlerle getirilen bir örneğini görebiliceğimiz Amon Ra Teknesi bu mekanda bi süre bekletilirdi.Karnak ve Luksor Tapınaklarini birbirine bağlayan yolun sfenksli olan önemli bir bölümü pilon duvarı karşısında bulunmaktadır.


Mumyalama işlemi ölüyü öbür dünyadaki yaşamına hazırlamak için yapılan bir dizi törenden sadece başlangıç olanıdır.Bu işlem insanların yanı sıra boğa,timsah,kedi gibi hayvanlar içinde yapılmaktaydı.Arapça ve Farsça'da "Mumiya" doğada bulunan katran ve bunun karışımlarına denilir,ilaç oalrak da kullanılırdı.Gerçekte ölünün bedenini konserve edercesine korumak için yapılan "Tahnit" işleminde katranın kullanılması,onu mumya ile eş anlamlı yapmıştır.

Mumyalama işlevi şöyle gerçekleştirilirdi:

Önce ölü yıkanir. Burnundan sokulan aletlerle beyin boşaltılır.

Göz ve ağız boşukları,yağlı keten tamponlarla doldurulup göz kapakları kapatılırdı.

Rahip habeş denilen keskin bir opsidyenle vücüdun sol tarafını açarak,içindekileri tamamen boşaltır ve bunları "Kanopik" denilen çömlek ve vazoların içine koyardı.Boşalan karın kısmı ve kadınların göğüs içleri,hurma şarabı ve kokulu bitkilerle temizlendikten sonra, reçine, tarçın,soğan ve kokulu mir ile karıştırılmış ağaç talaşı,yerleştirilirdi.

Acılan yerler dikildikten sonra Mısırlılar'ın "Net-jeryt" denilen ve kahire yakınlarındaki bir vadide bulunan "Natron" tozu sodyum karbonat ve ya Sodyum Klorit (tuz) ile karıştırılan madde içinde 40 ve ya 70 gün(soylular için 272gün) bekletilirdi.Böylece vücuttaki nem absorbe edilir,organik yapı antiseptik korumaya alınırdı.Bir çeşit insan salamurası olan bu işlemin sonunda eller göğüste veya karın üzerinde birleştirilerek vücüt yatar durumuna getirilir ve kurutulurdu.

Çevrimdışı Belgarion

  • **
  • 286
  • Rom: 1
  • Life is only joke maybe we make it!
    • Profili Görüntüle
Ynt: Eski Mısır Tarihi
« Yanıtla #2 : 12 Ocak 2008, 21:03:18 »
Eski Mısır daima tarihçiler olsun tıpçılar olsun hep bir muallak dönemi olmuştur o dönemde ki ilerlemeler günümüzden bile ileri olduğu düşünülmüştür..
Hatta bundan ötürü eski çağlarda insan oğlunun çok ama çok ilerlediği sora yaşanan bi olayla herşeye yeniden başladığı iddia edilmiştir..
Bu arada ilgililer için ramses tavsiye edilir :D

Çevrimdışı vampireLLa

  • ****
  • 1273
  • Rom: 11
    • Profili Görüntüle
Ynt: Eski Mısır Tarihi
« Yanıtla #3 : 12 Ocak 2008, 21:06:33 »
amanii cok uzun atlaya atlaya özet cıkarıp okudum :D ve canm haklı ramsesin serisini tavsiye ederim
she's back!!

Çevrimdışı Neases

  • ****
  • 944
  • Rom: 3
    • Profili Görüntüle
    • vieux-jeu =)
Ynt: Eski Mısır Tarihi
« Yanıtla #4 : 13 Ocak 2008, 18:03:27 »
Ben bi Mısır tutkunuyummmmm :'( Mısır'a gitmedne ölürsem gözüm açık kalır =(