Kayıt Ol

Sakat Rahibe-Unutulmuş Diyarlar // 9.Bölüm

Çevrimdışı Nihbrin

  • ****
  • 1243
  • Rom: 43
  • [Infornography]
    • Profili Görüntüle
    • nihbr.in
Ynt: Sakat Rahibe(Tanıtım)-Unutulmuş Diyarlar
« Yanıtla #15 : 25 Şubat 2009, 16:41:40 »
Drowların dünyasını hiç bir zaman sevmedim, hiç iyiliğin olmadığı karanlık bir dehliz, her birey sadece kendisini ve kendisine yardımcı olabilecekleri düşünüyor. Çıkar ilişkileri ve entrikalar günlük sıradan bir olgu. Bu bana "karanlığın asla giremediği ve mutluluğun hüküm sürdüğü aydınlık bir ülke" nin olamayacağı fikri kadar uzak gelir hep. İkiside çok uç, ancak; bu kurguyu en mükemmel şekilde benim en rahatsız olduğum haliyle yansıtmayı başarmışsın. Bir hikayeyi güzel yapan kendisi değil nasıl anlatıldığıdır, devamını merak ile bekliyorum.

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sakat Rahibe//1.Bölüm-Unutulmuş Diyarlar
« Yanıtla #16 : 25 Şubat 2009, 16:47:54 »
Doğru söylüyorsun. Drowların bu entrika ve arkadan vurmaya dayalı hayatı benim de sevdiğim bir olay değil. Peki neden yazıyorum o zaman? Bu karanlık dünyaya bir fiske tokat vurmak için...

Teşekkür ederim yorumun ve beğenilerin için. Bu kadar uzun bekletmeyeceğim bu defa :).

Çevrimdışı magicalbronze

  • *
  • 4075
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sakat Rahibe(Tanıtım)-Unutulmuş Diyarlar
« Yanıtla #17 : 25 Şubat 2009, 16:58:54 »
Benim en çok dikkatimi çeken nokta dişilerin o huysuzluğu ve hırslılığını çok iyi anlatmışsın. İyi bir gözlemcisin bu konuda tebrikler. Şu sakat rahibe doğan olacağı için aklıma birden Drizzt geldi, o da doğduğunda ağabeyi Nalfein yüzünden olmasa bile gözler bozuk mazeretiyle boyluyacatı neredeyse tahtalı köyü. :P
"Her neyse sahip olunan, doğar ve ölür.
Bu nefsi müziğin içinde sıkışmış herkes
İhmal eder ölümsüz aklın harikalarını."
- William Butler Yeats, "Sailing to Byzantium "

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sakat Rahibe//1.Bölüm-Unutulmuş Diyarlar
« Yanıtla #18 : 25 Şubat 2009, 17:05:30 »
Benim en çok dikkatimi çeken nokta dişilerin o huysuzluğu ve hırslılığını çok iyi anlatmışsın. İyi bir gözlemcisin bu konuda tebrikler. Şu sakat rahibe doğan olacağı için aklıma birden Drizzt geldi, o da doğduğunda ağabeyi Nalfein yüzünden olmasa bile gözler bozuk mazeretiyle boyluyacatı neredeyse tahtalı köyü. :P

Dikkat ettiysen, tıpkı Drizzt'in doğumu gibi bir doğumla başlattım hikayeyi. Bunun da bir nedeni var elbet :).
Senin dediğin açıdan da benziyor ayrıca .Bunda bir anlam yok ama, sakatlık unsuru temel alınınca doğal süreçte oluşan bir şey bu :).

Beğenmene sevindim. Dişilerin o huysuzluğunu kendimde huysuz olduğum için mi iyi yansıttım acaba  :uhe? Şaka bir yana, böyle başarılı görülmek insanın gururunu okşuyor. Gözlem konusunda haklısın, çünkü etrafımıza dikkat edince birçok drow tiplemesi insan görüyoruz. Bu bakımdan, yazılara yasıtmak benim için zor olmadı.
Tekrar teşekkür ederim yorumun ve güzel düşüncelerin için :).

Çevrimdışı DarLy OpuS

  • ********
  • 2766
  • Rom: 35
  • Dansımız Marşandiz
    • Profili Görüntüle
    • Uykusuzluk Kulesi
Ynt: Sakat Rahibe(Tanıtım)-Unutulmuş Diyarlar
« Yanıtla #19 : 26 Şubat 2009, 01:07:41 »
Çekişme kokusunu şimdiden alabiliyorum. Unutulmuş Diyarlar'da en çok ilgimi çeken unsurdu bu aileler ve aileler için çatışma. Tam ağzıma layık bir öykü beni bekliyor. Damak tadıma bu kadar iyi hitap edebildiğin için teşekkür ediyorum Fırtınakıran. :)

Umarım yeni bölümlerin için bizi fazla bekletmezsin(!). :P

Çevrimdışı Amras Ringeril

  • ******
  • 2483
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sakat Rahibe(Tanıtım)-Unutulmuş Diyarlar
« Yanıtla #20 : 26 Şubat 2009, 02:56:21 »
Kitaplardakiyle aynı derecede bir anlatım, Salvatore'dan farkın da yok doğrusu. Biraz aceleye gelmiş gibi sadece bölüm, iblisle konuşma bölümü daha iyi aktarılabilirdi. Yani öyle bir anlatmışsın ki iblis gözümde Tyler Durden olarak canlandı :P

Hikaye güzel başladı, şu sakat rahibe iyilik meleği olarak gelişmezse iyi olur. Bakalım nasıl bağlanacak, devamını bekliyorum :)
try again fail again fail better

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sakat Rahibe//1.Bölüm-Unutulmuş Diyarlar
« Yanıtla #21 : 26 Şubat 2009, 12:38:49 »
İblisle olan konuşmaya fazla değinmek istemedim. Tanıtımda zaten o kısmın özetini verdiğim için, olayı sonucua bağlamış olarak girdim konuşmaya. Yoksa ikna etme kısmını tamamen aktarsam, bir drowu ikna edene kadar deveye hendek atlatırdım sanırım ;D.Uzun metrajlı hikayeye gidicek yoksa,kendimi tutamıycam biliyorum xD!

İyilik meleği kadar iyi olmayacak ondan şüphen olmasın.Bir drow için iyi denilebilecek standartlarda :P.Devam etmeyeyim spoilera girecek yoksa:).

Teşekkür ederim, yeni bölümleri yazdıkça başka yorumlarını görmekten mutluluk duyarım. :)

Çevrimdışı voyvoda

  • **
  • 202
  • Rom: 5
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sakat Rahibe(Tanıtım)-Unutulmuş Diyarlar
« Yanıtla #22 : 27 Şubat 2009, 19:58:37 »
kısa geldi ilk bölüm ya :P daha fazlasını öğrenmek istiyordum..çok güzel yazmışsın eline sağlık devamını bekliyorum :)

drowları çok iyi analiz etmişsin :)

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sakat Rahibe//1.bölüm-Unutulmuş Diyarlar
« Yanıtla #23 : 28 Şubat 2009, 10:32:20 »
kısa geldi ilk bölüm ya :P daha fazlasını öğrenmek istiyordum..çok güzel yazmışsın eline sağlık devamını bekliyorum :)

drowları çok iyi analiz etmişsin :)

Az mı geldi??? Ben de çok uzattım Allah'ım kimse okumayacak diyordum xD! Bunu duymak beni hem sevndirdi hem de şaşırttı :D.
Devamını bekliyorsan ne mutlu bana :). Ziraa, bu hikayeyi yazmaya devam etmem için bir neden daha.
Teşekkür ederim yorumun ve iyi analiz ettiğimi düşüdüğün için :D

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sakat Rahibe//2.Bölüm
« Yanıtla #24 : 14 Mart 2009, 17:06:38 »
Keruanzaa ailesinin yeni bir kızı olmuştu. Geceyi yararcasına ağlıyordu drow bebeği. İsyan ediyordu sanki ailesine ve Lloth’a… Onu asla kabul etmeyecek iki olguya!
Keraunzaa ailesinin kadınlarını bir sıkıntı almıştı. Kız sakat doğmuştu. Sol ayağı içeri doğru dönüktü ve biraz yokladıklarında düzelecek bir şey olmadığını anlamışlardı.

“Kız topal!” dedi İralde iğrenerek.

“Görüyorum…”dedi annesi duruma içinden lanet ederek.

“Ne duruyorsun Yüce Anne, Lloth bizi lanetlemeden onu kurban et.”dedi İralde sakinliğini bozmadan, saygılı bir biçimde.

“Bekle anne!” dedi birden Valerrny öfkeyle. “Kızın güçlerini ölçmeden onu öldürmeyelim! Eğer yeterince güçlüyse Lloth onu bize bağışlayacaktır.”

“Bu nasıl bir mantık!” İralde bir an için sakinliğini kaybetmiş ve oldukça şaşkın bir biçimde ablasına bakıyordu. “Lloth’un kanunları bize açıkça verilmiştir ablacım. Büyüğüm olarak bunu benden daha iyi bilirsin…” dedi üstü kapalı bir iğnelemeyle. Ardından her doğum masasının çekmecesinde mutlaka bulanan keskin bir bıçak aldı. Bıçağın sapında sivri dişli bir örümcek  figürü vardı ve ağlarını kabzaya dolamıştı.

“Al bunu Yüce Anne ve ailemiz lanetlenmeden adımızı kurtar!” dedi kendinden oldukça emin bir biçimde. Gözleri hainlikle parıldıyordu...

Yüce Anne sıkıntılı bir biçimde bıçağı aldı, kızı kurban etmek zorundaydı.

“O son umudumuz olabilir.” dedi Valerrny annesini elini yakalayarak.
İralde durumdan oldukça şüphelenmeye başlamıştı. Ablası ne zamandan beri bir bebeğe bu kadar merhamet gösteriri olmuştu? Bu işin altında mutlaka bir plan vardı, ama ne olduğunu kestirememek onu deli ediyordu.

“Başka kızlar da doğu..” bu sırada İralde araya girdi,

“Zaman geçiyor anne!” ve sert bir tokat ağzının ortasına iniverdi.

“Ne cüretle matronun lafını kesersin!” İralde, Valerrny’den yediği tokatla öfkeli ve öldürücü bir bakış atmaktan daha fazlasını yapamadı. Zafer kazanmış bir edayla çaktırmadan sırıtıyordu şimdi abla drow.

“Kızlar! Yeter! Bu çocuğu feda etmek zorundayız ve başka tartışma istemiyorum!” bu defa zafer kazanma sırası İralde’ye geçmişti.
Valerrny hırsla dişlerini sıktı, vakti azalıyordu. Lloth’un öfkesi baş göstermeye başlamış, masadaki eşyalar hafif hafif sarsılıyordu. Yapabileceği en iyi şeyi yaptı ve elini bebeğin göğsüne koydu:

“Bak anne…”

Yüce Anne ve İralde ,özellikle İralde, hayretler içinde bebekten yayılan auraya bakıyordu.  Yüca Anne’nin içini buruk bir sevinç ve gurur kaplamıştı. Daha önce hiçbir bebeği bu kadar güçle doğmamıştı. En büyük övüncü İralde’ydi ve kızı bunu yansıtmaktan hiç çekinmezdi. Ama bu durum… İralde’den de güzeldi!

Aynı durumu İralde de fark etmişti, ancak annesi gibi gurur duymak yerine kıskançlık dalgalarında boğulucak durumdaydı. Çocuk artık kesinlikle ölmeliydi. Ya şimdi ölecek ya da İralde onunu işini başka bir zamanda bitirecekti. Valerrny yetmezmiş gibi, onlardan daha güçlü bir kız dünyaya gelivermişti. Halbuki annesinin güvenini bu kadar kazanmış ve matornluğa bu kadar yaklaşmışken…

Derin bir sessizlik odayı kaplamışken büyük çaplı bir deprem oldu. Görünüşe göre Lloth yeterince beklemiş ve evi başlarına yıkmak için hazırdı. Herkes bir yere tutunmaya çalışıyordu. Bebek düşmesin diye Valerrny onu kucağına aldı.

“ Yaptığını beğendin mi aptal! Senin sayende bütün aile cehennemin dibine gidecek!” İralde’nin sayılı kendini kaybetmelerinden biri yaşanıyordu ve Valerrny Lloth’un öfkesinden en az onun kadar korkmasına rağmen bu durumla eğlenmekten kendini alamadı.

“Öldür onu!” diye emretti annesi sabrı taşar bir biçimde.
Valerrny itaat etti. Ayağa kalktı ve bıçağı sağ, bebeği sol elinde tutarak ikisini de havaya kaldırdı. Ve bütün aileyi şok edecek sözleri söyledi:

“Bu bebeği kabul et yüce Lloth! Ona Ellinnya adını veriyorum!” dedi ve bu sözlerle evin tuğlaları arasından kumlar dökülmeye başladı. Birkaç çatlak oluştu ve çatlaklar arasından örümceğimsi kollar odadakilere doğru uzandı. Bir tanesi tam Valerrny’yi belinde sarmıştı ki, delicesine açılan kapıdan bir erkek drow girdi.

“Yüce Anne kaçmalı..!” sözleri acıyla kesildi. Valerrny sağ elinde tuttuğu bıçağı erkek kardeşine fırlatmış ve onu oracıkta öldürmüştü. Birden deprem kesildi. Örümceğimsi kollar önce tereddüt etti, ama sonra bir emir bekler gibi oldukları yerde birkaç saniyeliğine durdular. Beledikleri emir biraz uzun sürmüştü. Biraz sonra kollar çıktıkları çatlaklardan geri girdiler ve odadaki kadınlaro rahat bıraktılar. Lloth o sakat bebekle ne yaparlarsa yapmalarını düşündü ve aldığı kurbanla yetindi. Sadece bir süre için, onlara göz dağı vererek kolları hemen geri çağırmamıştı. Aldığı erkek, her ne kadar bir erkek olsa da, ona bir süre yeterdi. Tabii şimdilik...

“Sen delisin…”dedi İralde kocaman açılmış kan kırmızı gözleriyle.

“Yoo hayır sevgili kardeşim, ben bu aileyi kurtaran kişiyim”dedi kardeşinin yüzüne bakmadan dağılan saçlarını düzelterek.

“Al onu anne. Al ve emzir. Artık Lloth da onu kabul etti.”

“Kapa çeneni!” dedi yüce anne belindeki kırbacı çekerek. Kızları üzerinde kırbacını şaklatmak konusunda her zaman isteksizdi, her anne gibi. Ama kızının deliliği onları ne hale sokmuştu. Tam kırbacı vuracakken bebek ağlamaya başladı ve havadaki kırbacı yılan başları birbirine düğümlendi.
Valerrny hırsla kısılan gözleri ve zafer kazanmış gülümsemesiyle annesine baktı.

“Ailemizin kurtuluşuna iyi bakmak zorundayız…!”
İstediğini almıştı drow kadını. Bebek daha şimdiden onun hayatını kurtarışının farkına varmış ve tepkisini gecikmeden vermişti. Vakti geldiğinde güçlerini emmek için hazır olacaktı ve İrma ona karşı koyamayacak kadar bağlanmış olacaktı…

Bebeği annesinin kucağına bıraktı ve yerde kanlar içinde yatan erkek kardeşinin üzerinden atladı.

“Temizleyin şurayı!” diye meretti ona korkuyla bakan hizmetkarlara. Odasına doğru oldukça rahatlamış bir şekilde giderken, odasının kapısında onu bekleyen İralde’yi gördü. Görünüşe göre onla yüzleşmek için kardeşi oldukça hızlı davranmıştı.

“Yaptıklarında hiç mantık yok.” Dedi sakin bir şekilde. Yeniden kontrolünü kazandığı çok açıktı.

“Belki öyle belki de değil. Sana hesap vermek zorunda değilim.”

“Doğru… Bana hesap vermek zorunda değilsin peki ya Lloth? Bu kadarla yetineceğini mi sanıyorsun?”

“O da sakinleşecek. Sadece gelecek zaman içinde birkaç kurbana daha ihtiyacımız olacak o kadar.”

“Aile adımıza leke sürdün! Hem de ne için! Bir sakat için!”

“Kızın güçlerini sen de gördün!”dedi Valerrny ve kız kardeşini boğazından yakalayarak duvara mıhladı. “Sen onu çekemiyorsun, çünkü senden bile daha güçlü!”

İralde ablasının ellerinden kurtulamkta zorlanmadı. Üstünü düzeltmeye başladı ve.

“Öyle olsun bakalım, ama bir amacın olduğu çok belli. Sen hiç de merhametli biri olmadın”dedi.

"Belki de bu çocuğa birden kanım ısındı.” dedi pis bir sırıtışla Valerrny. “ Yorgunum! Şimdi dinlenmek istiyorum! Beni rahatsız etme!”ardından kapıyı kapadı.
Bir süre içeriyi dinledi İralde, şüpheli bir şeyler aradı. Sonra hiçbir şey olmadığını görünce, kapıdan uzaklaştı.

“Madem bu kızda özel olan bir şeyler var, sen ona sahip olmadan ben olurum!”

Bebek yatağında uyuyordu şimdi. Uykusunda gülümsüyordu. Bir kadın, bir drow kadını ona doğru eğilmiş ninniler söylüyordu. Upuzun beyaz saçları, tamamen çıplak olan vücudundaki mahrem yerleri örtüyordu.

"Uyu hadi sevgili seçilmişim. Uyu ki, çabuk büyü. Çabuk büyü ki, üzerindeki amaçları silerek kendi adını tarihe kazı..."


Çevrimdışı DarLy OpuS

  • ********
  • 2766
  • Rom: 35
  • Dansımız Marşandiz
    • Profili Görüntüle
    • Uykusuzluk Kulesi
Ynt: Sakat Rahibe(Tanıtım)-Unutulmuş Diyarlar
« Yanıtla #25 : 14 Mart 2009, 20:26:48 »
Bir de içine sinmediğini söylersin, çok güzel bir bölüm okudun yine. Lloth'un tereddüt etmesi çok hoşuma gitti. Bir an cidden indirecek evi sandım. :) Kardeşler arasındaki çekişme yine eşsiz derecede iyiydi. Belki karakterleri biraz daha tasvir edebilirdin, ama olsun böyle de güzel bir bölüm oldu bizim için.

Bir de bölümleri isimlendirirsen daha güzel olacağı kanısındayım. Yeni bölüm için bizi fazla bekletme! Ellerine sağlık. :)

Çevrimdışı Arlinon

  • ***
  • 456
  • Rom: 14
  • Savaş ve Ateş
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sakat Rahibe(Tanıtım)-Unutulmuş Diyarlar
« Yanıtla #26 : 14 Mart 2009, 20:28:37 »
Devam ettir bunu kesin, nerdeyse salvatore un ki kadar eğlenceli  ;D

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sakat Rahibe-Unutulmuş Diyarlar//2.Bölüm
« Yanıtla #27 : 14 Mart 2009, 20:32:53 »
Bir de içine sinmediğini söylersin, çok güzel bir bölüm okudun yine. Lloth'un tereddüt etmesi çok hoşuma gitti. Bir an cidden indirecek evi sandım. :) Kardeşler arasındaki çekişme yine eşsiz derecede iyiydi. Belki karakterleri biraz daha tasvir edebilirdin, ama olsun böyle de güzel bir bölüm oldu bizim için.

Bir de bölümleri isimlendirirsen daha güzel olacağı kanısındayım. Yeni bölüm için bizi fazla bekletme! Ellerine sağlık. :)

Bölümlere isim vermek şart oldu sorma :P. Doğru söylüyorsun onu da yapıcam hemen. Beğenmene çok sevindim :). İçim rahatladı, hakkaten içime sinmemişti. Karakterlerin detaylandırma kısmına da eğilicem. Şu kardeş doğsun diye biraz hızlı gittim xD. Teşekkürler tekrardan :)

Devam ettir bunu kesin, nerdeyse salvatore un ki kadar eğlenceli  ;D

Böyle okuyucum ve beğeniler olduktan sonra devam ettirim kim tutar beni ;D!

Çevrimdışı Nefertari

  • ****
  • 1517
  • Rom: 6
  • Bla bla böö
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sakat Rahibe-Unutulmuş Diyarlar//2.Bölüm
« Yanıtla #28 : 16 Mart 2009, 09:43:25 »
Lezizdi. Çok beğendim. Lloth evi yıkayacak kız kaçacak bebekle falan diye düşünüyordum =) Çok güzel olmuş.

Çevrimdışı Fırtınakıran

  • *
  • 8351
  • Rom: 1
  • Unique Ravenclaw
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sakat Rahibe-Unutulmuş Diyarlar//2.Bölüm
« Yanıtla #29 : 16 Mart 2009, 14:56:24 »
Teşekkür ederim ^^. Güzel bir okuma keyfi yaşattıysam ne mutlu bana. Bazıları daha Lloth evi yıkacak sanmış, sanırım o kısmı anlatmada amacıma ulaştım ;), mutluyum ;D.

Umarım ilerleyen bölümlerde de yorumlarını görürüm :D. Sağol tekrardan