Kayıt Ol

Dirk Gently Serisi - Douglas Adams

Çevrimdışı Black Helen

  • ***
  • 782
  • Rom: 15
    • Profili Görüntüle
Dirk Gently Serisi - Douglas Adams
« : 01 Kasım 2012, 20:22:28 »

Douglas Adams'ın yıllar önce Sarmal Yayınevi'nden çıkan Dirk Gently serisi, Kabalcı ile tekrar raflardaki yerini aldı! Serinin her iki kitabı Kutsal Dedektiflik Bürosu ve Ruhun Uzun Karanlık Çay Saati Kabalcı etiketiyle yeniden bizlerle.

Süper Dedektif Dirk Gently'nin evrendeki gizemleri çözdüğü bu eğlenceli kitaplardan Kutsal Dedektiflik Bürosu, daha önce Sarmal’dan da aynı isimle çıkmıştı. Fakat serinin orijinal adı "Dirk Gently'nin Bütünsel Dedektiflik Bürosu"dur. Anlayacağınız farklı isim anlayışı devam etmekte.

Alıntı
"Douglas Adams'tan Dirk Gently'nin Dedektiflik Bürosu, düşünen insanın üzerinde evrenden kaçmaca oynayabileceği bir kaykay."
-Philadelphia Inquirer-

Çok satan Douglas Adams, son hayalet/korku/dedektif/zaman yolculuğu/romantik komedi destanında mizahının gücünü sonuna kadar artırır ve biz okurlar da bir kez daha ilham veren deliliğin sınırlarında düşecek gibi oluruz."
-United Press International-

Çevirisini Sevil Cerit'in üstlendiği kitapların tanıtım ve künye bilgilerine, seri üst sayfasından, yani buradan ulaşabilirsiniz.
Spoiler: Göster

Çevrimdışı mit

  • *
  • 5536
  • Rom: 96
  • Kronik Anakronik
    • Profili Görüntüle
    • Yorgun Savaşçı'nın Günlüğü
Ynt: Dirk Gently Serisi // Douglas Adams
« Yanıtla #1 : 02 Kasım 2012, 05:18:31 »
Çok güzel bir haber bu! Kutsal Dedektiflik Bürosunu vakti zamanında okumuş ve çok keyif almıştım. İkinci kitabı ise yıllardır aramama rağmen bulamamıştım. Okumak için sabırsızlanıyorum!
Jackal knows who you are,
Jackal knows where you are.
Try to hide if you dare.
Do your best, i don't care.

Çevrimdışı mit

  • *
  • 5536
  • Rom: 96
  • Kronik Anakronik
    • Profili Görüntüle
    • Yorgun Savaşçı'nın Günlüğü
Ynt: Dirk Gently Serisi - Douglas Adams
« Yanıtla #2 : 02 Eylül 2014, 18:46:40 »
90'lı yılların sonunda Douglas Adams'ın neredeyse tüm kitaplarını okumuş olduğumu zannederek huzur içinde yaşıyordum. Ama sonra bir gün durumun pek de öyle olmadığını gördüm; radarımdan kaçan bir eseri daha vardı üstadın: Ruhun Uzun Karanlık Çay Saati. Sadece adı bile bu kitabı okumak için müthiş bir şevk duymama neden olmuştu. Ama heyhat! Baskısı çoooook uzun yıllar boyunca tükenmişti ve yıllarca aramama rağmen hiçbir yerde bulamadım kendisini. Ta ki Kabalcı, Sarmal baskısını yeniden yayınlamaya karar verene dek.

Kitap çıkar çıkmaz ilk işim onu özel olarak bulup kendi ellerimle satın almak oldu. okumaksa bugüne nasipmiş. Ama... ama, ama, ama... üzülerek belirtmeliyim ki benim için tam bir hayal kırıklığıydı. Bunun sebebiyse kesinlikle Adams değil, çeviri.

Kitabın çevirisi berbat. Hatta berbattan da öte, korkunç. Kate yerine yazılan Kaleler mi istersiniz, "Uh-huh" kelimesinin "Hı-hı," yerine "Oh, ah" olarak mı yazılmasını? Hadi bunları geçtim, cümlelerin çoğunun anlam bütünlüğü yok. Bu güya editörden geçmiş haliymiş, ama basbayağı çevirmenin ham çevirisi basılmış. Yanlış çeviriler, devrik cümleler, anlatım bozuklukları... hepsi gırla gidiyor. Ve bunun sonucunda ne oluyor biliyor musunuz? Douglas Adams'ın kelime oyunlarıyla yaptığı tüm o esprilerin hemen hemen hepsi güme gidiyor, sıradanlaşıyor ve kayboluyor. Üstüne bir de Adams'ın her zamanki performansından uzak oluşu eklenince "bitse de gitsek" havasına girmeniz kaçınılmaz bir hâle geliyor.

Hikaye aceleye getirilmiş sonuna ve ortalama bir konuya sahip olmasına rağmen yine de güzel sayılır, ama başta da belirttiğim gibi çeviri kitabı katlediyor maalesef. Keşke Kabalcı basmadan önce bir elden geçireymiş şunu. Çok yazık olmuş...
Jackal knows who you are,
Jackal knows where you are.
Try to hide if you dare.
Do your best, i don't care.

Çevrimdışı Grayswandir

  • ***
  • 815
  • Rom: 14
  • You may have heard of me.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Dirk Gently Serisi - Douglas Adams
« Yanıtla #3 : 07 Eylül 2014, 21:01:38 »
Çevirisi pek iç açıcı olmasa da çok güldüğüm bir seri oldu. Epey eğlenceli. :D
In the beginning the Universe was created.
This has made a lot of people very angry and been widely regarded as a bad move.

#hayır

Çevrimdışı uveybaba

  • **
  • 117
  • Rom: 5
    • Profili Görüntüle
Ynt: Dirk Gently Serisi - Douglas Adams
« Yanıtla #4 : 22 Ekim 2015, 03:03:00 »
Serinin ilk kitabı olan Kutsal Dedektiflik Bürosu'nu okumuş bulunmaktayım. Kitap Zinciri etkinliği dahilinde , kitabı bana hediye etmiş olan Bülent Bey'e (periyodik neşriyat) bir kez daha teşekkür ediyorum buradan.

Kutsal Dedektiflik Bürosu bize ne anlatıyor ?

Richard MacDuff , Dirk Gently ve Profesör Reg'in yollarının kesiştiği bir noktada yaşanan olayları anlatıyor. Bilim-kurgu ve ucundan fantastiğin iç içe geçtiği bu hikayede , bir Douglas Adams klasiği olarak mizah kendisine epey bir yer ediniyor.

Kimsenin nasıl sıkıştığını anlamadığı bir kanepenin akıbetinden tutunda insan oğlunun varlığına kadar pek çok sırrı cevaplıyor. Douglas Adams'ın mizah anlayışı ise beni benden aldı , şöyle bir örnek :

Alıntı
"Sadece bir at," dedi Reg, "fakast, ee, senden istediğim şeyi yaptığın için teşekkür ederim." Üstünü başını silkti.
"Bir at," diye tekrarladı Richard.
"Evet," dedi Reg.
Richard odadan dışarıya çıktı ve merdivenlere baktı ve sonra tekrar içeriye geldi.
"Bir AT mı ?" diye sordu yeniden.
"Evet, öyle," dedi profesör. "Bekle-" Yeniden dişarıya çıkıp araştırmaya gitmeye davranan Richard'a doğru bir hareket yaptı -"Bırak öyle kalsın. Uzun sürmez."  *(Let it be. It won't be long.)
Richard onu kuşkuyla süzdü. "Banyoda bir at var diyorsunuz ve bütün yapabildiğiniz burada durup Beatles şarkılarının adlarını söylemek, öyle mi ?"

Bunun dışında kitapta ki en renkli karakter , seriye de ismini vermiş olan Dirk Gently. Dirk Gently'nin Bütünsel Detektiflik Bürosu'nun sahibi olan , yaşlı insanların kedilerini bulmaya çalışırken Bahamalar'ı ziyaret eden , müşterisi bu durumu faturada görüp kızınca , müşterisinin kendisini üzdüğü için depresyona girme gerekçesiyle müşterisine alkol parasını fatura eden mükemmel bir karakter. Aynı zamanda kendisinin vampir olduğuna dair söylentilerde var ve geleceği gördüğü hakkında... Aynı zamanda Duran Duran'dan hoşlanmıyor.

Alıntı
Duvarda bir Duran Duran afişi vardı , Bunun üzerine birisi kalın kırmızı keçe kalemle, "Bunu lütfen indir" diye yazmıştı.
Bu yazının altına ilk yazıyı yazan kişi yeniden, "Bunu indirmen için ısrar ediyorum," diye yazmıştı.
Bunun altına ikinci yazıyı yazan kişi, "İndirmeyeceğim," diye yazmıştı.
Bunun altında- "Kovuldun."
Bunun altında- "İyi!"
Tartışma burada bitmiş gibi görünüyordu.


Ben çok fazla beğendim kitabı. Kurgusu , eğlencesi , mizahı , her şeyi dozunda ve güzeldi. İnanmaya programlanmış keşiş , insanın evrimine şahit olan derbeder robot , çatlat profesör , zeka küpü dedektif , Bach. Ölüp , ölemeyen yazılım şirketi sahibi. Tespitler , göndermeler. Çok keyif aldım.
Mizah en güçlü savunmam. Mizah önemli. Mizah güzel. Cici mizah.

Çevrimdışı uveybaba

  • **
  • 117
  • Rom: 5
    • Profili Görüntüle
Ynt: Dirk Gently Serisi - Douglas Adams
« Yanıtla #5 : 25 Kasım 2015, 00:41:05 »
Serinin ikinci kitabı olan Ruhun Uzun Karanlık Çay Saati'ni bitirmiş bulunmaktayım. Sanırım kendimi üzgün hissediyorum. Çünkü kitabın sonunu anlamadım. Ya da anladığım kadarıyla beni tatmin etmedi.

İhsan Bey'in çeviri konusunda ki yorumuna sonuna kadar katılıyorum. Çok fazla rahatsız etti beni bu durum. Sonraki sayfada tekrar edilen paragraflar , eksik kelimeler , konulmayan virgüller vs. Yinede inat ettim , biraz sıkılarak bitirdim sonunda kitabı.

Yani nasıl bir şey biliyor musunuz ? Paragrafı okuyorsunuz , orada bir espri var. Bunu algılıyorsunuz ya da hissediyorsunuz ama esprinin ne olduğu hakkında en ufak bir fikriniz yok. Çok sinir bozucu bir durum. Hani bunu kitaba yediremediysen bari bir dipnot koy. Bunun dışında en çok rahatsız eden nokta ise sürekli olarak iki tire arasında yazılmış olan cümleler. Hemen hemen her sayfada karşılaşmanız mümkün. Hatta bazı sayfalarda hatta aynı paragrafta bile iki-üç tane oldu.

Gelelim anladığım kadarıyla kitap hakkında ki düşüncelerime. Douglas Adams'dan okuduğum ikinci kitap oldu bu , zaten birincisi serinin ilk kitabıydı. Tekrarlıyorum , Dirk Gently mükemmel bir karakter. İmkansız olaylar karşısındaki tutumu , sakinliği ve artık onun karakteri olmuş olan mizah gücü. Dirk Gently mizah yapan veya komik bir karakter değil. Komik olmaya çalışmıyor , iğneleme yapmak için çaba sarf etmiyor. O kendisi oluyor ve siz gülüp , eğleniyorsunuz.

Hikayenin beni yormasının sebebi ise İskandinav Mitolojisi içeriyor olması. Sevmediğimden değil , sadece son zamanlarda o kadar çok maruz kaldım ki (Marvel'ın payı büyük). Hani Dirk Gently serisini okurken karşılaşmayı hiç ummadığım karakterlerdi. Neyi güzeldi ? Douglas Adams yine kendi üslubu ve betimleme yeteneğiyle çok güzel yedirmişti. Zaten aksi takdirde kitabı tamamlayabileceğimi düşünmüyorum. Betimleme dedim değil mi ? Sanki abartılmış ikinci kitapta. Hemen hemen bütün mekanların hatta Thor'un çekiciyle yaptığı bütün manevraların detaylı anlatımı vardı. Olsun.

Peki ne hoşuma gitti ? Saçma sapan detaylar , araya serpiştirilmiş tespitler ve Dirk Gently. Aşağıda hoşuma giden bir kaç alıntıyı bulabilirsiniz.

Spoiler: Göster
Alıntı
Yan masada oturan kız bir an için başka tarafa bakınca, Dirk uzanıp onun kahvesini aldı. Bunu yapmanın çok tehlikesiz olacağını, zira kızın böyle bir şeyin olabileceğine bir türlü inanmayacağını biliyordu.

Alıntı
"Hemşire!"
"Ee, evet, Bay Standish?"
"Niçin bana hiç fıkra anlatmadınız?"
Hemşire ona bakakaldı ve böylesine bir soruyu yanıtlamayı düşünmesinin bile imkansızlığı karşısında titredi.
"Ee, yani.."
"Bunu not alın, olmaz mı? Gelecekte sizden ve bütün diğer hastane personelinden bildiğiniz bütün fıkraları bana anlatmanızı isteyeceğim. Anlaşıldı mı?"
"Ee, evet, Bay Standish..."
"Bildiğiniz bazı fıkralar var, öyle değil mi, hemşire?"
"Ee, evet, Bay Standish..."
"Bir tanesini anlatın"
"Ee, peki, öyleyse, hım, bir tane var, ameliyat olduktan sonra uyanan bir hasta hakkında, yani ameliyat olmuş, ee ve uyanıyor ve bu iyi bir fıkra değil, ama her neyse, adam ameliyat olmuş ve uyandığı zaman doktoruna şöyle diyor, Doktor, doktor, benim neyim var, bacaklarıma dokunamıyorum. Ve doktor diyor ki, 'Evet, korkarım iki kolunuzu birden kesmek zorunda kaldık.' İşte bu kadar. Ee, bu yüzden bacaklarına dokunamıyormuş, anladınız mı?"
Bay Standisk onu kısa bir an soğukkanlı şekilde süzdü.
"Bu sicilinize işlenecek, hemşire..."
"Evet, Bay Standish."  

Gelelim en çok beğendim kısma. Benzer cümleleri daha önce başka bir yerde daha duymuştum fakat bu durum etkilenme oranımı etkilemedi.

Alıntı
"Anlamaya 'başlasan' iyi olur." dedi Thor öfkeyle. "Sana gelmemin nedeni bu. İnsanların çoğunun beni görmediğini biliyor musun? Farkıma bile varmadıklarını? Bunun nedeni kendimizi saklamamız değil. Biz buradayız. Sizin aranızda dolaşıyoruz. Benim insanlarım. Sizin tanrılarınız. Bizi siz yarattınız. Bizlere kendinizin olmaya cesaret edemeyeceği varlıklar olarak şekil verdiniz. Buna rağmen bizi tanımıyorsunuz. Eğer kendiniz için bizsiz kurmuş olduğunuz bu ... dünyanın bir sokağında yürüyecek olsam, benim yönüme sadece arada sırada çok kısa anlık bir bakış çevrilecektir."
Mizah en güçlü savunmam. Mizah önemli. Mizah güzel. Cici mizah.