Evet, sis'in bir geçit olduğunu duymuştum ben de. Fakat öyküde en sinir olduğum nokta, Okbaşı projesi midir nedir, olaylarla olan doğrudan ilişkisini bir türlü açıklamayarak ve sonunu da biraz (bana göre) saçma bitirerek "arkası yarın, hadi dağılın" haline gelmesiydi.
Ayrıca, sisin içindeki yaratıklar da Istanavar benzeri yaratıklardı, böyle miydi hatırlamıyorum nası yazılıyordu, zaten filmde de görmüşsünüzdür. O devasa yaratık, hani dokunaçların sahibi, devasa bir peygamberdevesini andırmıyor muydu sizce de?