Kayıt Ol

...Gerçek Kâbuslar...

Çevrimdışı LaST-KiNG

  • *
  • 11
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
...Gerçek Kâbuslar...
« : 17 Temmuz 2010, 14:10:42 »


Merhabalar,
Bu forumdaki ilk hikâyemle karşınızdayım.Umarım beğenirsiniz ... :)


Hikâyenin Konusu :

Yıllar önce adam öldürmeyi alışkanlık edinmiş bir psikopatın,hapishaneden çıktıktan sonra yaşadığı olaylar dizisi ...

Biraz korkmaya ne dersiniz ? 8) Her şey 3. Bölümden sonra başlıyor ...



Çevrimdışı LaST-KiNG

  • *
  • 11
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
1. Bölüm - Eve Dönüş
« Yanıtla #1 : 17 Temmuz 2010, 14:11:18 »
Beklediğim gün gelmişti.Bu pislik yerden kurtuluyordum sonunda.Koskoca 6 yıl sonunda çıkıyordum işte.”6 yıl” dile kolay … 6 yıl geçti ama içimdeki psikopat ruh hâlâ yerinde.Birkaç kişiyi öldürmek istiyor canım.Sonra parçalamak bedenlerini.Galiba böylece tatmin edebilirim nefsimi …

Aaah ! Neler düşünüyorum ben!Zaten bu pislik yüzünden düşmedim mi o yere ? Ailemi de kaybettim.Geride sadece annem kaldı.Gerçi ondan da emin değilim ya .En son gördüğümde yüzüme tükürmüştü.Ve tekrar dönüp bakmamıştı bile yüzüme.Yüzünü tam hatırlayamıyorum şimdi.Yüzündeki derin çizgileri dışında.O kadar belirgindi ki çizgileri,yara gibiydi.Ama bir şeyden kesin eminim ki,beni affetmeyecek .

Kafamda bin bir düşünce,evin yolunu tuttum şimdi.Güneş batıyordu.Gökyüzü bulutluydu.Simsiyah bulutlar … Ben hapishaneye düşerken de böyleydi hava.Her an yağmur yağabilir.Ne var ki yaklaştım eve …

Birde komşular bela olacaktı şimdi.Yüzüme nefretle bakacaklar,selam dahi vermeyeceklerdi.Gerçi haklıydılar.Benle,bir psikopatla kim konuşmak isterdi ki ! …

Sonunda yağmur damlaları düşmeye başlamıştı.Kısa zamanda hızlanmaya başladı.Tabi bende hızlandım.Koştum annemin iki katlı evine …Kapıyı tıklattım birkaç kere.Ama açan olmadı.”Herhalde duymadı” dedim kendi kendime.Ve hızla vurmaya devam ettim.Hâlâ açılmıyordu kapı.O sırada oradan geçen birisi :

“Annen sen gittikten birkaç yıl sonra vefat etti.Ve evi sana bıraktı.Sana,seni affettiğini söylememi istedi.İşte anahtarlar …”

Olduğum yerde kaldım.Gözümden yaşlar boşandı.Yaptığım onca şeye rağmen,beni affetmişti annem.Ve evini,geriye kalan tek şeyini,bana vermişti.En azından affetmişti … Bu biraz iyi geldi …

Eve girdim.Sanki yıllardır kimse girmiyormuş gibiydi.Uzun zamandır ev yemeğine hasrettim ve bir daha da doğru düzgün bir ev yemeği yiyeceğimi hiç sanmıyordum.Dolabı açtım.Açmamla birlikte içeriye çok fena bir koku yayıldı.Anlaşılan tüm yiyecekler bozulmuştu.Ve anlaşılan,bugün yemek yemeyecektim.

Üzerimde çok ağır bir yük vardı sanki.Yukarı kata doğru çıkmaya başladım.Annemin odasına girdim.Yatağının yanı başında küçükken çekildiğimiz bir aile fotoğrafımız vardı.Rahatlamak için annemin yatağına kendimi sırtüstü attım.Yatak gıcırdıyordu.Etraf toz içindeydi.Galiba yarın yapacak çok fazla iş vardı.Yatağın örtüsünü açtım.Açtığım anda yastığın üzerinde bir zarf gördüm.Kıpkırmızı,kan renginde bir zarftı bu.Şaşırdım.Ve şaşkınlıkla zarfı açtım.Zarfta büyük harflerle ve kanla yazılmış bir yazı vardı : “EVİNE HOŞGELDİN ! “ ürktüm.Bu da neydi böyle ? Bir tür şaka mı ? Üstelik kanla yazılmıştı.Ama bunları düşünecek vaktim yoktu.Tıpkı küçükken yapılan aşk mektubu şakaları kadar gereksiz ve aptalcaydı bu şey.Çok yorgundum ve bu yüzden uykuya ihtiyacım vardı.Tüm bu düşünceleri bir kenara bıraktım ve gözlerimi kapadım …

Çevrimdışı Wanderer

  • ****
  • 1501
  • Rom: 28
  • Uzun günler ve hoş geceler dilerim.
    • Profili Görüntüle
    • Blog Sayfam - Yolsuz Yolcu
Ynt: ...Gerçek Kâbuslar...
« Yanıtla #2 : 17 Temmuz 2010, 16:53:52 »
Anne yüreği işte  :dl Güzel bir giriş bölümü olmuş. Ufak tefek yazım hataların var sadece, kurgu ileride daha iyi olacağa benziyor. Tek tavsiyem şudur ki, daha uzun betimlemelerle daha uzun bölümler yazmalısın. Ellerine sağlık. =)
May the force, be with you.

Çevrimdışı LaST-KiNG

  • *
  • 11
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
2. Bölüm > "Onlar ..."
« Yanıtla #3 : 18 Temmuz 2010, 01:13:12 »
Uyurken kapının çarptığını duydum.Oysa kilitlediğime emindim.Gece gece neydi şimdi bu ? Sersemlemiş şekilde aşağı doğru inmeye başladım.Her adımımda gıcırdayan tahtalar,kulağımı tırmalıyordu .Aşağı indiğimde kapı hâlâ açılıp açılıp kapanıyordu.Dışarı baktım.Kimse gözükmüyordu.Üstelik kapıyı çarpacak kadar rüzgârda yoktu.Ama bu iş benim uykumu kaçırmıştı.Biraz televizyon izler yatardım.Işıkları yaktım.Televizyonu açacağım sırada televizyonun üzerinde bir zarf gördüm.Yine o kırmızı zarftandı.Ama eve geldiğimde öyle bir zarf yoktu televizyonun üstünde.Veya ben fark etmemiştim …


Yavaş adımlarla televizyonun yanına doğru gittim.Bu arada rüzgâr çıkmış olmalı ki içerisi bir anda soğumaya başladı.Ve bir anda şimşek çaktı.
“Bu da ne böyle !” dedim kendi kendime.Bir anda kendimi korku filminin içindeymişim gibi hissettim.

Zarfı açtım.Yine kanla yazılmış gibiydi.Şöyle diyordu : “ÖLÜLERDE BİRAZ SAYGIYI HAK EDER ! “ beynimden vurulmuşa döndüm.Üzerime bir titreme geldi.Eve geldiğimden beri garip şeyler dönüyordu ortalıkta.Ama bunun ne olduğunu hâlâ çözememiştim.

Ben bu hastalıktan galiba kurtulamayacağım dedim kendi kendime.Bunlarda psikopat ruhumun sayesinde gördüğüm saçmalıklardı belki.Öyle olmalıydı çünkü.Öyle değilse bile öyle olmalıydı.Yoksa bu kadar planlı bir şakayı kim yapabilirdi ki ? Ya bunlar şaka değilse … İşte bu hiçbir zaman düşünmek istemediğim bir düşünceydi.Ya şaka değilse , o zaman ne olacaktı ? Nasıl açıklanırdı bu durum ? Birden aklıma geldi : Komşum annemin öldüğünü söylemişti.Ama nasıl öldüğü hakkında hiçbir şey söylemedi . Birden aklıma nereden estiğini anlamadım ama yarın yapacağım ilk iş annemin nasıl öldüğünü bulmak olacaktı…


Yatağıma doğru gitmeden önce kapıyı ve pencereleri teker teker kontrol ettim.Uykumu bölmeleri imkânsızdı… Yatağa uzandım,gözlerimi kapadım …

“Anne,bu sen misin ? Anne … Sen ,sen ölmemiş miydin ? Allah’ım neler oluyor ? Anne,neler yazıyorsun sen oraya.Bu yanlarındaki karaltılarda ne ? Anne o kâğıttaki sayılar,onlar nedir ? Anne cevap versene kim bunlar ? Sinirlenmiştim.Neler oluyordu böyle ? Ben neredeydim ? Galiba kâbus görüyordum.Rüyalarımın içinde düşünebiliyordum artık her nasılsa.Annemin önünde bir kâğıt vardı ve üzerine rakamlar yazıyordu.Tek bir kelime dahi konuşmuyordu.Kâğıdı çekip aldım.Rakamlardan hiçbir şey anlaşılmıyordu.Kâğıdı gözümün önünden çektiğimde annemin bana doğru baktığını gördüm.Gözlerinin içi bomboş,karanlıktı.Dişlerini gösterdi.Kanlıydı.Eliyle duvarı işaret etti.Duvarda kanlı yazıyla yine o yazı vardı : “ÖLÜLERDE SAYGIYI HAK EDER “ . Vücudumda adeta bir adrenalin patlaması yaşandı.

“Sen … Sen annem değilsin … Sen nasıl bir yaratıksın … ! Cevap ver ! “ diye kükredim adeta.O sırada karşımdaki annem sandığım kişinin yüzünde bir gülümseme oluştu.Ve şöyle konuştu :
“Benim oğlum … Benim … Gel sarıl annene … Benim güzel psikopat katil oğlum …”

Son cümleyi söyledikten sonra yüzü yine değişti.Etrafındaki karanlık insanlar sanki ona bir şey fısıldıyordu.O anda kâğıdı elimden çekti ve sayılar yazmaya devam etti.Karanlık insanlar etrafımı sardı.Fısıldıyorlardı … Ama hiçbir şey anlaşılmıyordu.Başımda büyük bir ağrı hissettim …

Aman Allah’ım ! Bu da ne böyle ! … Kâbustan kalkmıştım . Sabaha kadar uyuyamadım.Sürekli kendime kahve yaptım ve bu olayları unutmak istedim.Çünkü sabah annemin ölümünü öğrenmem gerekti.

Sabah olduğunda koşarak o komşumun yanına gittim.”Hoş geldin – Hoş bulduk” faslı bittikten sonra lafı fazla uzatmadan direk konuya girdim :
“Annem nasıl öldü ?”
“Neden ?” birden yüzü değişti.
“Bilmeye hakkım olduğunu düşünüyorum .Sonuçta o benim annemdi ! “
Kadın birden terlemeye başladı.
“Bak bunu boşver.Sonuç olarak o … “
“Bilmek istiyorum !” diye direttim . Kadın ürkmüş gibiydi.
“Bunu söylemek çok tehlikeli … “
“Bana bak ! Eve geldiğimden beri garip olaylar oluyor ve bunun annemin ölümüyle de ilgisi olduğunu düşünüyorum .. “
“Demek sende öğrendin …” dedi kadın üzgün bir ifadeyle.
“Neyi,neyi öğrenmişim ?!” sinirlenmiştim.
“Onları …”
“Onlar mı ? Onlarda kim ?”
“Onlar … “

Çevrimdışı LaST-KiNG

  • *
  • 11
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
3.Bölüm > Lanetli Ruhlar ..
« Yanıtla #4 : 19 Temmuz 2010, 02:11:21 »
İyice ürkmeye başlamıştım.Kadın “onlar” diyordu.Onlarda kimdi ve benden ne istiyorlardı ? Ürkmeme rağmen merak duygumu yenemedim ve sordum …
“Çabuk söyle onlar kim ?”
“Bazen her şeyi bilmemelisin,vazgeç.”
“Bana bak kadın ! Böyle konuştukça sinirlerimi bozuyorsun ve daha yeni hapishaneden çıkmışken yeniden o pislik yere girmek istemiyorum.Ya hemen anlatırsın,ya da bir daha konuşamazsın !”

Aslında kadını öldürmek gibi bir niyetim yoktu.Ama “onların” kim olduğunu öğrenmem gerekiyordu.


“Peki.Anlatacağım…” dedi kadın.Galiba biraz önceki sözlerim onu biraz korkutmuştu.Bu yüzden üstelemenin gereksiz olduğunu düşünüp beklemeye başladım … Kadının gözlerinden iki damla gözyaşı düştü yere.
“Neden ağlıyorsun ?” dedim.
“Anlayacaksın … “ diye karşılık verdi ve sonunda anlatmaya başladı :
“Onlar lanetli ruhlar … Yıllar önce küçük bir kız varmış . Bu kızın annesi büyü işleriyle uğraşıyormuş . Ve insanlar kızın annesine,çocuklarının içindeki şeytanları çıkarmak için geliyorlarmış . Annesi bu işi ustalıkla yapıyormuş ve çıkardığı şeytanları kendi kızına gönderiyormuş . Yani, şeytanları kızının içine sokuyormuş.Kızın bedeni şeytanlarla dolmuş . Ve bu kızı hiç rahat ettirmiyorlarmış . Bir sabah annesi kızının her tarafa sayılar yazmaya başladığını görmüş.Nedenini anlayamamış ama kızı da hiç durmuyormuş.Kalem ve kâğıdı elinden almış . Ama kız tırnaklarıyla bir şeyler yazmaya devam etmiş.Durduramıyormuş annesi . Tırnakları paramparça olmasına rağmen devam etmiş kanlı elleriyle bir şeyler yazmaya . Annesi hâlâ durduramıyormuş kızı . Ve kız sonunda duvara şöyle bir şey yazmış : “HEPİNİZİ LANETLİYORUM ! ŞEYTANLAR SİZİNLE OLSUN ! “ bu yazıyı duvara yazdıktan sonra kız ölmüş.Ve tüm ailesi lanetlenmiş . Annesi,babası ve biri oğlan biri kız iki kardeşiyle birlikte … “
Kadın duraksadı.Yaşlıydı ve bu yüzden nefesi yetmiyordu . Kadın bunları anlatırken kanım donmuştu adeta.Ve aklıma bir soru takılmıştı : Bunların benle ve annemle ne ilgisi var ? Kadın devam etti :
“Bu ruhlar bir daha hiç yok olmayacak,dünya son bulana kadar … Ve lanet o zamana kadar sürecek … Her gün acı çekecekler … “

Merakım giderek artıyordu. Aklımda bin türlü soru vardı :
“Peki bu ruhların nasıl göründüklerini biliyor musun ? Veya da görünüyorlar mı ?”
“Onları kimse göremez … Belirli kişiler dışında …”
“Peki sen gördün mü ?”
“Evet … Yüzleri yok sadece siyah karaltılardan ibaretler . Kimse dokunamaz ve tutamaz …”
Aklıma birden dün gece gördüğüm kâbus geldi.Onda da böyle karaltılar vardı.”Karanlık İnsanlar …”
“Peki sen nasıl görebildin onları ? Ayrıca bunun benim ve annemin ölümüyle ne alakası var ?” diye sordum.Kadının yüzünde anlayamadığım bir gülümseme meydana geldi.
“Sen gittikten sonra annen artık yalnız kalmıştı.Mahalle tarafından sevilmesine karşın,senin yüzünden artık o da dışlanmıştı.Onu sadece ben anlayabiliyordum.Bir gün yine çay içmeye gitmiştim.Oturup konuşuyorduk birlikte.Sonra bir ara yüzü birden değişti.Ve bana :
“Sana gösterecek bir şeyim var …” dedi.Gelirken elinde kırmızı bir zarf taşıyordu …”

Kadın böyle dediği zaman tüylerimin diken diken oldu.Kanım dondu ve vücudumu adrenalin sardı.Kırmızı zarf demişti.
“Ne yazıyordu zarfın içinde ?” diye sordum.Şöyle cevap verdi :
“ “ÖLÜLERDE BİRAZ SAYGIYI HAK EDER ! “ ve bu yazı kanla yazılmıştı . “
Kadının sözünü bölmek istemedim.Çünkü dün aynı zarftan bana da gelmişti.Kadın devam etti :
“Annen ilk getirdiğinde şaka sanmıştım . Ve annene bunun bir şaka olduğunu,boş vermesi gerektiğini söyledim.O da bana şöyle dedi ,
“Birkaç gün içinde öleceğim.Sana vasiyetim olsun ki eğer ölürsem evimi oğluma bırakıyorum “. Nasıl bu kadar emin olabilirsin dedim ağlamaklı gözlerle.Bana dönerek ,
“Lanetlendik … “ dedi ve gülmeye başladı . Sinirlerim iyice bozulmuştu.Sen,iyice bunadın yaşlı ahmak ! diye bağırdım annene.Ne laneti neden bahsediyorsun dedim.O da,
“Evimiz kızın cesedinin üzerinde …” şaşırmıştım.Yüzünde bir gülümseme belirdi ve bu gülümseme sonrasında kahkahaya dönüştü.Neden bahsediyorsun ? diye sordum ve o da bana kızın hikâyesini anlattı.Beynim durmuştu.Bütün bu anlattıklarına inanamıyordum.Sen nereden biliyorsun ki ? diye sordum annene . O da bana şöyle dedi,

“Her gün kırmızı zarflar aldım.İlk başlarda korkmuştum.Lakin bir gün bir zarfta şunlar yazıyordu : “EVİNİN ALTINDA UYUYORUM HER GECE.ÖLMEYECEK BİR RUH OLARAK.ÇÜRÜMEYECEK BİR BEDEN OLARAK VE ÖLÜ BİR KIZ OLARAK…LANETLİ RUHLAR SENİNLE OLSUN !” o gece korkmuştum tabii biraz.Ama sonra o karanlık ruhlarla tanıştım.Ve eminim ki onlar beni yok edecekler.Çünkü ben yıllardır o kızın üzerindeki evdeydim …”

Donakalmıştım.Onların şimdi nerede olduklarını biliyor musun ? diye sordum.Bu hiçbir zaman sormamam gereken bir soruydu ve şimdi anlayacaktım niye olduğunu. Bana şöyle dedi :
“Onlar şu anda buradalar.Hepsi senin etrafındalar.Sakın korkma bir şey yapmazlar …” yine kahkaha atmıştı.O anda evden uzaklaşmak istedim.Ve annen ben çıkarken arkamdan bağırdı : “Artık onlar seninle.Kaçışın yok.Artık sende onları görebilirsin.Ama ben ölünce lütfen burada yaşayayım deme . Yoksa sende ölebilirsin … “

Çevrimdışı Bardes

  • **
  • 210
  • Rom: 13
    • Profili Görüntüle
Ynt: ...Gerçek Kâbuslar...
« Yanıtla #5 : 19 Temmuz 2010, 11:09:36 »
Öncelikle korku-gerilimi hiç sevmem ama okuyabilirim kimi zaman.

Yeni bölümler eklemek için bu kadar aceleci olma ki okuyanlar bütün bir hikayeyi baştan sona okumak zorunda kalmasınlar.  Bir de sayfa düzeni de bir şeyi okunur kılanların başında gelir. Bu kadar savruk olmamalı. Noktalamaya da lütfen dikkat.

Çevrimdışı edi

  • **
  • 51
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: ...Gerçek Kâbuslar...
« Yanıtla #6 : 19 Temmuz 2010, 16:32:47 »
İlk hikayen hayırlı uğurlu olsun.Ben korku ve gerilimi çok severim.Hikayeni çok beğendim.Devamını bekliyorum. :)
Sadece susmak ıstıyorum;
Yalan ınsanları kaale almadan..
Haklıyken haksız gözuksem bıle kendımı savunmadan..
HUZUR bulmak ıstıyorum,gözlerımı kapayıp,kımseyı anmadan...
Sessızlığı dınlemek ıstıyorum,herseyı yasamıs gıbı yaparak...
[/size][/i]

Çevrimdışı Alorka Greenleaf

  • ***
  • 603
  • Rom: 6
  • End of the Ergenism
    • Profili Görüntüle
    • f
Ynt: ...Gerçek Kâbuslar...
« Yanıtla #7 : 19 Temmuz 2010, 19:14:47 »
Hikâyen fena sayılmaz. Fakat bir kaç eksiklikten bahsedeceğim. Birincisi aNTiSePTiK' in yazım hatası uyarısını dikkate almamışsın galiba. İkincisi ise bu adam psikopat ve sürekli cinayet işlemiş. Peki nasıl oluyorda müebbet hapis cezası almak dururken sadece "6 yıl" ceza almış? İlginç. :)

Çevrimdışı LaST-KiNG

  • *
  • 11
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
Ynt: ...Gerçek Kâbuslar...
« Yanıtla #8 : 19 Temmuz 2010, 19:39:44 »
Hikâyen fena sayılmaz. Fakat bir kaç eksiklikten bahsedeceğim. Birincisi aNTiSePTiK' in yazım hatası uyarısını dikkate almamışsın galiba. İkincisi ise bu adam psikopat ve sürekli cinayet işlemiş. Peki nasıl oluyorda müebbet hapis cezası almak dururken sadece "6 yıl" ceza almış? İlginç. :)

Öncelikle hepinizede Teşekkürler ..

Uyarılarda bulunduğunuz için Teşekkür ediyorum fakat hikâyem bittiği için herhangi bir yerinde noktalama işaretlerini veya yazım hatalarını düzenlemek çok zor . Noktalama işaretleriyle kelimeler arasında bir boşluk bırakmamın sebebi , okunmasını kolaylaştırmak ve birbirlerine girmelerini önlemektir . Aslında alışkanlıkta denebilir . Teşekkürler ... :)

Çevrimdışı Alorka Greenleaf

  • ***
  • 603
  • Rom: 6
  • End of the Ergenism
    • Profili Görüntüle
    • f
Ynt: ...Gerçek Kâbuslar...
« Yanıtla #9 : 19 Temmuz 2010, 20:01:33 »
Neyse de ikincisine cevap bekliyorum hâlâ... :)

Çevrimdışı kusad

  • ***
  • 487
  • Rom: 5
  • Kendimi Kaybettim!Hükümsüzdür!
    • Profili Görüntüle
Ynt: ...Gerçek Kâbuslar...
« Yanıtla #10 : 19 Temmuz 2010, 20:15:42 »
Ben bu hikayeyi seninde tahmin ettiğin gibi anımsamaktayım. Orada okumadım en yakın zamanda burda okurum. Ama burda daha zormuş değil mi yazmak?

Çevrimdışı LaST-KiNG

  • *
  • 11
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
Ynt: ...Gerçek Kâbuslar...
« Yanıtla #11 : 19 Temmuz 2010, 21:55:54 »
Neyse de ikincisine cevap bekliyorum hâlâ... :)

Mantık hatası diyelim ..

@kusad

Hiçbir farkı yok inan ki ;)

Çevrimdışı LaST-KiNG

  • *
  • 11
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
4. Bölüm > "Sayılar ve Ölüler .. "
« Yanıtla #12 : 20 Temmuz 2010, 02:45:50 »
Taşlar yerine oturmaya başlamıştı.Soracağım iki soru daha vardı.Kadına dönerek :
“Sana sormak istediğim iki şey daha var.”
“Peki sor.”
“Birincisi ;bu lanetten kurtulmanın bir yolunu biliyor musun ?
Ve İkincisi ; kızın sayılar yazdığını söylemiştin.Aynı sayıları aneminde yazdığını gördüm,kâbusumda…”
“İlk önce ikinciden başlayayım…Annen öldüğünde evinde bir çığlık duyduk.Ve sabah tüm mahalle eve toplandı.Annen masanın üzerinde ölmüştü.Ve kollarına,duvarlara sayılar yazmıştı.Annenin önünde bir kırmızı zarf gördüm.İçinde şöyle yazıyordu : “SAYILAR HER ŞEYİN ANAHTARIDIR.” Ama tabii benim yaşlı kafam için anlaşılmaz laflar bunlar.Annende öldüğü için sayıların sırrını öğrenemedim … “

Sayılar Her Şeyin Anahtarıdır … İlginç bir mektuptu.Bunun üzerinde sonra kafa yoracaktım.Şimdi bu lanetten kurtulmanın bir yolunun olup olmadığını öğrenmeliydim.Kadına dönerek ,
“Peki … Sayılar sonraya kalsın.Şimdi ilk soruma cevap istiyorum …”
“İlk sorun demek … Bu lanetten bu zamana kadar kimse kurtulamadı … Veya ben öyle biliyorum … Yalnız birilerinden bir şeyler duymuştum.Laneti yok edebilmek için … “
İyice heyecanlanmaya başlamıştım.Merakla sordum :
“Nasıl … Nasıl başarabilirim bunu ? Çabuk söyle ! “
“Şeytanla işbirliği yapacaksın … “
Bugünlük fazla şey duymuştum ve gerçekten kalbimin nasıl hâlâ çalıştığını ben bile çözemiyordum.Bütün duyduklarım,şimdiye kadar bütün duyduklarım,saçma geliyordu bana.Ne yani bilmeden bir lanete bulaşacak ve lanetten kurtulmak için şeytanla işbirliğimi yapacaktım ?
“Sen … Sen ne dediğinin farkında mısın ? “ dedim kadına .
“Evet … “
“Peki bunu nasıl yapabilirim ? “
“Hatırlıyorsan o kız,şeytanlar yüzünden ailesini lanetlemişti.Yani kız,şeytanlardan nefret ediyor.Ayrıca bir şeyi daha söylemeliyim ki,zarfları kız değil,şeytanlar yazıyor.Ve yine hatırlıyorsan , kız duvara “ŞEYTANLAR SİZİNLE OLSUN ! “ yazmıştı.Yani burada kıza hizmet eden lanetli ruhlar,ailesi,aslında şeytanlar.Şeytanlarla anlaşma yapmak demek,bir nevi kızla anlaşma yapmak gibi … “
Aklım iyice karışmıştı.Beynim durmuştu ve artık mantıklı düşünme yeteneğimi kaybetmeye başlamıştım.
“Peki … Bu anlaşmayı nasıl sağlayabilirim ? “
“Hiçbir fikrim yok … Ama sayılarla ilgisi olabileceğini düşünüyorum …”
“Peki … “ dedim ve teşekkür ederek kadının evinden ayrıldım.Eve gidince ne yapacağımı da bilemiyordum ki… Ayrıca acıkmıştım da … Ama şimdi yemek yeme vakti değildi …

Sayılar … Küçükken de sevmezdim zaten şu matematiği.Bir de başıma “gizemli” olanları çıkmıştı.Herhalde bu “problemi” çözmek biraz zaman alacaktı.Hava yine kapanmaya başlamıştı.
“Yine mi yağmur ? Bu yerde hiç normal gün olmaz mı ? “ diye söylendim kendi kendime.
Eve gidince dinlenmek için televizyonun karşısındaki koltuğa geçtim.Çok uykum vardı . Biraz kestirmek için gözlerimi kapadım …

“Hiihihihiiii …”
“Hihihiihihihii …”
“Hhmmmm … “

Rüya görmemiştim bu kez.Karanlıktı.Ama bir kızın gülüşlerini duyuyordum.Eğleniyor gibiydi.Ve sesler derinden geliyordu.Hâlâ da kafamın içinde yankılanıyordu…


Birden aklıma, artık kafama nerden estiyse, bodruma girmek geldi.Yavaş bir şekilde ilerledim kapıya doğru.Gıcırdayan eski beyaz kapıyı açtım ve kısık bir ışık veren lambayı yaktım…

İnanamamıştım.Her yer sayılarla doluydu.Ve rüyamda gördüğüm o çalışma masasıyla sandalye … Onlarda buradaydılar…Masanın üzerinde binlerce kâğıt vardı.Ve tabii kâğıtların üzerinde de binlerce rakam … Birkaç rakamına baktım.Birisinde şöyle yazıyordu : “231119902300 … “ dikkatimi çekti. Sayıları ayırmayı denedim : “2311/1990/2300 … 231/119/902/300 … 23/11/19/90/23/00”tam sayıları ayırırken birden bir şey fark ettim “23/11/1990/23.00 …” Bu benim babamın ölüm tarihi ve saatiydi.
“Aman Allah’ım ! “ diye bağırdım.Ve korktum.Hem de çok korktum.Galiba sayıların sırrını çözmüştüm.Galiba bu lanete bulaşanların ölüm tarihleri yazıyordu bu kâğıtlarda.Saate baktım .Tam olarak 22/05/2010 14.00’ı gösteriyordu.Tüm sayıları sırayla ayırmaya başladım.Acaba sıradaki ölenler kimler olacaktı …

Çevrimdışı Alorka Greenleaf

  • ***
  • 603
  • Rom: 6
  • End of the Ergenism
    • Profili Görüntüle
    • f
Ynt: ...Gerçek Kâbuslar...
« Yanıtla #13 : 20 Temmuz 2010, 09:53:34 »
"Onlar." deyince aklıma LOST' taki "Diğerleri" deliyor. :) Ayrıca şu sayı meselesi de aklıma Kehanet filmini getiriyor. Ha bir de şu kızın gülmesi birden aklıma MızMız Myrtle ' ı getiriyor. :D

Çevrimdışı LaST-KiNG

  • *
  • 11
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
Ynt: ...Gerçek Kâbuslar...
« Yanıtla #14 : 20 Temmuz 2010, 11:53:43 »
"Onlar." deyince aklıma LOST' taki "Diğerleri" deliyor. :) Ayrıca şu sayı meselesi de aklıma Kehanet filmini getiriyor. Ha bir de şu kızın gülmesi birden aklıma MızMız Myrtle ' ı getiriyor. :D

Diğerlerini bilmem ama Kehanet filminden etkilenerek bu bölümü yazdığım doğru. Sadece orda biraz daha değişik ... :)