Kayıt Ol

Armored Trooper Votoms

Çevrimdışı Akuma_Blade

  • **
  • 97
  • Rom: 5
  • "All Worms are my prey!"
    • Profili Görüntüle
Armored Trooper Votoms
« : 29 Temmuz 2010, 13:00:55 »


Yayın Tarihi : 1/4/1983 ile 23/3/1984 arası

Bölüm Sayısı : 52

Yönetmen : Ryousuke Takahashi

Prequel: "Pailsen Files" Fragman

OVA açılışı : "Honoo no Sadame" - Tetsu

TV kapanışı : "Itsumo Anata ga" - Tetsu

Tanıtım:

7213 yılında insanlık 200 gezegenden daha da fazlasına yayılmış ama bu ilerleme değil bölünme ve parçalanma getirmiştir. Kolonizasyonun büyük kısmını barındıran Astragius galaksisindeki 2 karşıt organizasyon, Gilgamesh Konfederasyonu ve Balarant Birliği arasında uzun süredir -yaklaşık 100 yıldır- sürmekte olan savaş her iki tarafa da ağır zaiyatlar verdirmiştir ve savaş hiçbir ateşkes olmaksızın sessizce biter. Fakat, her iki grubu da yıllarca perde gerisinden yönetmiş olan gizli bir topluluk gerçek planlarına daha yeni başlamaktadır.

Gilgamesh Konfederasyonu barıştan daha fazlasının peşindedir ve -sadece görünüşte- amaçlarından şüphe duydukları Balarant Birliği'nin geliştirdiği düşünülen bazı teknolojilere yönelik bir sabotaj görevi için A.T. (Armored Trooper) kullanıcısı elit askerlerden seçilen birimleri olan Kızıl Omuz Taburu'daki bir takımı düşmanlara ait bir astreoid üssüne gönderirler. Timdeki bir asker olan Chirico Cuvie, operasyon sırasında gördüğü birşey yüzünden takımını terkeder ve yokedilen astreoid kolonisinin hemen dışında kalarak ölmekten son anda kurtulur. Fakat orada gördükleri yüzünden artık bir kenara bırakılıp göz yumulamayacak biri haline gelmiştir. Kendi ordusundan olduğu halde, işkence ile kendisinden bilgi almayı deneyen subaylarından askeri üsten bir jet kaçırarak uzaklaşmayı dener, ve kendisini ilk olarak suçlularla savaş mültecilerinin yuvası olmuş Uoodo Şehrine sığınmış olarak bulur. Amacı artık bu bitmeyen savaştan kaçmaktır. Fakat, eski silah arkadaşları onun izini adım adım takip edip kendisine saldırınca onlarla da savaşmak zorunda kalır, etrafta daha da karışmadan yüzeyde kalamayacağı için şehrin yeraltı ağında bir süre gizlenir.

Chirico artık o andan itibaren bile bir kaçaktan çok daha fazlası olduğunu anlar ve saldırıların kaynağını araştırıp kendi yaşamı ve olayların ardında yatan şeyin kaynağı ile yüzleşmek zorunda kalır. Yolculuğu onu sırasıyla karanlık ve endüstriyel bir cehennem, bir cangıl gezegeni, bir çöl gezegeni ve nihayet Gizli Cemiyet'in gözlerden uzak ana gezegenine dek sürükleyecektir.

Notlar:

-Votoms, -tıpkı Fang of Sun : Dougram gibi- Kidou Senshi Gundam'ın tarz olarak en yakın ilk takipçilerinden kabul edilir. Buna karşın, diğer tüm mecha kuzenlerinin aksine Votoms'da çok daha ağır bir mekanik gerçekçilik kaygısı hakimdir. Tüm A.T.'ler sıvı yakıtların limitine bağımlı olup atmosfer koşulları içinde uçuş gerçekleştiremez, form değiştiremez ve attıkları her kurşunun sayılı olduğu birkaç silaha sahiptir. Enerji bazlı silahların hala denenme safhasında olması savaşlarda büyük ölçüde konvansiyonel silahlar kullanılmasına, çoğu zaman tek bir kurşun yada mayının bile o A.T.'in kullanıcısını ölüme götürmesine neden olur ki bu da gerçekçilik faktörünü oldukça arttırır.

-VOTOMS kelimesi, "Vertical One-man Tank for Offence & Maneuver" nın kısaltması olup "AT (Armored Trooper)" bunun için daha sık kullanılan bir terimdir.

-Kültürlerin büyük ölçüde etkileşime maruz kaldığı uzak bir gelecekte geçtiğinden bu düşünceyi desteklemek için Latin alfabesi ve rakamlar bölüm içinde görünen tüm metinlerde (tabelalardan klasör yazılarına, bilgisayar konsollarından koli etiketlerine kadar) Kril alfabesiyle bütünleştirilmiş bir formda tasvir edilir. Gilgamesh aksanının yazımında kullanılan kodları şu linkte bulabilirsiniz: http://www.vap.co.jp/merowlink/special.html

-Tıpkı Dougram'da da olduğu gibi, serinin fiziksel limitlere sert bir şekilde bağlı yapısı yüzünden Heavy Gear gibi Mecha tabanlı PC ve masaüstü rol yapma oyunu serilerinin en büyük esin kaynaklarından birisidir. Ayrıca, bu serinin Talsorian Games'den çıkmış Fuzion tabanlı resmi masaüstü rol yapma oyunu sistemi de yapılmıştır.

-Seri tamamen olmasa da konunun vardığı nokta itibariyle büyük ölçüde Frank Herbert'in Dune roman serisinin serbest bir uyarlaması özelliği taşır. Benzer şekilde, seri boyunca Blade Runner'den Deer Hunter'a, Apocalypse Now'dan 2001 : Space Odyssey'e birçok klasik filme hatırlanabilir göndermelere sahiptir.

PREQUEL'LER :



Armor Hunter Mellowlink, 12 OVA

Aslında bunun bir prequel olup olmadığı tartışılır zira Votoms ile aynı evrende geçmesine rağmen olaylar seride vıdı vıdı anlatılıp durulan 100 yıl savaşlarının bitiminden hemen önce geçiyor. Seri boyunca ana serideki çoğu gezegeni görme ve genel ambiansı çok iyi tanıma imkanınız oluyor. Serinin "yanlız bir adamın intikam hikayesi" olduğunu söylemem hayli yeterli: Av-avcı ilişkisi olarak nispeten kısa ama öz bir seridir kendileri zira aslen bir Mecha hikayesi olmasına rağmen pratogonist'in bir pilot olmadığı çok seri göremezsiniz. Başrol karakteri Arity Mellowlink'in belki de Anime tarihinin en sevdiğim yanlız adamlarından birisi olduğunu çekinmeden söyleyebilirim.



Roots of Ambition, 1 OVA

Chirico odaklı başlayan hikayeye göre ilk Prequel bu fakat olayların tamamına yakını orjinal serinin sonlarına doğru ortaya çıkmaya başlanan olaylarla yakından ilgili. Bu yüzden orjinal seriyi bitirdikten sonra izlemek isteyeceksiniz.



Pailsen Files, 12 OVA yada 1 özet film

TV serisinin başlangıcından az öncesine yerleştirilmiş bu hikaye aynı zamanda Votoms metaserilerinin 20 yıldan uzun süre sonra gerçek anlamda dönüşünü müjdeliyor: Chirico'yu adım adım izleyen geçmişin gölgelerinin izinde ilerlerken TV serisinde görme imkanı bulamadığımız gezegenleri de görme imkanı buluyoruz.

ANA SERİ & SEQUEL'LER :



Armored Trooper Votoms, 52 bölüm

Bu başlığın da konusu olan 1983 yapımı orjinal seri 4 ana arc'den oluşuyor: 1-13 arası bölümler Uoodo arc, 14-27 arası Kummen arc, 28-39 arası Sunsa arc ve 40-52 arası Quent arc olarak adlandırılır.



Last Red Shoulder, 1 OVA

Uoodo ve Kummen arc'leri arasında geçmektedir.



Big Battle

Episode 52 "içerisinde" geçiyor. Biraz tuhaf bir tabir oldu belki ama izlediğinizde anlayacaksınız.



Phantom Arc, 6 bölüm

TV serisinden sonrasında geçen zaman dilimine ait kronolojik olarak ilk hikaye. OVA olarak ilk 2 bölümünün Fansub'u çıktı.



Shining Heresy (Heretic Saint), 5 bölüm ve Alone Again ??

Votoms'un 10. yılında izleyicilerle buluşan Shining Heresy TV serisinden sonraki 3 hikayeden birisi ve aynı zamanda geçen yıla dek Votoms hikayesinin en uç noktasını (bildik tabirle Final'ini) oluşturuyordu. Amerika'da resmi olarak hala gösterilmemiş bu serinin Fansub'ları bile 1 ay öncesine dek yoktu. Neyse ki Votoms'un diriliş projesi ile ismini yeniden anılması imkanı doğdu ve seri Fansub da olsa tamamlanabildi.

Votoms'un diriliş projesinin sonuncusu ise "Alone Again" : bu seriyi muhtemelen 2010 içinde görmeyeceğiz fakat kendisi hikayeye Shining Heresy'den sonra son bir halka daha ekliyor ve hikayedeki çember tamamlanıyor. Bizim için önemini sanırız şu cümleden daha fazla anlatmaya gerek yoktur: 1983'de başlayan bir yolculuğun bitişinden çok daha fazlası...

YAN HİKAYELER :

Bu kısımda sayacağım iki seri de henüz çıkmadı. 2010 yaz sonu yada 2010 sonbahar ayı gibi çıkacağını tahmin ediyorum. Hangi zaman diliminde geçtiğini sormayın, ben de bilmiyorum yine de ana seriyi izlerseniz bunları da izleyebilirsiniz teorik olarak.



Case : Irvine

Irvine Lester'in asıl mesleği A.T. tamirciliğidir. Fakat kız kardeşine iyi bir gelecek sağlayabilecek parayı kazanmak için şike karıştırılmış normal Battling müsabakalarına girip bilerek kaybetmektedir. Fakat bir süre sonra rakipleri ve işverenleri aslında onun bir insandan çok daha ileri refleksleri ve pilotluk yeteneklerini keşfedince, onu "gerçek" bir Battling turnuvasına sokarlar: Bu müsabakalar normal maçların aksine 2 kişinin girip 1 kişinin çıktığı kafes dövüşleridir! Dahası bu turnuvalar aslında seçkin bir grubun isteği üzerine tezgahlanmıştır.

Bu hikaye, 30. yılına yaklaşan Armored Trooper Votoms efsanesini anmak için yapılan 3 proje içinde yeralan bir spinoff'dur. Code Geass'da Lelouch'u seslendiren Jun Fukuyama'yı 2. yada 3. rol gibi bir şekilde görme imkanınız olacak. Karakter dizaynları Hisayuki Hirokazu'ya (Mai Otome) ve senaryo Sato Takuya (Fate Stay Night)'a ait.



Votoms Finder

Aki Tesno fakir bir köyde yaşayan ve ıssız çöllere dönmüş savaş alanlarında A.T.'leri hurdacılığı ile uğraşan bir gençtir. Günün birisinde esrarengiz bir adam onu kaçırılan bir kızı kurtarması için kiralar. Fakat bu sıradan başlayan macera onlarca metrelik mutant kurtçuklardan silahlı A.T. timlerine kadar türlü tehlike ile karşı karşıya getirecektir. Bu hikaye, 30. yılına yaklaşan Armored Trooper Votoms efsanesini anmak için yapılan 3 proje içinde yeralan bir spinoff'dur. Gundam SEED'den Athrun Zala, Evangelion'dan Kaworu rolüyle tanıyabileceğiniz Akira Ishida başrolü seslendirmekte. Karakter dizaynları Sekijima Mayori (Pandora Hearts)'a ait.

------------------------------------

İZLENİMLER & YORUMLAR :

Kişisel yorum:

Votoms'u ilk duyduğumda -yanlış anımsamıyorsam- takvimler 2001'in sonu 2002'nin başlarını gösteriyordu. O sıralarda şu anki MAHQ'nün atası diyebileceğimiz -müteveffa- Bad Karma sitesinde benim için özel bir yeri olan "real robot" Mecha alt türü üzerine araştırmalar yaparken bu seri ile karşılaştım. O sıralarda başka hiçbir sitede Votoms üzerine pek bir kaynak yoktu, itiraf etmeliyim. Ama nedendir bilinmez, izlenme listesine aldım ve fırsat bulduğum ilk fırsatta izledim. (Fang of Sun Dougram'ın de bu anlattığıma çok benzeyen bir hikayesi var ama bu apayrı bir topic'in konusu olmalı) Votoms'u şu vakte kadar duymamış olmanız hayli doğal değerlendirilebilir zira 1983'ün başına ait bu serinin DVD seti 2005'de ancak çıkabildi.

Votoms'un yolunun -tıpkı Gundam'da olduğu gibi- kendi evrenini oluşturmak, fakat bunu yaparken ustalara saygı duruşunu ihmal etmemek olduğu söylenebilir ama bu bahsettiğim şey Gundam'a kıyasla çok daha ileriki noktalarda bir yorum olmuş: Bu yüzden Votoms izlemeye başlamadan önce 60'lardan 80'lerin başlarına kadarki klasik savaş ve bilimkurgu filmlerini/romanlarını arşivleyip izlemeniz/okumanız yararınıza olacaktır, zira neredeyse çok kısa aralıklarla "saygı duruşlarına" tanık olacaksınız. Yorgun hafızama ilk gelen örneklerden isim isim saymak gerekirse; Alien, Blade Runner, Deer Hunter, Platoon, Apocalypse Now, 2001 filmleri ve Forever War, Starship Troopers romanları bunların başında geliyor. Elbette klasik Anime serisi Mobile Suit Gundam ve Frank Herbert romanı bu saydığım örneklerden apayrı bir yerde, Votoms için bir iskelet konumunda. (Daha önce başka yerlerde de bahsetmiş olabilirim, seri tamamen olmasa da konunun vardığı nokta itibariyle büyük ölçüde Frank Herbert'in Dune roman serisinin serbest bir uyarlaması özelliği taşıyor) Notlarınızı aldıysanız devam edebilirsiniz.

Kabul ediyorum, Votoms'un evren sistemini tek tek betimleyebilmek kolay değil. Neredeyse her gezegende süregelen ortak olayları saymazsak her gezegen apayrı bir ambiansa ve apayrı bir kaosa gebe. Olayların hiç bir zaman taraf tutma amacı gütmeden anlatılması ve yorumun seyirciye bırakılması da takdire şayan.

Votoms, Gundam'dan aldığı "askeri hikaye" ve "gerçekçi bilimkurgu/mecha" bayrağını apayrı bir yerde devam ettiriyor. Eğer -yönetmenin önceki işi- Dougram'ı az biraz izlediyseniz ne dediğimi anlayabilirsiniz fakat Dougram'daki hatalar ve sırıtan yanlar üzerinde hayli çalışılmış. Bu yüzden Votoms'u Ryousuke Takahashi'nin -Gasaraki ile birlikte- en rafine çalışması olarak değerlendirmek yanlış olmaz.

Ryousuke Takahashi en iyi Anime yönetmenleri konusunda aklıma gelen en iyi ilk 5'den birisi kanımca. Serinin senaryo ve kurgusu dışında hiçbirşeye güvenmeyen, ayakları yere basar yapısını gördüğünüzde, öte yandan seri boyunca yapılan ustalara saygı duruşlarını gördüğünüzde bunu daha iyi anlayacaksınız.

Votoms'da beklememeniz gerekenlerin başında shounen/Mecha hikayeleri yada Mecha önyargısı olarak ilk düşünülenler geliyor. Eğer hayatınızda izlediğiniz ilk Mecha Code Geass ise Votoms'da kendinizi sabah gözlerinizi Sahra çölünün ortasında yada Çernobil'in ıssız sokaklarında açmış gibi hissedeceksiniz: Benzer şekilde bir Anime serisinden öncelikli beklentiniz "eğlence" ise Votoms yanlış seçim zira Kişiliksiz'in önceki yazısında uzunca belirttiği gibi, Votoms'un misyonu en ziyadesinde "savaş eleştirisini bir savaşçıyı ve savaşı arka plan edinen bir hikayede" yapmak: Eğer savaşı hissedemiyor ve anlayamıyorsanız anti militarizm argümanlarınız hep eksik kalacaktır.

Votoms alçakgönüllü bir karakter kadrosuna sahip. Her iyi Anime'de olması gerektiği gibi yaşamak için savaşanlar, savaşmak için yaşayanlar, savaşı bitirmek için savaşanlar, arada kalanlar, çıkarcılar gibi türlü tiple karşılaşıyorsunuz. Bu karakter tiplemelerinin tamamında Chirico bir turnusol kağıdı görevi görüyor ve tepki farkları karakterlerin yönelimlerinin anlamamızı çok iyi sağlıyor. Chirico aynı zamanda gerçek anlamda empati yapabilen nadir Anime karakterinden birisi.

Aynı zamanda hikayede kendi evrenini yaratmak konusunda oldukça çaba gösterilmiş, hatta bilgisayar konsollarından tabelalara, kolilerden rapor başlıklarına kadar herşey evrenin kendisinde kullanılan alfabe sistemini kullanıyor.

Hikayenin başlangıcı açıkçası bir GTA oyunu gibi başlasa da sonrada neyin ne olduğunu anlamaya başlamanızla birlikte yavaş yavaş baştaki önyargılardan uzaklaşıyor ve tüm ideolojiler ve kitlesel farklılıklardan uzak bir yerde misyonunu tamamlıyor. Hikayenin özeti ise, insanlığın yıkıma olan bağımlılığı ve aynı zamanda insanlığın bitmeyen güç arayışının sonuçları ile ilgili.

Votoms'un tasarım olarak çok iyi olduğunu belirtmem gerekiyor, gördüğüm hiçbir mekanik dizaynı yadırgamadığım gibi arka plana en iyi uyan mekanikler seçilmiş ama bunun yanısıra artılara orantılı olarak eksiler de var mesela AT'lerin melee dövüş kapasiteleri sandığımdan çok az. Yine benzer şekilde matematiksel şekilde AT'lerin yeteneklerini karşılaştırdığınızda birbirine fark atan üst kapasite AT'ler yok ( Yanlış anlaşılmaması için biraz daha açayım: Normalde Mecha türünde karakterlerin karşısına kendi kullandığı birimden çok daha üst yeteneklere sahip düşman birimler çıkmasını ve başta pratogonist olmak üzere tüm karakterlerin bununla nasıl başa çıkacağını görmek isteriz, bu karakterler üzerinde fazladan bir stres hissi oluşturduğu gibi izleyicinin de fazladan bir merakla seriye bağlanmasını arttırır ama Votoms'da AT'ler arasında çok minimal farklar var, bu da "stres birikimi" gibi tür için gerekli öğeleri karakterin tamamen kendi hikayelerinine bağlı hale getiriyor, tamam ateş gücü ve hız yeteneği olarak süper hiper Mecha'lar beklemiyorum ama bu açıdan daha farklı bir Votoms beklemiş olduğumu söylemem gerekir. Ama netice itibariyle serinin ilk arc'inin sonunda bu bahsettiğim öğenin yokluğunu hissetmemeye başlayacaksınız. )

Votoms'a başlamadan önce oluşacak ilk soru "hangisinden başlamam gerek?" olacaktır zira Votoms'un bir düzine civarı ayrı OVA'sı bulunmakta. Ben kısaca kronolojik olarak serileri yazacağım fakat Roots of Ambition OVA'sını içerdiği spoiler'lerden ötürü ana seriden sonra izlemenizi öneririm.

Çevirmen'in yorumu ile Votoms: (Bu kısmı Kişiliksiz'in yorumundan alıntılıyorum)

Hikâyesi İle Votoms:

Olaylar, aldığı emirleri yerine getirmek dışında bir meziyeti bulunmayan sıradan bir askerin, amacı belirsiz bir örgütün pis işine alet olduktan sonra, paçasını kurtarmak için ordudan kaçmasıyla başlıyor. Son görevi esnasında, çalınan ordu malını bulmak için yem olarak kullanılması onu daha da büyük bir tehlikeyle yüz yüze getiriyor.

Kendisinin de durmadan tekrar ettiği gibi “Savaşmak dışında hiçbir şey bilmeyen” bu adamın yapabileceği en iyi şey de “savaşmak” olduğu için peşindekilerden kurtarmak adına kaçıp saklanacağı yerde, devamlı olayların üstüne gitmeye çalışıyor.

Olay akışı esnasında karşısına çıkan dostların, düşmanların ve yeni savaşların da vesilesiyle, giderek “içindeki savaşma isteğini” ve “yer aldığı savaşların anlamını” sorgulamaya başlıyor. Kimin ya da kimlerin, hangi amaçla düzenlediği belirsiz olan olaylar zinciri içerisinde gerçekleşen tuhaf rastlantılar, onu zorla, geçmişiyle ve yaşadığı hayat hakkında küçük bir gözden geçirmeye sevk ediyor. Bir bakıma, içinde bulunduğu “savaşa endeksli hayatların sürüp gittiği” insan medeniyetinde, kendisinin de bir türlü vazgeçemediği savaş dışında da bir hayatın yaşanabileceğini idrak etmeye başlıyor.

Bunun dışında hikâye savaşın ve inancın, toplum üzerindeki etkisine kendince bir bakış atmayı da ihmal etmiyor.

İnsanlar, farklı bakış açılarından doğan inançlara göre yaşamlarını şekillendiren yollar izleyerek geleceklerini belirler. Farklı inanç ve düşünceler aynı konu üzerinde kendisinin söz sahibi olması gerektiğini savunur. Çünkü birinin düşüncesiyle yapılan değişiklik diğerinin inancına –hayatını şekillendiren onu o yapana- terstir. Olayın ciddiyetine göre olay sıcak çatışmaya dönüşür (Kummen’in geleceği için; gelenekçi taraf ( İnanç sistemlerine göre, doğaya fazla zarar vermemeye çalışan bir tarım toplumu vardır. Eski inançlardan vazgeçilmesini yanlış bulmaktadırlar) ile sanayileşme taraftarlarının (Bu sayede daha güçlü bir Kummen olacağını düşünmektedirler) arasındaki kutuplaşma). Ve bu sıcak çatışma esnasında, insanların korumaya çalıştıkları inançları da, farkında olmadan değişime uğrar ve karşı tarafı yok etmek için birçok şeyden ödün verilmiş olunur. ( Hükümet, gelenekçilere karşı destek olması için paralı askerlere yatırım yapmaktadır. Onlarda, verilecek zararı düşünmeden köylere ve tapınaklara ağır saldırılar düzenler. Sanayileşme taraftarı bir Kummenli asker rahatsız da olsa fazla ses çıkaramaz. Barışçıl bir inanca sahip olduklarını söyleyen köylülerden bir rahip, yapılan zorbalığa karşılık bir nevi şiddet isteğini dile getiren beddua da bulunur. Ardından, dile getirdiği inancının aksine, tapınaklarında silah sakladıkları ortaya çıkar. Ayrıca gelenekçi taraf, nereden geldiği belli olmayan bir topluluğunda yardımı ile PS denen doğal olmayan yöntemler ile savaş becerisi arttırılmış savaşçıların yanlarında savaşmasına izin vermektedir. Ortada birbirini besleyen bir şiddet döngüsü vardır aslında ve yabancı güçlerde bu savaştan çıkarları adına kazanç sağlamaktadır).

Sonuç olarak hem inançlar hem de amaçlar, savaş ve şiddet döngüsü ile erozyona uğramaktadır.

Karşıt taraflarda bulunup, birbirlerini tanıyan iki eski dost olan Potaria ve Monica’nın tutundukları dallar farklı olsa da, ikisi de memleketlerinin iyi olması adına tetiği çekmektedir aslen. Potaria, sanayileşme ile ülkesinin refaha kavuşacağını düşündüğü için Veela’yı yendikten sonra barış geleceğine inanır. Bu sebeple yanlış olan her şeye sabretmeye çalışır. Monica ise bu sanayileşmeyi ülkeye ihanet olarak algılayarak liderleri Prens Kanjelman’a olan sadakati ile gerekirse kendi içlerindeki muhaliflere bile acımaz. Belki de yer aldığı tarafın haklılığına Kanjelman’dan bile daha fazla inanmaktadır. Ve haliyle bu iki karakter farkında olmadan ülkelerini cehenneme çevirmeye yardım ederek olmadık bir şekilde piyon gibi kullanılırlar.

Votoms Evreninde Hayat:

Basitçe, yapımın ait olduğu 80’lerin politik havasına uygun olarak, insan medeniyeti, Gılgamış ve Balarant olarak ikiye bölünüp savaşmakta. Ayrıca kendi iç düzenleri içerisinde özerk hükümetler ile de çatışma durumundalar.

İnsanların yaşadığı ortamlara bakarsak, geçmişe ait tüm görkemli yapıların savaş ile yerle bir olduğu, eskinin ulaşım tünellerinin artık çoğu kişinin unuttuğu gizli geçitlere dönüştüğü, motorlu çetelerin cirit attığı, kendini korumak için bireysel silahlanmanın desteklendiği, sivil hükümetlerin varla yok arasındaki durumu (Yok demek daha doğru), yaşanan çatışmalardan geriye ölü bedenler gibi uzanmış AT lerin ve diğer kalıntıların serilmiş olduğu, çölleşmiş gezegenler… Hepsi de “kıyamet sonrası” diye adlandırılan filmlerdeki gibi.

Hatta ortada kıyamet sonrası-savaş diye adlandırabileceğimiz bir hayat tarzı mevcuttur. İnsanlar hem savaştan zarar görüyor hem de hayatta kalabilmek için başka savaşlara katılıyor ya da dolaylı olarak desteklemek durumunda kalmaktadır. Gezegenler savaşla yaşanmaz hale gelmiş, medeniyetten geriye harabeler arasında yaşayan insan toplulukları kalmıştır.

Üstelik uzun süren savaşlarda insanları bir nevi şiddet sempatizanı yapmıştır. Uoodo şehrinin derinliklerinde yapılan düzmece AT dövüşlerindeki kalabalık: Gerçek cephane ile yapılan karşılaşmalardan daha büyük bir haz almaktadır. Savaşın son bulması ile işsiz kalan askerler, önlerine gerçek bir savaş çıktığında, bundan memnun olup olmadıkları sorulunca, cevap olarak; “heyecanlandıkları” yönünde mutluluklarını ifade dereler. Serinin başkarakteri olan Chirico bile, her ne kadar savaşmaktan usandığını söylese de, fırsatını bulunca cepheye koşmaktan çekinmez. Üstelik şiddet eğilimini, savaşta sevdiklerini kaybedenler de hiç çekinmeden insan avına çıkabilecek duruma gelmiştirler.

Ordu Kurumunu Ele Alışı ile Votoms

Serinin içerisinde işlenen ordu kurumu Paths of Glory filmindeki gibi olabildiğince gerçekçi emir komuta zinciri, mevkilerini korumaya çalışan üst düzey subayları, emre itaatsizlik ya da geri çekilme teşebbüsü halinde “askeri mahkeme çıkarılıp idam edilirsin.” Uyarıları! İster çavuş ister albay olsun, yetersizlik gibi bir durum söz konusuysa kızağa çekilme tehlikesi geçirmesi gibi pek çok ayrıntıyla kendine feyz aldığı filmler gibi sahici olmaya çalışmıştır.

Bunun haricinde seri içerisindeki Gilgamesh ve Balarant orduları tükenmiş dünyalarda hâkimiyetleri olan çıkar amaçlı, askeri disiplinli büyük çeteler havasına sahiplerdir. Devamlı sürdürdükleri savaş sebebiylen artık kavganın ticarete dönüşüp, ekonomik kazanç açısından askerlik mesleğini ve silah kaçakçılığını da beraberinde getirmektedir.

Bunların dışında “bireyin insanlığını yontarak onu amaçları doğrultusunda bir cinayet silahına dönüştüren” müessese olarak gösterilerek gene sert söylemlerin hedefi olmaktadır. Ordunun asıl varlığına dair sert bir yorumda, yan karakterlerin birinden geliyor zaten: “Ne de olsa ordunun işi adam öldürmek!”

Mecha Türü Açısından Votoms:

Votoms evreni fiziksel olarak olabildiğince gerçekçi bir yapıya sahip olmayı amaçladığı için sadece savaş gemilerinde Lazer Enerji üreten büyük toplar bulunmakta. Bunun haricindeki silahların hepside günümüz koşullarındaki gibi kurşun, roket gibi materyallerden oluşuyor.

Seriye adını veren AT’ler ( Armored Trooper: Zırhlandırılmış Piyade ) olabildiğince sert bir bilimkurgusal yapıda şekillendirilmiş. Uzunlukları 6-7 metrede az sayıda cephane taşıyabilen, diğer kimi Mecha yapımlarındakinin aksine, araca dönüşemeyen, uçamayan; helikopterler ve kamyonlar ile taşınan; doğru mühimmat-can alıcı noktaya ( Kokpit kısmı, kimi zaman AT nin kullandığı silah, kimi zaman gözcü kulesinin lensleri…) yapılan isabetli bir atışla hemen bertaraf edilebilen standart savaş makineleri. En gelişmiş modeller de bile durum pek değişmiyor. Bu da AT leri, diğer Mecha yapımlarında arzı endam eden görkemli savaşçılar olan kuzenlerinden ayırıp, yerine, demirden yapılmış bir çare erler olduklarını ortaya koyuyor.

Teknik olarak yeterli bilgiye sahip olan biri, gerekli parçalar ile gıcır gıcır olmasa da savaşmaya hazır bir AT çıkarabiliyor.

Bu saydıklarım ile VOTOMS (Tek Kişilik Saldırı ve Savunma Tankı) savaştıkları vakit, sıradan askerler gibi taktiksel davranmak durumunda kalıyorlar ki bu sayede -her ne kadar dönemin tekniksel zayıflıkları sebebiyle yapımdaki AT çizimlerindeki hareket tasvirleri biraz daha gevşekte olsa da- serideki çatışmalar daha gerçekçi hal alıyor. En iyi AT pilotu bile elindeki makineyi kaybedebiliyor.

Serinin ismi her ne kadar bu savaş makinelerinden gelse de onların varlığı ve çatışmaları, hikâyedeki karakterlerin, yaşanan olayların ve savaş-toplum gibi temaların üzerine söylemek istediklerinin önüne geçmemiş oluyor.

Kahramanı İle Votoms:

Seri tam olarak Chirico adlı AT pilotunun başından geçenlere odaklanmaktadır. Üzerinden pek çıkarmadığı kırmızı pilot tulumu, buna tezat oluşturan mavi saçları, iç sesini saymaz isek fazla sessiz oluşuyla karizmatik bir havası vardır. Gülümsediği zaman nadirdir ve bunu yaptığı vakit büyük ihtimal karşısındaki ile alay etmekle niyetindedir. Bozuk bir AT yi tamir edip görev diskini programlayacak kadar bilgisi mevcuttur. Giriştiği çatışmalarda, ara sıra hinlikler yaparak üstün gelmeye çalışır ki bu savaş tecrübesini de ortaya koyar aslen. Lakin elinde tabancası ya da yönetiminde bir AT si olmadan pekte becerikli bir savaşçı olduğu söylenemez. Üstelik şuursuz bir hayvan gibi bir savaştan diğerine girmek zorunda kalır.

Bu yönleriyle aslen zamanının adamı olduğunu belli eder. Sonuçta, savaşla yoğrulmuş, her bir şeyin savaşa endeksli sürdüğü bir zamanda onunda bunlar dışında bilip yapabileceği fazla bir şeyi yoktur. Lakin başına gelen olaylar zinciri onu bir anda hayatını ve yaptıklarını sorgulamasına sebebiyet verir. Önce dostlar edinip başkalarına da değer vermeyi öğrenir ( İlk başlarda sadece ortak çıkarları doğrultusunda hareket ettiği hafif düzenbaz üçlüye; hayatını, oldukça büyük bir bedel harcayarak kurtarınca daha fazla önem verir. Savaşa katılan Vanilla’yı görmesiyle gülümseyen yüzü (Nadir anlardan biridir bu), Vanilla’nın, savaşa katılmasına atfen “Eve dönmüş gibi hissediyorum” demesi ile keyifsizliğe bırakır).

Sonrasında ise geçmişiyle yüzleşip geleceğini kendi elleri ile tahin edebilmek için tüm bu kedi-fare oyununun kökenlerini aramaya koyulur.

Savaşa ve Şiddete Bakışı İle Votoms

İster büyük ister küçük her yerde savaşların sürdüğü VOTOMS evreninde şiddet gayet kanıksanmıştır. Süregelen savaş ve şiddet, bir nevi hayat tarzına dönüşmüştür, artık toplumsal yaşamın bir parçası haline gelmiştir. İnsanların kendi içlerindeki şiddet güdüsünü ortaya çıkarması için pek çok bahanesi vardır. Buna Uoodo, Kummen ve Sunsa kısımlarında geçenlere bakarsak:

UOODO:
ATler ilen çelikten şiddet gösteri sunulan "Battaling" büyük bahislerin yatırıldığı vahşi ve popüler bir spordur. Ama seyircilerin asıl hoşuna giden gerçek silahlarla yapılan getirsi bol ama sonu seyirciler için bile ölümcül olan "Real Battle" musabakalarıdır. Üst kattaki izleyenler ölünce bile alt kattakilerin düşündüğü oyunun harika geçtiği üzerinedir.

Sözde savunma kuvvetleri olan şehirler başı boş gibi haydutlarca taciz edilip yağmalanmaktadır. TV deki reklamlarda ise kişinin kendisini koruması adına bireysel silahlanmayı destekleyici reklamlar yapılmaktadır.

Şehir polisi çıkarlarına ters düşmedikçe şehirde olanlara göz yumar yada yasakladıklarını yasallaştırır. Bunları örtbas etmek içinde yaşanan büyük savaşı sebep göstermiştir...

KUMMEN:
Kummen’in geleceği için; gelenekçi taraf ( İnanç sistemlerine göre, doğaya fazla zarar vermemeye çalışan bir tarım toplumu vardır. Eski inançlardan vazgeçilmesini yanlış bulmaktadırlar) ile sanayileşme taraftarlarının (Bu sayede daha güçlü bir Kummen olacağını düşünmektedirler) arasındaki kutuplaşmadan gelen sıcak çatışma hakimdir. Ve bu sıcak çatışma esnasında, insanların korumaya çalıştıkları inançları da, farkında olmadan değişime uğrar ve karşı tarafı yok etmek için birçok şeyden ödün verilmiş olunur. ( Hükümet, gelenekçilere karşı destek olması için paralı askerlere yatırım yapmaktadır. Onlarda, verilecek zararı düşünmeden köylere ve tapınaklara ağır saldırılar düzenler. Sanayileşme taraftarı bir Kummenli asker rahatsız da olsa fazla ses çıkaramaz. Barışçıl bir inanca sahip olduklarını söyleyen köylülerden bir rahip, yapılan zorbalığa karşılık bir nevi şiddet isteğini dile getiren beddua da bulunur. Ardından, dile getirdiği inancının aksine, tapınaklarında silah sakladıkları ortaya çıkar. Ayrıca gelenekçi taraf, nereden geldiği belli olmayan bir topluluğunda yardımı ile PS denen doğal olmayan yöntemler ile savaş becerisi arttırılmış savaşçıların yanlarında savaşmasına izin vermektedir. Ortada birbirini besleyen bir şiddet döngüsü vardır aslında ve yabancı güçlerde bu savaştan çıkarları adına kazanç sağlamaktadır).

Sonuç olarak hem inançlar hem de amaçlar, savaş ve şiddet döngüsü ile erozyona uğramaktadır.

Karşıt taraflarda bulunup, birbirlerini tanıyan iki eski dost olan Potaria ve Monica’nın tutundukları dallar farklı olsa da, ikisi de memleketlerinin iyi olması adına tetiği çekmektedir aslen. Potaria, sanayileşme ile ülkesinin refaha kavuşacağını düşündüğü için Veela’yı yendikten sonra barış geleceğine inanır. Bu sebeple yanlış olan her şeye sabretmeye çalışır. Monica ise bu sanayileşmeyi ülkeye ihanet olarak algılayarak liderleri Prens Kanjelman’a olan sadakati ile gerekirse kendi içlerindeki muhaliflere bile acımaz. Belki de yer aldığı tarafın haklılığına Kanjelman’dan bile daha fazla inanmaktadır. Ve haliyle bu iki karakter farkında olmadan ülkelerini cehenneme çevirmeye yardım ederek olmadık bir şekilde piyon gibi kullanılırlar.

SUNSA
Aileleri ve yuvalarını kaybedip, Sunsa’nın yaşanmaz atmosferinde, yıkıntılar içinde kalan "Hurda Tamircileri," her ne kadar savaştan çok zarar görmüş olsalarda, onardıkları silahları satarak geçimlerini sağlamaktadırlar.

Değerli gördükleri bir kamyonu çalmak isterken bile içindekilere zarar vermek istemeyen Zophie karakteri; nefret ettiği Kırmızı Omuzlardan birini bulunca beraberindekiler ilen birlikte intikam için peşine düşer. Hatta öncesinden borçlu olduğunu söyleyip nazik davrandığı kişilere bile, nefret ettiğinin dostları olduğunu öğrenince hoş davranmaz. Bir bakıma, acı çekmesine sebep olanların yaptığını yaparak, nefret ettiğine dönüşür.

Bilime Bakışı İle Votoms

Serinin ikinci kısmında daha fazla yer eden Arron ve Gurran adlı ikiz bilim adamları, kendilerini bilime adamış iki nefer. Saf bilimsel merakları ve her olguyu bilimsel bir dayanağa çekerek kimi zaman insanları ve insan olmayı aşağılayan tavırları ilen duygudan uzak olan aşırı bilimsel hayat bakışının sevimsiz kararkterleri olarak eleştiriye hizmet etmekteler.

Ayrıca seride sıkça bahsi geçen PS ( Mükemmel Asker) kavramıda bilimin insanlığın yararına olmaktan çıkıp onu başkalarının elinde kukla etmeyi, sadece özel amaçlar için yontulmasını sağlamaya hizmet etmesini açık bir şekilde göstererek bir nevi yorumsuz eleştiri sunuyor.

Yan Karakterleri ile Votoms:

Başkarakterimiz Chirico’nun, rast geldiği dostlar da onun gibi alışılmışın dışında daha grimsi denebilecek karakterlerdir. Gotho para düşkünü bir silah tüccarıdır; Vanila, hafif üçkâğıtçı, kolay para kazanma sevdalısı; Coconna ise muhbirlik gibi ayak işleri yaparak oradan oraya savrulan bir “sokak kedisi.” İlk başlarda hikâyenin karamsar tavrını dağıtmak için yerleştirilmiş eğlenceli yan karakterler gibi gelseler de, Chirico’nun birçok defa yardımına koşup karakter değişimi için ilk kıvılcımların yanmasını sağlayarak aslında önemli yan rollerde olduklarını belli ederler.

Aslen yapım içerisindeki karakterlerin hepsi de önemsiz denemeyecek rollere sahiptir. Hikâyenin gidişatına ve verilmek istenen alt metinlere hizmet etmek adına bulunmaktadırlar.

Sinemasal Referansları ile Votoms:

Votoms’un bir anime yapımı olarak kendi döneminin, hatta şimdi bile pek çok farklı yapımdan ayrıksı olmasını sağlayan: Döneminin sinemada yer etmiş kimi filmlerindeki görsel tasarımlara, benzer olay örgülerine, ilgili filmi anımsatan kimi anlara sahip olması yatmaktadır.

Blade Runner, 2001: A Space Odyssey, Apocalypse Now, filmlerine görsel olduğu kadar hikâye açısındanda pek çok ayrıntıyı içinde barındırmaktayken. Stanley Kubrick’in savaş karşıtı filmi Paths of Glory’deki gibi oldukça sahici bir emir-komuta sistemi dâhilinde Ordu Kurumu gösterilmeye çalışılmıştır. Gene aynı yönetmenin A Clockwork Orange ve Dr. Strangelove filmlerindeki gibi yeri geldiğince karakterlerine ve olaylara ironi katmaktadır. 50. Ve 52. bölümlerde geçen Savaş ve Medeniyet arasındaki ilişkiye dair kısa konuşmalar, akla, The Third Man filminde Orson Welles’in benzer konuşmasını getirir. Star Wars serisindeki gibi kendi içinde uzaylı kavimlerin bulunmadığı sadece görsel olarak yer tutan hayvanların cirit attığı, farklı gezegenlerde geçen bir Uzay-Westerni atmosferi taşırken buna ek olarak Mad Max filmindeki gibi distopik bir gelecek, post-apocalyptic bilimkurgudan gelme pek çok işlevsel ve görsel temayıda içinde barındırmaktadır. Alien filmindeki, eskimiş tenha gemi ve yabancı uzay gemisinden gelme iç tasarımlardan esinlendiği tasarımlar bulunur. Serinin ünlü Kırmızı Omuz marşı bile Buster Keaton’un oynadı İkinci Dünya Savaşı konulu İtalyan komedisi “Due Marines e un Generale” filminin soundtrackindeki “Arrivano I Marines” parçasıdır.

Tüm bunlarla beraber, farkında olmadan, oluşturduğu evren ve karakterleri ile Kara Film janrındanda beslenmektedir. Ölümü ve öldürmeyi kanıksamış, bu sebeple kendini yalnızlığa iten başkahraman; savaştan çıkar sağlamaya çalışan yan karakterler; başkahramanın gizemli bir kadının ardından (Femme-fatale), başetmesi zor güçlerin ve olayların içinde piyon olarak hayatta kalıp, çıkış yolu araması kendini belli ediyor da.

Çöl Gezegeni Dune’a Göndermeleri ile Votoms

Frank Herbert’ın ünlü serisinin ilk ve beklide en kıymetli bölümü olan Çöl Gezegeni Dune kitabından esintiler mevcut.

—Uoodo bölümünde, Jijirium deposunda beklenmedik bir şekilde karşılaşılan “Su israfı bol bahçe.”
—Çöldeki mağaralarda ilkel bir yaşam süren, sayıları asla bilinemeyen ve en iyi savaşçılar olarak nam salmış Quent’lılar, kitaptaki FreeMan’ların ve Sardaukar’ların ortak olarak TV serisine yansımasıdır.
—Gene Quent’ta yaşayan kum-köstebeği, kitaptaki Şeyh-Hulud olarak geçen bahar üreticisi solucanların; boyutları ve durumları itibari ilen esprili bir karikatürü.
—Kitapta Dune yüzeyinde, vücut suyunu koruyup geri dönüştüren elbise olmadan hayatta kalınamamaktayken, Sunsa gezegeninde de, hava destek birimi olmadan yaşanamayan ölümcül bir gezegendir.
—Kitaptaki "Bahar" kadar olmasada, Tv serisinde de jijirium adlı maden önem taşımaktadır.
—TV serisinde, 3000 yıl kadar önce, insanlık “süper teknoloji çağını” yaşamış. Ama bilinmeyen sebeplerden ötürü bu üstün medeniyet ortadan kalkmıştır. Dune serisinin öncesinde de “yapay zekâların insanlara hükmettiği üstün teknolojinin zaman dilimi vardır.” Yapılan savaşlarla yapay zekâlar ortadan kaldırılmış ve insanlık daha ilkel tekniklerin yardımı ile yaşamını sürdürmüştür.
—Dune serisinde olduğu gibi TV serisinin Kummen kısmı içinde de geleneksel olarak ilkel silahlar ile yapılan düellolar vardır.
—Quent Bölümündeki ticari gemiyle gizli bir askeri baskın yapma planı, fikren, ilk kitaptaki baskından alınmadır.
—TV serisinde de kitaptaki gibi "liderler ve onlara itaat edenler" arasıdnaki ilişkisi fazla derinlemesine olmasada işlenmektedir.

Son sözlere gelirsek, Votoms her Anime serisi gibi kendi içinde artı ve eksileri olan, ama sağlaması yapıldığında şu an piyasadaki çoğu seriden kat be kat daha iyi ve akılda kalıcı bir hikaye. En azından benim için. Eğer "farklı" Anime'ler arıyorsanız, önyargılarınız yoksa ve birikiminize güveniyorsanız Votoms benim gibi sizin de nitelikli Anime dendiğinde akla gelen ilk birkaç isimden birisi olacaktır.

Çevrimdışı Nihbrin

  • ****
  • 1243
  • Rom: 43
  • [Infornography]
    • Profili Görüntüle
    • nihbr.in
Ynt: Armored Trooper Votoms
« Yanıtla #1 : 29 Temmuz 2010, 13:48:05 »
Bu mecha'yı izlemeyi düşünmüyordum ta ki yazdıklarını okuyana kadar. 175 bölüme yakın bölüm var toplamda sanırım, makul uzunlukta. Yeni devam serilerine fransız kalmamak için bile en azından ilk 52'yi izlemem gerektiğini düşündüm. Mechalarda OVA'ların daha önemli olduğunu 8th MS Team ile anlamıştım bir zamanlar, aynı durum bunlar için de geçerli mi merak ediyorum. Yani birden bire grafikler uçuyor ve hikaye müthiş bir yön alıyor mu?

A.T.'lerin tasarımları bana Full Metal Panic'in mechalarını hatırlattı. Gerçi önce Votoms izlemiş olsam bana tam tersini hatırlatırdı. Öte yandan hikayenin official desk-game'lerinin olması forumdaki bazı kesimlerin ilgisini çekecektir. İlk serinin birkaç bölümünü izler izlemez fikirlerimi sunacağım.

Çevrimdışı Akuma_Blade

  • **
  • 97
  • Rom: 5
  • "All Worms are my prey!"
    • Profili Görüntüle
Ynt: Armored Trooper Votoms
« Yanıtla #2 : 29 Temmuz 2010, 13:57:16 »
İlk sorunu yanıtlayayım, krolonojik sırayla yada hikayenin kendi sırasına göre (Bkz. yukarıda belirttiğim sıra) izleyebilirsin ama sana önerim önce önce 52 bölümlük seriyi izlemendir. Çizimler açısından çok sırıtmıyor, zaten her Votoms yapımının aşağı yukarı zamanının ortalama üstü çizimlerine sahip olduğu söylenebilir.

A.T.'lerin daha çok Patlabor'ların minyatür, daha hafif ve mobilize hali olduğu söylenebilir. Zaten izledikçe görebilirsin, bunlar "Mecha" kavramından ziyade 2 ayağı ve 2 kolu olan hafif zırhlı tanklar aslında. 

Çevrimdışı Akuma_Blade

  • **
  • 97
  • Rom: 5
  • "All Worms are my prey!"
    • Profili Görüntüle
Ynt: Armored Trooper Votoms
« Yanıtla #3 : 23 Ağustos 2010, 22:24:12 »


"SOLDIER BLUE"

"VANITY"

"HONOO NO SADAME"

Armor Hunter Mellowlink 1988'in sonunda yayınlanmaya başlamış 12 bölümlük bir OVA'dır ve Votoms TV serisinin ilk bölümünden hemen öncesini (Yani 100 yıl savaşlarının son günlerini) anlatır. Olaylar Votoms serisindeki entrikalardan ziyade yanlız bir adamın kişisel intikam arayışı çerçevesinde anlatılan bir nevi Votoms evreni tanıtımı olduğu için Votoms'a daha önce giriş yapmamış arkadaşlar için hayli uygun bir seridir. Bu aynı zamanda Votoms'a başladığınızda adaptasyon sürenizi çok kısaltmanızı sağlıyor.



Arity Mellowlink, Gilgamesh ordusundan basit eski bir erdir fakat şimdi bir kaçak olarak bir elinde eski arkadaşlarının künyeleri, bir elinde neredeyse son kullanma tarihi geçmiş bir anti tank tüfeğiyle kendisini ölüme terkeden ve önceden inandığı tüm değerlere bağlılığını yitirmesine sebep olan 9 kişiyi bulup öldürmeye and içer. Gezegen gezegen, şehir şehir gezecek ve kendisine yaşama sebebi veren tek amacın peşinden gidecektir. İntikam! Ve bu intikam arayışı boyunca bu noktaya nasıl gelindiğini, basit bir erin kurbanı olduğu ölümcül komplonun ne kadar yükseklerden başladığını ve intikam arzusuyla gözü dönmüş bir insanın neye bedel olduğunu görme imkanı buluruz.

Serinin ilerledikçe açılan hikayesi seriyi basit bir intikam arayışından çıkartıp çok daha fazlası haline getirmekte. "Battlefield" isimli bölümdeki gibi tasvirler de bu flashback'lere eklendiğinde Mellowlink, Votoms evrenini tamamlayan harika bir parça halini alıyor.



En önemli eseri, Anime tarihinde askeri yönü güçlü serilerden biri olarak anılan 08th MS Team olan fakat bu seriyi tamamlayamadan bir trafik kazasında ölen Takeyuki Kanda tarafından yönetilen bu seri aynı zamanda askeri bir Mecha olmasına rağmen başrol karakterinin herhangi bir Mecha kullanmadığı nadir serilerdendir. Seri boyunca şansıyla değil şansına rağmen hayatta kalan bir karakter görürüz ve onun neredeyse yokluklar içinde kullandığı metotlar bize bir insanın irade gücünün nerelere dek varacağını da kanıtlar niteliktedir. (Şahsen Arity Mellowlink, Anime tarihinin en sevdiğim "yanlız adam" karakteri olarak bende özel bir yere sahip) Apocalypse Now gibi eski ekol savaş filmlerine yapılan göndermeler de serinin arka planını güçlü tutmakta.

12 bölümlük bu seriyi Votoms evrenine az yada çok ilgi duyan herkese öneririm.

Çevrimdışı Akuma_Blade

  • **
  • 97
  • Rom: 5
  • "All Worms are my prey!"
    • Profili Görüntüle
Ynt: Armored Trooper Votoms
« Yanıtla #4 : 06 Ekim 2010, 22:56:13 »
Kişiliksiz nickli arkadaşın çevirileri ile Votoms metaserilerinin %70'ı Türkçe'ye kazandırılmış oldu. Bu çevirilere http://animeskicalisma.blogspot.com/ adresinden ulaşabilirsiniz.

Kendisinin proje çokluğundan çeviri planına alamadığı spinoff prequel Armor Hunter Mellowlink'i bugünden itibaren günlük çevirmeye başlıyorum, başladım hatta.

http://www.animemangatr.com/forum/sizin-cevirileriniz/2973-armor-hunter-mellowlink-1988-a/#post49048

İyi seyirler.

Çevrimdışı Akuma_Blade

  • **
  • 97
  • Rom: 5
  • "All Worms are my prey!"
    • Profili Görüntüle
Ynt: Armored Trooper Votoms
« Yanıtla #5 : 28 Ekim 2010, 19:36:38 »


30. yılına yaklaşan Votoms efsanesi -üzülerek söylüyorum- son sayfasına gelmiş bulunuyor. Kış 2011 sezonunda yayınlanacak "Armored Trooper Votoms: Alone Again" OVA'sı olayları Shining Heresy'nin kaldığı noktadan alıp bizi 30 yıllık yolculuğun son adımına götürecek. (Votoms hakkında ne düşünüyorsanız düşünün, bu fragmanı izlemenizi şiddetle öneriyorum)

Bunun yanısıra "Votoms Finder" (Pandora Hearts'ın karakter dizaynırı tarafından hazırlanıyor) ve "Case: Irvine" (Fate/Stay Night'in senaristi ve Mai Otome'nin karakter dizaynırı tarafından hazırlanmakta) adlı iki yeni Votoms evreni hikayesi duyurulsa da bunları A.U. olarak kabul etmek daha doğru olacaktır.

Çevrimdışı Akuma_Blade

  • **
  • 97
  • Rom: 5
  • "All Worms are my prey!"
    • Profili Görüntüle
Ynt: Armored Trooper Votoms
« Yanıtla #6 : 07 Aralık 2010, 01:12:01 »
Armor Hunter Mellowlink çevirisini tamamladım. Buradan ulaşabilirsiniz. Bu sayede 30 yıllık Votoms evreninin dilimize çevrilmemiş herhangi bir parçası kalmadı.