Olumsuz bir eleştiri ile başlayayım: herkesin ve dünyanın beğeni seviyesi bende oluşmadı açıkçası. Kitaba dair en büyük eleştirim, 600 küsür sayfanın çok olduğuna dair olacaktır. Kitaba büyük bir hız ve kendimi kaptırarak başlamama rağmen, dönem dönem baş gösteren monotonluk ile sıkıldığımı itiraf etmeliyim. Daha kısa tutularak (500 sayfa gibi) bence daha büyük bir etki yaratılabilirdi.
Olumlu yönleri ise gerçekten etkileyici. Bir kere konu ve kurgu gerçekten inanılmaz. Anlatım akıcı, karakterler sizi hem güldürüyor hem de şaşırtıyor. Ama bence kitabı kitap yapan son 100 sayfasıydı. Tahmin edilmeyen gelişmeler ve son sayfaya kadar ağzını açık bırakan gelişmeler ve açıklamalarla şok üzerine çok yaşıyorsunuz. Hatta şunu da söyleyeyim, o monoton geçen olayların ardında ne gibi şeyler varmış onlara da bir güzel değiniyor ki, aslında buzdağını görünen kısmını gördüğümüzün farkına varıyoruz.
Karakterlerin her birinni bir anti-kahraman olduğunu da söylemem lazım. Hepsi tam anlamı ile "iyi" ya da "kötü" değil. Bu da kitabın en iyi yanlarından biri.
Peki şimdi ben bu iki paragrafta kendimle çeliştim gibi gelmiş olabilir sizlere. Durum şudur ki, o birkaç monoton olayın arkasındaki gerçekleri öğrendiğimde bile, oraları okurken ki can sıkıntım kaybolmadı. tekrar edeyim, bunun nedeninin kitabın biraz fazla uzatıldığı olduğunu düşünüyorum. 500 sayfa olsa bence harika olurdu ^^.
Kitabın low-fantasy olduğunu da söylemek lazım. Tamam içinde tanrılar falan filan, her bir şey var ama tanrıların hareketleri hiç de öyle beklediğiniz gibi olmuyor. Yani bir tanrıyı yıldırım düşürürken göremiyoruz
. Ama bu da kitabın olumlu bir yanı. Çünkü farklı ^^.
Son olarak Amerikan kültürünü de kitaba yedirerek adındaki Amerikan ibaresine yakışır bir tarz sergilemiş.
Benim en çok zevk aldığım ise ARA olarak geçen ana konudan bağımsız hikayelerdi. Hiciv, mizah, dram... her şey vardı onlarda.
Eleştirilerime rağmen okuyun diyorum
.