Kayıt Ol

Gölge (13) - Son

Çevrimdışı Laughing Madcap

  • ****
  • 960
  • Rom: 51
  • The Oncoming Storm
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gölge (2)
« Yanıtla #15 : 02 Ocak 2010, 15:03:36 »
Stephen* halt etmiş. Kısa yazılarda, bölümlü yazılarda ve vampirler konusunda iyi olduğun biliniyordu zaten, uygulamaya geçirmen güzel olmuş. Açıkcası devamının gelmesi iyi olmuş, diğer bölümleri heyecanla bekliyorum.

__________________________
*Meyer olan.
Attention all planets of the solar federation
We have assumed control.

Çevrimdışı deanna

  • **
  • 324
  • Rom: 9
  • ***
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gölge (2)
« Yanıtla #16 : 03 Ocak 2010, 14:44:44 »
merak uyandırıcı bir bölüm olmuş. tebrikler :)

.


Çevrimdışı Berre

  • ****
  • 1340
  • Rom: 34
  • Güle güle fermuar!
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gölge (2)
« Yanıtla #17 : 03 Ocak 2010, 16:46:51 »
Stephen* halt etmiş.
__________________________
*Meyer olan.
Stephanie demek istedin sanırım.

Çevrimdışı Laughing Madcap

  • ****
  • 960
  • Rom: 51
  • The Oncoming Storm
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gölge (2)
« Yanıtla #18 : 03 Ocak 2010, 17:49:25 »
Stephanie demek istedin sanırım.

Ahahaha evet. O derece ilgisizim. Evet evet, ondan.
Attention all planets of the solar federation
We have assumed control.

Çevrimdışı diana

  • ***
  • 513
  • Rom: 16
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gölge (2)
« Yanıtla #19 : 03 Ocak 2010, 18:09:51 »
Öncelikle güzel yazınız için tebrik ederim.Sanki benim okumam için yazılmış.Bölümleri kısa ve başarılı.Her iki bölümdede olayı güzel ilerletmişsin.

Devamını bekliyorum...

Çevrimdışı PhoenixMan

  • ****
  • 919
  • Rom: 5
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gölge (2)
« Yanıtla #20 : 04 Ocak 2010, 19:13:20 »
Güzel ve güzel. Ama evreni yavaş yavaş açıklayıp biraz da kurguyu bizlerin kafasına oturtursan çok daha güzel olur gibime geliyor, tarzın zaten çok iyidir. Devamını bekliyoruz efenim :P

Çevrimdışı Elerki

  • ***
  • 441
  • Rom: 15
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gölge (2)
« Yanıtla #21 : 14 Ocak 2010, 13:54:01 »
Baal Adramelech,

Nerede bunun devamı??? :)
Let the Dragon ride again on the winds of time.

Çevrimdışı Baal Adramelech

  • *****
  • 1837
  • Rom: 59
  • The Hermit
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gölge (2)
« Yanıtla #22 : 14 Ocak 2010, 16:44:19 »
Açıkçası ben şey ee *kem küm*

Kısaca, o ruh halini bir daha yakalayamamış olmamın verdiği bir bekleme süreci var. Sınalar bitti bitecek, kafam rahat olduğunda halledeceğim bu hikayeyi. Hemen konuya girmeyi istemeyip, aynı zamanda bir şeyleri açıklamak zorunda olmak garip. Uzatmadan, 2-3 güne gelir büyük ihtimalle yeni bölüm =)
#rekt

Çevrimdışı Elerki

  • ***
  • 441
  • Rom: 15
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gölge (2)
« Yanıtla #23 : 14 Ocak 2010, 16:48:21 »
Baal Adramelech,

Siz ne zaman hazır hissedip yazarsanız biz de okuruz. :) Sınavlarınızda başarılar. Hepimiz aynı dertle uğraşmaktayız demek. :/

Kolay gelsin. :)
Let the Dragon ride again on the winds of time.

Çevrimdışı Baal Adramelech

  • *****
  • 1837
  • Rom: 59
  • The Hermit
    • Profili Görüntüle
3
« Yanıtla #24 : 17 Ocak 2010, 02:32:41 »
1356

Alexander gözlerini açtı ve mumun hafif ışığıyla az biraz aydınlanmış tavana baktı.

Üzerindeki giysinin yapış yapışlığı bir yandan rahatsız ederken onu, bir yandan garip susamışlığını arttırıyordu. O artık ne olduğunu biliyordu.

Yatakta doğruldu ve ölümlülüğünden kalan alışkanlıkla iç çekti. İçindeki kocaman karanlığı ve boşluğu bununla kapatmak istedi ancak başaramadı. Gözlerini karşısındaki aynaya dikti. Görüntüsü bulanıktı, ancak Alexander bu bulanık görüntüye başkalarından aşina olduğu halde, çoğu kişide gördüğü o ışığı yakalayamadı.

Çığlık sesleri duydu-
-Kulaklarını kapamak istedi ancak seslerin kendi beynine ait olduğunu fark etti.

Ölümün kokusunu hissetti-
-Burnuna götürdü elini ancak koku ölü ruhundan gelmekteydi.

Artık ne ağlamak ne gülmek için sebebi vardı. Güneş doğarken, hayatının anlamı yok olmuştu. O, ölmeyi istemişti ancak şu anda ölü değildi. Ölmüş olması gerekirken yaşamıştı. Şeytan bile istememiş miydi onun ruhunu? Yoksa çok daha büyük bir acı çekmek üzere alınmış mıydı ondan?

Alexander duygusuzca ayağa kalktı ve balkona doğru yürüdü. Tepenin kenarında, denizi gören malikanenin balkonuna açılan cam kapıların arasından geçti ve üzerine kan bulaşmış beyaz gömleği ile trabzanlara tutundu. Gece karanlık olsa da, gözleri gayet net görüyordu Roma'yı ve Vatikan'ın beyaz taşlarını.

Arkasına döndü ve o an son gördüğü şey ona doğru zıplayan bir köpekti.

***

Modern Zamanlar...

Alexander gözlerini açtı. Tabutun üst kısmını kaldırdı ve dinlenme yerinden kalktı. Büyük, kare şeklindeki odanın tam ortasından yürüdü ve tabutun tam önündeki geçide yöneldi. Geçitte bir süre yürüdükten sonra yukarıya çıkan merdivenden ilerlemeye başladı.

Tahta kapıyı geçtikten sonra, kütüphanesine geçip, masaya oturdu.

"Kan" dedi usulca. Bir kapı açıldı ve sert bakışlı, beyaz tenli bir kadın girdi içeriye. Kadının elleri bağlıydı ve arkasından giren siyahi kaslı adam onu itekliyordu. Adam kadının bir bilek damarını kesti ve kristal kadehi sonuna kadar doldurdu. Kadının teninden beyazlık iyice gitmişti ve az daha bayılıyordu. Adam kadını aldı ve neredeyse sürükleyerek odadan çıkardı.

Alexander büyük kadehten yudumladı kanı. Tavana baktı ve oraya, yüzyıllar önce kazıdığı şeyi bir defa daha gördü.


Dove è la mia Amore?
Dove è la mia speranza?
Dove è la mia ragione
per vivere?

Questo è tutto ciò
che ho perso.
Questo era tutto ciò
che ho sempre voluto.


Sözler bir kez daha boş geldi ona. Dudaklarını yaladı ve ayağa kalktı. Kitaplığına şöyle bir göz atıp cama yaklaştı. Şehrin ışıkları ve arabaların bitmek bilmeyen gürültülerine bakarken gözlerini kıstı.

"Nasıl oluyor da biz ruhun hediyesi rüyalardan mahrum kalırken, sen, onlara sahipsin?" dedi bir kadın sesi.

Alexander kafasını sola döndürdü ancak arkasındaki kadına bakmadı.

"Lanet, daha uygun bir kelime Lucita." ve kafasını çevirip şehre bakmaya devam etti.

Roma... İnsanlar şehirlerinin altında kalmış Roma'dan ne kadar da habersizlerdi?
#rekt

Çevrimdışı Laughing Madcap

  • ****
  • 960
  • Rom: 51
  • The Oncoming Storm
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gölge (3)
« Yanıtla #25 : 17 Ocak 2010, 12:24:44 »
Bir iki bölüme herşey açıklanır elbette, o yüzden "şu niye şöyle oldu?" diye sormayacağım.

Yazı hakkında iki şey söyleceğim.

1) Kararında yazıyorsun. Uzunluk olsun, betimele yoğunluğu olsun. Ne sıkıcak kadar uzun ne de basit bir kısalıkta. Güzel güzel.

2) Genel olarak Latince bişeyler yazmayı seviyorsun. Yazdığın latince şeylerin türkçelerini yazının sonunda not olarak eklersen bence çok güzel olur. Tamam ben biliyorum latince ama bilmeyen var, merak eden olur. Yapma böyle.
Attention all planets of the solar federation
We have assumed control.

Çevrimdışı Baal Adramelech

  • *****
  • 1837
  • Rom: 59
  • The Hermit
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gölge (3)
« Yanıtla #26 : 17 Ocak 2010, 12:28:07 »
Bir iki bölüme herşey açıklanır elbette, o yüzden "şu niye şöyle oldu?" diye sormayacağım.

Yazı hakkında iki şey söyleceğim.

1) Kararında yazıyorsun. Uzunluk olsun, betimele yoğunluğu olsun. Ne sıkıcak kadar uzun ne de basit bir kısalıkta. Güzel güzel.

2) Genel olarak Latince bişeyler yazmayı seviyorsun. Yazdığın latince şeylerin türkçelerini yazının sonunda not olarak eklersen bence çok güzel olur. Tamam ben biliyorum latince ama bilmeyen var, merak eden olur. Yapma böyle.

Aslında latince değil, italyanca :P Latince yazacaktım ancak o kadar büyük bir bilgiye sahip olmadığımı fark ettim.

Hikayelerimde zaten bu anlayış vardır, arayan bulur kardeşim onun anlamını. :P Hiç olmadı google çeviricisi var. Yaratıcı olun :P

Teşekkürler yorumun için. ^^
#rekt

Çevrimdışı Laughing Madcap

  • ****
  • 960
  • Rom: 51
  • The Oncoming Storm
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gölge (3)
« Yanıtla #27 : 17 Ocak 2010, 12:33:03 »
Hikayelerimde zaten bu anlayış vardır, arayan bulur kardeşim onun anlamını. :P Hiç olmadı google çeviricisi var. Yaratıcı olun :P

Ahahaha. Bundan sonra sen de yorumları google'dan aratırsın o zaman.
Attention all planets of the solar federation
We have assumed control.

Çevrimdışı Elerki

  • ***
  • 441
  • Rom: 15
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gölge (3)
« Yanıtla #28 : 17 Ocak 2010, 15:11:50 »
Baal Adramelech,

Laughing Madcap'in iki yorumuna da katılacağım. Oldukça uygun yazıyorsunuz. Çok rahat okunuyor ve istediğinizi bu rahatlık içinde verebiliyorsunuz okura bence.

Latince yazmaya gelince... Stephen King'inden tutun da Margaret Weis'ine, Ursula LeGuin'inden tutun da Robert Jordan'ına kadar her önemli fantastik edebiyat yazarı ya kitap sonuna sözlük tarzı bir şey ekler ya da farklı dilde yazdıkları, anlamının bilinmeyeceğini tahmin ettikleri şeyleri, onların bulundukları sayfanın sonunda yıldızla açıklarlar.

Örnek:
* Bilmem ne bilmem ne demektir.
**Bilmem kim bilmem kimin bilmem kimidir.

Sizin de aşina olduğunuza eminim bu tür uygulamalara okuduğunuz kitaplarda. Bu okuyucuya kolaylık sağlar.

Hikaye güzel gitmeye devam ediyor. Yeni bölümleri bekliyoruz... :)
Let the Dragon ride again on the winds of time.

Çevrimdışı Baal Adramelech

  • *****
  • 1837
  • Rom: 59
  • The Hermit
    • Profili Görüntüle
Ynt: Gölge (3)
« Yanıtla #29 : 17 Ocak 2010, 21:29:06 »
Baal Adramelech,

Laughing Madcap'in iki yorumuna da katılacağım. Oldukça uygun yazıyorsunuz. Çok rahat okunuyor ve istediğinizi bu rahatlık içinde verebiliyorsunuz okura bence.

Teşekkürler ^^ Yazılarımın bu kadar rahat olduğunu bilmek gerçekten güzel. Umarım karanlık havasından bir şey kaybetmemiştir.

Latince yazmaya gelince... Stephen King'inden tutun da Margaret Weis'ine, Ursula LeGuin'inden tutun da Robert Jordan'ına kadar her önemli fantastik edebiyat yazarı ya kitap sonuna sözlük tarzı bir şey ekler ya da farklı dilde yazdıkları, anlamının bilinmeyeceğini tahmin ettikleri şeyleri, onların bulundukları sayfanın sonunda yıldızla açıklarlar.

Bunu düşündüm ama hikayelerimde yapmayı çok sevdiğim bir şey var; Okuyucunun merakını körüklemek. Gizler, kastedilen şeyler, tam olarak anlatılmayan yarım ağızla söylenen şeyler... Veya başka bir dilde yazılar. Hepsi aynı kapıya çıkıyor. Önemli olan orada ne yazdığından, o kapının ardında neyin bulunduğundan çok, sanki çok çok önemli bir şey yazıyormuş gibi gösterip kişinin merakını çekmek.

Elbette bütün hikayelerim böyle başlar ancak çoğunu yazdıktan bir süre sonra ekler yazmaya başlarım, yazıda çok değinilmeyen şeylerin açıklamaları gibi. Sanırım bir süre daha böyle götüreceğim bu hikayeyi. Her şeyi açıklamasam da, bazı şeyler eksik kalmamalı.

Hikaye güzel gitmeye devam ediyor. Yeni bölümleri bekliyoruz... :)

Bu gazla bu gece yeni bölüm yazabilirim belli mi olur..
#rekt