Kayıt Ol

Kısa Bir Deneme

Çevrimdışı TheSpell

  • ***
  • 826
  • Rom: 16
  • Dovie'andi se tovya sagain.
    • Profili Görüntüle
Kısa Bir Deneme
« : 30 Kasım 2012, 23:19:53 »
Uzun bir aradan sonra, ilk defa bir yazımı paylaşıyorum Rıhtım'da. Öncelikle oldukça kısa, bir anlık, aklıma gelenleri döktürdüğüm, üzerinde çok düşünmediğim ve yazarken sürekli şu şarkının çaldığını belirtmek isterim. Hatalarım varsa affola, lütfen belirtiniz.
Ha bir de tam olarak hikaye olmadığı için Kurgu İskelesi'ne koyup koymamakta kararsız kaldım. Düşler Limanı da olabilir mi diye. Umarım yanlış yere koymamışımdır.




Attığım her adımda heyecan, dehşet, panik duyguları içimi kemiriyor ancak bırakamıyorum. Yürümeye devam ediyorum. Korkuyorum, bunun da ziyadesiyle farkındayım. Ancak ne vücudumun, ne de beynimin kontrolü bende. Sadece hislerimi yönlendirebiliyorum, ya iyiye ya kötüye.

İleride bir köşe görünüyor. Önce belirsiz, gittikçe netleşiyor. Birkaç saniye sonra yalnızca başka bir göz kandırmacası olduğunu anlıyorum. Kırık dökük, çatlamış duvarların arasında yürümeye devam ediyorum. Ulaşmak istediğim bir yer var. Ancak neresi olduğunu çıkaramıyorum. Bilinçaltımın sıkıca kilitlenmiş odalarından birinde kapalı kalmış. Kurtaramıyorum.

Aklıma eskiden kitabın birinde okuduğum bir şey geliyor. “Korkmamalıyım. Korku akl..” derken işe yaramayacağını anlıyorum. Ne söylersem söyleyeyim, kontrolü ele geçiremeyeceğim. O’nun gücü çok büyük. Karşı koyamam. Beceremem.

Bunları bana O’nun düşündürttüğünün farkına varıyorum ansızın. Hafifçe başımı sallıyorum. Önce sağa, sonra sola, sonra tekrar sağa. Sanki bu beni bitmek bilmez, içten içe ölümüme sebep olacak düşüncelerimden kurtarabilecekmiş gibi.

Ayaklarım hiçbir şey olmamış gibi hareket etmeye, beni hedefime ulaştırmaya çalışmaya devam ediyor. Daha önce hiç görmediğim yerlerden geçiyorum; bazıları dokunsam üzerime yıkılacakmış gibi hassas ve kırılgan. Bazıları da sanki birkaç saat önce son haline getirilmiş gibi, tertemiz. Ancak ne olursa olsun biliyorum ki, duvarlar da değişse, düşüncelerim de değişse, vücuduma hakim olabilsem de, ben daima orada, o heybetli duvarların arasında olacağım, ve ulaşmak istediğim yer bin yılar önce yok olmuş, buna rağmen hala aramaya devam ediyormuşum gibi, düzensizce yürüyor olacağım.

Çevrimdışı Fiddler

  • ***
  • 565
  • Rom: 32
  • Bazen Herkes Duysun Diye..
    • Profili Görüntüle
    • A. Orçun CAN
Ynt: Kısa Bir Deneme
« Yanıtla #1 : 30 Kasım 2012, 23:54:03 »
Kendi adıma yazarken dinlemenin sürükleyici etkisini hep büyüleyici bulmuşumdur. Benim için de çoğu zaman tek şarkıyla sınırlı olmasa da albümler olur yazılarıma etki eden. Dinlediklerimin yazdıklarımı nasıl şekillendirdiğini farkettikçe de şaşırır dururum. Baştaki italik yazı üzerine şarkıyı da açıp dinledim okurken. Gerçekten de yazının şarkıyla birlikte gelişimini görmüş gibi hissettim.

Daha önce bir şeyini okumadığım için emsallerle karşılaştıramıyorum; ama eğer akıcılık konusunda sorun çekiyorduysan geçmiş, çekmiyorduysan afferim sana! Kısa olduğu için belki de o kadar önemli gelmeyebilir bazılarına; ama gerçekten okuması kolay, akışı güzel bir yazı olmuş.

Senin de olabileceğini söylediğin üzere bazı anlam kaymaları, dilbigisisel yanlışlıklar var; ama hiçbiri çözülemeyecek şeyler değil.

Ancak ne olursa olsun biliyorum ki, duvarlar da değişse, düşüncelerim de değişse, vücuduma hakim olabilsem de, ben daima orada, o heybetli duvarların arasında olacağım, ve ulaşmak istediğim yer bin yılar önce yok olmuş, buna rağmen hala aramaya devam ediyormuşum gibi, düzensizce yürüyor olacağım.

Bu son tümce özellikle aklımda kaldı anlam töbeestafurullaşması açısından. Aslına bakılırsa dilbilgisel olarak büyük bir sorun teşkil etmiyor; ama tümcenin uzunluğuna oranla tümleç ve özne kullanımı daha çok olsa daha iyi olurmuş dedim. Bahsettiğim o kısa akıp giden yazının en sonunda yoruveriyor, birkaç kez aynı tümceyi okutuyor bize, bunu beklemiyorduk.

Yalın bir anlatım olmuş, bu da hoşuma giden başka bir etken oldu. Yalınlığı bulmak ve/veya yalınlığı korumak çok zordur diye düşünüyorum yazdığımız şey ne olursa olsun. Beni korkunç betimlemeler, açıklayıcı anlatımlar, bitmek bilmez paragraf bbve bağlaçlarla sınamadığın için çok teşekkür ederim.

Kalemine sağlık, eline sağlık.

NOT: Yazılan şeyden daha uzun bir yorum yazmak şu anda garip geldi bana.. Evet.
Saatleri Ayarlama Enstitüsü okuyalım..

Çevrimdışı mit

  • *
  • 5536
  • Rom: 96
  • Kronik Anakronik
    • Profili Görüntüle
    • Yorgun Savaşçı'nın Günlüğü
Ynt: Kısa Bir Deneme
« Yanıtla #2 : 01 Aralık 2012, 00:51:13 »
Tebrik ederim, uzun ara sana bayağı yaramış anlaşılan. Gayet akıcı, düzgün ve hatasız bir üslup var karşımızda. Sonunu bir yerlere bağlasan - ya da daha somut bir şeye diyeyim - çok daha iyi olabilirmiş. Bu haliyle bitiremeden başından kalkmak zorunda kalınan bir tatlı gibi. Kalemine sağlık...
Jackal knows who you are,
Jackal knows where you are.
Try to hide if you dare.
Do your best, i don't care.

Çevrimdışı Acmert

  • **
  • 268
  • Rom: 24
    • Profili Görüntüle
Ynt: Kısa Bir Deneme
« Yanıtla #3 : 01 Aralık 2012, 14:12:02 »
Betimlemelerin, gerçekten mükemmel olmuş. Anlatım tarzın da önceki öykülerine göre oldukça gelişmiş, ileride çok daha iyi yazılar yazacağından eminim. :)

Çevrimdışı TheSpell

  • ***
  • 826
  • Rom: 16
  • Dovie'andi se tovya sagain.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Kısa Bir Deneme
« Yanıtla #4 : 01 Aralık 2012, 17:14:00 »
Eh, önce üçünüze de bol bol teşekkürlerimi iletiyorum, hem okuyup hem yorumladığınız için.

Şimdi sevgili Fiddler, yorumlarına gelirsek. Teşekkür ederim öncelikle hatalarımı belirttiğin için.

O uzun cümle, yazarken benim de kafamı karıştırmıştı. Bayağı bir süre üzerinde düşündüm, düzeltmeler yaptım, kelimelerle oynadım, daha mantıklı ve açık hale getirmeye çalıştım. Hatta o cümleyi parçalara ayırmak bile aklıma geldi. Ancak en sonunda "aman bu da böyle olsun" diyerekten o şekilde bıraktım. Bilgim oldu, bundan sonra daha fazla dikkat ederim.

Hepinize tekrardan teşekkürler.