Birinci rivayet : Atina kralı Kodros'un oğlu Nelesus, yeni bir kenti nasıl ve nerede kuracağı konusunda tanrılara danıştı. Tanrılar ona yeni kentini , bir kızın suyu toprakla karıştırdığı yerde kurmasını öğütlediler.
Nelesus, yollara düştü. Yeni kenti kurmak için heryeri dolaşmaya başladı. Batı anadoluda Menderes nehri kenarında genç bir kızın suyu toprakla karıştırdığını gördü. Heyecanla ona ne yaptığını ve kim olduğunu sordu. Kız, isminin Kaeira olduğunu , babasıyla birlikte çömlek imalatı yaptıklarını anlattı. Tanrıların buyruğunu hatırlayan Neleus, aradığı yeri bulduğunu anlamış ve yeni kent olan Milet'i burada kurmuştur.
İkinci rivayet : Girit kralı Minos'un kızı Akakalis ( Deione ) , Tanrı Apollona gönül verdi. Ondan Amphimemis, Garamas, Miletos adında üç oğlu oldu ve babasının korkusundan oğlu Miletos' u ormana bıraktı. Tanrı Apollon oğlunu kurtlara emanet etti ve Miletos'u kurtlar besledi. Bir zaman sonra Miletos'u çobanlar bularak evlatlık edinerek yanlarına aldılar. Yıllar sonra Miletos büyüdü , yakışıklı ve çok zeki biri olarak üne kavuştu. Kral Minos, onun Miletos olduğunu anladı ve öldürmeye çalıştı. Miletos bunun üzerine Giritten Anadolu'ya kaçarak Menderes nehri yakınlarında Milet kentini kurdu. Menderes nehir tanrısının kızıyla evlenerek hayatına devam etti.