Kayıt Ol

Harad ve Haradrim

Çevrimdışı Jean Valjean

  • **
  • 281
  • Rom: 17
    • Profili Görüntüle
Harad ve Haradrim
« : 20 Ağustos 2010, 12:32:09 »
HARAD

Harad, Orta Dünya’nın güneyini kapsayan büyük bir bölgeydi. Harad’da tek bir birleşik krallık yerine bölük bölük değişik krallıklar mevcuttu, siyasal birlik yoktu. Haradrim genelde Sauron tarafında yer alıp, Yüzük Savaşları’nda onun için pek çok kez savaşmışlardır.

Harad – aynı zamanda Haradwaith olarak da bilinir- Mordor’un güneyinde konumlanmıştı. Harad’ın kuzeyinde Gölge Dağları ve bu dağları batıya doğru takip edip Belfalas Körfezi’ne ulaşan Harnen Nehri bulunmaktaydı. Bu nehir, çöllük bir arazi olan Güney Gondor ile Harad arasında sınır çizgisi görevi görür.

Sauron’un hâkimiyeti altında bulunan başka bir bölge olan Khand, Harad’ın kuzey doğusundaydı. Doğu veya Güney hakkında bir bilgi yoktur. Harad’ı, Batı’dan Belfalas Deniz’i kuşatır.

Harad’ın kuzeydeki bölümü Yakın Harad olarak adlandırılırken, güney tarafı Uzak Harad diye bilinir. Kıyıdaki dar burunda doğal bir liman bulunmaktaydı. Limanın etrafındaki bu kıyısal mekana Umbar denmekteydi. Burada Umbar Korsanları yaşamaktaydı.

Gondor’dan bile görünebilen, yüzyıllardır Güneş’in ve Ay’ın ışığını yakalamak amacıyla yüksek bir tepeye dikilmiş büyük beyaz bir taş ve üzerine konmuş kristal, Ar-Pharazôn’un Umbar’a varışını anıtlaştırmak üzere yapılmıştı. Ancak bu anıt, Üçüncü Çağ’da Sauron’un uşakları tarafından yıkılmıştır.

Uzak güneydeki Harad toprakları Orta Dünya’nın geri kalanını oluşturmaktaydı. Bu bölgedeki havalar gayet sıcak ve güneşliydi. Füller gibi nadir görülen hayvanlar hep buralarda yaşamaktaydı.

Harad halkı, Haradrim diye çağırılırdı. Ortak Lisan'da Güneyli İnsanlar olarak, Shire'da ise Swerting'ler olarak bilinirlerdi. Haradrim koyu tene ve gözlere sahipti. Bazıları kırmızı kıyafetler giyer, üzerlerine altından takı takar ve yüzünü boyardı. Dilleri Ortak Lisan’dan farklıydı. Haradrim gururlu ve cesur bir halkdı. Harplerde kızıl bayraklar, çivili kalkanlar, palalar ve savaş kulesi vazifesiyle füller kullanırlardı.


İkinci Çağ’da Haradrim Númenorean ve Sauron ile etkileşim halindeydi. Númenoreanlar, Orta Dünya'nın Harad’ın sahillerini de içeren pek çok kıyısını keşfetmişlerdi. 9. asırda büyük denizci Aldarion, gemisinin neredeyse batacak hale gelmesine rağmen uzak güneye kadar Harad'ın kıyılarını keşfetmişti.

Númenoreanlar başlarda keşfettikleri yerlerdeki insanlara ziraat ve zanaat ile ilgili birçok şey öğretmekte olmalarına karşın, zamanla kibirlendiler ve diğer halklardan yüklü vergiler toplamaya başladılar. Númenoreanlar bu kıyılarda yerleşim yerleri kurdular, bunların arasında 2280 yılında inşa edilmiş olan büyük kale de bulunmaktaydı.

Sauron, İkinci Çağ’ın 1000. Yılı civarlarında Mordor’daki diyarını kurdu. Etkisini doğuda Rhûn’e, güneyde Harad’a kadar genişleterek birçok insanı kötüleştirerek hizmetine aldı. Ve onlar da Sauron’dan korkarak kendisini kralları ve tanrıları olarak bellediler. Sauron’un hâkimiyeti altında gelişen bu insanlar, taşlardan şehirler yapıp muharebelerde demirden silahlar kullandılar.

Sauron ilk başlarda Númenoreanlar’ın egemenliği altındaki topraklardan uzak durmasına karşın, Güç Yüzükleri’ni dövmesi ve Nazgûllerin ortaya çıkışıyla birlikte kıyıdaki Númenorean yerleşimlerine taciz etmeye başladı.

Númenor’lu Ar-Pharazôn 3261’de kalabalık bir filoyla beraber Umbar’a vardığında, bölgedeki yerliler kaçıştılar. Sauron’un güçleri savaşmayı reddettiler ve Sauron, kendisinin bir tutsak olarak Númenor’a götürülmesine izin verdi. Ki sonrasında kralı ve takipçilerini yozlaştıracaktı. Ar- Pharazôn idaresi altındaki Númenoreanlar, Orta Dünya üzerindeki diğer insanlara saldırarak köleleştirdiler ve onları kurban ettiler. Güneyli insanlar Númenoreanlar’ın bu yaptıklarını uzun bir süre boyunca unutmadılar.

Harad’da yaşamakta olan Númenoreanlar, 3319 yılında gerçekleşen Númenor’daki yıkımdan kurtulmayı başardılar. Onlar Kara Númenoreanlar olarak bilindiler; zira hala Sauron’un tesiri altındaydılar. Herumor ve Fuinur adlı iki Kara Númenorean Haradrim arasında güçlendiler. Pek çok Kara Númenorean Umbar’da yaşarken, geri kalanı ırak güneyde hayatlarını sürdürüyordu. Ancak zamanla Kara Númenoreanlar’ın nüfusu azalarak Haradrim arasında asimile oldular.

Númenor’dan kaçabilenler Elendil önderliğindeki Vefakarlar’dı. Elendil’in iki oğlu Isildur ve Anarion Gondor ve Arnor Krallıkları’nın kurucularıdır. 3434 yılında patlak veren Son İttifak Savaşı’nda elflerin yanında kalarak Sauron’a karşı mücadele ettiler. Pek çok Haradrim Sauron tarafındaydı. 3441 yılında Sauron yenildi ve Tek Yüzük’ü kaybetmesinden sonra ruhu Mordor’dan uzak diyarlara göçtü. Sauron’un yokluğuna rağmen Haradrim ile Gondor arasındaki mübareze Üçüncü Çağ’da da devam etti.

Üçüncü Çağ’ın 933 yılında Umbar Limanları ve Kalesi Gondor’un kralı I. Eärnil tarafından ele geçirildi. Haradrim’in 1015 senesindeki Umbar’ı geri alma uğraşı, Eärnil’in oğlu Ciryandil’in ölümüne rağmen karşılıksız kaldı. Ve Gondor halkı kuşatmaya 35 yıl boyunca dayandı.

1050 yılında Ciryandil oğlu Ciryaher hem karadan hem denizden büyük bir askeri güçle Umbar’a gelerek Haradrim’in kuşatmasını kırdı. Bu olaydan sonra Ciryaher kendisine ‘Güney Fatihi’ anlamına gelen Hyarmendacil ismini aldı. Onun hâkimiyeti zamanında Gondor, sınırlarını Harnen Nehri’ne kadar ilerletti. Yine aynı dönemlerde Harad krallarının çocukları Gondor’a götürülüyordu.

Gondor’daki Akraba Çatışması’nın sonrasında Gondor Kralı'nı tahttan indirmeyi başaran isyankârlar 1448 yılında Umbar'a firar ettiler. Orada bir krallık kurup korsanlık yaptılar ve Gondor'un gemilerine ve kıyılarına saldırılar düzenlediler. Bu kaçkınlar Haradrim ile birleşip Umbar’da Gondor için önemli bir tehdit unsuru haline geldiler.

1851’de Gondor, Doğudan gelen ve Arabasürücüleri olarak tanınan bir grup tarafından baskı altına alındı. Önceleri Haradrim’e ve Khand’lılara saldırsalar da onlarla ittifak kuran Arabasürücüleri Gondor’a karşı mücadele etmeye başladı. 1944’de Gondor'a ortaklaşa bir saldırı düzenlendi; Arabasürücüleri kuzeydoğudan saldırırken, Haradrim aynı anda güneyden gelmekteydi. Haradrim Poros Nehri’ni geçip Ithilien’e girdi, lakin Eärnil komutasındaki Gondor'un Güney Ordusu'na yenildi. Aynı ordu kuzeye çıkıp Arabasürücüleri’ni Kamp Savaşı’nda mağlup etti.

2942 yılında Sauron Mordor’a dönüp orklardan, Haradrim ve Umbar Korsanları’ndan oluşan ordusunu toplamaya başladı. Fakat Vekilharç Ecthelion’un hizmetinde olan Aragorn, korsanları fark edip, 2980’de ani bir atakla Umbar’daki birçok gemiyi yaktı. Aragorn, Orta Dünya üzerindeki seferlerinde Harad’a da uğramıştı.

20 Haziran 3018’de Nazgûl Efendisi tarafından yönetilen ve aralarında Haradrim’in de bulunduğu bir ordu Osgiliath’a saldırı düzenledi. Lakin Boromir ve Faramir köprüyü Anduin’in üzerine devirerek şehrin batı yarısını kurtarmış oldular. Daha fazla Haradrim’in Harad Yolu’ndan gelmesine karşın, Faramir ve kolcuları tarafından bir kısmı yok edildi.


Sauron’un isteği doğrultusunda 50 kadırga ve sayısız küçük tekneyle yola çıkan Umbar Korsanları, Anduin’deki Pelargir’i ele geçirdi. Aragorn, Korsanlar'a karşı savaşmaları ve yeminlerini tutmaları için Ölülerin Kralı'nı ve onun takipçilerini çağırdı. Pelargir yolu üzerindeki Gilrain Nehri’nde Umbar ve Harad İnsanları ile çarpışan Angbor ve Lamedonluların yardımına gitti. Fakat bölgeye varmalarıyla beraber Angbor hariç iki tarafın da askerleri Ölülerin Ordusu’nu görünce kaçışmaya başladılar.

13 Mart 3019’da Aragorn liderliğindeki Ölüler Ordusu, Umbarlıları ve Haradrim’i sürdü ve korsanların gemilerini alıp Anduin üzerinden Minas Tirith’e doğru yola koyuldu.

Bütün bu olaylar yaşanırken, Haradrim birlikleri, Nazgûl Efendisi komutasındaki Morgul Ordusu'na katılmaktaydı. Anduin’i geçtiler ve Pelennor Çayırları’na ulaştılar. Faramir ve adamları düşmanları durdurmakta başarısız olmuşlardı. Faramir, Haradrim atlılarından biriyle dövüşürken bir diğer Haradrim onu okla yaraladı. Faramir, ağır yaralı olarak Minas Tirith'e taşındı, ölüme yakındı. Sauron’un güçleri Minas Tirith’i kuşattılar ve Harad’dan getirilen füller ve savaş kuleleriyle şehrin müdafaasını sınadılar.

Pelennor Çayırları Savaşı 15 Mart’ta yapıldı. Sauron’un güçleri arasında yaklaşık 18,000 Haradrim ve birçok fül bulunmaktaydı. Rohirrim harp meydanına ulaştığında Haradrim reisi onları karşılamak üzere at sürdü fakat Kral Théoden tarafından öldürüldü.


Rohirrim’in atları, füllerin etrafında toplanmış olan Haradrim’in yanına gitmeye çekiniyordu. Bunun üzerine Karakök Vadisi'nden Derufin ile Duilin ve okçuları fülleri gözlerinden vurarak etkisiz hale getirmeye çalıştılar. Fakat iki kardeş de savaş alanında hayatlarını kaybettiler. Savaş esnasında Gothmog tarafından Uzak Harad’dan gelen insanlar da sahaya sürüldü. Lakin Aragorn’un gelişiyle birlikte durum Sauron’un aleyhine döndü ve Haradrim’in mukavemetine rağmen Sauron’un güçleri yenildi.

Haradrim aynı zamanda 25 Mart’ta Morannon Savaşı’nda da mücadele etti. Batı Ordusu’nun on katından fazlasına sahip olan Sauron, Tek Yüzük’ün Hüküm Dağı’nda yok edilmesinden sonra mutlak bir şekilde mağlup edilmiş oldu. Bazı Haradrim’in teslim olmasına karşın, diğerleri kaçtı veya savaşmayı sürdürdü.

Aragorn’un kral olduktan sonra Haradlılarla barış sağladı. Kimileri hala Sauron’un kötücül tesiri altında bulunuyordu ve onlar Aragorn ve Rohan’ın kralı Éomer tarafından süpürüldü. Böylelikle Harad üzerine nihai bir huzur geldi.

İsimler ve Etimoloji

Harad
Harad, Sindarin’de “güney” anlamına gelir.

Haradwaith
Haradwaith, “güney toprakları” manasına gelir. Sözcükteki waith eki gwaith ekinden türeyip, "halk, bölge" anlamına gelmektedir.

Güneştoprakları
Bölgedeki aşırı sıcak dolayısıyla Shire’da Harad’a verilen isimdir.

Yakın Harad, Uzak Harad
Gondor halkı kuzey bölgeyi Yakın Harad ve güney bölgeyi Uzak Harad olarak nitelendirmiştir. Bu durumun nedeni Gondor’a olan mesafedir.

Umbar
Kelime, Númenoreanlar’ın bölgeye varışının öncesinde de vardı. Anlamı bilinmemektedir. Quenya’daki ‘umbar’ kelimesinin “kader” anlamına gelmesi, görünüşe göre tesadüfidir.

Haradrim
Harad halkına verilen isimdir. ‘Rim’ eki, kelimeye “büyük sayı, ordu” anlamlarını katmak için kullanılır.

Southrons
‘Haradrim’ kelimesinin Ortak Lisan’daki karşılığıdır.
  
Swertings
Shire’daki Hobbitlerin, Haradrim’e verdiği isimdir. Koyu tenlerine ithafen kullanılır.
  
Korsanlar
Deniz aşırı seferler yapan Umbarlılar için kullanılır.


Kaynak: http://tuckborough.net/
Tarafımdan çevrilmiştir.
He Who Dwells Beneath The Waves

Çevrimdışı Hurin

  • ****
  • 1478
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Harad ve Haradrim
« Yanıtla #1 : 06 Ocak 2011, 02:24:05 »
Uzun soluklu ve bilgilendirici bir yazı olmuş ellerine sağlık. Arada Harad ve Umbar'la ilgili bilmediğim bir çok bilgiye rastladım. Bu kadar uzun zaman önce yazılmasına rağmen şimdi dikkatimi çekmesi de çok üzücü. Emeğine sağlık.
Lacho Calad!, Drego Morn!
Flame Light! Flee Night!

Çevrimdışı Gilderoy

  • ***
  • 416
  • Rom: 6
    • Profili Görüntüle
    • Kuyutorman
Ynt: Harad ve Haradrim
« Yanıtla #2 : 23 Ocak 2011, 19:29:11 »
Çok güzel bir bilgilendirme yazısı olmuş eline sağlık. Harad ulusunu Persler'e benzetiyorum nedense.
to see world in a grain of sand
and a heaven in a wild flower
hold infinity in the palm of your hand
and eternity in an hour
-William Blake

Çevrimdışı Larien

  • **
  • 133
  • Rom: 0
  • Söyle dost..
    • Profili Görüntüle
Ynt: Harad ve Haradrim
« Yanıtla #3 : 24 Ocak 2011, 15:49:40 »
Yazıyı ben de şimdi okuyabildim. Emeğine sağlık, çok güzel bir yazı.
Why, the Past should ever be forgot?

Çevrimdışı Maedhros

  • **
  • 200
  • Rom: 2
  • hmm akraba katli mi? bayılırım!
    • Profili Görüntüle
Ynt: Harad ve Haradrim
« Yanıtla #4 : 31 Mayıs 2016, 22:11:57 »
Hotur hotur hortlatmak.

Gerek Pelennor Çayırları'nda olsun gerekse Kara Kapılar'da olsun Haradrimler diğer karanlık taraf gruplarına oranla cesaretleriyle övülüyor. Mesela Pelennor Çayırları'nda Sauron'un kuvvetleri bile dağılmışken Haradrimler savaşmaya devam ediyor aynı olay Kara Kapılar'da da oluyor. Ben bunu Numenor kanı taşımalarına ve hani Sauron'a topyekun koyun bağlılığından çok kendi çıkarları için savaşmalarına bağlıyorum. Yani demek istediğim Tolkien girdikleri her savaşta çaktırmadan veya hani belli ederek Haradrimi övüyor. Öyle yani.

Haradrim ordusu süvarileri ile ünlü. Bu bakımdan ben Haradrim'i Timur'un ordusuna benzetiyorum. Filler, ağır zırhlı süvariler falan yani Timur'un ordusunda Hindistan'dan filler, Moğol-Arap karışımı zırhlı fakat hareket kabiliyeti de yüksek süvariler falan bu özellikler konusunda benzerler.

Son olarak Tolkien hikayelerinde bir melez üstünlüğü var. Thingol ile Maia Melian'ın kızı çok güzel, zeki, cesur sonra Beren ile Luthien çocuğu Dior en güzel erkek, Earendil, Elrond, Elros falan bence bu halklarda da geçerli mesela Hobbitlerin saf ırk olduklarını düşünmüyorum. Onlarda da bir üstünlük var, fiziksel olmasa da yüreklerinde. Bence Haradrim'deki olay da hani Yıkım'dan sonra göç eden Numenorların o kurak topraklarda yaşayan halkla kaynaşması sonucunda oldukça cesur, amacına bağlı bir tür halk oluşmuş.
"O çılgınlık anında Iluvatar üzerine ant içtik kardeşim.
Eğer sözümüzden dönersek Sonsuz Karanlığı çağırmış olacağız.
Ve söyle bana, o zaman bizi kim kurtaracak?"