Alphaville, une étrange aventure de Lemmy Caution (1965)Godard’ın birçok filmini izledim. Herhalde bu film ilk ve tek bilimkurgu olanıdır. Doğrusu bu tarzı ele almasına biraz şaşırdım. Fakat film aynı zamanda distopya ve kara film sınıfına da giriyor. Üslup ve politik göndermeler olarak zaten Godard filmi olduğunu belli ediyor.
Film gelecekte totaliter rejimin hüküm sürdüğü Alfakent’te geçiyor. İnsanlar bir anlamda robotlaştırılmıştır. Sevgi, inanç, cesaret, duyarlılık ve fedakârlık gibi kavramlar yoktur. Ağlamak bile yasaklanmıştır. Kurallara karşı gelenler otoriteler tarafından cezalandırılmakta. Öyle ki, karısı öldüğünde ağlayan adamlar dahi ölüme mahkûm ediliyor.
Bir zaman, dış ülkeden gazeteci kılığına gizlenmiş Lemmy Caution adlı dedektif Alfakent’in liderine suikast düzenleyip şehri kurtarmak için geliyor. İşin ilginç yanı ise Alfakent’i yöneten isim bir insan değil. Alfa 60 adında bir makine, robot.
Olaylar buradan sonra kopuyor. Hoşuma giden o kadar çok yeri not aldım ki burada paylaşsam fazla uzayacağından hiç yazmasam daha iyi olur. Şunu söylemeliyim ki gerek fikirsel gerekse de barındırdığı eleştirel anlatısıyla çok önemli bir film. Hatta yeni dönemden izlediğim kimi filmlere fikir öncülüğü ettiğini düşünüyorum.
Fütüristik bir film olmasına karşın bunu göremiyoruz maalesef. Şehir, kıyafetler, tabak çanaklar her şey şimdi olduğu gibi. Filmi biraz da eğlenceli kılan benzeri sarkastik unsurlar. Teknik olarak yetersiz diyeceğim ama filmdeki şu diyalog lafı ağzıma çarpıyor.
-Kameranız oldukça eski.
+Teknik... Ona inancım yoktur.
Hayat işte, kimi yönetmenler tarzının dışına çıkabiliyormuş. Mesela Woody Allen'ın da 73 yapımı Sleeper adlı bilim kurgu filmi vardır. O iyi değildir ama. Sevmemiştim ı-ıh.
Benden tavsiye, eğer Godard'ın tarzına aşinaysanız bu filmi kaçırmayın. Değilseniz eğer önce
şunu, sonra
bunu, daha sonra da
şunu izleyerek aşina olabilirsiniz.
7.5/10