Orcların capcanlı ve içten performansları, insanlarınkine oranla daha başarılı. Filmin en büyük albenileri, endişelerin aksine Orcların sunumu olmuş. Düşmanlarına ve birbirleri arasındaki çıkar ve güç ilişkileri, etki-tepki içerisinde anlam vermede güçlük çekilmeyecek cinstendi. Büyücü Gul'dan'ın bile tesirini sağlayabilmek adına büyüye öyle hemen yaslanmaması da bundan. Ortada, hayatı kurutan saf kötülükten bahsedilebilse de, yöntemleri, film boyunca ister sinsilik ister politik ister büyüden taraf olsun; belli şartlara bağlı ilerlemek zorunluluğunda olması, ayakları yere basan bir dünya olduğu hissiyatı verdi. Filmin içinde tekrar eden laf var ya, "Karanlık aydınlıktan, aydınlık karanlıktan doğar." Onu temel felsefe edinip, durum karşısında, ait olunduğu hissedilen tarafa göre takınılan tavrın aşırılığına veya yeterliliğine göre, karakterleri iyi ya da kötü olarak konumlandırma mevcut. Klasik iyi-kötü çatışmasının karmaşıklık anlamında biraz daha üstünde bir yapı var sanki.
Büyü kullanımı kısmında genel yorumlar, "büyü gördük" tadında. Cafcaflı efektin eşliğinde belli bir mantık ve toklukla işlemesi gerçekten de olmuşluk hissi uyandırıyor sahiden de.
CGI Orcların inandırıcılığına uğraş vermekten, gerçek oyunculardan oluşma insan tarafı fazla tutuk, öykü akışındaki konum ve davranışları, işlevsellikten öteye gidememiş gibi. Büyücüleri bu eleştiriden muaf tutuyorum elbet. Onlar, filmin arkadaki yıldızları.
Vizyona girmeden evvel kötü olmasından çekinilen kısımların olmuşluğu, geri kalan kısımları zayıf mı bırakmış dedim kendi kendime. Öyle bir tat aldım işte filmden.
Türlü büyünün, yaratığın, canavarın olduğu yapımı, eldeki malzemeyi hor görenlerin ellerin izleseydik; korkulduğu gibi ucuz bir eğlenceyle karşılaşırdık. Endişe duyulan noktalardan beğeni toplayıp, diğer noktalarda aksar gibi gelmesi kararsızlık yaratabilir.
Son olarak:
-Film ilerleyip, insanların umudu kalmadıkça, Kralın etrafındaki beyaz kurmaylarının sayısı azalıp, biri Asya öteki Afrika kökenli iki kurmayı daha bi' göze çarptı. Umutsuzluğun altını çizmek için ilginç bir yol. He, he! İçim fesat!
-O kükreyen yeşil eşek sıpasına bayıldım. Kükre yiğidim, kükre!
-Ve ne yalan söyleyeyim, Paula Patton'nın Garona karakterini canlandırırken ki hali, normal halinden daha güzel ve alımlı geldi. Anlaşılacağı üzere, bende bir terslik olmalı!
NOT: Garona'nın "kemikler kırıldıkça sağlamlaşır," konuşmasında ima ettikleri rahatsız ediciyken, Khadgar'ın da kendi derdini açması sonrasında, bir an, Lothar'ın da dertleşmeye katılacağını düşündürttü
.