Kayıt Ol

Turtles Can Fly~Kaplumbağalar Da Uçar

Çevrimdışı Amèlie

  • ***
  • 531
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
Turtles Can Fly~Kaplumbağalar Da Uçar
« : 30 Mart 2008, 12:06:55 »


Tür :   Dram / Savaş
Gösterim Tarihi : 6 Mayıs 2005
Yönetmen : Bahman Ghobadi
Senaryo : Bahman Ghobadi
Görüntü Yönetmeni : Shahram Assadi
Müzik : Hossein Alizadeh
Yapım : 2004, İran / Fransa , 98 dk.

Oyuncular

Soran Ebrahim (Satteliet) , Avaz Latif (Agrin) , Saddam Hossein Feysal (Pasheo) , Hiresh Feysal Rahman (Hangao) , Abdol Rahman Karim (Rega) , Ajil Zibari (Shirko)

Konu

Türkiye-İran sınırında bir Kürt mülteci kampında, hiç çocuk olamamış ama büyümeye de fırsat bulamamış, dünyadaki yaşıtlarından çok farklı şartlar altında yaşayan gençlerin hikayesi.

Saran henüz 13 yaşındadır ve diğer yaşıtları gibi mayın toplayarak geçimini sağlamaktadır. Amerika’yla Irak arasında savaşın başlamasına sayılı günler kalmıştır ve Saran boş zamanlarında yarım yamalak İngilizcesiyle, uydudan duyduğu haberleri kamptakilere çevirerek eğlenir.

Agrin de aynı kampta yaşayan 14 yaşında bir annedir. Ne Saran’ın kendisine yönelttiği umutsuz aşk, ne de hayatta kalmanın onun için çok fazla anlamı yoktur. Ölüm belki de bu şartlarda en iyi çözümdür.

http://www.imdb.com/title/tt0424227/

Çevrimdışı magicalbronze

  • *
  • 4075
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
Ynt: Turtles Can Fly~Kaplumbağalar Da Uçar
« Yanıtla #1 : 04 Kasım 2010, 16:27:52 »
Aslında ne söylemeli bu film, hatta bir filmden öte yapım için.. bilemiyorum.

Bu kadar geç izlediğime mi üzülsem, ya da filmin içeriği aklıma geldikçe üzülmesem.. bilemiyorum...

Halepçe Katliamı ve Saddam'ın devrilişi arasında geçen bu yapım çocukların gözlerinden anlatılır. Her şey bir yana, biz burada biraz üzüldükten sonra unuttuğumuz o topraktaki yaşayan insanların çaresizliğini anlatır. Çocukların oyuncak yerine silahlarla oynayışını, üç kuruş için patlamaya hazır olan mayınları toplayışını ve umutsuzluklarını anlatır. Anlatır ve devam eder...

Biri demiş ki keşke distopya olsa diye. Evet keşke distopya olsa, keşke gördüklerimiz sadece bir filmden, acı yüklü görüntülerden ibaret olsa. Ama değil işte, keşke olsa...

Biz burada işimizin, okulumuzun, ev hayatımızın ne kadar sıkıcı olduğunu düşünürken, aynı anda oradaki bir çocuğun mayına basıp bir uzvunu ya da hayatını kaybettiği gerçeğini hatırlatıyor bu film bizlere.

Dünyaya o çocuklar gözünden bakmak... Hiç bir film deneyimi olmayan, tamamen amatör ve bizlere gerçek dünyalarını izleten çocuklar...

Her şey bir yana, Agrin'in o bakışları bile yetecektir size. Sadece bir bakış, ama dünyada başka yerde göremeyeceğiniz bir bakış...

Defalarca izlenmesi ve bazı olayların unutulmamasını hatırlatan yapımdır. İzleyin ve izleyin, varsın kimse izlemesin, ama siz izleyin...
"Her neyse sahip olunan, doğar ve ölür.
Bu nefsi müziğin içinde sıkışmış herkes
İhmal eder ölümsüz aklın harikalarını."
- William Butler Yeats, "Sailing to Byzantium "