Kayıt Ol

Yemek

Çevrimdışı Canina

  • ****
  • 1460
  • Rom: 39
  • There ought to be a law against you
    • Profili Görüntüle
    • Canina's
Yemek
« : 30 Nisan 2010, 19:59:15 »
Fasulyesini çatalıyla tek tek yerken, masada oturan diğer kişiler onun gözlüklü arkadaşı hakkında konuşuyordu. Biri adını hatırlamaya çalışırken diğeri onun ne kadar iyi bir çocuk olduğundan bahsediyordu. Sanki bütün gün onun gözlüklü arkadaşı hakkında düşünmüşçesine sohbet ediyorlardı. Sanki dertleri ve borçları yokmuşçasına, sanki ay başlarını iple çekmiyormuş gibi. Unutmuşlardı her şeyi. Bütün dertlerini. Yemek masasıydı onların tapınağı. Bir lobi adeta.
O ise yemeğini yiyordu sessizce. “Makarna ister misin?” sorusuna başını yukarı aşağıya sallaması haricinde masada oturan diğer kişilerle kontak kurmamıştı. O orada değilmişçesine konuşuyorlardı çünkü. Önemsemedi. Yemeğini bitirip içeri girmek istiyordu. Odasına gidip bitirmesine yedi sayfa kalan kitabına devam etmek istiyordu. Bitirmek istiyordu. Sonra bitirdiğini arkadaşına söyleyecekti. Ve “kütüphane kartıyla” aldığı yeni kitabına başlayacaktı.
Ama çatalıyla tek tek aldığı makarnalar bitmek bilmiyordu. Fasulye gibi değildi. Sanki sonsuz makarna tanesi varmış gibiydi. İğrenç sohbetlerine katlanmak zorundaydı. Koltuklar yarın geliyormuş. Mutfak dolaplarının kapakları biraz yamuk olmuş. Banyoda bir fayans çatlamış. Mavi bardaklardan biri kırılmış.
Ah mavi bardak. Severdi o bardağı. Genişti. Gönlü zengin bir bardaktı. İçeceği bolca koyabilirdin böylece doya doya içerdin. Son lokma için dibinde bırakman gerekmezdi çünkü hep kalırdı kendinden. Ama biri daha gitmişti. Sonuncusu muydu acaba? Yazık oldu.
Sonunda bitirdi yemeğini. Kola dolu şeffaf bardağını alarak masadan kalktı ve umursamazca bir “afiyet olsun” fırlattı yemek yiyenlere.