“Metro 2034” Raflarda

metro 2034 top

Artyom’un kara derililer ile geçirdiği güzel günlerin ardından 1 yıl, ölümcül füzelerin Moskova üzerine ateşlenip Büyük Metro girişinden son kez insan alınarak kapıların mühürlenmesinin ardından 21 yıl geçti…

Bir çok efsaneye malzeme olmuş Moskova metroları çoğu kişinin kulağına uzanmıştır. Büyüklüğü ve mimari yapısı ile herkesi şaşırtmıştır. Adeta bir yer altı şehri olabilecek durumdadır ki Metro 2033’ü oynamış veya okumuş olanlar bilir ki Dmitry bu düşünceyi gayet güzel bir şekilde kaleme almıştır.

Apocalyptic ve mutant kelimelerini bir arada duymak artık bir çok kişinin yüzünü buruştursa da Metro serisine önyargı ile bakılmaması gerektiğini belirtmek isteriz. Benzerlerine göre Metro serisi saf aksiyon içermek yerine çoğunlukla kıyamet sonrası istasyonlarda yaşayan bireylerin sosyolojik durumlarına odaklanıyor. Oyunda bu pek belli olmasa da kitaplarında açıkça görülebiliyor. Hatta bu tür karşılaştırmalara pek sıcak bakmasak da Dmitry Glukhovsky için apokaliptiğin Asimov’u olmaya çalıştığını ve nerdeyse büyük usta kadar güzel bir iş çıkardığını söyleyebiliriz.

Metro 2034 ise uzun sürenin ardından sonunda raflarda. Hikaye Aslı Uluşahin editörlüğünde ve Deniz Banoğlu çevirisiyle kaldığı yerden devam ediyor!

Artyom’un uğraşlarına ve feda ettiklerine rağmen metronun mağaralarında gezinen kötülük yok edilmiş değil. Metro’nun öbür yakasındaki Sevastopolskaya İstasyonu yardım bekliyor. Oraya giden kervanlara ne olduğunu kimse bilmiyor. Yardıma gönderilen, genç Ahmet, kimliğini bilmeyen acımasız avcı Hunter, ölümsüzlüğü hikâyesinde arayan ihtiyar tarihçi Homer’den oluşan küçük bir birlik. Ve onlara yolda katılan Saşa… Metro, onların kaderini bir araya getirdi.

Onlar insanlığı kurtarabilecek mi?

Yolculuk devam ediyor.

Gürer Yayınları’ndan çıkan kitabın künye ve tanıtım bilgileri için buraya tıklayabilirsiniz.