Hayat Üretim Merkezi’ne Hoş Geldiniz!

hayat uretim merkezi ust

Seran Demiral’ın kaleme aldığı sosyolojik bilimkurgu türündeki romanı “Hayat Üretim Merkeziİthaki Yayınları etiketiyle raflarda!

Münzevi, Hissizleşme, Parmak Uçları gibi kitaplarıyla tanıdığımız Seran Demiral, bu sefer karşımıza bir bilimkurgu romanıyla geliyor. Hem de sosyolojik türden. Sadece şu kısmı bile ne kadar ilgi çekici olduğunu kanıtlar nitelikte:

“Yaşadığınız hayattan sıkıldınız mı? Meslek seçiminizle ilgili kafanızda soru işaretleri mi dolaşıyor? Her yılbaşı geldiğinde hayattan ikinci bir şans mı umuyorsunuz? Her şeye baştan başlamayı isteyip, kendinizde yeterli cesareti bulamamaktan mı yakınıyorsunuz?

“Biz size ihtiyaç duyduğunuz cesareti vaat ediyoruz!

“Üstelik hiçbir riske girmeniz gerekmiyor. Size herhangi bir şey pazarlamıyoruz. Bilakis; arzu ettiğiniz hayatı size yaşatmaya gönüllüyüz! Kaybedecek hiçbir şeyiniz yok! Yeni Hayat Üretim Merkezi’ne gelmek sandığınızdan çok daha kolay. Hayata yeniden başlamak için ikinci şansınız bir tuş ötenizde!”

Yeni Hayat Üretim Merkezi, Üretken Hayat Kampı.

Yukarıda alıntıladığımız kısım, Hayat Üretim Merkezi’nin girişinde yer alan reklam metni. Söz konusu metin, günümüz dünyasına çok benzer dünyalarında yaşayan insanları sibernetik bir uzama çekmek üzere tasarlanmış bir reklam; ve kurgu dahilinde, benzer reklam metinleri bölümlerin başlarında, belirli aralıklarla karakterlerin karşısına çıkmakta veya ilgili konularda araya eklemlenmekte.

Kitabın tanıtım metni de gerekli bilgiyi sağlıyor bizlere:

hayat uretim merkeziHayat gailesinin, zorlu insan ilişkilerinin, kariyer krizlerinin ve daima boşa çıkan umutların altında ezilen Eda, Gür, Hande, Emre ve diğerleri, onlara ikinci şans vaat eden Hayat Üretim Merkezi’ne geçiş yaparak farklı bir yaşayışa yelken açarlar. Fakat gerçek dünyada meydana gelen bir deprem beklenmedik misafirlerin de bu yeni gerçekliğe geçmesine sebep olduğunda, Üretim Merkezi’ndeki dengeler bozulmaya başlar. Domino taşları bir bir devrilirken kimsenin hoşlanmayacağı hakikatler gün yüzüne çıkacak, her türlü gerçekliği tehdit eden güçler serbest kalacaktır.

Aynı zamanda kitabın editörlüğünü yapmış Ozancan Demirışık, bakın eser hakkında neler diyor:

Tıpkı sevgili Funda Özlem Şeran’ın romanı “Ecel”de de söz konusu olduğu gibi, “Hayat Üretim Merkezi” on senelik bir dostum tarafından yazıldı. Seran Demiral’la tanıştığımda henüz çocuktum ve yılların akabinde böyle şahane bir bilimkurgu romanına katkım olduğu için çok mutluyum. Emin olun, “Hayat Üretim Merkezi” ülkemizde neredeyse hiç rastlamadığımız türden, sırtını beşeri bilimlere dayayan, insanı insan yapanın neler olduğuna dürüst bir bakış atan çok özel bir roman. Yolu açık olsun!

Kitapta üç kısım mevcut. Beş farklı bölümden oluşan ilk kısım, ‘Gerçek Zamanda Hayatlar’ başlığını taşımakta ve Eda ile Sezgin haricindeki karakterlerin gündelik hayatlarından da kesitler sunmakta. ‘Hayatın Üretimi’ başlığını taşıyan ikinci kısım, yedi bölümden oluşan ve bütünüyle Üretim Merkezi’nde geçen kısım olmasıyla kurgunun odağını oluşturuyor. ‘Yeni Zamanda Hayatlar’ ismindeki son kısımda ise daha evvelki bölümlerde düğümlenen meselelerin çözülüşü ve gerçek dünyada kalan karakterlerin hikayelerinin neye evrildiği konusu işleniyor.

Demiral, insanı insan yapan her şeye cesurca büyüteç tuttuğu bu sosyolojik bilimkurgu romanında, “Dünyanı üretmek için kendini üretmen lazım,” diyor bizlere.

Şimdi de gelin sizleri kitabın sayfalarına götürelim. Tadımlık ön okumaya sitemiz bünyesinde ulaşmak için BURAYA tıklayabilirsiniz.

Kitabın editörlüğünü Ozancan Demirışık, kapak tasarımını ise Mehmet Zeki Ataman üstleniyor. Kitapçılarda ve online kitap satış sitelerinde bulabileceğiniz romanın tanıtım ve künye bilgilerine ise buradan ulaşabilirsiniz.

Seran’ı yeni romanı için bir kez daha tebrik ediyor, okurunun bol olmasını diliyoruz. Bizler de kısa sürede okuyacak ve incelemesiyle karşınızda olacağız. Şimdiden herkese iyi okumalar!