FRP | Nasıl Oynanır?

Peki bu FRP nasıl oynanır?

Şimdi gelelim oyunun nasıl oynandığı konusuna: Oyunun oynanacağı setting üzerine DM; hazırda satılan macera kitaplarından (adventure books) birini veya kendi kafasında tasarladığı bir macerayı seçer. Daha sonra gene bu setting üzerinden Player’s Handbook kitabı kullanılarak oyuncuların karakter kâğıtları (o oyuncunun baştan sona tüm fiziksel, zihinsel ve kişisel özelliklerinin bulunduğu kâğıt) yaratılır. Eğer oyundan alınan zevki maksimuma çıkarmak isterseniz karakter kâğıdınızı DM’den başka kimseye göstermemelisiniz. Böylece oyun daha gizemli olacak ve birbirinizi tanıyabilmek için teatral yeteneklerinizi daha fazla ön plana çıkarmak zorunda kalacaksınız.

Bu noktadan itibaren kavramlara açıklık getirmek için AD&D yani Advanced Dungeons and Dragons (ki rezil ötesi bir ilk ve müthiş bir ikinci filmi vardır) setting’i üzerinden gideceğim. Diğer yazılarımda ise diğer settingler hakkında bilgi vereceğim.

Öncelikle yukarıda bahsettiğim “zar” olayı nedir? Oyunumuz, bilinen 6 yüzlü küp zarın yanı sıra 4, 8, 10, 12, 20 yüzlü zarlarla oynanmakta. Her zarın kullanıldığı yerler var, bunları bilgisayar oyunlarından (Icewind Dale, Baldur’s Gate vb…) hatırlayabilirsiniz. Kılıçlarınızın zarar göstergelerinde 1d6, 2d8 gibi ibareler vardır. Buradaki ilk rakamlar zarın kaç kere atılacağı, ikinci rakamlar ise hangi zarın atılacağıdır.

Oyunda mantıklı olanı oyun masasında 2 zar setinin bulunmasıdır. Bunlardan birini oyuncular kullanırken diğerini de DM kullanır. Oyuncular savaş esnasında düşmana yaptıkları saldırılarını görmek ve başarılı bir vuruş yaptılarsa ne kadar zarar verdiklerini belirlemek için bu zarları kullanırlar. DM ise oyuncuların karşılarına çıkardığı yaratıklar için aynı prosedürü tekrarlar. Ayrıca savaş dışı hareketlerde de DM belirleyici unsurdur ve gene elindeki zarlara başvurur (tabii yapılacak hareket çok da abartılı olmazsa) Mesela savaş sırasında arkadaşlarınızdan biri yaralandı ve ona Healing Potion (iyileştirme iksiri) vereceksiniz. Yanına gidene kadar turn (yani zaman) kaybetmek istemiyorsanız şişeyi arkadaşınıza fırlatmayı deneyebilirsiniz. Sizin fırlatmak ve arkadaşınızın tutmak için attığı zarlara göre DM, bu hareketin başarılı olup olmadığını belirler.

Tüm oyuncular hazır olduktan sonra DM kısaca oyunun geçtiği yeri ve zamanı tarif eder ve NPC karakterler aracılığı ile (bu karakterler oyuncuların macera boyunca karşılaşacağı DM’in yönettiği karakterler) grubun bir quest (görev) almasını sağlar. Tabii burada önemli olan bu quest’in grubu ikna edici olması gerektiğidir. Daha önce de bahsettiğim gibi oyun tamamen hayal gücünün sınırları ile çevrelendiğinden DM sizi istemediğiniz bir şeye zorlamamalı. Örneğin siz kötü bir karaktersiniz ve DM bir kral olarak sizden kaçırılan kızını kurtarmanızı istiyor. Oyuncuya bu görevi kabul ettirebilmesi için DM’in vaat ettiği ödül çok önemli çünkü hiçbir kötü karakter iyilik adına bu tip bir işe kalkışmaz. Diğer yandan paladin oynatan bir oyuncu ise hiçbir ödül beklemeksizin kızı kurtaracağına and içer (yahu şu paladinler de ne acayip adamlar sen hayatın boyunca beş kuruş almaksızın ona buna iyilik et. Çekilir dert değil :) Ve oyun böylece devam eder.

FRP’nin en güzel yanlarından bir ise karakterleriniz yaşadığı sürece farklı maceralarla oyuna devam edebilmenizdir. Mesela 2. sınıfta ders aldığım Ian Almond adındaki hocamın yaklaşık 10 senedir oynattığı bir wizard karakteri olduğunu öğrendiğimde çok şaşırmıştım (hem 10 senelik karakterden hem de adamın FRP oynuyor olmasından dolayı :)

Bu yazıda sizlere FRP’nin genel hatlarından şöyle bir bahsettim. Gelecek yazılarımda karakter yaratmaktan, çeşitli anılara, ünlü karakterlerden, iyi bir DM nasıl olmalı konusuna kadar FRP’yi daha geniş bir çerçevede ele almayı düşünüyorum. O zaman kadar kendinize iyi bakın.

Tanrılar bileklerinizden gücü, kalplerinizden inancı, aklınızdan büyüyü, ormanlarınızdan huzuru, sokaklarınızdan gölgeleri ve baladlarınızdan ilhamı eksik etmesinler.

Emir “Galadtar” Çetinbaş