Fanboys | Kritik

fanboys 1

Uzun zamandır beni etkileyebilecek bir komedi filmi arayışındaydım. Denediğim çoğu film de boşa çıktı, bilgisayarda saklamaya bile değmediklerine karar verip sildim. Ama Fanboys işlediği konu, oyunculuklar ve göndermeleri ile –gönderme mi? Bütün film gönderme zaten!- beni çok güldürmese de, çok eğlendirdi. Kesinlikle zamanınızı heba ettiğinizi düşündürten filmlerden değildi, 1 saat 29 dakika su gibi geçti.

Önce oyunculardan bahsetmek istiyorum. Oyuncuların arasında Zoe karakterini canlandıran Kristen Bell ve Eric’i canlandıran Sam Huntington dışında başroldeki kalan üç genci (o kadar da genç değiller, kabul ediyorum) tanımıyordum. Ama özellikle Dan Fogler’ın (Hutch) oyunculuğunu çok beğendim. Eğlenceli ve güldüren kişiliği Zach Galifianakis’i andırdı bana. Gerçi Galifianakis biraz daha ‘sorunlu’ karakterlere can verirken Fogler sinirli ve ağır bir fanboy’a can veriyor. Bu göbekli, kıvırcık ve yetenekli abimizin dışında bir de Jay Baruchel (Windows) var. Grubun nerd’ünü canlandıran Baruchel oldukça iyi iş çıkarmış. Neredeyse film boyunca boş mimik kullanmadı.

Son olarak Chris Marquette (Linus) var. Film boyunca yıldızım barışamadı onunla. Oyunculuğunu sevemedim, ısınamadım. Bazı hareketler kendisine pek bir uysa da, bazıları da çok yapmacık durmuş. Çok da kötü değildi tabii, ama diğer gençlik ruhuna kendisini adapte etmiş oyuncuların yanında sırıtmış biraz.

Film Star Wars göndermesi ile açılıyor. SW’un “Uzun zaman önce, çok uzak bir galakside…” açılışı, Fanboys’da “Kısa bir süre önce, çok da uzak olmayan bir galakside…” şeklinde evrim geçiriyor. Sonra da Star Wars filmlerinin başlangıcında olduğu gibi, uzay boşluğuna sarı renkte bir metin akmaya başlıyor. Buradan da filmin azıcık ucundan da olsa konusu yakalıyoruz. 1983’te Star Wars eski üçlemesinin son filmi Jedi’ın Dönüşü (Return of the Jedi) çıktıktan sonra tüm fanlar için cehennem gibi bir 15 sene geçiyor ve… O da ne?! Yeni bir SW filmi çıkacağı müjdeleniyor! Bunu duyan herkes havalara uçuyor, bağırıyor çağırıyor, geri sayımlara başlanıyor, sevinçten ne yapacaklarını şaşırıyorlar. Ama Ohio’nun ücra köşesindeki birkaç kişinin yeni film hakkında çok daha farklı planları var.

fanboys 3 fanboys 6

Okul zamanından beri en yakın arkadaş (nam-ı diğer kanka) olan Eric, Hutch, Linus ve Windows dörtlüsünün beşinci sınıftan beri bir hayali vardır. Skywalker Çiftliğine gizlice girip çıkacak Star Wars filminin bir kopyasını yürütmek! Aralarındaki en realist kişilik Eric, liseden sonra babasının işyerinde çalışmak için arkadaşlarını ve çocukça planlarını geride bırakıyor. Bunun üstüne kalan üç arkadaş, günlerini Hutch’ın garajında , özür dilerim, taşıt evinde Star Wars tartışması yaparak ve video oyunları oynayarak geçiriyorlar.

Cadılar Bayramı’nda bir partide eski arkadaşlar tekrar karşılaşıyor (Özellikle buradaki Star Wars delisi üçlünün girişi çok hoşuma gitti.). Aynı plan tekrar gündeme geliyor ve Eric yine çıkıntılık yapıyor. Çalışması gerektiğini, böyle çocukça hayalleri bıraktığını söylüyor. Birkaç gün sonra Hutch ve Windows, Eric’i ziyaret ediyor ve Linus’ın kanser olduğunu, 3 ya da 4 aylık ömrü kaldığını söylüyorlar. Hutch’ın taşıt evinde tekrar karşılaşıyorlar ve eskiden en iyi arkadaşlar olan Linus ve Eric bir SW tartışmasına giriyor. Böylece Eric’in içindeki yıldızlarda hala savaş olduğu ortaya çıkıyor. İşyerine gittiğinde de resim çizmeye devam ediyor ve eski Eric yavaş yavaş geri dönmeye başlıyor.

Değinmek istediğim bir diğer konu da Trekkieler ile Star Wars hayranları arasındaki kavga. Açıkçası gerçekte böyle bir şey olduğunu bilmiyordum, The Big Bang Theory’de Sheldon ve arkadaşları ikisinin de çok büyük hayranı çünkü. Trekkieler ile olan kavgaları filmin en komik yerlerindendi. Hatta işi abartmışlar, burası Trekkielerin, burası Star Wars’çuların diye bölgelere ayrılmışlar. Gerçekten çok güldürdü o kısımlar.

Yazımı bitirmeden önce şu uyarıyı yapmak istiyorum: Hiç Star Wars filmi izlemediyseniz, izlediyseniz ve hiç beğenmediyseniz ya da izlediniz fakat daha büyük bir Star Trek hayranıysanız bu film size hiçbir şey hissettirmez. Çok büyük bir SW hayranı değilim, ama tüm filmleri izledim ve beni her dakikasında eğlendirdi. Hareketleri, konuşmaları, dalga geçmeleri… Filmin son cümlesi ise inanılmaz anlamlı. Yine SW izlemiş olanlar anlayacaktır, söylemeyeceğim.

Son olarak, bir Star Wars hayranının duyma menzilinde SAKIN Han Solo’ya sürtük demeyin. Sakın.

fanboys 4