Tolkien’i Unutmak İçin 5 Sebep

tolkien sebep

Çoğunuzun fark ettiği üzere Kayıp Rıhtım sitesinde M. Bahadırhan Dinçaslan’ın “Tolkien Ne Yaptı?” başlıklı bir yazı dizisi yayınlanıyor. Bu yazı dizisine çok takılmadım, çünkü J.R.R. Tolkien’in ne yaptığını konuşmak bence gereksiz olsa da kimseye zararı olmaz diyordum. Ancak beşinci yazıda, Tolkien’i savunurken yazar açıkçası büyük laflarla içi boş bir savunma yazmış. Öyle yorumlar var ki örneğin Tolkien’den önce masalların mitolojiye dönüşmediği, ya da Tolkien “ırkçı olmadığını” söylediği için ırkçı olmadığı gibi neresinden tutulsa elde kalıyor. Ben de bir yazıya tek tek cevap vermek yerine daha faydalı olacağını düşündüğüm, Tolkien’i neden yolun kenarında bırakıp gitmeliyizi anlatmaya karar verdim.

[stextbox id=”black”]Kadınsız bir dünya

Tolkien’in dünyasında kadınlara yer yoktur. Tolkien’in yazdıklarından bir zaman çizelgesi ve soyağacı çıkartan lotrproject.com sitesindeki istatistiklere baktığınızda kadınların toplam kararkterlerin %19’u olduğunu görürsünüz. Bu hikayesi anlatılan kadın sayısı da değildir. Bu sadece kitaplarda bahsedilen kadınların sayısıdır.

Cücelerin ya da Entlerin kadınları ne yaparlar düşündünüz mü? Onlar hakkında neden bir şey bilmiyoruz? Ya da Elflerin veya Hobbitlerin arasında kahramanlık yapacak dişi yok mu? İnsanların gwendolyn christiearasında bir kahraman kadın çıkıp da savaşa gitmeye karar verdiğinde, bu işte başarılı olmasına rağmen Tolkien’in dünyasında ona izin verilmiyor. Yani Tolkien’in dünyasında erkekler için normal sayılan işler ve kadınlar için normal sayılan işler var.

Sebebi çok basit aslında. Tolkien kadınlara değer vermeyen, kadın erkek eşitliğine inanmayan birisiydi.

Buna aslında anlattığı dünya için normaldi gibi bir tepkiyle gelecekseniz size George R.R. Martin’in A Song of Ice and Fire serisindeki Tarth’lı Brienne’yi hatırlatırım.

Eğer hâlâ kadın karakterler vardır diyorsanız, Hobbit kitabında olmamasına rağmen neden Galadriel’in filmde olduğuna bir bakın isterseniz. Senarist Philippa Boyens’in sözleriyle “13 kıllı cücenin ağırlığını hissetmeye başlıyorsunuz”

[stextbox id=”black”]Beyaz bir dünya

Tolkien’in kitabı beyazların kötü kahverengi ve siyahlara karşı verdiği savaşı anlatır. Tolkien Fransız etkisinden uzak bir Sakson mitolojisi yaratma çabası içinde Athena Andreadis’in sözleriyle garip bir Aryan paganizme ulaşmıştır. Onun kötüleri, orkları lotr heroes“insanların sevmediği Mongol tiplidir”, kılıçları Arap kılıcıdır. Orklar asla düzelemezler, kötüdürler, kurtarılamazlar.

Orklara ek, Sauron’a yardım eden kötü insanlar da vardır. Onlar Orta Dünya’nın doğusu ve güneyinden gelmişlerdir. Kara derilidirler, onlarla akraba olmak bile kötü olmaya yeterlidir (Freca ve Wulf). Tolkien’in kötüleri arasında beyazlar da vardır. Oysa hiç iyi kara derili karakter yok.
Onun dünyası garip bir beyaz İngiliz düşü. Bunun evrensel olabileceğini düşünmek ne büyük yanılgıdır.

[stextbox id=”black”]Adaletsiz bir dünya

Tolkien’in dünyasında adalet yok. Çünkü Tolkien’in dünyası yeteneğin kanda taşındığı bir dünya. Kral olabilmek için ne kadar iyi yönetici olduğunuzun önemi yok. Doğru kanı taşımanız yeterli. Eğer asil kana sahipseniz asla hata yapmazsınız. Tüm işleriniz doğru ve düzgündür.

Tolkien’in dünyasında herkes haddini bilmelidir. Bir hizmetçi, efendisinin peşinde büyük maceralar yaşasa da, onun hayatını defalarca kurtarsa da hep hizmetçi kalacaktır. Efendi ise hep efendidir.

Hatta Hobbit’in başındaki gibi bir büyücü evinize zorla girip, hayatınızı ve sizin gelecekteki akrabalarınızın hayatını değiştirecek bir kararı vermeye zorlayabilir. Gandalf’ın Bilbo’yu zorla ikna etmeye çalışmasının sebebi, Tolkien’in kafasında tüm insanların haddini bilmesi gerektiğine dair bir düşünce olması değilse nedir?

bilbo gandalf

[stextbox id=”black”]Teknoloji karşıtı bir dünya

Bundan çok yerde bahsedildi. Tolkien’in hayalini kurduğu dünya makinelerin olmadığı insanların bir şekilde “doğal” olanla yaşadığı dünyadır. Makineleri sadece kötüler kullanır. İyilerin ise yürüyen ağaçları vardır. Tolkien’in dünyasında büyü ile kalan işler hallediliyorken, buna karşı çıkmayanların dünyamızda işlerin nasıl yürüyeceğine dair fikirlerini merak ediyorum.

[stextbox id=”black”]Tolkien’in mirası

Tolkien’i kenara bırakıp kaçıp gitmenin son sebebi onun suçu değil. Sorun onun yazdıklarının etkisinde. Çok başarılı bir eser değil, Yüzüklerin Efendisi. Okurken sıkılmamak mümkün değil. Gene de hâlâ etkili. Ne yazık ki bu etkiden dolayı onun benzerleri piyasada dolu. Bundan ünlü yazar Brandon Sanderson bile şikayetçi. Ona göre zamanının önünde bir iş olduğu için hâlâ türü etkileyen bir eser Yüzüklerin Efendisi.

Oysa Yüzüklerin Efendisi’nden ne kadar uzaklaşırsak o kadar iyi kitaplara ulaşma şansımız var. O elfleri, cüceleri çöpe atıp başka kahramanlar aramanın zamanı geldi de geçiyor. Dünya efsanelerinden beslenmek yerine yeni efsaneler üretmenin vakti geldi.

Gidin Ursula K. Leguin, George R.R. Martin, Brandon Sanderson, China Mielville’e bir bakın Onlar dünya mitleri kullanmadan da muhteşem eserler ortaya konulabileceğinin başlı başına göstergeleri. Biraz Howardvari fantastik ararsanız Joe Abercombie okuyun. Yeter ki fantastik denildiğinde aklınıza elfler ve cüceler gelmesin.

[stextbox id=”black”]Tolkien’i ne yapalım?

Her türü etkileyen eser gibi, Tolkien’in eserlerini de çöpe atamayız. Okumalı, onun becerdikleri ve beceremediklerini anlamalıyız. Onun ırkçı, cinsiyetçi, ahlakçı, eşitlik karşıtı, asalet yanlısı kitabını okurken bu sorunları ayırt etmeliyiz. Aksi halde Tolkien okuyup ona sadece methiyeler düzmek bize bir şey kazandırmaz.


Konuk yazarımız G. Mehmet AY turkcebkf.wordpress.com blogunda düzenli olarak yazmaktadır. Yazılarını blogundan takip edebilirsiniz.