Zikzak | İnceleme

zigzag top

zigzag top

“Aman Tanrım, ne yaptık?”
– ROBERT A. LEWIS
Hiroşima üzerine bomba atan uçakta Enola Gay’in yardımcı pilotu

 

Yan kapağı o kadar hoşuma gitmişti ki, almasam olmazdı. Kitabın ve yazarın adı siyah bir fonun üzerine gümüş renginde yatay olarak yazılmıştı ve alt kısmında İnkılâp logosu dışında hiçbir şey yoktu. Kütüphanemde muhteşem duracağını düşündüm. Üstelik arka kapak yazısında “modern fiziğin en inanılmaz ve en şaşırtıcı buluşlarından birini kullanarak son sayfasına kadar elden bırakmayı imkânsızlaştıran bir roman sunuyor,” diyordu yazar Jose Carlos Somoza için. Son sayfasına kadar elden bırakamamak falan fasa fisoydu; benim için anahtar kelimeler “modern fizik”ti, zira kuantum fiziğinden görelilik kuramlarına, kuantum kütleçekiminden sicim kuramına, modern fiziği ve varoluşumuz hakkındaki ilginç sonuçlarını okumaya bayılıyordum.

Anladığım kadarıyla bilimkurgu ile gerilim türlerinin bir karışımını okuyacaktım. Ki yazar daha önce Birleşik Krallıkta yayınlanmış en iyi gerilim romanı ödülüne (Gold Dagger, 2002) değer bulunmuş. Eve gidince kitaplığımda beni bekleyen okunmamış yetmiş küsur kitaplık kuyruğun sonuna almak yerine hemen başladım. Açıkçası Adam Fawer eserleri gibi sade, akıcı, nasıl desem yalanıp yutulmalık olduğunu düşünmüştüm. Öyle değildi. Yoğun bir anlatıma, işi eğlenceye vurmayan ciddi bir gerilime ve zihni zorlayan bir yapıya sahipti. Yağ gibi akan kitapları ayrı severim, böylelerini ayrı severim. Akıcı kitapları okuması eğlencelidir, çabucak biter ama sonunda kafada fazla bir şey bırakmazlar. Bu tür kitaplar ise daha ağır okunur, zihni yorduğundan uzun süre başında durmak zordur ama bıraktığı iz de bir o kadar derin olur.

zik zak
Künye bilgileri için tıklayın.

Öykü 2005 ile 2015 yılları arasında geçiyor. 2005’te, başarılı ve güzel bir fizik öğrencisi olan Elisa Rebledo, Sekoya Teorisi ile ün kazanmış fizik profesörü David Blanes’in verdiği özel bir kursa katılır. Yüksek zekâsı sayesinde Blanes tarafından Zürih’teki özel bir araştırma için seçilen iki öğrenciden biri olur. Ancak bu araştırma basit bir bilimsel deney değildir. Gizli devlet birimleri tarafından finanse edilmekte olan araştırma, zaman sicimlerinin açılmasıyla geçmişi görmeye ve bunu silah olarak kullanmaya yöneliktir. Ama işler ne bilim adamlarının ne de gizli kuruluşların istediği gibi gider. Deneyler başarılıdır ancak “Zikzak” adını verdikleri şeytani bir şey serbest kalır ve bunun ne olduğu, nasıl ortaya çıktığı konusunda kimsenin bir fikri yoktur. 2015’te Elisa Rebledo bir üniversitede seçkin bir fizik öğretmeni olmuş, hayatına devam etmektedir. En azından ilk başta öyle görünür, ama bilincinin derinliklerinde Zikzak onu sürekli rahatsız etmektedir. Ve bir gün, o ölesiye korktuğu şey yeniden harekete geçince beraber çalıştığı masum bir adamı da işin içine katarak ölesiye kaçmaya başlar. Ama bu şeyin zaman-mekândan bağımlılığı yoktur. Dolayısıyla kaçış imkânsızdır. Kitabın konusunu dahi yazarken zorlandım, çünkü o kadar kompleks bir kurgu yaratılmış ki, çok daha farklı şekillerde de özetlenebilirdi.

Tema ve kurgunun çok güçlü olmasının yanı sıra, karakter psikolojileri de şahane betimlenmiş. Bunda yazarın aynı zamanda psikiyatrist olmasının mutlaka payı vardır. Zaten hikâyenin ilerleyen kısımlarında psikolojik travmalar ve sonuçları da önemli bir yer tutuyor.

Romanın bana göre olumsuz yanlarından biri gizemi biraz fazla abartması diyebilirim. Örneğin yeni bir bölüme geçerken, bahsettiği karakterin kim olduğunu dahi sonradan söylüyor. Diyalogların kimler arasında geçtiği sonradan anlaşılıyor. Diğer bir deyişle, yazarın anlatım tarzı minik bir ışıkla başlayıp yavaş yavaş tabloyu aydınlatmak. Bu da kitabı biraz daha yorucu yapıyor.

Dikkatimi çeken bir başka nokta, diyalogların tırnakla değil çizgiyle verilmesi ve ara sıra bazı cümlelerin diyaloga dâhil olup olmadığının karışması oldu. Ama bu problem okuma zevkini çok da etkileyecek düzeyde değil.

Zikzak’ın finali ise beklediğimden daha tatmin ediciydi. Kitabın atmosferi genel anlamda sisli olduğundan daha belirsiz bir son olacağını düşünmüştüm ama romanın ilk kısımlarındaki hiç aklıma gelmeyen bir noktaya da parmak basarak şahane bir final yapmış yazar.

Sözün özü, modern fizikten ve gerilimden hoşlananların tüylerini diken diken edebilecek bir kitap Zikzak. Fizikten anlamayanlar da elbette okuyabilir ama biraz olsun sicim kuramına aşina olanların fazladan zevk alacağını düşünüyorum.