Elantris

Elantris devasa, güzel, kelimenin tam anlamıyla parlak, güçlü büyülü yeteneklerini Arelon’un tüm insanlarının iyiliği için kullanan hayırsever varlıklarla doluydu. Ve bu tanrısal varlıkların her biri, Shaod’un gizemli dönüştürücü gücü onlara dokunmadan önce sıradan birer insandı. Ancak on yıl önce, hiçbir uyarı olmaksızın, büyü çöktü. Elantrianlar buruşuk, cılız, cüzzamlıya benzer yaratıklara dönüştü. Elantris’in kendisi de karanlık, pislikle dolu ve döküntü haline geldi. Shaod artık bir lanetti.

Arelon’un yeni başkenti Kae, halkının unutmak için elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştıkları Elantris’in gölgesinde kalıyor. Teod Prensesi Sarene, Veliaht Prens Raoden ile bir devlet evliliği yapmak için geldi. Karşılıklı mektuplaşmalarına dayanarak mutluluk bulacağını umuyordu. Ancak mutluluğun yerine prensin ölü, kendisinin ise onun dulu kabul edilmiş olduğunu gördü., Acımasız Fjordell bağnaz fanatiklerinin imparatorluk hırsı karşısında son direnen ülkeler oldukları için hem Teod, hem de Arelon tehdit altındalar. Sarene üzücü duruma rağmen elinden geleni yapmaya ve Arelon’un dinini değiştirerek tanrısı ve imparatoru adına fethetmek için gelmiş olan Fjordell başrahibi Hrathen’in entrikalarına karşı koymak için konumunu kullanmaya karar verir.

Ancak ne Sarene, ne de Hrathen, Prens Raoden’in kayboluşunun arkasındaki gerçekten şüphelenmiyorlar. Elantris’in devrilmiş tanrılarını da vurmuş olan aynı acayip hastalık tarafından alınan Raoden gizlice karanlık şehre hapsedilmişti. Raoden’in orada kapana kısılmış olan garibanlar için bir toplum yaratma çabası Arelon’a umut getiriyor ve belki de Elantris’in gerçek sırrını ortaya çıkarabilecek bir olaylar dizisini başlatıyor.

Sürprizler ve ilgi çekici karakterlerle dolu olan Elantris, sürükleyici ve eğlenceli. Uzun zamandır beklenen yeni bir soluk, klasikleri tekrar etmeyen nadir bir epik fantezi ve tek ciltte okuyucuyu tatmin eden bir öykü. Ayrıca Elantris, fantezi evreninde harika bir girişle yerini alan yeni bir yıldızın da kariyerinin başlangıcı.