Keşke bütün kavgalar yazar puanından çıkmasaydı. Bir yazarın yazdığı yazının altındaki kişisel tartışmalar dönmeseydi de yazara kendisini değersiz hissetmek için pas atılmasaydı. Keşke biraz empati yapılsaydı. Konu hakkında konuşulsaydı.
Raisor'a abartıldığı konusunda okuyucu olarak katılıyor, abartılmış tepkisini yönetici ağzıyla uyarıyorum. Çünkü bu eleştiri ya da düşünce belirtme değil artık, kavga ağzına dönüyor. Dikkatli olalım.
Öncelikle özür dileyim hemen. Kimseden değil, Hazal abladan özür dileyeyim. Hikayesinin altında bu tarz yorumlar bırakmış olmak beni üzmedi de değil. Ben KoyuBeyaz'a laf sokmamışken üstüne alınması kötü oldu.
KoyuBeyaz demişken;
Güzel güzel. Çok güzel oynuyorsun oyununu. Ben de ne zamandır adam gibi adam arıyordum laf sokmaya değecek. Tüm forum üyelerinin gözü önünde yazdığın son mantıksız yazını değerlendirelim, forum kurallarını da çiğnemeden halledelim bu işi. Böyle temiz temiz.
Benim yaptığım yorumun samimiyetine laf atma hakkına sahip değilsiniz. Başkalarının yorumlarına sen popüler olduğun için böyle yazıyorlar diye çamur atamazsınız. Ben kendi yaptığım yoruma atılmış olan lafa cevap verirken haksız duruma düşeceksem, istediğin kadar dellenebilirsin. Yazı ile ilgili eleştirilerimiz benzer olabilir fakat aynı değil. Benim yapmaya çalıştığım şeyi kendince yanlış anlayıp bir de lafı gevelediğimi söyledikten sonra bunu kişisel almamı istiyorsun. Tamam, kişisel almayayım. Buraya yapılan tüm yorumların samimiyetsizliğini ima edip geç git.
Senin yaptığın yorumun samimiyetine laf atma hakkına sahip olmadığım da nereden çıkmıştır? Gayet tabi buna hakkım var. Yok yok, yazın çok samimiydi, acayip samimiydi hem de. Sen “ben samimi yorumlar yapmam” desen de, çok pis samimiydi. Ve bu samimiyeti belli edip, belli etmiyormuşsun edalarına bürünmen çok abez, saçma. Hep aynı insanların yazılarına yorum yapmak elbette ki bir samimiyettir. Dili nedir ne değildir, I don’t care.
Benim neyi okuyup neyi okumadığımı nereden biliyor sevgili Raisor? Kaç hikaye okuduğumu yaptığım yorum sayısına göre mi değerlendiriyorsun? Sen demiyor musun hikayelere yorum yapılmıyor diye. Nasıl hala kaç hikaye okuduğumla, Düşler Limanı'na ya da Kurgu İskelesi'ne ne kadar girip çıktığımla ilgili en ufak bir fikrin yokken benden fazla hikaye okuduğunu kesin bir dille iddia edebiliyor, onları okumayıp burada yalan fikirler üzerinden konuştuğumu söyleyebiliyorsun? Neden insanların her tarzı beğenmeyeceklerini, her tarza yorum yapmayacaklarını kabul edemiyorsun bir türlü? Hikayem okunmuyor, yorumlanmıyor serzenişlerinin üzerinden milletin samimiyetine laf atma hakkını görüyorsun da kendinde, neden bir kez olsun yorum almamamın insanların o yazıları güzel, samimi ya da yorum yapılacak kalitede bulmadığından kaynaklandığını anlamıyorsun?
Hep aynı insanları beğendiğini kabul edip, hep aynı insanların yazısına yorum yapma sebebinin de bu olduğunu söylemen bir kere sinir bozucu. Çünkü bu söylediğin doğruysa bile çok saçma. “Ben her şeyi okurum, ben her şeyi bilirim, ama sadece bazılarını beğenirim ve bir tek beğendiklerime yorum yaparım.”
Hiçbiriniz bir Malkavian olamadınız. Adam beğendiklerinden çok beğenmediklerine yorum yapıyor, onları uyarıyor, ellerinden tutuyor gelişmeleri için. Bazen de özelden yazıyor “bak, şu şu şu hataları yaptın” diye.
Fırtınakıran’ın yazısından çok hangi yazılar yorumu hak ediyor biliyor musun? Tam bir ahmak gibi her gün bir şeyler yazıp, kendini geliştirmek açısından sen ve senin gibi adamların yorumunu bekleyip, istemediğini alamadığından ötürü gelişemeyenler. Körlüğün de bir sınırı var. Yukarda yazdığın şeye ben tükürmek istiyorum, sende tükürüğümü kaldıracak yürek var mı? Hele de yukarda yazdığın şeyi ve başlıktaki ilk mesajı oku bir, anlarsın.
Beyefendi kaliteli bulmadıklarına yazmıyormuş.
Kalite anlayışı nerende senin, her şeyden öte, nasıl yahu, nasıl yazabilir bir beyin bunu, böyle bir konunun altında?
Eleştirmek için başlık açtın, Hikayenizi Forum üyelerine nasıl okutursunuz? diye. Gayet güzeldi, mis gibi de tartışıldı öyle değil mi? Bak, yorum geldi. Neden orada devam etmiyorsun madem öyle bu serzenişe? Gelip de hiç kimse buna eleştiri yapmamış çünkü pohpohlanıyorsun tavırlarını sergilemenin, araya da laf sokar gibi bin tane güzel yazı var okumuyorsunuz diyip gitmenin mantığı nedir? Ve tekrarlıyorum, sen kim oluyorsun ki kendi kuyruk acını yansıtırken benim arkasını uzun uzun zaten anlattığım yorumumu örnek gösterip bir de lafı gevelediğimi, senin söylemek istediğin şeyi söyleyemeyip lafı gevelediğimi iddia ediyorsun?
Ben konunun altına verimli bir yorum yapmışken ve en büyük amacım millete değil, yazıya yorum yapmış olmakken, benim yazdıklarımı yanlış anlayıp biraz da kaldıramamazlık gösterip laf sokmayı başlatan kimdi ya sevgili Koyu? Bunu yazarken ne yürekle yazabiliyorsun? Kendi kendine mi konuşuyorsun?
Bir de ‘gevelemek’ kelimesinin orada kullanılmaması gerektiğini ben de sonradan fark ettim. TDK’da yazdığı üzere ‘lafı ağızda dolamak’ anlamında kullanılıyormuş. Ben oysa ‘Bir tek KoyuBeyaz lafı biraz gevelemiş’ derken ne bambaşka bir şeyi kastetmiştim. Yok yok, objektif olayım, o konuda haklısın.
Mesajmı ikinci kez oku. Bilimsel bir kanıt istemedim. Düzgün anla sonra cevap yaz. Söylediğim şey bu, alıntılıyorum: Kaldı ki burada bilimsel bir gerçekten de bahsedilmiyor.
Koyu, istediğin kadar bil, istediğin kadar ilah ol. Ne kadar bildiğin karşına anlatabilme becerine göre ölçülecektir. Vallahi senlik bir şey değil, hayatın kuralı böyle. “Anne bana sakız alsana” ve “Anne sakız var mı?” arasında ben bir fark göremiyorum, sen görebiliyor musun?
Peki neden “Bana bilimsel bir açıklama sun” ve “Bu hiç bilimsel değil” arasında bir fark arıyorsun? Erkeklerin %90’ı böyledir. Böyledir arkadaşım bu işler. Bu işin raconu budur. Budur yani erkek milleti dediğin. Sen de busun. Hepsi bu. %10dan bile şüphe ediyorum. Neden kesin yargılar kullanıyorum? E tam bir insan sarrafı olduğumu söylememiş miydim? Bir şüphe aramana ve lakayt etmene gerek yok, bana güven sen, hiç pişman olmayacaksın.
Beni yerip övmen gerekmiyor, söz konusu zaten ben değildim. Oraya attığım mesajın kişiselliği ilk cümleden başlıyor ve son cümlesine kendi yorumuma yaptığın kısım dışında insanların yorumlarına samimiyetsiz diyemeyeceğini belirtiyorum. Sana şahsi saldırı yaptığını söylemedim, yaptığın eleştirinin içindeki yanlışı kendi üzerimden verdiğin örnekle gösterdim bu kadar basit. Kusura bakma seni dellendirdiysem, senin de benim günümü gün ettiğin söylenemez.
Adam lafı soktu soktu, beledi, şimdi de “Tüyü nereye diksem” diye içi içini yiyor. “Nasıl yapsam da hem ciddi görünsem hem laf sokmuş olsam” mantığına bürünüyor. Arkadaşım zorla mı, yapamıyorsan vazgeçeceksin.
Zaten yermedim ya da övmedim. Katıldığımı söyleyip anlattıklarıma devam ettim. Bunda art niyet arayan ben değilim. Ha bir de yanlış anlaşılmasın, zaten gününü gün edemem istesem de bu pozisyonda. Ha istiyorsan seni mutlu etmemi, evime her zaman davetlisin, senden nefret falan etmiyorum. Geçenlerde de bir yazımda yazmıştım “Koyu bana kahve ısmarlasın istiyorum” diye. Bak ne güzel bir jest yapmışım senin için. Gel oturalım. Sen bana ısmarlamaya tenezzül etmedin ben sana ısmarlarım, hiç acımam. Konuşalım muhabbet edelim. Beni daha yakından tanı bir. Neye benziyorum, neyin nesiyim. Önyargıların kalkar belki, ha?
Ah sen de bir vazgeçsen şu ''çok değerliyim okunmuyorum'' havalarından, ''millet popüleriteye oy veriyor biz işsiz kaldık'' ayaklarından, ''her haltın doğrusunu biliyorum'' tavırlarından.
Herkes değerli, herkes popülariteye oy veriyor, herkesin kendi doğruları vardır. Ben bu söylediklerinde problem sezinlemedim. Tam tersi sevindim, bak nasıl da sürüne sürüne kabul etmişsin oy alan popülariteden. Ama bir dakika, bu seni üzmüyor değil mi? Çünkü sen de o gurubun içindesin. Dedim ya, objektiflik senin işin değil, neden bunu kanıtlıyorsun şimdi herkese, olmuş mu Koyu, kendini bok etmişsin?
Başka cevap vermeyeceğim. Özel mesajla devam edebiliriz istersen. Forum kurallarını daha fazla zorlamaya niyetli değilim.
Kuralları ihmal etmemek ayağına yatp “Haklıyım pozuna çıkmak için çabalamaktan usandım. Sen gel bana özel mesaj at, insanlar benim haklı olduğumu sansınlar. Ne olur son mesajı ben atmış olayım.” demişsin. Bugün fedakar günümde olmadığım için beni affet.