31
Liman Kütüphanesi / Ynt: Hangi Kitabı Okuyorsunuz ve Eleştiriniz
« : 28 Nisan 2017, 11:18:29 »
Yedikuleli Mansur - Mehmet Berk Yaltırık
Henüz en başlarındayım ama şunu söyleyebilirim: Uykumdan feragat edecek kadar beğendim. (Evimde bir yaşında bir bebek var. Uyuyabildiğim her dakika benim için çok değerli.) Detaylara hakimiyet muhteşem. Bu hakimiyet yüzünden de özgüvenle yazılmış ve en azından kitabın başı itibariyle hakkı verilmiş gibi görünüyor. Kitabın hemen başında hicri yılın belirtilmesi (Osmanlı'da geçen tarihi romanlarda birçok yazar bunu yapmıyor. Fatih Sultan Mehmet'in ağzından, "1453'te İstanbul'u fethettim," diye yazanı bile gördüm.) de önemli bir ayrıntı bence.
Sadece iki ufak noktada, küçük bir eleştirim var. Öncelikle kapak daha iyi olabilirdi. Bir romandan ziyade tarih kitabı kapağı gibi olmuş bence.
İkinci eleştirim ise yazar bazen romancı mı tarihçi mi olduğuna karar verememiş gibi. Dipnotlarda neyin kurgu, neyin gerçek olduğunu söylemesi mesela. Akışı biraz bozuyor. Gereksiz bir duraksama oluyor. Romanın kendi gerçekliğinin içinden bir an da olsa çıkıp geri giriyoruz. Bir de çok nadiren sanki ders verir, bir şeyleri öğretmeye çalışır gibi bir havası var. Bazı bilgileri sayfanın içinde tekrar ediyor, pekiştirmek ister gibi.
Ben kitabın içinde hiçbir açıklama olmamasını, sadece sonunda kısa bir açıklama, daha çok bilgi almak isteyenler için de bir url olmasını tercih ederdim.
Henüz en başlarındayım ama şunu söyleyebilirim: Uykumdan feragat edecek kadar beğendim. (Evimde bir yaşında bir bebek var. Uyuyabildiğim her dakika benim için çok değerli.) Detaylara hakimiyet muhteşem. Bu hakimiyet yüzünden de özgüvenle yazılmış ve en azından kitabın başı itibariyle hakkı verilmiş gibi görünüyor. Kitabın hemen başında hicri yılın belirtilmesi (Osmanlı'da geçen tarihi romanlarda birçok yazar bunu yapmıyor. Fatih Sultan Mehmet'in ağzından, "1453'te İstanbul'u fethettim," diye yazanı bile gördüm.) de önemli bir ayrıntı bence.
Sadece iki ufak noktada, küçük bir eleştirim var. Öncelikle kapak daha iyi olabilirdi. Bir romandan ziyade tarih kitabı kapağı gibi olmuş bence.
İkinci eleştirim ise yazar bazen romancı mı tarihçi mi olduğuna karar verememiş gibi. Dipnotlarda neyin kurgu, neyin gerçek olduğunu söylemesi mesela. Akışı biraz bozuyor. Gereksiz bir duraksama oluyor. Romanın kendi gerçekliğinin içinden bir an da olsa çıkıp geri giriyoruz. Bir de çok nadiren sanki ders verir, bir şeyleri öğretmeye çalışır gibi bir havası var. Bazı bilgileri sayfanın içinde tekrar ediyor, pekiştirmek ister gibi.
Ben kitabın içinde hiçbir açıklama olmamasını, sadece sonunda kısa bir açıklama, daha çok bilgi almak isteyenler için de bir url olmasını tercih ederdim.